Türkiye ve Tunus Libya’da ateşkes olasılığını görüştü

Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said, dün, başkent Tunus’ta Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı ağırladı (EPA)
Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said, dün, başkent Tunus’ta Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı ağırladı (EPA)
TT

Türkiye ve Tunus Libya’da ateşkes olasılığını görüştü

Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said, dün, başkent Tunus’ta Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı ağırladı (EPA)
Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said, dün, başkent Tunus’ta Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı ağırladı (EPA)

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dün, Tunus’a gerçekleştirdiği ziyarette bir araya geldiği Tunuslu mevkidaşı Kays Said ile Libya’da ateşkes olasılığını görüştü.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, başkent Tunus’ta bulunan Kartaca Sarayı’nda Tunuslu mevkidaşı ile düzenledikleri ortak basın toplantısında Libya’da mümkün olan en kısa zamanda ateşkesi sağlamak için atılabilecek adımları ve siyasi bir çözüm bulmaya yardımcı olacak potansiyel işbirliğini görüştüklerini söyledi. Libya’da siyasi görüşmelere başlamak için bir an önce ateşkes sağlanması gerektiğinin altını çizen Erdoğan, Tunus’u bölgedeki bir istikrar unsuru olarak gördüklerini ve beraber önemli adımlar atabileceklerini ifade etti.
Alman Haber Ajansı’nın (DPA) aktardığı açıklamalarında Erdoğan, “Libya'daki bu olumsuz gelişmeler sadece Libya'da kalmıyor, aynı zamanda başta Tunus olmak üzere komşu ülkeler buradan ciddi manada rahatsız oluyor. Libya'da istikrarın sağlanması yönündeki çabalara Tunus'un çok değerli ve yapıcı katkıları olacağı inancındayım” şeklinde konuştu.
Öte yandan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kays Said’in geçtiğimiz Ekim ayında Cumhurbaşkanı seçilmesi ve göreve gelmesinden bu yana Tunus’u ziyaret eden ilk lider oldu.
Ayrıca Fayiz es-Serrac başkanlığındaki Ulusal Mutabakat Hükümeti'nden (UMH) talep edilmesi halinde Libya’ya asker göndermeye hazır olduğunu ifade eden Erdoğan, “Türkiye böyle bir daveti aldığı zaman davete icabet de eder. Herhangi bir davet olursa tabi ki bunu değerlendiririz” şeklinde konuştu.
“Bundan sonraki süreci de bu istikamette devam ettireceğiz”
Erdoğan, Tunuslu mevkidaşı Said ile sürpriz bir ziyarette bulunduğu Tunus’ta düzenledikleri ortak basın toplantısında, Libya ile imzalanan Güvenlik ve Askeri İşbirliği Mutabakatı Muhtırası’nın Türkiye Büyük Millet Meclisi’nden (TBMM) geçtiğini söyledi. Erdoğan, “Bundan sonraki süreci de bu istikamette devam ettireceğiz” dedi.
Yunanistan’ın UMH ile Türkiye arasında imzalanan mutabakat muhtırasına yaptığı itirazlara değinen Erdoğan, “Yunanistan’ın burada herhangi bir söz sahibi olması diye bir şey söz konusu değildir” ifadelerini kullandı.
TRT’nin haberine göre Cumhurbaşkanı Erdoğan’a eşlik eden heyette Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Müsteşarı Hakan Fidan, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Prof. Fahrettin Altun, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın ve diğer danışmanlar yer aldı.
