Moritanya’da cinsiyet yasası tartışmaya yol açtı

Moritanya’da yaygın şekilde görülen tecavüzlere karşı protesto düzenlendi. (Independent Arabia)
Moritanya’da yaygın şekilde görülen tecavüzlere karşı protesto düzenlendi. (Independent Arabia)
TT

Moritanya’da cinsiyet yasası tartışmaya yol açtı

Moritanya’da yaygın şekilde görülen tecavüzlere karşı protesto düzenlendi. (Independent Arabia)
Moritanya’da yaygın şekilde görülen tecavüzlere karşı protesto düzenlendi. (Independent Arabia)

Ahmed Velid Sidi
Moritanya hükümetinin bir hafta önce onayladığı ‘cinsiyet’ yasası ya da bilinen adıyla ‘kadınlara ve kızlara karşı şiddetle mücadele’ yasası; hukukçu, parlamenter, yazar, blogger ve aktivistler tarafından sosyal medyada tepkiye ve tartışmalara yol açtı. Nitekim yasanın anayasada belirtildiği üzere ülkenin ilk yasama kaynağı olan İslami kanunları ihlal etiği ve toplumun örf ve adetlerinden uzak bir tutum sergilendiği belirtiliyor.

Cezai fiiller ve sert cezalar
5 bölüm ve 55 maddeden oluşan ‘cinsiyet’ yasasında tecavüz, dayak, eziyet, kadın sünneti, alıkoyma, cinsel taciz, küçük yaşta evlilik, şantaj, hakaret, anormal cinsel ilişkilere zorlamak, medeni bir davada evlilik veya çocukları kayıt altına almayı reddetmek gibi fiiller suç sayılıyor.
Yeni yasanın 24’üncü maddesi uyarınca tecavüz suçu işleyen kişi, ceza kanunun 309’uncu maddesinde öngörülen ceza ile mağdurun tazminatını heba etmeyecek bir şekilde 10 ila 20 yıl hapis cezası ve kan pahasından az olmayacak şekilde para cezasına çarptırılıyor. Tecavüz ve işbirlikçilik girişimine de bir önceki paragrafta öngörülen hapis cezasının yarısı veriliyor.
Yasanın 26’ıncı maddesinde öngörüldüğü üzere cinsel tacizde bulunanlar, yine mağdurun tazminatı heba edilmeyecek şekilde iki aydan iki yıla kadar hapis cezasına ya da para cezasına, veyahut her ikisine de çarptırılıyor. 
29’uncu maddeye göre kadını dövme ve yaralama suçunda bulunanlar da 285 ila 287’inci maddeler uyarınca mağdura tazminat ödemek de dahil cezaya çarptırılıyor.

Yasanın geçirilmesi için üçüncü girişim
Moritanya kamuoyunun aşina olduğu söz konusu yasa, oylanması için hükümet tarafından üst üste iki kez parlamentoya gönderilmişti. Ancak söz konjsu dönemde toplu istek üzerine, parlamento ve siyasi güçler tarafından şeriat hükümlerini açık ve net bir şekilde ihlal ettiği gerekçesiyle ret edilmesi nedeniyle geri çekilmişti.
Hükümetten yapılan açıklamada kadınlara ve kız çocuklarına karşı eksiksiz ve etkili nitelikteki bu yasanın onaylandığı bildirilmesine rağmen sosyal medyada geniş bir tepki oluştu. Karşı olanlar yasanın tekrar geri çekilmesi ve şeriatı ihlal eden tüm maddeleri gözden geçirilmeden parlamentoya sunulmaması talebinde bulundu.
Basın çalışanı Bint Azur konuya dair şunları söyledi:
“Moritanya’daki kanun yapıcılar ve bilim adamları Arap ülkelerinde etkisi olmayan bir yasa ile neden uğraşıyor? Halbuki şeriatı baz alarak kadınların izzet, onur ve gururunu koruyacak şekilde tüm haklarını bir araya getirebilirler. Toplumda gizlice evlenmek ciddi şekilde yayıldı. Peki ya evde evlenememenin oldukça yaygınlaşması?”

