Sabra ve Şatilla'nın Yüzyılın Anlaşması'ndan umudu yok

Beyrut’un güney banliyölerindeki Sabra ve Şatila kampı (Şarku’l Avsat)
Beyrut’un güney banliyölerindeki Sabra ve Şatila kampı (Şarku’l Avsat)
TT

Sabra ve Şatilla'nın Yüzyılın Anlaşması'ndan umudu yok

Beyrut’un güney banliyölerindeki Sabra ve Şatila kampı (Şarku’l Avsat)
Beyrut’un güney banliyölerindeki Sabra ve Şatila kampı (Şarku’l Avsat)

İlk bakışta, Lübnan'ın başkenti Beyrut’un güney banliyösünde bulunan Sabra ve Şatila kampı sakinlerini ‘Yüzyılın Anlaşması’ ilgilendirmiyormuş gibi görünüyor. Bu mantıklı bir durum zira burada yaşayan Filistinlilerin en zaruri ihtiyaçlarını bile karşılayamamaları politikaların önüne geçiyor.
Sokakta portakal satan bir kişi şimdi bize, ‘Yüzyılın Anlaşması’nı sormak istersiniz. Bizim durumumuz daha vahim. Kaldırılacak gibi değil. Yalanlara karnımız tok. Bizi alıp Bangladeş’e atmalarına izin verin! Kesinlikle şu an yaşadığımız koşullardan daha iyi durumda yaşarız!” diyor.
Konuştuğumuz satıcının adı Şadi. Beyrut Üniversitesi’nde muhasebe eğitimi almış ancak portakal satarak geçimini sağlamaya çalışıyor. Ülkesine geri dönmeyi de hayal edemiyor.
Şadi, “Beni ve benim gibileri kim geri götürecek. Ben gözlerimin önünde 1982'de Sabra ve Şatila kampındaki katliamda kardeşlerimi kaybettim. Eğer geri dönersem bunu hatırlatan tüm İsraillileri öldüreceğim. Burada bulunan birçoğu da benim gibi. Yani geri dönme umudu yok” diyor.
Size ne olacak?
Sorusuna verilen cevapta, “İyi düşünülmüş işe yaramaz bir plana göre bizi yerleştirecekler. Kimse bizi istemiyor. Hatta bu kamp bile bizim sayılmaz. Yüz Suriyeli arasından bir tane Filistinli bulursunuz burada” deniyor.
Gerçekten de çeşitli milletlerden oluşan kamp sakinlerinin çoğunluğu Filistinlilerden oluşmuyor. Burada Suriyeli mültecilerin sayısı daha fazla.
Bu yüzden kamptaki Filistinliler dikkatli olmak zorundalar. Bir ayakkabı dükkanı olan Ebu Yasir, “dostla düşmanı ayıramıyoruz. Görüşümüzü ifade edersek birilerini rahatsız etmekten korkuyoruz. Gerçekten de o esnada bir genç oradan geçti. Yaşlı adam onu selamladı ve ayrıldıktan sonra onun kendilerini bazı polislerin keyfi davranışlarından koruduğunu ve nedenle kendilerinden haraç aldığını söyledi.
Yetmiş yaşın üzerindeki Muhammed, ‘Yüzyılın Anlaşması’nın Lübnan’da yaşayan Filistinli mültecilere etkisinden dolayı çocukları ve torunları için endişeli olduğunu dile getiriyor. Çünkü bu anlaşma onları geri dönme hakkından mahrum bırakıyor. Lübnanlılar da onlara haklarını vermeyecek ve onlardan daha fazla nefret edecek. Filistin gitti. Ve kimse bizi telafi etmeyecek. Arazimizi ve geçimimizi kaybettik. Bugün, uyuşturucu ve çetelerin yatağı haline gelen kampın güvenliğini neredeyse kaybediyoruz. Kim kampın biraz içlerine doğru giderse burada dükkanlarda alenen uyuşturucu satıldığına şahit olur ve bunlar kampta yasal olmayan bazı gruplar tarafından korunmakta” ifadelerini kullandı.
Burcu'l Beracine kampında da Lübnan’daki Filistinliler hakkında farklı bir görüş yok.
Kampta UNRWA’nın okullarında öğretmen olan Gına Şarku’l Avsat’a şunları söylüyor:
“Genel olarak diasporayı özellikle de Lübnan’dakileri takip edenler “Yüzyılın Anlaşması”nın nasıl hazırlandığına şaşırmayacaklardır.”
Umm Amir ise bu konuda, baskıya rağmen devrim ümidini hala taşıyor ve ekliyor:
“Yüzyılın anlaşmasına karşıyım. Filistinliler ülkelerine dönmeli. Lübnan'da kalmaları onlara zarar veriyor. Yeniden yerleşimi kabul etmeyeceğiz. Lübnanlı liderler de bu konuda bölünmüş durumdalar. Bu yüzden kan aksa bile ülkemize döneceğiz. 2021'de Allah’ın izniyle Kudüs'te dua edeceğiz. Filistin özerk bölgelerine değil, Yafa'daki köyüme geri dönüş hakkım var.”



