İşgal güçleri Mescid-i Aksa vaizini tutukladı

​İsrail polisi, Mescidi Aksa'da namaz kılanları yaka paça gözaltına aldı (AFP)
​İsrail polisi, Mescidi Aksa'da namaz kılanları yaka paça gözaltına aldı (AFP)
TT

İşgal güçleri Mescid-i Aksa vaizini tutukladı

​İsrail polisi, Mescidi Aksa'da namaz kılanları yaka paça gözaltına aldı (AFP)
​İsrail polisi, Mescidi Aksa'da namaz kılanları yaka paça gözaltına aldı (AFP)

İşgal atlındaki Filistin toprakları dün (Cuma) bir dizi baskıya sahne oldu. El-Halil şehrindeki Harem-i İbrahim Camisi’nde namaz kılan cemaate saldırıyla başlayan çatışmalar, işgalci yerleşim karşıtı yürüyüşün bastırılması ve Mescid-i Aksa’nın vaizi Şeyh İkrime Sabri’nin tutuklanmasıyla devam ederken, İsrailli bir askeri, aracıyla ezmeye çalıştığı iddia edilen bir gencin öldürülmesiyle doruğa ulaştı.
İsrail güçleri dün Kudüs’te Yüksek İslam Heyeti Başkanı ve aynı zamanda Mescid-i Aksa’nın imamı ve vaizi olan Şeyh İkrime Sabri’yi tutukladı. Sabri’nin ailesi, işgal kuvvetlerinin Kudüs’ün es-Savane Mahallesi’ndeki evlerine baskın yaparak Şeyh İkrime’yi tutukladıklarını açıkladı. Avukat Hamza Kutayne, Şeyh Sabri’nin tutuklanmasının arka planında Kudüs ve Mescid-i Aksa’daki faaliyetlerinin olduğunu, ancak bu faaliyetlerin resmi ve dini bir vazife olduğunu ifade etti. Şeyh Sabri, gözaltına alındığı sırada, bu tutuklamanın kendilerine karşı planlanan bir dizi tutuklama ve tacizin bir parçası olduğunu, “tutuklamanın amacının, Siyonistlerin ihtiraslarına karşı çıkan herkesi Aksa’dan kovmak olduğunu” belirtti. Şeyh Sabri ayrıca, “Bizler Aksa’nın yanındayız. Aksa’nın yanında kalmaya devam edecek ve Aksa’yı savunacağız” dedi.
Dün öğlenden sonra, Ramallah şehrinin kuzey batısındaki Nebi Salih Köyü yakınlarında bulunan Vadi Rayya bölgesinde, kullandığı araca İsrail askerleri tarafından açılan ateş sonucu bir genç hayatını kaybetti. İddiaya göre genç adam, arabayı İsrail askerlerinin üzerine sürdü. Bu sırada işgalcilerin gerçek mermi kullanarak araca ateş açtığı ve doktorlar tarafından yapılan açıklamada gencin vefatının teyit edildiği ifade edildi. Filistinliler, işgalci İsrail kuvvetlerinin genel olarak, kendilerine saldırılması ve işgalci yerleşimleri koruma bahanesi altında Filistinlilerin üzerine ateş açmaya devam ettiklerini vurguluyor.
İşgal güçleri dün sabah erken saatlerde sabah namazını kılmak için Harem-i İbrahim’e ulaşmak isteyen cami cemaatini ve ezan okuyacak müezzinleri engellemek için barikatlar kurdu. El-Halil Evkaf Müdürü Hıfzı Ebû Sinine, işgalci İsrail askerlerinin Harem-i İbrahim’e giden yollar ve elektronik kapılar üzerindeki önlemlerini sıkılaştırdığını, sadece belirli sayıda kişinin girişine izin verdiğini ve Harem’in dış taraflarında namaz kılmak için toplanan vatandaşları kovduklarını belirtti.
İsrail makamları bu güne kadar koronavirüs salgınına karşı mücadele gerekçesine sığınıyorlardı. Ancak halk bunu, Tel Aviv’in Harem-i İbrahim’i Müslümanlardan arındırmak için aldığı önlemlerin bir parçası olduğuna inanıyor. Özellikle işgalci güçlerin Müezzin Sirac Şerif’in ezan vaktinde Harem’e girmesini engellemeleri, ezanı okuduğu sırada ezanı tamamlamadan zorla dışarı çıkarmaları ve bir genci saatlerce gözaltında tutmalarının bunun bir göstergesi olduğunu düşünüyor.
Fetih Hareketi’nin el-Halil bölgesindeki Eski Kudüs Dosyası sorumlusu Mühenned el-Caberi, üç ay boyunca aralıksız olarak kapalı tutulan Harem-i İbrahim’e ulaşılması ve namaz kılınmasının, koronavirüs salgınını önlemek için alınan koruyucu tedbirler çerçevesinde hükümet tarafından ilan edilen bir dizi önlemin ardından geldiğini ifade etti. Ayrıca, işgalci İsrail yönetiminin uygulamaları ve vatandaşların Mescid-i Aksa’ya ulaşma girişimlerini engellemesine rağmen, Filistinlilere namaz kılma çağrısını yineledi.
Kafr Kaddum’da dün 5 genç işgal güçleri tarafından atılan metal mermilerle yaralandı. İsrail hükümetinin, işgal altındaki Batı Şeria topraklarını ilhak etme adımlarına karşı çıkan Kafr Kaddum halkı, haftalık yürüyüşleri esnasında İsrail askerleri tarafından atılan gazdan etkilendi. Kafr Kaddum Halk Direnişi Koordinatörü Murad Şitevi, 70 günden beridir Müslümanların ilk defa Cuma namazı kılmak için Ömer bin el-Hattab Camii’ne yöneldiğini, bu sırada çok sayıda işgal askerinin caminin avlusuna gerçek mermi ve gaz bombalarıyla saldırdığını, onlarca cemaatin gazdan etkilendiğini ifade etti.  Şitevi, yüzlerce öfkeli genç ile gençleri gerçek kurşunlarla hedef alan işgal askerleri arasında çok şiddetli çatışmaların meydana geldiğini ve çatışmanın daha önceden kestirilemediğini vurguladı. Çıkan çatışma sonucunda, çeşitli yerlerinden yaralanan 5 kişinin Filistin Kızılay’ı personeli tarafından tedavi edildiğini belirtti.
Öte yandan, İsrail’in işgal altındaki Batı Şeria’nın bazı kısımlarını yakında ilhak edecek olması sebebiyle İsrail’deki ABD Büyükelçiliği, önceki gün (Perşembe) işgal altındaki Filistin topraklarında yaşayan vatandaşlarını, güvenlik ve emniyetlerini tehdit edebilecek “şiddet eylemleri” konusunda uyardı.



