Mısır gelenekleri küçük yaşta evliliği engelleyen yasa meydan okuyor

Mısır’da erken evliliğin tehlikeleri konusunda halkı bilinçlendirme çabaları sürüyor (Independent Arabia)
Mısır’da erken evliliğin tehlikeleri konusunda halkı bilinçlendirme çabaları sürüyor (Independent Arabia)
TT

Mısır gelenekleri küçük yaşta evliliği engelleyen yasa meydan okuyor

Mısır’da erken evliliğin tehlikeleri konusunda halkı bilinçlendirme çabaları sürüyor (Independent Arabia)
Mısır’da erken evliliğin tehlikeleri konusunda halkı bilinçlendirme çabaları sürüyor (Independent Arabia)

Abdurrahman Ebubekir
Küçük yaşta evlilik, hala Mısır’ın kırsal kesimlerinde özellikle de ülkenin güneyinde yer alan Yukarı Mısır’da gelenek ve görenek örtüsü altında asırlardır işlenmeye devam eden bir suç. Merkezi Seferberlik ve İstatistik Ajansı'nın resmi istatistiklerine göre herhangi bir resmi belge olmaksızın 18 yaş altı yaklaşık 117 bin evlilik bulunuyor. Bu rakam ülkedeki toplam evliliklerin yüzde 40’ını oluşturuyor. Mısır hukukuna göre bu evlilikler cezaya tabi durumda. Bu tür evlilikler, genç kızların haklarını elinden alıyor. Ağır sağlık problemleri ve psikolojik rahatsızlıklar çocukluklarını katlediyor.

Mısır’da küçük yaşta evlilik
Aile konularında uzman olan bir avukat olan Merve Abdurrahim, birçok aile, zor ekonomik ve yaşam koşulları altında evliliği kızlarını koruma aracı olarak gördükleri için kızlarının evliliğini hızlandırmak istiyor.
Mısır yasalarının 18 yaş altı evlilikleri suç saydığını söyleyen Abdurrahim, bununla birlikte reşit olmayan evliliklerin gerçekleştirilmesi için toplumu aldatmak için çeşitli yollara başvurulduğunu ifade etti. Bunların en ünlüsü ise herhangi bir resmi belgeye dayanmadan camilerde ya da iki ailenin üyelerinin katıldığı toplantılarda kıyılan geleneksel dini nikahlar. ‘Sünnet evlilik’ adını verdikleri bu anlaşmaların onaylanması için ise yasal vasilerden izin alınıyor. Bu evliliklerin gerçekleştirilmesi için başvurulan ikinci sahtekarlık ise 18 yaş altı genç kızı resmi belgelerde 18 yaşında göstermek.
Abdurrahim, küçük yaşta gerçekleştirilen evliliklerde bunu kanıtlayan resmi bir belge olmaması nedeniyle kadınlar ve çocuklarının haklarının gasp edildiğine dikkat çekti. Küçük yaşta yapılan evliliklerden boşanma ile sonuçlananların oranın korkutucu olduğuna dikkat çeken Abdurrahim, bunun başlıca nedeninin eşler arasında denklik bulunmaması olduğuna işaret etti.

