Japon otomotiv devinden evde kalanlara ‘sanal tur’

Japon otomotiv devinden evde kalanlara ‘sanal tur’
TT

Japon otomotiv devinden evde kalanlara ‘sanal tur’

Japon otomotiv devinden evde kalanlara ‘sanal tur’

Japon otomotiv üreticisi Honda, koronavirüs (kovid-19) salgını nedeniyle evde kalanlar için 360 derece sanal tur üzerinden 300 adedin üzerinde model sergildiğini açıkladı. Sanal turda marka tarafından üretilen ilk küçük otomobil T360 ve ilk tek kişilik F1 aracı RA271 gibi efsane araçlar bulunuyor. Evlerinden Honda modellerini fotoğraflarla inceleyebilecek olan sanal tur ziyaretçileri ayrıca bazı modellere özel videolarla da geçmişin heyecanını hissetme şansı yakalıyor.

Tüm dünyayı etkisi altına alan kovid-19 tedbirleri kapsamında evinden çıkmayan Honda severler, markanın tarihinde yer alan önemli modelleri Honda Koleksiyon Salonu’nda sanal tur ile inceleyebileceği duyuruldu. Yapılan bilgilendirmede; Japonya'daki Twin Ring Motegi pistinde bulunan Honda Koleksiyon Salonu, Honda tarafından geliştirilen 300 adedin üzerinde ürüne ev sahipliği yapıyor ve bunların 360 derece sanal tur üzerinden ziyaret edilmesine imkân sağlıyor. Honda hayranları markanın internet adresine girerek evlerinden müzeyi gezebilecek. Ziyaretçiler burada otomobiller, motosikletler, güç üniteleri ve hatta yarış otomobillerine kadar uzanan geniş bir koleksiyonu yakından inceleyebilecek.

Honda tarihini gözler önüne seren üç kat
Honda’nın yeni yaklaşımı ile sanal ziyarete açılan Honda Koleksiyon Salonu, markanın seri üretim modellerine ve yarış makinelerine ilham veren tutkuyu gözler önüne serme amacı ile 1998 yılında açılmıştı. Honda’nın 70 yıllık tarihine damga vuran en ikonik ürünlerin sergilendiği Honda Koleksiyon Salonu’nda 3 ayrı kat bulunuyor. Bu katları koltuklarından kalkmadan gezebilecek olan sanal tur katılımcıları markanın tarihini video ve fotoğraflarla yaşama şansını yakalıyor.

Honda severler otomobil, motosiklet ve güç ürünleri bölümlerini 2’inci katta görebiliyor. 1963 yılında tanıtılan ilk ‘kompakt spor’ model olan S500 bu alanın yıldızı olarak öne çıkıyor. Markanın Prelude, NSX ve Civic gibi efsanevi modellerinin yanı sıra aynı zamanda Japon otomobil pazarının gelişiminde önemli bir yere sahip olan mikro otomobillerden Kei Cars gibi modeller de sergileniyor. Ayrıca 1967 yılında satışa sunulan ilk seri üretim mikro otomobil olan Honda N360 gibi Honda’nın en eski modellerinden bazıları da burada sergileniyor. Sergilenen ikonik iki tekerlekli araçlar arasında dünyanın ilk seri üretim dört silindirli motosikleti CB750 ve oval pistonlu NR de yer alıyor.

Honda Koleksiyon Salonu’nun 3’üncü katı, Honda'nın yarış geçmişini sergiliyor. Bu alanda bugün de hala yarışan Honda'nın tek koltuklu yarış otomobilleri, GT'ler ve motosikletler bulunuyor. Honda’nın yarış dünyasındaki önemli başarılarını gözer önüne seren yarış otomobillerinin de sergilendiği kat pist heyecanını yaşatıyor. Bu katta sergilenen araçlar arasından Brezilyalı pilot Ayrton Senna’nın yarıştığı McLaren-Honda veya Mike Hailwood'un Man Adası TT zaferlerine koştuğu altı silindirli RC166 gibi modeller öne çıkıyor.

