Büyük Kanyon'da yaklaşık iki hafta önce kaybolan adam sağ bulundu

ABD'nin Arizona eyaletindeki Büyük Kanyon  (Büyük Kanyon Ulusal Parkı Servisi)
ABD'nin Arizona eyaletindeki Büyük Kanyon (Büyük Kanyon Ulusal Parkı Servisi)
TT

Büyük Kanyon'da yaklaşık iki hafta önce kaybolan adam sağ bulundu

ABD'nin Arizona eyaletindeki Büyük Kanyon  (Büyük Kanyon Ulusal Parkı Servisi)
ABD'nin Arizona eyaletindeki Büyük Kanyon (Büyük Kanyon Ulusal Parkı Servisi)

Ulusal park yetkilileri, Büyük Kanyon'da 11 gündür kaybolan bir adamın canlı olarak bulunduğunu açıkladı.
58 yaşındaki Martin Edward O'Connor, Büyük Kanyon Ulusal Parkı'nın iç kısımlarından perşembe sabahı helikopterle tahliye edildi.
Independent Türkçe'de yer alan haberde, Ulusal Park Servisi'ne göre, O'Connor kanyonun en zor yürüyüş parkurlarından biri olan New Hance Yolu üzerinde bulundu.
Diğer yürüyüşçüler, park korucuları onu kurtarmadan önce O'Connor'ı yürüyüş yolunda gördüğünü bildirdi.
CNN'in aktardığına göre, O'Connor'ın sağlığı istikrarlı durumda ve ailesinin ona katılmasını beklerken tıbbi değerlendirme yapıyor.
Teksas'ta yaşayan O'Connor, 22 Aralık'ta kaybolmuş ve en son Büyük Kanyon Köyü'ndeki bir kulübede görülmüştü. Yalnız seyahat ettiğine inanılıyordu.
Kış aylarında Büyük Kanyon'daki sıcaklıklar geceleri donma noktasının altına düşebilir, kar ve buz ziyaretçiler için tehlikeli koşullar yaratır.
O'Connor bulunduktan sonra, Ulusal Park servisi tehlikeli hava koşulları konusunda bir uyarı yayımlayarak buzlu yollar ve patikalar konusunda yürüyüşçüleri uyardı.
Ulusal Park Servisi'nin internet sitesine göre, New Hance Yolu “düzenlenmediği ve Büyük Kanyon'nun Güney yakasının en zor yürüyüş yolu olabileceği” için sadece yüksek deneyimli yürüyüşçülere tavsiye ediliyor.



Dinozorlar asteroit çarpmasa da yok olmaya mahkum muydu?

Dinozorlar asteroit çarpmasa da yok olmaya mahkum muydu?
TT

Dinozorlar asteroit çarpmasa da yok olmaya mahkum muydu?

Dinozorlar asteroit çarpmasa da yok olmaya mahkum muydu?

Dinozorların asteroit çarpmasından önce çöküşe geçtiği teorisinin doğru olmadığı öne sürüldü.

Milyonlarca yıl boyunca yeryüzüne hükmeden dinozorların soyu, 66 milyon yıl önce Dünya'ya çarpan bir göktaşının etkisiyle tükenmişti. 

Bugüne kadar bulunan bazı fosiller, dinozorların bu olaydan önce sayı ve çeşitlilik açısından gerilediğine işaret ediyordu. Özellikle göktaşından önceki yıllarda fosil sayısının azalması bu teoriyi destekliyordu. Bazı bilim insanları, asteroit gezegene çarpmasa bile bu sürüngelerin yok olma sürecine girdiğine inanıyordu. 

University College London'dan paleontolog Chris Dean "Dinozorların asteroit çarpmadan önce de yok olmaya mahkum olup olmadığı 30 yılı aşkın süredir tartışılan bir konu" diyor.

Dean ve ekip arkadaşları bu soruya yanıt bulmak için 66 milyon ila 84 milyon yıl önce Kuzey Amerika'da yaşamış 4 dinozor türüne ait 8 binden fazla fosili inceledi. 

Bulguları hakemli dergi Current Biology'de dün (8 Nisan) yayımlanan çalışmada dinozor çeşitliliğinin yaklaşık 76 milyon yıl önce zirveye ulaştığı ve ardından kitlesel yok oluşa kadar azaldığı bulundu. Bu eğilim, dinozorların soyu tükenmeden önceki 6 milyon yılda daha belirgindi. 

Ancak araştırmacılar, paleontologların asteroit çarpmasından önceki yıllarda ne kadar araziye erişebildiğini ve bu bölgelerde kaç kazı çalışması yapıldığını hesaplayınca, bilim insanlarının elinde pek örnek olmadığını tespit etti. Ekip, bu döneme ait jeolojik kayıtların açığa çıkmadığını veya üstünün bitki örtüsüyle kaplı olduğunu buldu.

Ayrıca çevresel koşullar veya diğer faktörlerin bu düşüşü açıklayamadığını söylüyorlar. Geliştirdikleri modellere göre dinozorların sayısı, göktaşı çarpmasına kadar stabildi. 

Bilim insanlarına göre dinozorlar kitlesel yok oluştan önce muhtemelen çökmeye başlamamıştı. Bu izlenimin, döneme ait fosillerin iyi korunmamış ya da bulunmasının zor olmasından kaynaklandığını düşünüyorlar. 

Makalenin bir diğer yazarı Alfio Alessandro Chiarenza, "Dinozorlar muhtemelen kaçınılmaz bir yok oluşa mahkum değildi" diyerek ekliyor: 

Eğer o asteroit olmasaydı, hâlâ bu gezegeni memeliler, kertenkeleler ve hayatta kalan torunları olan kuşlarla paylaşıyor olabilirlerdi.

Diğer yandan bazı bilim insanları yeni çalışmanın, dinozorların türlerinin azalmaya başladığı teorisini çürütmediğini savunuyor.

Reading Üniversitesi'nden Manabu Sakamoto'nun araştırmasına göre dinozorların yaşadığı 175 milyon yıl boyunca, yeni dinozor türlerinin ortaya çıkma hızı genel olarak yavaşlamıştı ve yeni türlerinin gelişmesinden çok daha fazla sayıda türün nesli tükeniyordu. 

Sakamoto, yeni araştırma mevcut fosillerde sapma olduğunu öne sürmesine karşın dinozor çeşitliliğindeki bu uzun vadeli düşüşün geçerliliğini koruduğunu söylüyor: 

Bu iki durum aynı anda geçerli olabilir.

Independent Türkçe, Live Science, New Scientist, Current Biology