Hamas'tan bir kaynak Şarku'l Avsat'a konuştu: Gazze Şeridi'ni işgal etme planı bir pazarlık kozu

İsrail'in Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki el-Bureyc Mülteci Kampı'na düzenlediği hava saldırısı sonucu hasar gören binanın enkazını inceleyen Filistinliler (AFP)
İsrail'in Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki el-Bureyc Mülteci Kampı'na düzenlediği hava saldırısı sonucu hasar gören binanın enkazını inceleyen Filistinliler (AFP)
TT

Hamas'tan bir kaynak Şarku'l Avsat'a konuştu: Gazze Şeridi'ni işgal etme planı bir pazarlık kozu

İsrail'in Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki el-Bureyc Mülteci Kampı'na düzenlediği hava saldırısı sonucu hasar gören binanın enkazını inceleyen Filistinliler (AFP)
İsrail'in Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki el-Bureyc Mülteci Kampı'na düzenlediği hava saldırısı sonucu hasar gören binanın enkazını inceleyen Filistinliler (AFP)

Hamas'tan bir kaynak, İsrail tarafının ortaya koyduğu ‘Gazze Şeridi'ni işgal etme’ planının, müzakere masasında taviz koparmak için bir pazarlık kozu olduğunu söyledi.

Kaynak dün Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi'ndeki askeri operasyonun genişletilmesinin, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun bu planı müzakere için bir baskı aracı olarak kullanma kararlılığını yansıttığını belirtti.

Kaynak, Netanyahu'nun kendisine sağlam siyasi kazançlar sağlamayan geçici bir ateşkes yerine sahada gerilimi artırmayı tercih ettiğini düşünüyor.

Aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir ve Maliye Bakanı Bezalel Smotrich’e atıfta bulunan kaynak, “Netanyahu ve Ben-Gvir ile Smotrich liderliğindeki sağcı hükümeti, özellikle İsrail toplumundaki güven krizi ve derin bölünmelerin gölgesinde, savaşın devamını iç siyasi kaldıraç olarak görüyor” dedi.

Kaynak, İsrail'in sahada herhangi bir ilerleme kaydetmesinin daha fazla yıpranma, daha derin güvenlik açıkları ve muhtemelen daha fazla asker veya esir kaybıyla karşılanacağını vurguladı.

İsrail medyasına göre, güvenlik kabinesi dün Binyamin Netanyahu başkanlığında toplanarak işgal planını görüştü. Salı günkü toplantıda, iç anlaşmazlıklar ve Aralık 2023 ve Ocak 2025'te yapılan iki ateşkesin ardından üçüncü bir ateşkes için yürütülen müzakerelerin çıkmaza girmesi nedeniyle bu konu karara bağlanamamıştı.

Haaretz gazetesi, “Netanyahu bu planla akıntıya karşı yüzüyor ve Gazze Şeridi'ndeki esirlerin ve askerlerin hayatlarını feda ediyor” diye yazdı.

Gazete, bir hükümet yetkilisinin “Birçok kişi, Gazze Şeridi'ni tamamen işgal etme tehdidinin sadece bir taktik ve baskı girişimi olduğunu düşünüyor” dediğini aktardı. Yetkili, ‘Netanyahu'nun Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir'i görevden almayacağını ve dünkü toplantıda kararlılık göstermek için sınırlı bir askeri operasyon üzerinde anlaşabileceklerini’ belirtti.

İsrail ordusu şu anda Gazze Şeridi'nin yüzde 75'ini kontrol ettiğini söylese de, üç İsrailli yetkili Reuters'a verdikleri demeçte, Zamir'in Netanyahu'nun geri kalan bölümü işgal etme önerisine karşı çıktığını söyledi. Dördüncü bir yetkili ise Netanyahu'nun ‘Hamas'a baskı yapmak’ amacıyla Gazze Şeridi'ndeki askeri operasyonları genişletmeyi planladığını söyledi.

Toplantının sonuçlarına ilişkin tartışma, ABD Başkanı Donald Trump'ın gazetecilere, İsrail'in planlarından haberi olmadığını, ancak Gazze Şeridi'nin tamamını işgal etmeye ilişkin herhangi bir kararın ‘İsrail'e ait’ olduğunu söylemesinin ardından geldi. Yedioth Ahronoth gazetesi, ABD'nin Gazze Şeridi'nin işgaline yeşil ışık yaktığını bildirdi.