Hindistan, ABD ve Çin arasındaki çatışmadan faydalanmaya çalışıyor

ABD Başkanı Donald Trump ve Hindistan Başbakanı Narendra Modi New York'ta  Reuters-Arşiv)
ABD Başkanı Donald Trump ve Hindistan Başbakanı Narendra Modi New York'ta  Reuters-Arşiv)
TT

Hindistan, ABD ve Çin arasındaki çatışmadan faydalanmaya çalışıyor

ABD Başkanı Donald Trump ve Hindistan Başbakanı Narendra Modi New York'ta  Reuters-Arşiv)
ABD Başkanı Donald Trump ve Hindistan Başbakanı Narendra Modi New York'ta  Reuters-Arşiv)

Çin ve ABD arasındaki yoğun ticaret savaşı ve ABD Başkanı Donald Trump’ın Çin’e yönelik eleştirileri devam ederken, bazı ülkeler özellikle yeni tip koronavirüs (Kovid-19) konusunda Çin’e yöneltilen suçlamaların ardından mevcut krizi kendi yararlarına kullanarak yatırım çekmeye çalışıyor.
Bu ülkelerin başında, ucuz işgücü, devlet teşvikleri ve vergi olanakları gibi sunduğu bazı tavizlerle ABD’li şirketleri kendine çekmeye çalışan Hindistan geliyor.
Bloomberg’e göre Hindistan hükümeti, Çin'den çıkmak isteyen üreticilere teşvik sağlamak amacıyla Nisan ayında ABD'deki binden fazla şirketle temasa geçti.
Hindistan’daki yetkililer, tıbbi ekipman tedarikçileri, gıda işleme, tekstil, deri ve otomobil parça üreticilerine öncelik verildiğini vurguladı.
Hindistan Hükümeti Yatırım Destek Ajansı, Japonya, ABD Güney Kore, Tayvan ve Singapur başta olmak üzere birçok ülkeden şirketlerin yatırımlarını Asya'nın üçüncü büyük ekonomisi olan Hindistan'a transfer etme konusunda ilgisi olduğunu belirtti.
Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Örgütü (UNCTAD) tarafından hazırlanan 2019 Dünya Yatırım Raporu’na göre Çin, dünyada doğrudan yabancı yatırımcı sayısı bakımından ABD’nin ardından ikinci sırada yer aldı.
Avrupa Birliği (AB) üyeleri, Çin’deki tedarikçilere bağımlılığı azaltmayı planlarken, Japonya fabrikaları komşu Çin'den döndürmeye yardımcı olmak için yaklaşık 2,2 milyar dolar ayırdı.
ABD’li senatörler Josh Hawley ve Tom Cotton da, özellikle ABD ulusal güvenliği ile ilgili olduğu için Çin’in sanayileşme merkezine dönüşümü üzerinde yeniden düşünmek gerektiğini dile getirdi.
Chicago Üniversitesi’nde Siyaset Bilimi Doçenti Paul Staniland, “Hindistan'ın küresel tedarik zincirlerinde yer almaya çalışması için fırsatlar var.  Ancak bu, altyapı ve yönetişime ciddi yatırım yapılmasını gerektirir. Hindistan, Asya’nın güney ve güneydoğusundaki başka yerlerden yoğun rekabetle karşı karşıya” dedi.
Küresel Savunma ve Güvenlik İşleri Enstitüsü’nün (IGSDA) raporuna göre mevcut ticaret savaşı bağlamında ABD ve Çin arasında ortaya çıkan bilgi ve iletişim teknolojisi sektörüne dair kriz, önümüzdeki beş yıl içinde tedarik zincirlerinin yanı sıra bu sektörün bir bütün olarak dağılmasına ve yeniden düzenlenmesine yol açacak.
Bu bağlamda, Çin merkezli Huawei şirketiyle ilgili yaşanan kriz, ABD’nin özellikle Güney Kore ve bilişim sektöründe önemli ölçüde ivme yaşaması beklenen Hindistan gibi müttefiklerinin yararına olacak.