Başlıca nedeni yoksulluk
Sosyoloji Profesörü Hüseyin Abdulmunim, Independent Arabia’ya yaptığı açıklamada Birleşmiş Milletler (BM) Nüfus Fonu’na göre dünya genelinde çocuk yaştaki evliliklerin başlıca nedenleri arasında reşit olmayan kızların ailelerinin yoksul olmasının geldiğini söyledi. Abdulmunim, ailelerin kızlar için ödenen mehirin ekonomik koşullarını iyileştirmesini umduklarını ifade etti.  Ayrıca bazı radikal toplumlardaki evlilik çağındaki erkeklerin, evlenecekleri genç kızın cinsel yaşamını çocukluklarından itibaren kontrol altında tutmak istediklerine işarette bulundu. Bu isteğin küçük yaşta kız çocukları bulunan aileler tarafından kabul gördüğünü söyleyen Abdulmunim, ailenin onurunu korumak için kızları erken yaşta evlendirme taraftarı olduklarını belirtti.
Abdulmunim, küçük yaştaki evliliklerin Mısır’da özellikle de kabilelerin yaygın bulunduğu illerde akraba evlilikleri aracılığıyla gerçekleştirildiğini bildirdi. Bunun başlıca nedenin ise soy bütünlüğünü korumak, yabancı bir nesebin karışmasına engel olmak olduğunu söyledi. Ayrıca mirasın bölünmemesi ve kabile servetinin kaybolmasının engellenmesinin hedeflendiğini ifade etti. Bununla birlikte bu durum, yoksulluğun aileleri yüksek mehir talep etmek için reşit olmayan kızlarını evlendirmeye iten başlıca sebeplerden biri olmasını ortadan kaldırmıyor. Böylece küçük yaşta evlilikler, yoksul ailelerin ekonomik yükünü hafifletmenin bir yolu haline geliyor.
Abdulmunim, koronavirüs (Kovid-19) salgınının ülkedeki aileler özellikle de istikrarlı bir gelir kaynağı olmayanlar üzerindeki ekonomik sonuçlar göz önünde bulundurulduğunda Mısır’da erken yaşta gerçekleştirilen evlilikleri arttırmasını beklediğini söyledi. Birçok ticari projenin salgından olumsuz etkilendiğine dikkat çekti. Mısır hükümetinin virüsle mücadele kapsamında aldığı önlemlerden en fazla süreli işlerde çalışan işçilerin etkilendiğini söyleyen Abdulmunim, tüm bunların kızların hayatını mahveden hayali bir onur koruma ve sahte bir istikrar sağlama amacıyla yayılan bu olgunun boyutunu arttıracağını ifade etti.
Kadın meseleleri savunucu ve destekçisi Ulya el-Kavsi, küçük yaşta evlilik olgusunun artmasından Mısır’ın çeşitli şehirlerindeki bazı nikah memurlarını sorumlu tuttu. Çünkü bu suçun üstünü örtmenin çok kazandırdığını söyleyen Kasvi, yasa dışı yollara başvurarak küçük yaşta evlilikleri hile ve sahtekarlıkla meşru kılındığını ifade etti. Bu durumun nikah memuru atamalarının uzman makamlar tarafından sıkı denetimle gerçekleştirilmesi gerektiğine vurgu yaptı. Ebeveynlerin rızasını alarak bu suça karışan nikah memurlarının sayısının hiç de az olmadığına dikkat çekti.
Öte yandan Kina şehrindeki resmi bir nikah memuru olan Abdurrahim el-Amri, Mısır’daki küçük yaştaki evliliklerin yayılmasından nikah memurlarının sorumlu tutulmasını reddetti. Ülkede bu olgunun yayılmasının sebebinin toplumdaki yanlış örf ve adetler olduğuna dikkat çeken Amri, toplumların görüşlerini değiştirmedikçe değişemeyeceğini söyledi. Bu nedenle halkın özellikle de köylerdeki vatandaşların küçük yaşta evliliğin tehlikeleri konusunda bilinçlendirilmesinin gerekliliğine vurgu yaptı. Denetim kurumlarının reşit olmayan çocukları evlendirmek için yapılan herhangi bir girişim karşısında demir yumruk olduğunun altını çizdi. Özellikle de eşlerin yasal yaşına ulaşmasını sağlamak için elektronik evlilik sistemini uygulayarak nikah akdinin elektronik ortamda İçişleri Bakanlığı ile koordineli olarak belgelendiğini ifade etti.