Hayallerin fabrikası
Honda Koleksiyon Salonu, kökleri 1940’lı yıllara dayanan Honda tarihindeki önemli gelişmeleri de sergiliyor. Teknoloji ile ulaşım araçlarını birleştirerek insanlara daha konforlu bir hayat sunmayı amaçlayan kurucu Soichiro Honda’nın o dönemlerdeki imkanlarla radyo vericisi için kullanılan bir jeneratör motorunu bisiklete takarak başladığı yolculuğun tüm kilometre taşları bu salonda anlatılıyor. Attığı ilk adımı daha da geliştirerek ilk önce motorları herhangi bir bisiklete uygulanacak şekilde; yakıt deposu, gaz kolu, teller ve diğer parçalar dahil hazır kit olarak satmaya başlayan Soichiro Honda’nın 1948 yılında kurduğu Honda Motor’un 70 yıllık tarihinin tüm başarıları Honda Koleksiyon Salonu’nda görülebiliyor.



Çinli bilim insanlarından kendi kendini şarj eden akıllı saat atılımı

Huawei'nin bir akıllı saati (AFP)
Huawei'nin bir akıllı saati (AFP)
TT

Çinli bilim insanlarından kendi kendini şarj eden akıllı saat atılımı

Huawei'nin bir akıllı saati (AFP)
Huawei'nin bir akıllı saati (AFP)

Gerilme sonucu açığa çıkan ısıyı elektriğe dönüştüren polimer geliştiren Çinli bilim insanları, kendi kendini şarj eden akıllı saatlere ön ayak olabilecek bir ilerleme kaydetti.

Pekin Üniversitesi'nden araştırmacılar, lastik banda benzeyen çığır açan malzemenin, elastikliğini verimli bir şekilde elektriğe dönüştürdüğünü söylüyor.

Malzeme, sıcaklık farklılıklarının enerji ürettiği termoelektrik prensibiyle çalışıyor.

Nature adlı akademik dergide yayımlanan çalışmalarında araştırmacılar, "Şimdiye kadar, bildirilen tüm yüksek performanslı termoelektrik malzemeler elastiklikten ziyade sadece esnekliğe ulaştı" diye yazdı.

Akıllı saatler gibi giyilebilir cihazlar pil ya da sık sık şarj edilmeyi gerektiriyor.

Yeni malzeme, şarja ihtiyaç duymayan sürekli bir enerji kaynağı sağlayabilir.

Yeni malzeme, vücudun sıcaklığıyla çevrenin sıcaklığı arasındaki farktan yararlanıyor. İnsan vücudunun sıcaklığı 37 santigrat derece civarındayken, ortam sıcaklığı normalde 20 ila 30 santigrat derece arasında değişiyor.

Çinli araştırmacılar yeni malzemeyle bu sıcaklık farkından yararlanarak bunu elektriğe dönüştürmeyi denedi.

Pekin Üniversitesi'nden malzeme bilimcisi Lei Ting, South China Morning Post'a, "Termoelektrik kauçuk kavramını dünyada ilk kez biz ortaya koyduk" diye konuştu.

Bu yenilik, elektriği ileten ve mekanik zorlanma altında iletkenliğini koruyan yeni bir polimer sınıfının geliştirilmesindeki ilerlemeye işaret ediyor. İletkenliği korurken elastisite elde etmek bu buluşa kadar zor bir işti.

Bilim insanları polimerleri için polimerik bir malzemeye nanolif ağı ekleyerek hibrit bir yapı geliştirdi. Yapı, yarı iletken polimerleri elastik kauçukla harmanlayıp çapraz bağlıyor.

Araştırmacılar, malzemenin orijinal uzunluğunun yüzde 850'sinden fazlasına kadar esneyebildiğini gösterdi. Uzunluğu yaklaşık yüzde 150’ye kadar gerildiğinde, orijinal şeklinin yüzde 90’ına geri dönüyor.