İsrail ordusu son 24 saat içinde Gazze Şeridi'ne 75'ten fazla saldırı düzenledi

 İsrail ordusunun 21 Mayıs 2025 tarihinde Gazze Şeridi'ndeki Han Yunus'un güneyine düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AP)
İsrail ordusunun 21 Mayıs 2025 tarihinde Gazze Şeridi'ndeki Han Yunus'un güneyine düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AP)
TT

İsrail ordusu son 24 saat içinde Gazze Şeridi'ne 75'ten fazla saldırı düzenledi

 İsrail ordusunun 21 Mayıs 2025 tarihinde Gazze Şeridi'ndeki Han Yunus'un güneyine düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AP)
İsrail ordusunun 21 Mayıs 2025 tarihinde Gazze Şeridi'ndeki Han Yunus'un güneyine düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AP)

İsrail Ordu Sözcüsü’nün bugün yaptığı açıklamaya göre, İsrail ordusu son 24 saat içinde Gazze Şeridi'nin çeşitli bölgelerine 75'ten fazla hava saldırısı düzenledi. Sözcü Yüzbaşı Ella Captain, X hesabından yaptığı açıklamada, ordu uçaklarının aralarında füze rampaları, askeri binalar ve silah depolarının da bulunduğu ‘hedeflere’ saldırılar düzenlediğini belirtti. Bu arada Filistin El-Aksa Radyosu, İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik devam eden bombardımanında bugün şafak vaktinden bu yana 28 kişinin hayatını kaybettiğini bildirdi.

Gazze Şeridi’ndeki Sivil Savunma Müdürlüğü günün erken saatlerinde yaptığı açıklamada, İsrail'in Filistin topraklarının çeşitli bölgelerine düzenlediği saldırılarda 16 kişinin yaşamını yitirdiğini duyurdu.

Sivil Savunma Müdürlüğü Tıbbi Malzeme Müdürü Muhammed el-Muğayyir AFP'ye yaptığı açıklamada, ‘işgal güçlerinin gece yarısından bu yana Gazze Şeridi'nin çeşitli bölgelerine düzenlediği hava saldırılarında 16 kişinin hayatını kaybettiğini ve onlarca kişinin yaralandığını’ söyledi.

El-Muğayyir ayrıca, Gazze Şeridi'nin orta kesiminde ve güneyinde evleri vuran saldırılarda ‘onlarca kişinin yaralandığını’ kaydetti.

Görsel kaldırıldı.Gazze şehrindeki en-Nasr Caddesi'nde İsrail hava saldırısı sonucu yıkılan bir binayı inceleyen Filistinliler, 22 Mayıs 2025 (EPA)

Hamas'la iki aylık ateşkesi uzatmak için yapılan dolaylı görüşmelerin sonuçsuz kalmasının ardından İsrail 18 Mart'ta saldırılarına yeniden başladı.

Savaş, Hamas'ın 7 Ekim 2023'te İsrail'in güney yerleşimlerine düzenlediği ve çoğu sivil bin 218 kişinin ölümüne yol açan sürpriz saldırının ardından patlak verdi.

Hamas, söz konusu saldırıda 57'si halen Gazze Şeridi'nde bulunan 251 kişiyi esir aldı ve bunlardan 34'ünün İsrail tarafından öldürüldüğünü söyledi.

Gazze Şeridi’ndeki Sağlık Bakanlığı’nın son verilerine göre savaşın başlamasından bu yana Gazze Şeridi'nde hayatını kaybedenlerin sayısı 53 bin 762'ye ulaştı.