Küçük yaşta evlilik genç kızların geleceğine tehlike eden ve alarm zilleri çalınmasını gerektiren bir suç (Independent Arabia)

Küçük yaşta evliliğin tehlikeleri
Mısır’ın güneyindeki Kina şehrinde bulunan Ulusal Kadınlar Konseyi Raportörü Hüda es-Saadi, küçük yaştaki evliliklerin genç kızların çocukluklarını hedef alan bir şiddet olduğuna işaret etti. Bu durumun o yaştaki kızlar için ciddi sağlık sorunları ve psikolojik hasara neden olacağını söyleyen Saadi, bu suçun sorumluluğunun küçük yaşta evlendirilen kızların ailelerinin omuzlarında olduğunu söyledi. Saadi, ailelerin kızlarına giydirdikleri o gelinliğin bir kefene dönüştüğünün farkında olmadığının altını çizdi.
Çevre ve toplum sağlığı uzmanı Ahmed el-Ferşuti, küçük yaşta evliliklerden kaynaklanan fiziksel ve psikolojik sorunların zararlarının çok ve çeşitli olduğunu ifade etti. 18 yaş altı söz konusu olduğunda, şekil itibariyle tam bir kadın olsa dahi fiziksel gelişimini tamamlamaması nedeniyle zararın çok daha büyük olduğunu söyledi. Sağlık problemlerinin başında rahim yırtılmasının geldiğini söyleyen Ferşuti, pelvik gelişimin tamamlanmaması nedeniyle düşük yapma oranının arttığını belirtti. Kemik erimesi ve kansızlıktan muzdarip olma ihtimalinin yükseldiğini söyledi. Rahimin hamileliğe uyum sağlama olasılığının düştüğünü ifade etti.
Küçük yaşta evlilik sonucunda tekrar tekrar meydana gelen düşüklerin çoğunlukla ölüme neden olduğunu söyledi. Ferşuti, Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından onaylanan raporların çoğuna göre küçük yaşta anne olan kadınların bebeklerinin büyük bir oranı dünyaya bir hastalıkla geldiğini belirtti. Söz konusu bebeklerinin akciğerlerinin tamamlanmaması nedeniyle solunum yetmezliği, işitme bozuklukları ve beyin felcinden muzdarip olduğuna işaret etti.
Aile ilişkileri ve ruh sağlığı danışmanı Mustafa es-Summan, küçük yaşta evlendirilen kızlarda görülen psikolojik rahatsızlıkların, fiziksel zararlardan daha tehlikeli olduğunu söyledi. Küçük yaşta evliliğin kızları çocukluktan koparıp gücünün üstünde iş ve sorumluluklar yüklemenin çok daha ağır sonuçlara neden olduğun dikkat çekti. Summan, çocuğun bu gerçeklik karşısında ağır bir depresyona girdiğini söyledi. Summan ayrıca “Çoğunluk reşit olmayan kızların cinsel ilişki için gerekli olan arzu ve tutkusunun olmadığını bilmiyor. Bu nedenle dayak ve hakaret altında ilişkiye girmek zorunda bırakılıyor. Bu durum obsesif kompulsif bozukluk, şizofreni ve bipolar bozukluk gibi çok sayıda psikolojik rahatsızlığa neden oluyor. Bu rahatsızlıklar da bazı genç kızları intihara sürüklüyor” dedi.
Sosyoloji Profesörü Ahmed Şuri, küçük yaşta evliliğin çocuklar üzerindeki sosyal etkilerinden birinin de eğitimsizlik olduğuna dikkat çekti. Küçük yaşta evlendirilen kız çocuklarını büyük çoğunluğunun eğitimini yarıda bırak zorunda kaldığına işaret eden Şuri, aile içi şiddet ve eşler arasında denklik bulunmamasının henüz evliliğin ilk yıllarında boşanmalara neden olduğunu söyledi. Bu durum sonucunda toplumda kindar vatandaşların sayısının arttığına işarette bulundu. Küçük yaşta evliliğin çocukları, aşırılık yanlısı fikirleri benimsemeye yönlendirebileceğini böylece içlerindeki öfkeyi serbest bırakacağını söyledi.
Kırsal kesimdeki öncülerden biri olan Ahlam el-Minavi, kızlarını küçük yaşta evlendiren ailelerin birçoğunun, felaketlere uğradığını ifade etti. Bu evliliklerin büyük bir kısmının boşanma ile sonuçlandığını söyleyen Minavi, bu genç kadınların eşlik haklarının gasp edildiğine, çocuklarının herhangi bir hakka sahip olamadığına vurgu yaptı. Yukarı Mısır’daki kız çocuğuna sahip olan ailelerin büyük çoğunluğunun işledikleri suçların genelde iki yanlış adete dayandığında ifade eden Minavi, bunların küçük yaşta evlilik ve kadın sünneti olduğuna dikkat çekti.