Araştırmacılar, malzemeye özel maddeler eklenmesinin performansını daha da artırabileceğini belirtti.

Malzemenin bükülebildiğini, esneyebildiğini ve cilde yapışabildiğini gösterdiler. Dr. Ting, "Giyilmesi daha rahat olan bu tür termal cihazlar, vücudun ısı enerjisini daha az ısı kaybıyla verimli şekilde elektrik enerjisine dönüştürebiliyor" dedi.

Araştırmacılar çalışmalarında "Bu termoelektrik elastomerler, giyilebilir uygulamalardaki elastik termoelektrik jeneratörleri çok daha uyumlu ve verimli hale getirme potansiyeline sahip" diye yazdı.

Bu teknolojinin potansiyel uygulamaları, tüketiciye yönelik giyilebilir cihazların da ötesine uzanabilir. Örneğin yeni malzeme, harici piller gerektirmeyen vücuda yakın giyilebilir tıbbi sensörlerin geliştirilmesine yardımcı olabilir.

Independent Türkçe


Elektrikli araç bataryalarında devrim: Hesaplı geri dönüşüm yöntemi bulundu

Uzmanlar lityum batarya geri dönüşümünde kullanılan mevcut yöntemlerin yüksek maliyetli olduğunu söylüyor (Reuters)
Uzmanlar lityum batarya geri dönüşümünde kullanılan mevcut yöntemlerin yüksek maliyetli olduğunu söylüyor (Reuters)
TT

Elektrikli araç bataryalarında devrim: Hesaplı geri dönüşüm yöntemi bulundu

Uzmanlar lityum batarya geri dönüşümünde kullanılan mevcut yöntemlerin yüksek maliyetli olduğunu söylüyor (Reuters)
Uzmanlar lityum batarya geri dönüşümünde kullanılan mevcut yöntemlerin yüksek maliyetli olduğunu söylüyor (Reuters)

Bilim insanları elektrikli araç bataryalarını hesaplı bir şekilde geri dönüştürmenin yolunu buldu. Yeni yöntemin muazzam miktarda çevresel atığın önüne geçmesi bekleniyor.

Elektrikli araçların hızla yaygınlaşmasıyla uzmanlar, bunlara güç veren bataryaların kullanım ömrü dolduğunda çöpe gitmemesi için çözüm arıyor.

Atıkların çevresel etkileri endişe yaratırken, içerdikleri lityum geri dönüştürülerek yeni bataryalarda kullanılma potansiyeli taşıyor.

Tesla ve BYD gibi büyük şirketlerin araçlarında kullandığı lityum demir fosfat (LFP) bataryalar, nikel ve kobalt bazlı olanlardan daha ucuz ve güvenli olmasıyla öne çıkıyor.

Ancak demir ve fosfat, nikel veya kobalt kadar değerli olmadığı için geri dönüşüm projeleri çoğunlukla LFP bataryaları göz ardı ediyor. Üstelik mevcut yöntemler yüksek enerji harcanmasına ve ciddi miktarda atık oluşmasına yol açıyor.

Öte yandan LFP bataryaların avantajları nedeniyle yaygınlaşması, atık sorununu daha da büyütüyor.

Wisconsin-Madison Üniversitesi'nden Kyoung-Shin Choi, "Şu anda pazar bu bataryalara yönelse de kullanılmış LFP bataryalardan lityumu geri kazanmak için ekonomik açıdan uygun bir yöntem yok" diyor.

Choi ayrıca madenlerden ve tuzlu su yataklarından lityum elde etmek, geri dönüşümden daha ucuz olsa da birçok çevresel zararı olduğunu da söylüyor.

Bu nedenle Choi liderliğindeki bir ekip, hem daha hesaplı hem de çevreye daha az zararı olacak bir yöntem geliştirdi.

Elektrokimyasal bir süreç içeren bu teknikte ilk olarak bataryalardaki lityum iyonları, orta derecede asidik bir çözeltiyle süzülüyor. Ardından bir depolama elektrodu üzerine konan iyonlar ayrı bir çözelti içine bırakılıyor. Böylece yüksek saflıkta lityum bileşikleri elde ediliyor.