Öte yandan Tunus Cumhurbaşkanı Said, Libyalı taraflar arasındaki bölünmeyi sona erdirmek amacıyla son iki hafta içinde UMH Başkanı Fayiz es-Serrac, Libya Aşiret Liderleri Konseyi’nden temsilciler ve diğer bazı Libyalı yetkililerle görüştü. UMH ile Türkiye arasında imzalanan güvenlik anlaşması, Libya ile 500 kilometrelik ortak sınıra sahip komşusu Tunus’ta bu konudaki tartışmaları da beraberinde getirdi.
Diğer yandan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Tunus’taki açıklamalarında Libya’daki çatışmaların ele alınacağı ve önümüzdeki yılın başlarında yapılacak olan Berlin sürecinde Cezayir, Tunus ve Katar'ın olmayışını eksiklik olarak gördüğünü söyledi. Erdoğan, Almanya Başbakanı Angela Merkel ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüştüğünü, Berlin sürecinde Cezayir, Tunus ve Katar'ın olmayışının bir eksiklik olduğunu onlara da söylediğini belirtti.
Erdoğan, Libya'da Rus ve Sudan güçlerinin varlığına ilişkin gelen haberlerle ilgili olarak ise şunları söyledi;
“Fakat sormak lazım, acaba şu anda Libya'da bulunan ve bunun 5 bini Sudan'dan, 2 bini Rusya'dan Wagner diye gelenler oraya hangi sıfatla geldiler, orada ne işleri var, hangi bağlantıları var?”
Öte yandan Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said, Türk mevkidaşı ile yaptığı görüşmeyle ilgili açıklamasında, Libya ve Türkiye arasında imzalanan Akdeniz’deki Deniz Yetki Alanlarının Sınırlandırılmasına İlişkin Mutabakat Muhtırası’na değinmedi. Libya’daki son gelişmelerle ilgili çeşitli konuları görüştüklerini kaydeden Said, mutabakatla ilgili bir soruya, mutabakatın Tunus sınırlarıyla ilgili olmadığını ve bu nedenle görüşmelerde ele alınmadığı yanıtını verdi. Tunus Cumhurbaşkanı ayrıca Türkiye ile Libya arasındaki mutabakatın ülkesini etkilemediğinin altını çizdi.
Ortak basın toplantısında Libya’daki durumun daha da karmaşık bir hale geldiğini söyleyen Said, bu konudaki girişimine Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan destek bulduğunu ifade etti.
Bununla birlikte iki lider arasındaki görüşmeler, sağlık ve tarım sektöründe işbirliğini de içeriyordu. Cumhurbaşkanı Said, Türkiye’nin çeşitli alanlarda işbirliğinin yanı sıra Tunus’ta bir çocuk hastanesi inşa etme sözü verdiğini açıkladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gizli tutulan ziyaretine dün ilk tepki, Tunus muhalefetindeki Tunus Projesi Hareketi’nden geldi. Tunus Projesi Hareketi, Tunus Cumhurbaşkanlığı’nı Türkiye ve UMH ile aynı çizgide olmaktan kaçınılması ve Erdoğan’ın ziyaretinin arka planında ülkenin çıkarlarının zarar görmesine izin verilememesi uyarısında bulundu.
Tunus Projesi Hareketi’nden yapılan açıklamada, “Bu ziyarette ve ilgili toplantılarda Tunus’un, Arap ve Avrupa ülkelerinin birçoğunun karşı çıktığı bir anlaşma yapan Türkiye - UMH lehine resmi bir uyum sağladığını görüyoruz. Cumhurbaşkanlığı’nı Tunus'u bu kadrolardan uzaklaştırmaya çağırıyoruz” ifadeleri yer aldı.
UMH ile Türkiye arasında imzalanan Güvenlik ve Askeri İşbirliği Mutabakatı Muhtırası Libya ile yüzlerce kilometrelik ortak sınırı paylaşan Tunus’ta tartışmalara neden oldu.
Tunus Projesi Hareketi açıklamasında, Tunus’un kendi çıkarlarıyla çelişen, Arap ülkeleri ve uluslararası camia ile ilişkilerinin bütünlüğüne aykırı olan bir şekilde belirli bir uluslararası eksen için siyasi bir platform olarak kullanılmasını reddettiğini belirtti. Açıklamada ayrıca Türkiye'nin Tunus'u, Libya'da kendi lehine istihbarat, güvenlik veya askeri operasyon platformu olarak kullanmayı düşünebileceği uyarısında bulunuldu.