Küçük yaşta evlilik kurbanı olan genç kadın Mısırlı aileleri erken yaşta evlilik konusunda uyardı (Independent Arabia)

Küçük yaşta evliliğin neden olduğu acı bir hikaye
Independent Arabia, Yukarı Mısır’daki Kina şehrindeki küçük yaşta evlilik nedeniyle en meşhur nesep davasının sahibi Ferha Nasr Beri ile bir araya geldi. Beri, amcasının oğlu ile nişanlandığında henüz ortaokul üçüncü sınıfta olduğunu, babası evlenmesine izin verdiğinde 15 yaşını dahi doldurmadığını söyledi. Ferha, babasının o andaki düşüncesinin masraftan kurtulup diğer beş kardeşine yönelmek olduğuna dikkat çekti. Henüz yasal evlilik yaşına ulaşmadığı için bölgedeki nikah memurunun nikahını herhangi bir resmi belge olmaksızın sözlü bir şekilde kıydığını ifade etti.
Eşiyle aralarında 15 yıldan fazla yaş farkı bulunması nedeniyle uyuşmazlık yaşadıklarını söyleyen Ferha, anlaşmazlıkların arttığını ardından ciddi yaralanma ve hasarlara neden olan sık şiddetli dayakların başladığını belirtti. Ferha’nın anlattığına göre bu durum evlendikten üç yıl sonra 18 yaşına geldiğinde boşanmalarına neden olduğunu söyledi. Evlilik cüzdanının bulunmaması nedeniyle evlilik ve boşanmanın aynı anda belgelendiğine işaret etti. Ancak asıl büyük sorunun boşanmadan birkaç gün önce hamile kaldığını öğrenmesiyle başladığını söyledi. Boşanma ve ardından doğumdan sonra eski kocasının çocuğa soyadını vermeyi reddettiğini ifade etti. Eşinin evlilik ve boşanmanın aynı tarihte kayda girmesini fırsat bilerek yasal olarak hamileliğin mümkün olmayacağını iddia ettiğine dikkat çekti.
Ferha, Mısırlı ebeveynleri evlilik belgesi olmaksızın küçük yaşta evlendirmeye karşı uyardı. Ne kadının ne de çocuklarının herhangi bir hakka sahip olmadığına işaret eden Ferha Nasr Beri, Aile Mahkemesi’nin davasıyla ilgili Yukarı Mısır tarihinde türünün ilk örneği bir karar verdiğini söyledi. Kızına yapılan DNA analizi ve düğünlerine katılan görgü şahitlerinin tanıklığı sonucunda eski kocasının nesebinden olduğuna karar verildiğini belirtti. 15 yaşında yaşadığı evlilik deneyiminin hayatını mahvettiğine işaret eden Ferha, mahkemeden çıkarılan emsal karardan önce defalarca intihar etmeyi düşündüğünü söyledi.