Oda sıcaklığında gerçekleştirilen bu işlemin düşük seviyede kimyasal gerektirmesi gibi avantajları var.

Bulguları hakemli dergi ACS Energy Letters'ta yayımlanan çalışmada ekip, yöntemi hem LFP bataryalarda hem de bataryaların parçalanmasıyla ortaya çıkan "kara kütle" üzerinde test ederek etkileyici sonuçlar elde etti.

Araştırmanın ardından patent başvurusu yapan ekip, yeni yöntemin sektörde yaygınlaşması için çalışmalar yürütüyor.

Choi, "Teknoloji işe yarıyor ancak en düşük maliyetli şekilde ölçeklendirilmesi önemli" diyor.

Independent Türkçe, ScienceBlog, Wisconsin-Madison Üniversitesi, ACS Energy Letters


Nvidia robot beynini tanıttı

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Nvidia robot beynini tanıttı

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Önde gelen yapay zeka çip üreticisi Nvidia, yeni nesil ultra güçlü insansı makineler için tasarlanmış bir "robot beyni" piyasaya sürdü.

Şirketin önceki nesline nazaran 7,5 kat daha hızlı Jetson AGX Thor çipi, Amazon ve Meta gibi şirketler tarafından inşa edilen üretime hazır robotlara takılabili

3 bin 499 dolara mal olan yeni çip, insanlarla etkileşim kurmak için ChatGPT gibi üretken yapay zeka modellerini çalıştırabilirken, aynı zamanda etraflarındaki dünyayı yorumlamak için görsel modelleri de destekliyor.

OpenAI'ın ChatGPT'sinin Kasım 2022'de piyasaya sürülmesinin ardından yaşanan yapay zeka patlaması, Nvidia'nın hisse fiyatını üç yıldan kısa sürede 10 kat artırdı.

Nvidia'nın patronu Jensen Huang, robot teknolojilerini ABD merkezli firmanın gelecek yıllardaki en iyi büyüme fırsatı olarak görüyor.

Huang, "Jetson Thor'u, fiziksel dünyayla etkileşime giren ve bu dünyayı giderek daha fazla şekillendiren robotik sistemler üzerinde çalışan milyonlarca geliştirici için tasarladık" dedi.

Eşsiz performans ve enerji verimliliğinin yanı sıra birden fazla üretken yapay zeka modeli en iyi şekilde çalıştırma becerisiyle Jetson Thor, fiziksel yapay zeka ve genel robotik çağını açacak nihai süper bilgisayar.

xscdfgr
Nvidia Jetson AGX Thor, üretken yapay zeka ve görsel modelleri çalıştıracak kadar güçlü (Nvidia)

Nvidia halihazırda önde gelen robot markaları Boston Dynamics, Figure ve Agility Robotics'e ürün satıyor ancak bu makinelere yönelik çipler şirketin gelirinin yalnızca yüzde 1'inden azını oluşturuyor.

İnsansı robotların ötesinde, Nvidia'nın Jetson çipleri için gelecekteki kullanım alanları arasında tam otonom sürücüsüz araçlar yer alabilir.

Yakın zamanda görülecek uygulamalar muhtemelen karmaşık ve yapılandırılmamış ortamlarda çalışabilen ev tipi ve endüstriyel robotlarda olacak.

Amazon Robotics'in baş teknoloji uzmanı Tye Brady, "Lojistikte robot teknolojisinin geleceği, giderek daha akıllı ve otonom sistemlerin kullanılabilmesine bağlı" dedi.

Dinamik gerçek dünya ortamlarında güvenle çalışabilen Nvidia Jetson Thor, malların küresel taşınması ve yönetimini dönüştürecek yeni nesil yapay zeka destekli robotları geliştirmek ve ölçeklendirmek için gereken hesaplama gücünü ve enerji verimliliğini sunuyor.

Independent Türkçe