Diş Hekimi Batuhan Hıdıroğlu: Gece diş sıkma problemi baş ve çene ağrısına yol açıyor

Diş Hekimi Batuhan Hıdıroğlu, temelde stresten kaynaklanan gece diş gıcırdatma ve sıkma problemlerinin (Bruksizm) her 3 kişiden 2'sinde görüldüğünü belirterek, tedavi yöntemleri hakkında bilgi verdi. (İHA)
Diş Hekimi Batuhan Hıdıroğlu, temelde stresten kaynaklanan gece diş gıcırdatma ve sıkma problemlerinin (Bruksizm) her 3 kişiden 2'sinde görüldüğünü belirterek, tedavi yöntemleri hakkında bilgi verdi. (İHA)
TT

Diş Hekimi Batuhan Hıdıroğlu: Gece diş sıkma problemi baş ve çene ağrısına yol açıyor

Diş Hekimi Batuhan Hıdıroğlu, temelde stresten kaynaklanan gece diş gıcırdatma ve sıkma problemlerinin (Bruksizm) her 3 kişiden 2'sinde görüldüğünü belirterek, tedavi yöntemleri hakkında bilgi verdi. (İHA)
Diş Hekimi Batuhan Hıdıroğlu, temelde stresten kaynaklanan gece diş gıcırdatma ve sıkma problemlerinin (Bruksizm) her 3 kişiden 2'sinde görüldüğünü belirterek, tedavi yöntemleri hakkında bilgi verdi. (İHA)

Diş Hekimi Batuhan Hıdıroğlu, temelde stresten kaynaklanan gece diş gıcırdatma ve sıkma problemlerinin (Bruksizm) her 3 kişiden 2'sinde görüldüğünü belirterek, tedavi yöntemleri hakkında bilgi verdi.
Gece diş gıcırdatma ve sıkma problemleriyle, ülkemizde de yaygın olarak karşılaşıldığını kaydeden Diş Hekimi Batuhan Hıdıroğlu, günlük yaşamın getirdiği stres sonucunda özellikle erişkinlerde bu sorunun daha çok yaşandığını söyledi.
Gece diş gıcırdatmasının eğer tedavi edilmezse sabah baş ve çene ağrısına yol açtığına dikkat çeken Hıdıroğlu, "Çeneyi açmada zorluk, dişlerde aşınma ve çenede klik sesine de neden oluyor. Burada çene kaslarına belli oranda botoks uygulayarak kasın gücünü azaltıyoruz. Böylelikle geceleri istemsiz olarak yaşanan diş gıcırdatma ve sıkma sorunun etkilerini de azaltıyoruz. Çene kaslarına uygulanan botoksun vücuda bir zararı bulunmuyor. Çiğneme ve yutmada herhangi bir soruna da yol açmıyor. Bu konuda uyguladığımız bir diğer yöntem ise gece plağı. Geceleri takılan bu plak tedavi edici bir nitelik taşıyor" diye konuştu
15 dakikada sürüyor
Bir yıldır Narlıdere'deki muayenehanesinde ağırlıklı olarak implant cerrahisi, 20 yaş cerrahisi ve botoks konularında hizmet verdiğini dile getiren Hıdıroğlu, implant cerrahisi hakkında da şunları söyledi:
"Diş eksikliği önemli bir sorun. Hasta, başta çiğneme konusunda sorun yaşıyor. Eğer diş ağızda görünen bir noktadaysa estetik anlamda da kötü bir görüntüye yol açıyor. Bu nedenle estetik ve fonksiyon açısından implant yaptırmak gerekebiliyor. Genel sağlık durumu iyi seviyede olan kişilerde implant uygulaması yapılabilir. Kemik gelişimini tamamlayan kişilerde bu uygulamayı yapmayı tercih ediyoruz. Eğer kemik gelişimi tamamlanmadan yapılırsa sorunlara yol açabilir. İmplantta eğer kişinin sağlık durumu elveriyorsa üst yaş sınırı bulunmuyor. Aynı günde hem diş çekip hem de implant yapabiliyoruz. Ameliyat lokal anestezi altında yapılıyor. 15 dakika sürüyor. Ufak bir kesinin ardından implant yerleştiriliyor. İmplant burada diş kökü görevi görüyor. Daha sonra 3 aylık bir kaynama süresi var. Sonra kişiye özel alınan ölçülerle üzerine kalıcı olarak bir diş protezi yerleştiriliyor."