Magen Oz... İsrail neden Han Yunus'ta yeni bir eksen inşa ediyor?

TT

Magen Oz... İsrail neden Han Yunus'ta yeni bir eksen inşa ediyor?

Magen Oz... İsrail neden Han Yunus'ta yeni bir eksen inşa ediyor?

İsrail ordusu bugün, aynı bölgede Hamas'a ait üç kilometreden uzun büyük bir tünelin imha edildiğini duyurduktan bir gün sonra, kuvvetlerinin “Majin Oz” adı verilen yeni bir eksenin açılışını tamamladığını açıklayarak Gazze Şeridi'ndeki Filistinlileri, özellikle de Han Yunus sakinlerini şaşırttı.

İsrail ordusundan yapılan açıklamada, “188. Tugay ve Golani Tugayı güçleri Han Yunus'un doğusu ve batısını ayıran Majin Oz ekseninin açılışını tamamladı. Eksen yaklaşık 15 kilometrelik bir mesafe boyunca uzanıyor.”

Yeni “Majin Oz” ekseni Han Yunus'un doğusunu batıdan ayıracak ve Han Yunus'un Refah'tan ayrılmasını “Morag” ekseniyle de devam ettirecek.

Resim  İsrail ordusu tarafından yayınlanan, soldan sağa çapraz olarak uzanan ve Morag ekseni ile bir noktada kesişen Magen Oz ekseninin görüntüsü

Han Yunus bölgesindeki son hamleler, İsrail'in “insani şehir” olduğunu iddia ettiği ve Refah'taki (Gazze Şeridi'nin güneyi ve Han Yunus) yüz binlerce Gazzeli’nin bir çadır alanına tıkıştırılmasına yol açacak planla aynı zamana denk geliyor.

İsrail ordusuna göre bu yeni eksen, Hamas üzerindeki “baskının” ve Han Yunus Tugayı'na karşı yürütülen savaşın çözümünün merkezi bir parçası.

Bir parçalama politikası

Ancak İsrail, Gazze'yi parçalamak ve Doha'da devam eden dolaylı müzakerelerde İsrail'in Şerit'ten tamamen çekilmesinde ısrar eden Hamas üzerinde baskı kurmak için tesadüfi coğrafi eksenler dayatma politikası izliyor.

Gazze'deki saha kaynakları Şarku’l Avsat'a yaptıkları açıklamada, "Yeni eksen İsrail'in kontrolü altındaki birçok bölgeyi kapsıyor: Kizan en-Neccar, Curti el-Lut, Şeyh Nasır, Mean, Menara, Huza'a, Absan, al-Kara'a ve Beni Suheyla." Kaynaklar, “bu bölgenin, herhangi bir Filistinlinin sınıra yaklaşmasını önlemek için sınırdan 2 kilometreden daha uzağa ulaşan geniş tampon bölgeler oluşturmayı amaçladığını,

bunun da Han Yunus'un doğu bölgesinde yaşayan yüz binlerce kişinin İsrail güçlerinin orada kalması halinde, evlerine dönmesini engellemek anlamına geldiğini” belirtti.

İsrail ordusundan yapılan açıklamaya göre yeni “Magen Oz” ekseninin ilan edilmesiyle Hamas üzerinde daha fazla baskı kurulması amaçlanıyor.

İsrail, Refah'ı Han Yunus'tan ayıran Morag ekseninden çekilmemekte ısrar ederken, İbrani medyasının Refah'ın yaklaşık 2 kilometreye kadar olan bazı bölümlerinde askeri kontrolü sürdürmesi koşuluyla “eksenden çekilmek için müzakerelerde esneklik önerdiği” yönündeki haberleri Hamas reddediyor. Hamas, tamamen çekilene kadar kademeli bir çekilme için harita ve belirli tarihler konusunda ısrar ediyor.