Mısır yasası
Kadın ve çocuk davalarına bakan, Yargı Müşaviri Muhammed el-Avvami ise küçük yaşta evliliğin çocuk tecavüzü hükmünde olduğunu açıkladı. Mısır’ın, ülkedeki yasa koyucuların bilinçli olması nedeniyle kız çocuklarının asgari evlilik yaşını 18 olarak belirleyen ilk Afrika ülkesi olduğuna dikkat çekti.
Avvami, küçük yaşta evliliğin cezası ile ilgili olarak Mısır Ceza Kanunu’nun 227. Maddesi birinci fıkrasına göre bu suçu işleyenlerin iki yılı geçmeyen bir hapis cezası ve 300 cüneyhi (18.76 dolar) aşmayan bir para cezasına çarptırıldığını söyledi. Evliliğin geçerli olmasının şartı olarak eşlerden birin yasal yaş sınırına ulaştığının kanıtlanması gerektiğini ifade etti.
Velilerle ilgili Ceza Kanunu’nun 116. maddesine ve çocuk hakları ile ilgili yasanının 126. maddesine göre bir ebeveyn veya vasinin küçük yaştaki çocukların evliliğine karıştığı tespit edilirse söz konusu kişi en az iki yıl hapis cezasına çarptırılacak. Ayrıca cezasının gerektiği takdirde iki katına çıkarılabilecek. Bunun yanısıra en az 10 bin (625.39 dolar), en fazla 50 bin (3126.96 dolar) cüneyh para cezasına çarptırılabilecek.
Kadın ve aile ile ilgili davalarla ilgilenen avukat Fatıma el-İdrisi, cezaların yalnızca ebeveynler ve nikah memurları değil, herkes için arttırılmasını talep etti. Aksine tanıklık yapanların dahi cezalandırılması gerektiğini söyledi. Böylece en az 10 bin cüneyh (625.39 dolar) ve en az 8 yıl ağırlaştırılmış hapis cezasına çarptırılmaları gerektiğine işarette bulundu.
 


Dakku’l Ebvab (Kapıları çalma) kampanyası küçük yaşta evlilik suçunu azaltmak için çalışmalarını sürdürüyor (Independent Arabia)

Şarkul Avsat’ın Independent Arabia’dan aktardığı habere göre, Mısır Merkez Seferberlik ve İstatistik Kurumu, 18 yaş altı kızlar tarafından yapılan evliliklerinin sayısının 117 bin 220’ye ulaştığını bildirdi.

Mısır Fetva Kurumu
Öte yandan Mısır Fetva Kurumu Daru’l İfta, küçük yaştaki çocukların evlendirilmesinin toplumda çok fazla kötülü ve zarara yol açması nedeniyle hem şeriata hem de yasalara aykırı olduğunu ifade eden bir fetva yayınladı.
Yayınlana fetva metnine göre İslami hükümlerin amaçları ve evliliğin hikmeti göz önüne alındığında reşit olmayan kız çocuklarının evlendirilmesi bu amaç ve hikmete aykırı olduğu görülecektir. Bu, çocukların evlilik hayatının getirdiği sorumlulukları yüklenememesi ve sürdürmek için gereken maddi ve manevi yükleri taşıyamaması nedeniyle onlara karşı işlenmiş bir suçtur. Bu durum evliliklerin başarısızlıkla sonuçlanması ve erken boşanmalarının yayılmasına neden olan çok sayıda kötülük ve zarara yol açıyor.
 Ayrıca ‘kötülüklerin uzaklaştırılıp faydanın sağlanabilmesi için’ evliliğin gerçekliğine, hikmetine ve şartlarına uygun olarak gerçekleştirilmesi gerektiğine dikkat çekildi. Küçük yaşta evliliğin yasaklığı ve genç kızların evlilik için yasal yaş sınırına ulaşmasının gerekliliğine vurgu yapıldı.   

Ulusal Annelik ve Çocukluk Konseyi
Ulusal Annelik ve Çocukluk Konseyi Genel Sekreteri İzzet Aşmavi, Independent Arabia’ya yaptığı açıklamada, Mısır’da küçük yaşta evlilik geleneğinin kırsal kesimlerinde devam ettiğini söyledi. Tüm hükümet ve özel kurumların ailelerin yanlış inançların bir sonucu olarak yapılan küçük yaşta evliliklerin çocukluğun masumiyetinin gerçek bir tecavüz olduğu inancını değiştirmek için güçlerini birleştirmesi gerekir.
Konsey tarafından yapılan açıklamada, tüm Mısır köylerinde kadın öncülerin koordineli çalışmaları sonucunda söz konusu bölgelerde farkındalığı arttırmak için çok sayıda seminer, konferans ve kampanyalar gerçekleştirildiği ifade edildi. Ulusal Annelik ve Çocukluk Konseyi ayrıca çok sayıda kız çocuğunun küçük yaşta evlendirilmesini engellemeyi başaran bir acil yardım hattı oluşturdu. Acil yardım telefonunun numarasının 16000 olduğu bildirildi.