Tayvan, ada çevresinde 7 askeri uçak ve 8 Çin gemisi tespit etti

Tayvan çevresinde icra edilen askeri tatbikatlarda, Shandong uçak gemisinden kalkışa hazırlanan Çin savaş uçağı (Arşiv – AP)
Tayvan çevresinde icra edilen askeri tatbikatlarda, Shandong uçak gemisinden kalkışa hazırlanan Çin savaş uçağı (Arşiv – AP)
TT

Tayvan, ada çevresinde 7 askeri uçak ve 8 Çin gemisi tespit etti

Tayvan çevresinde icra edilen askeri tatbikatlarda, Shandong uçak gemisinden kalkışa hazırlanan Çin savaş uçağı (Arşiv – AP)
Tayvan çevresinde icra edilen askeri tatbikatlarda, Shandong uçak gemisinden kalkışa hazırlanan Çin savaş uçağı (Arşiv – AP)

Tayvan Savunma Bakanlığı, son 24 saatte Çin’in ait yedi askeri uçak ve sekiz geminin ada çevresinde görüldüğünü duyurdu.

Bakanlığın açıklamasına göre, tespit edilen uçaklardan beşi Tayvan Boğazı’ndaki orta hattı geçerek ülkenin kuzey ve güneybatı Hava Savunma Tanımlama Bölgesi’ne girdi. Şarku’l Avsat’ın Taiwan News’ten aktardığı habere göre Tayvan ordusu bu hareketliliğe karşı deniz ve hava unsurlarını görevlendirerek sahil füze sistemleri de bölgede hazır konuma getirildi.

Tayvan, bu ay şu ana kadar Çin ordusuna ait uçakları 235, gemileri ise 148 kez tespit etti. Çin, Eylül 2020’den bu yana Tayvan çevresindeki askeri uçak ve gemi faaliyetlerini kademeli şekilde artırarak gri bölge taktiklerini yoğunlaştırmış durumda.

Washington merkezli Stratejik ve Uluslararası Çalışmalar Merkezi (CSIS), gri bölge taktiklerini, “Bir devletin doğrudan ve yoğun güç kullanımına başvurmadan güvenlik hedeflerine ulaşmasını amaçlayan çaba veya çabalar bütünü” olarak tanımlıyor.


Avustralya Başbakanı Albanese’den Bondi saldırısının ardından güvenlik alarmı

Bondi sahilinde 21 Aralık’ta kurban ve yaralıları anma töreni öncesi, maskeli ve silahlı bir görevli çatı üstünde nöbet tutarken görüntülendi (AP)
Bondi sahilinde 21 Aralık’ta kurban ve yaralıları anma töreni öncesi, maskeli ve silahlı bir görevli çatı üstünde nöbet tutarken görüntülendi (AP)
TT

Avustralya Başbakanı Albanese’den Bondi saldırısının ardından güvenlik alarmı

Bondi sahilinde 21 Aralık’ta kurban ve yaralıları anma töreni öncesi, maskeli ve silahlı bir görevli çatı üstünde nöbet tutarken görüntülendi (AP)
Bondi sahilinde 21 Aralık’ta kurban ve yaralıları anma töreni öncesi, maskeli ve silahlı bir görevli çatı üstünde nöbet tutarken görüntülendi (AP)

Avustralya Başbakanı Anthony Albanese, geçen hafta Sydney’in Bondi sahilinde Yahudi bir bayram kutlaması sırasında meydana gelen ve 15 kişinin ölümüne, çok sayıda kişinin yaralanmasına neden olan saldırının ardından, ülkenin güvenlik mimarisinin yeniden değerlendirileceğini duyurdu. Albanese, emniyet ve istihbarat birimlerinin yetkilerinden işbirliği düzenlerine kadar tüm unsurlarının kapsamlı bir incelemeden geçirileceğini söyledi.

Albanese, bugün yaptığı açıklamada, eski Avustralya istihbarat örgütü başkanlarından birinin yöneteceği incelemenin; federal polis ve istihbarat birimlerinin “Avustralyalıların güvenliğini sağlamak için gerekli yetkilere, yapılara, prosedürlere ve işbirliği düzenlemelerine sahip olup olmadığını” değerlendireceğini söyledi.

