Lübnan hükümeti, finansal hesapları denetleme kararı aldı

Lübnan Bakanlar Kurulu, 21 Temmuz’da Cumhurbaşkanı Mişel Avn başkanlığında bir araya geldi (Dalati ve Nahra)
Lübnan Bakanlar Kurulu, 21 Temmuz’da Cumhurbaşkanı Mişel Avn başkanlığında bir araya geldi (Dalati ve Nahra)
TT

Lübnan hükümeti, finansal hesapları denetleme kararı aldı

Lübnan Bakanlar Kurulu, 21 Temmuz’da Cumhurbaşkanı Mişel Avn başkanlığında bir araya geldi (Dalati ve Nahra)
Lübnan Bakanlar Kurulu, 21 Temmuz’da Cumhurbaşkanı Mişel Avn başkanlığında bir araya geldi (Dalati ve Nahra)

Lübnan Hükümeti, finansal hesapların cezai denetimi için Alvarez & Marsal şirketiyle sözleşme yapılması kararının görüşülmesi için Bakanlar Kurulu oturumu düzenlendi. Bu çerçevede Emel Hareketi ve Hizbullah tarafından temsil edilen Şii ikilisi bakanları, Lübnan Cumhurbaşkanı Mişel Avn ve Başbakan Hasan Diyab ile gerginliğe girmekten kaçındı.
Cezai Yasama Denetimi mekanizması, hesap kontrolünün ve varlıkların taleplere uygun olup olmadığının yanı sıra finansal işlemlerin herhangi bir ihlal olmaksızın düzgün bir şekilde yürütülüp yürütülmediğini inceliyor. Cezai denetime göre finansal işlemlerin kaynağı ve nedenleri araştırılırken, yolsuzluk, kötü yönetim ve bankacılık işlemlerinin yasal olup olmadığı kontrol ediliyor. Denetim ise Bakanlar Kurulu kararı uyarınca yürütülecek.
Başbakan Hasan Diyab, Bakanlar Kurulu toplantısının başında “Bugün, Lübnan Bankası’nda bir cezai denetim şirketinin onayını aldık. Bu durum, reformun dayandığı temel taş ve Lübnan’da tarihi bir karar olacak. Finansal düzeyde meydana gelen finansal kayıp ve hırsızlıkları ortaya çıkarma yolunda köklü bir değişiklik yaşanacak. Bu nedenle bu karar, hükümetin en önemli kazanımlarından biri olacak” değerlendirmesinde bulundu.
Şirketler tarafından bu sürecin siyasallaşmasıyla ilgili endişeler hakkında siyasi kaynaklar, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, bankalar arasındaki belirli hesaplar için bankacılık işlemlerini sürdürerek denetimin, banka hesaplarını siyasi olarak takip etmek ve terörle mücadele kanunu çerçevesinde istihdam amacıyla kişilikler için dosyalar düzenlemek için kullanılacağını belirtti.
Bakanlar Kurulu, 21 Temmuz’da Alvarez & Marsal şirketi ile ceza denetimi ve KPMG ve Oliver Waymang şirketleriyle de hesap denetimi için sözleşme imzaladı. Bakanlar İmad Haballah, Hamad Hasan, Abbas Murteda oylamaya dahil olmadı. Bakanlar, denetimi desteklediklerini, ancak henüz şirketler ve faaliyetlerinin niteliği hakkında yeterli bir bilginin ortaya koyulmaması dolayısıyla oylamaya katılmadıklarını açıkladı.
Sağlık Bakanı Hamad Hasan, Murteda ve Haballah ile cezai finansal denetim gerçekleştirme hususunda ısrarcı olduklarını belirtirken, “Listede yer alan şirketlerin İsrail’de şubeleri bulunması veya bünyesinde İsrailli uzmanların barınması dolayısıyla beyaz bir sayfa ortaya koyduk” dedi.
Bakanlık kaynaklarının Şarku’l Avsat’a yaptıkları açıklamaya göre, Savunma Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ziynet Aker, oturum sırasında, Şii bakanların denetim ilkesine karşı muhalif olmadığını söyleyerek, yabancı finans şirketlerinin İsrailli herhangi bir hissedar, yönetici veya çalışana sahip olmayacağını belirtti ve bakanların oylamaya katılmamasının güvenlik nedeniyle olduğunu vurguladı. Kaynaklara göre Tarım Bakanı Abbas Murteda ise, denetimi desteklediğini, ancak İsrail ile herhangi bir bağlantısı olan herhangi bir şirketi kabul etmediğini kaydetti.
Bakanlık kaynakları, hükümetin cezai denetimi oylayıp onay verdiğini açıklarken, “İşlerin nasıl ilerlediğini görmek için bekleyeceğiz” dedi. Kaynaklar, bu adımın bir güvenceye ihtiyaç duyduğunu söylerken, “Rakip heyetlerle ilgilenen acentelere gitmek mümkün değil” dedi. Kaynaklar, bu aşamada çözümlerin araştırılması ve daha fazla sorunun yaşanılmasından kaçınılması gerektiğini vurguladı.