Aile ilişkilerini çatışmaya yönlendirmek
Cinsiyet yasasındaki yeni taslak, tecavüzcülere karşı ‘caydırıcı’ olarak nitelenen yaptırımların yürürlüğe girmesini de kapsıyor. Bazı maddelerinde de aile içi anlaşmazlıklarda erkeklere verilecek olan tecrit, para ve hapis cezaları mevcut.
Moritanya Eğitim ve Kültür Kadınlar Derneği ise bu yasanın şeriatla çelişecek sosyal ve kültürel yaşama işaret ettiğini, eşler, baba ve çocuklar arasındaki ilişkileri çatışmaya dönüştüreceğini, bunun da insanlara zarar vereceğini savunuyor. Dernek tarafından yapılan basın açıklamasında şu ifadeler kullanıldı:
“Tecavüz suçu, hem suçluların önünü kesen hem de kadınları koruyan caydırıcı yasaların çıkarılmasını, değerlerimizin canlandırılmasını ve Allah’a iman ruhunun pekiştirilmesini gerektirir. Kadınların saygınlığı ve aile mutluluğu, İslam dinindeki toplumsal sisteme bağlılıktan geçer. Kadının hakkının ihlal edilmesi, Moritanya toplumunda sonradan ortaya çıkan bir durumdur. Bununla mücadele de el ele vererek şeriatın korunmasıyla olacaktır.”

Kadınları koruyan caydırıcı yasa talepleri
Ülkede devam eden tartışmalara rağmen aslında herkes kadın haklarını koruma ve bu hususta ülkenin yasal niteliğini güçlendirme ihtiyacını dile getiriyor.
Sosyal alanda araştırmalar yürüten Zeynep bint M’hammed, söz konusu yasanın kadınları tecavüz, taciz, fiziksel şiddetten ve şiddetin çeşitli türlernden koruyacak şekilde, şeriat ve toplum normlarına uygun olarak değiştirilmesi gerektiğini savunuyor.
Moritanya kadınına karşı işlenen tüm suçları ve ihlalleri caydırmaya yönelik güçlü yasaların kaçınılmaz olduğunu belirten Zeynep bint M’hammed, söz konusu yasa hakkındaki tartışmaları sona erdirmek için değişiklik yapılması çağrısında bulunuyor.



Gazze Sivil Savunması sağlık görevlilerinin öldürüldüğü ‘saha infazlarını’ kınadı

Fotoğraf: AFP
Fotoğraf: AFP
TT

Gazze Sivil Savunması sağlık görevlilerinin öldürüldüğü ‘saha infazlarını’ kınadı

Fotoğraf: AFP
Fotoğraf: AFP

Gazze'deki Sivil Savunma Müdürlüğü, İsrail ordusu tarafından dün yayınlanan bir iç soruşturma raporunu yorumlayarak mart ayında Gazze Şeridi'nde 15 sağlık görevlisinin ölümüne neden olan bir çatışmanın ardından bugün İsrail ordusunu ‘saha infazları’ yapmakla suçladı.

Sivil Savunma Müdürlüğü yetkilisi Muhammed el-Muğayyar, bir sağlık görevlisi tarafından çekilen videonun İsrail’in olayla ilgili anlatısının yalan olduğunu ve saha infazları gerçekleştirdiğini kanıtladığını söyledi. Muğayyar, İsrail'i ‘uluslararası meşru kararları atlatmaya ve hesap vermekten kaçmaya çalışmakla’ suçladı.