Saldırı sonrasında, silah ruhsatı değerlendirme süreçleri ile kurumlar arası bilgi paylaşımında ciddi açıkların bulunduğu ortaya çıkmıştı.

fvg
Bondi Pavilion’da güvenlik birimleri, 14 Aralık’taki saldırının kurbanları ve yaralılarını anmak için düzenlenecek tören öncesi konukları aramadan geçiriyor (AP)

Başbakan Albanese, açıklamasında, “Geçen pazar günü DEAŞ’tan ilham alınarak gerçekleştirilen vahşi eylem, ülkemizdeki güvenlik ortamının hızla değiştiğini gösteriyor. Güvenlik kurumlarımızın, bu duruma en güçlü şekilde yanıt verebilecek kapasitede olması gerekiyor” dedi.

İncelemenin Nisan ayı sonuna kadar tamamlanması planlanıyor.

Albanese ayrıca bugün Sydney ve Melbourne’de düzenlenen göçmen karşıtı yürüyüşleri kınadı. Başbakan, “Geçen pazar günü yaşanan antisemitik terör saldırısının ardından toplumu bölmeyi amaçlayan bu yürüyüşlere ülkemizde yer yok. Yapılmamalı ve katılım sağlanmamalıdır” ifadelerini kullandı. Şarku’l Avsat’ın Reuters’tan aktardığı habere göre öğle saatlerinde Sydney’deki yürüyüşte yaklaşık 50 kişinin bulunduğu görüldü.

Albanese, güvenlik incelemesinin; federal güvenlik ve istihbarat kurumlarının halkı korumak için gerekli yetki ve kapasitelere sahip olup olmadığını ortaya koyacağını belirterek, raporun Nisan ayında kamuoyuna açıklanacağını kaydetti.

Bugün, Sydney’in ünlü Bondi sahilinde iki saldırganın kalabalığa ateş açarak 15 kişiyi öldürdüğü ve onlarca kişiyi yaraladığı saldırının üzerinden bir hafta geçti.


Trump intikam alıyor: Suriye'de DEAŞ'a ait 70 hedef vuruldu

ABD askerleri, cuma günü Suriye'deki DEAŞ hedeflerine saldırmak üzere havalanmadan önce bir F-15E savaş uçağına mühimmat yüklüyor (AFP)
ABD askerleri, cuma günü Suriye'deki DEAŞ hedeflerine saldırmak üzere havalanmadan önce bir F-15E savaş uçağına mühimmat yüklüyor (AFP)
TT

Trump intikam alıyor: Suriye'de DEAŞ'a ait 70 hedef vuruldu

ABD askerleri, cuma günü Suriye'deki DEAŞ hedeflerine saldırmak üzere havalanmadan önce bir F-15E savaş uçağına mühimmat yüklüyor (AFP)
ABD askerleri, cuma günü Suriye'deki DEAŞ hedeflerine saldırmak üzere havalanmadan önce bir F-15E savaş uçağına mühimmat yüklüyor (AFP)

Başkan Donald Trump, geçen cumartesi günü Suriye çölündeki Palmira'da bir aşırılıkçı tarafından düzenlenen saldırıda üç Amerikalının (iki asker ve bir tercüman) öldürülmesinin ardından DEAŞ'a karşı misilleme tehdidini yerine getirdi. ABD hava saldırıları, cuma sabahı erken saatlerde Deyrizor, Hums ve Rakka çöllerindeki 70 DEAŞ mevzisini hedef aldı. Yaklaşık beş saat süren baskınlara uçaklar, helikopterler ve HIMARS roketatarları katıldı. Ürdün de uçaklarının saldırıya katıldığını açıkladı.

Trump cuma günü “çok güçlü bir misilleme saldırısı”ndan bahsederken, ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth, “ABD güçleri, DEAŞ savaşçılarını, altyapısını ve silah depolarını ortadan kaldırmak için Suriye'de Hawkeye Operasyonuna başladı” diyerek, operasyonu üç Amerikalının ölümüne yol açan Palmira saldırısının ardından “misilleme ilanı” olarak nitelendirdi.

Şarku’kul Avsat’ın görüştüğü Şam'daki Suriye Savunma Bakanlığına yakın kaynaklar, ABD saldırılarının süresiz olabileceğini ve günlerce devam edebileceğini söyledi.