Japonya'daki çocuk nüfusu, 44 yıldır düşüyor

Her yıl Tokyo'da düzenlenen geleneksel Nakizumo festivalinde bebeklerin ağlamasının onlara sağlık getireceğine inanılıyor (AFP)
Her yıl Tokyo'da düzenlenen geleneksel Nakizumo festivalinde bebeklerin ağlamasının onlara sağlık getireceğine inanılıyor (AFP)
TT

Japonya'daki çocuk nüfusu, 44 yıldır düşüyor

Her yıl Tokyo'da düzenlenen geleneksel Nakizumo festivalinde bebeklerin ağlamasının onlara sağlık getireceğine inanılıyor (AFP)
Her yıl Tokyo'da düzenlenen geleneksel Nakizumo festivalinde bebeklerin ağlamasının onlara sağlık getireceğine inanılıyor (AFP)

Ciddi bir nüfus krizinin yaşandığı Japonya'da sorunun daha da kötüleştiğini bildiren bir veri daha açıklandı. 

İçişleri ve Haberleşme Bakanlığı, ülkedeki çocuk nüfusunun bu sene de düştüğünü bildirdi. 

14 yaş ve altındaki çocuklar 1 Nisan 2025'te 13,66 milyon olarak ölçüldü. Geçen sene bu rakam, 350 bin daha fazlaydı.

Dün kamuoyuna duyurulan veriler, bu trendin 44 yıldır kesintisiz sürdüğünü ortaya koyuyor.

Japonya'da toplam nüfusun yalnızca yüzde 11,1'ini çocuklar oluşturuyor. ABD'de bu oran yüzde 21,7, Çin'deyse 17,1. 

5 Mayıs'taki Çocuk Bayramı öncesinde yapılan bu açıklama, düşen doğum oranları ve hızla yaşlanan nüfusa dair endişeyi büyüttü. 

Nüfusun istikrarlı bir şekilde devamı için kadınların doğum ortalamasının 2,1 olması gerekiyor. Ancak Japonya'da bu rakam son yıllarda 1,3 civarında dolaşıyor. 

Bu da ölüm sayılarının doğumları geçmesiyle birlikte ülke nüfusunun azalmasına neden oluyor. Örneğin 2014'te 1,62 milyon kişinin öldüğü ülkedeki doğumlar, bu rakamın yarısından da azdı. 

Nüfusun yüzde 20'sinden fazlası da 65 yaşının üstünde. 

fdgh
"Nakizumo" ya da "ağlayan sumo bebek yarışması" diye bilinen geleneksel festivalde ringe çıkan bebekler arasında ilk ağlayan kazanıyor (Reuters)

Düşen nüfus; işgücü, ekonomi, toplumsal yapı ve sosyal yardım sistemindeki sorunların büyümesi anlamına geliyor.

Ülkedeki evlilik teşvik edilse de önceki seneye göre artış 10 binde kaldı. Boşanma rakamlarında da artış var. 

Uzmanlar nüfus düşüşünün en az 20-30 yıl daha sürmesini bekliyor. 2024'te 123,4 milyon olan Japonya nüfusunun 2065'te 88 milyona gerileyeceği tahmin ediliyor. 

Doğum oranlarının artırılması amacıyla 4 gün çalışma düzenine geçmek, evlilik ve çocuk teşviki, çocuk bakımevlerini artırmak gibi tedbirler alınıyor. Ancak hayat pahalılığı, düşük maaşlar, iş koşullarının zorluğu ve ülkenin yaşam alanlarının dar olması gibi sorunlar bu teşvikleri gölgeliyor. 

Bölgedeki Çin, Hong Kong, Tayvan, Güney Kore gibi ülkeler de benzer bir şekilde nüfus sorunuyla boğuşuyor. 

İspanya ve İtalya gibi Avrupa ülkelerinde de aynı sıkıntı yaşansa da göç yoluyla çözüm bulunabilliyor.

Independent Türkçe, CNN, Reuters