İsrail ordusu tarafından dün yapılan açıklamada, geçtiğimiz ay Gazze Şeridi'nde 15 acil yardım çalışanının öldürülmesine ilişkin soruşturmada ‘çok sayıda profesyonel hata’ tespit edildiği ve olayla ilgili olarak bir komutanın görevden alınacağı belirtildi. 23 Mart günü Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah şehri yakınlarında 15 sağlık görevlisi ve yardım çalışanı üç ayrı saldırıda öldürüldü ve Birleşmiş Milletler (BM) ile Filistin Kızılayı yetkililerinin bir hafta sonra cesetlerini bulduğu bir çukura gömüldüler.

asfrt
Gazze sınırında bir grup yaralıyı tedavi ederken İsrail’in düzenlediği hava saldırısında hayatını kaybeden meslektaşları Abdullah Awad'ın cenaze namazını kılan Filistinli sağlık görevlileri (DPA)

İsrail ordusunun açıklamasına göre eksik ve yanlış rapor sunduğu gerekçesiyle bir komutana kınama cezası verilmesi ve sahadaki birlikleri komuta eden yedek subay olan bir komutan yardımcısının görevinin sonlandırılması kararı alındı. Reuters’ın aktardığına göre İsrail ordusu, soruşturmanın ‘çok sayıda mesleki başarısızlığı, emir ihlalini ve eksik raporlamayı’ ortaya çıkardığını ekledi.

İsrail ordusunun açıklamasında şu ifadeler yer aldı:

“Soruşturma, ilk iki olayda ateş açılmasının, kendileriyle çatışan düşman bir güçten gerçek bir tehdit algıladıkları için askerlerin yanlış bir operasyonel anlayışından kaynaklandığı sonucuna varmıştır. Üçüncü olayda ise bir çatışma esnasında emirlere aykırı olarak ateş edilmiştir.”

Açıklamada, askeri savcının olayla ilgili soruşturma yürüttüğü ve suç duyurusunda bulunmaya karar verebileceği belirtildi.

Öldürülen sağlık görevlilerinin birinin telefonunda bulunan ve Filistin Kızılayı tarafından yayınlanan bir videoda, İsrail askerlerinin üniformalı acil durum çalışanları, ambulanslar ve ışıkları yanan itfaiye araçlarına ateş açtıkları görülüyor.

Öldürülen sağlık görevlilerinden sekizi Filistin Kızılayı, altısı Gazze Sivil Savunma Müdürlüğü ve biri de Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım Kuruluşu (UNRWA) üyesiydi. Cesetler olaydan birkaç gün sonra BM İnsani İşler Koordinasyon Ofisi'nin (OCHA) ‘toplu mezar’ olarak tanımladığı yerde kuma gömülü halde bulundu. Filistin Kızılayı tarafından dün yapılan açıklamada İsrail ordusu tarafından yapılan soruşturmadaki bulgular reddedildi.

Filistin Kızılayı’nın işgal altındaki Batı Şeria'nın Ramallah kentindeki Sözcüsü Nibal Fersah, Fransız Haber Ajansı AFP'ye yaptığı açıklamada, “Raporda yalanlar hüküm sürdüğü müddetçe geçersiz ve kabul edilemez olmaya devam edecek. Zira cinayete ilişkin bir gerekçe içeriyor. Konunun sorumluluğunu saha komutanlığındaki kişisel bir hataya mal ediliyor. Oysa gerçek bunun tam tersi” ifadelerini kullandı.

Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk'e göre olay uluslararası kınamalara ve ‘savaş suçu’ şüphelerine yol açtı.

Han Yunus’a düzenlenen bombardımanda 5 kişi öldü

Gazze'den yayın yapan El-Aksa televizyonu bugün, Han Yunus şehrinin doğusunda İsrail bombardımanında beş kişinin öldüğünü duyurdu. El-Aksa TV tarafından aktarılan haberde “Siyonistlerin bugün şafak vakti Han Yunus'un doğusundaki Beni Suheyla beldesinin ez-Zana bölgesindeki bir evi hedef alan hava saldırısında beş kişi öldürüldü” ifadeleri yer aldı.

El-Aksa TV’nin aktardığına göre saldırı sonucunda çok sayıda kişi de yaralandı.