Hamas, özellikle geçtiğimiz ocak ayında gerçekleşen ateşkes sırasında İsrail ordusu tarafından kurulan Netzarim ekseninin (Gazze Şehri'nin güneyinde, Gazze Şeridi'nin kuzeyini merkezinden ve güneyinden ayıran) büyük bir kısmı ve Gazze Şeridi'nin kuzeyinde geçici olarak kurulan eksenlerin bir kısmını ortadan kaldırmayı başardıktan sonra, kademeli geri çekilme ve bu yeni eksenlerin ortadan kaldırılması taleplerinde ısrarcı görünüyor.

Büyük Tünel Yıkıldı

Bu arada İsrail ordusu dün, iki aydan uzun bir süre önce Han Yunus'ta yapılan operasyonlar sırasında keşfedilen büyük bir Hamas tünelini yıktığını duyurdu.

İsrail ordusundan yapılan açıklamada, güçlerinin "merkezi bir yeraltı yolunda bulunan tüneli keşfettiğini ve tamamen yok ettiğini" belirterek, tünelin "yaklaşık 3,5 kilometre uzunluğunda olduğunu ve içinde birkaç sığınak bulunduğu" kaydedildi.

Şarku'l Avsat'a konuşan Filistinli saha kaynaklarına göre “bu tünel Hamas'ın askeri kolu olan El Kassam Tugaylarına ait en uzun tünellerden biri ve tünelden birçok tünel ve açılım bulunuyor, savunma tünelleri, komuta ve kontrol için kullanılan tüneller var.”

“Tünelin Mean, Al-Menara ve Han Yunus'un güneydoğusundaki diğer bölgelerde yer aldığını” belirten kaynaklar, “tünelin Kassam Tugayları savaşçıları için savaş düğümleri içerdiğine ve bu tüneli gerek bu bölgelerde gerekse büyük tünelin açıldığı yakın bölgelerde İsrail güçleriyle savaşmak için kullandıklarına” işaret etti.

Kaynaklar, son birkaç haftalarda bu bölgelerde çok sayıda operasyon gerçekleştirildiğini ve İsrail araçlarının patlayıcı düzenekler ve tanksavar füzeleriyle hedef alındığını belirtti.

Kaynaklar, savaşın belirli bir döneminde, büyük tünelin içinde, saha komutanlarının İsrail güçlerine karşı muharebeleri yönettiği, bu güçlerin hareketlerinin izlendiği ve onlara karşı saldırı planlamak için hareketlerinin belgelendiği komuta ve kontrol için özel tüneller bulunduğuna dikkat çekti.

rtgy6u
Gazze tünelinin içindeki bir İsrail askeri, Kasım 2023 (Reuters)

İsrail güçleri, savaşın başlangıcında ve Netzarim ekseninin kontrolünde duyurulduğu gibi, bazıları 2 ve 3 kilometre uzunluğa ulaşan, bazıları Gazze Şeridi'nin kuzeyi ile merkezini birbirine bağlayan ve araçların geçtiği çeşitli büyüklükteki tünellerin imha edildiğini sık sık duyurdu.

İsrail güçleri Gazze Şeridi'nde 20 aydan fazla bir süredir faaliyet göstermelerine, Hamas'ın kabiliyetlerini önemli ölçüde yok etmeyi başardıklarını iddia etmelerine rağmen, Han Yunus örneğinde olduğu gibi girdikleri bölgelere her yeniden girişlerinde daha fazla tünel ortaya çıkarmakta ve bunları yok etmek için çalışmaktadırlar. Saha kaynakları İsrail ordusunun daha önce bu bölgede en az bir kez, bazı bölgelerde ise iki kez operasyon düzenlediğini vurguluyor.