Gazze Şeridi'ndeki gıda krizi nedeniyle Filistinliler kaplumbağa eti yiyor

 Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin merkezindeki Nuseyrat mülteci kampında biraz yiyecek alırken (AFP)
 Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin merkezindeki Nuseyrat mülteci kampında biraz yiyecek alırken (AFP)
TT

Gazze Şeridi'ndeki gıda krizi nedeniyle Filistinliler kaplumbağa eti yiyor

 Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin merkezindeki Nuseyrat mülteci kampında biraz yiyecek alırken (AFP)
 Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin merkezindeki Nuseyrat mülteci kampında biraz yiyecek alırken (AFP)

Magda Qinan, İsrail'in uyguladığı boğucu abluka ve yardımların engellenmesi nedeniyle açlık tehlikesiyle karşı karşıya olan Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta bir çadırda yaşayan yerinden edilmiş ailesini doyurmak için üçüncü kez kaplumbağa pişirmek zorunda kaldı.

61 yaşındaki Magda eti temizliyor, un ve sirkeyle karıştırıyor, yıkıyor ve eski, hasarlı bir tencerede kaynatıp kızarttıktan sonra soğan, domates ve biberle çeşnilendiriyor. “Çocuklar kaplumbağadan korkuyorlardı, biz de onlara dana eti kadar lezzetli olduğunu söyledik,” diyerek odun ateşinde pişen kırmızı eti izlerken AFP'ye “Bazıları yedi, bazıları ise reddetti” diyor.

İsrail 2 Mart'ta Gazze'ye tam bir abluka uygulayarak ateşkesle birlikte yeniden başlayan uluslararası yardımların girişini engelledi ve ana tuzdan arındırma tesisine giden elektrik arzını kesti.

Bir grup uluslararası sivil toplum kuruluşu bu hafta “kıtlık sadece bir risk değil; Gazze'nin neredeyse tüm bölgelerinde hızla gelişiyor gibi görünüyor” uyarısında bulundu.

Filistinli bir çocuk, Gazze Şeridi'nin merkezindeki Nuseyrat mülteci kampında kısıtlı yemeğini yiyor (AFP)Filistinli bir çocuk, Gazze Şeridi'nin merkezindeki Nuseyrat mülteci kampında kısıtlı yemeğini yiyor (AFP)

İsrail'in çarşamba günü Gazze'ye insani yardım girişini engellemeye devam edeceğini açıklamasının ardından, Hamas perşembe günü yaptığı açıklamada İsrail'i “açlığı bir silah olarak kullanmakla” suçladı. Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığına göre Hamas bu kararın “baskı araçlarından biri... ve bir savaş suçunun kamuoyu önünde yeniden kabulü” olduğunu belirtti.

Magda Qinnan, “Sınır kapıları kapalı. Pazarda domates, salatalık ve biberden başka bir şey yok” diyerek 80 şekele (19 avro) iki küçük torba sebze aldığını ve hiç et olmadığını belirtiyor. Kaplumbağaları yakalayıp kestikten sonra pişirdiklerini “birkaç aileye paylaşmaları için dağıttığını” söyleyen kadın, “bunların satılık olmadığını” ifade etti.

 Filistinliler, Gazze Şeridi'nin merkezindeki Nuseyrat mülteci kampında sıcak yemekten paylarını almak için yiyecek dağıtım noktasının önünde bekliyor (AFP)Filistinliler, Gazze Şeridi'nin merkezindeki Nuseyrat mülteci kampında sıcak yemekten paylarını almak için yiyecek dağıtım noktasının önünde bekliyor (AFP)

“Bir gün kaplumbağa yiyeceğimizi hiç düşünmemiştik” diyen balıkçı akrabası Abdul Halim Qinan, kaplumbağa etinin yiyecek yerine geçtiğini belirtti: “Savaş başladığından beri ne bize ne de başkasına yiyecek var. İhtiyacımız olan protein ve besin maddelerini yerine koymaya çalışıyoruz. Et yok, kümes hayvanı yok, sebze yok” şeklinde konuştu.

Birleşmiş Milletler İnsani İşler Koordinasyon Ofisi (OCHA) bu hafta “insani durumun savaşın başlamasından bu yana geçen 18 ay içinde muhtemelen en kötü durumda olduğu” uyarısında bulunarak “Gazze'ye geçişlere bir buçuk aydır izin verilmediğini, bunun bugüne kadarki en uzun tedarik kesintisi dönemi olduğunu” kaydetti.

Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin merkezindeki Nuseyrat mülteci kampında sıcak yemekten paylarına düşen kısıtlı miktarı alabilmek için sırada bekliyor (AFP)Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin merkezindeki Nuseyrat mülteci kampında sıcak yemekten paylarına düşen kısıtlı miktarı alabilmek için sırada bekliyor (AFP)

Dünya Sağlık Örgütü Doğu Akdeniz Bölge Direktörü Hanan Balkhi haziran ayında, Gazze sakinlerinin lağım suyu içmeye ve hayvan yemi yemeye zorlandığı uyarısında bulundu.

İsrail ordusu, 19 Ocak'ta başlayan ateşkes ve esirlerin serbest bırakılması anlaşmasının çökmesinin ardından 18 Mart'ta yeniden saldırıya geçmesinden beri Gazze Şeridi'nde hava bombardımanını yoğunlaştırdı ve kara operasyonlarını genişletti.