Sanatçı Kadir İnanır yoğun bakımdan çıkarılacak

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Sanatçı Kadir İnanır yoğun bakımdan çıkarılacak

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Sanatçı Kadir İnanır'ın rahatsızlanarak kaldırıldığı Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastanesinde yoğun bakımda tedavisi sürüyor.

Hastanenin Başhekimi Prof. Dr. Necdet Sağlam, sanatçının durumuna ilişkin yaptığı açıklamada, İnanır'ın bugün daha iyi olduğunu ve bilinci açık, anlaşılabilir şekilde konuşmaya başladığını aktardı.

Sağlam, İnanır'ın diğer rahatsızlıklarının da kontrol altında olduğunu belirterek, "Uygulanan tıbbi tedavilere olumlu yanıt alınıyor. Oturabiliyor, fizik tedavi süreci devam ediyor. Yoğun bakımda tedavisi devam etmektedir. Ancak yakın zamanda yoğun bakımdan çıkarmayı planlıyoruz." ifadelerini kullandı.


Netflix izleyicileri 2022 yapımı dramada gözyaşlarını tutamıyor

Stephen Camelio'nun kaleme aldığı filmde başroldeki Cox'a Sinqua Walls, Perry Mattfeld, Patricia Heaton ve Wes Studi eşlik ediyor (Blue Fox Entertainment)
Stephen Camelio'nun kaleme aldığı filmde başroldeki Cox'a Sinqua Walls, Perry Mattfeld, Patricia Heaton ve Wes Studi eşlik ediyor (Blue Fox Entertainment)
TT

Netflix izleyicileri 2022 yapımı dramada gözyaşlarını tutamıyor

Stephen Camelio'nun kaleme aldığı filmde başroldeki Cox'a Sinqua Walls, Perry Mattfeld, Patricia Heaton ve Wes Studi eşlik ediyor (Blue Fox Entertainment)
Stephen Camelio'nun kaleme aldığı filmde başroldeki Cox'a Sinqua Walls, Perry Mattfeld, Patricia Heaton ve Wes Studi eşlik ediyor (Blue Fox Entertainment)

Gözden kaçmış bir Brian Cox filmi, Netflix listelerinde üst sıralara tırmanırken izleyiciler "güçlü" ve "dokunaklı" hikayeyi övüyor.

Bugünlerde abonelerinin gizli cevherler keşfetmesini sağlayan Netflix'teki yeni hitlerden biri de sevilen dizi Succession'ın yıldızı Brian Cox'un başrolünü üstlendiği 2022 yapımı drama.

Mütevazı hasılat

Festivallerde boy gösteren ve gişede 379 bin 890 dolar gibi mütevazı bir gelir elde eden Mending The Line, yayın devinin en çok izlenen filmleri arasına girdi.

Joshua Caldwell yönetmenliğindeki drama bununla da kalmadı ve 25 Mart'ta Netflix'in en çok izlenen 10 filmi arasında zirveye yerleşti.

Film, yaralı bir savaş gazisinin ABD'ye döndükten sonra inatçı bir balıkçı ve yetenekli bir fotoğrafçıyla kurduğu dostluğu merkeze alıyor.

Mending the Line, eleştiri derleme sitesi Rotten Tomatoes'da 100 üzerinden 80 gibi yüksek bir puana sahip. Filmin izleyici skoruysa 82.

"Lanet şey beni ağlattı"

Netflix izleyicileri filmle ilgili düşüncelerini dile getirirken duygusal travma ve kabullenme temalarını işleyişinden de övgüyle bahsetti. 

Bir sosyal medya kullanıcısı, filmin kendisini duygulandırdığını ve gözlerinin yaşardığını ima ederek şöyle yazdı:

Netflix'te Mending the Line'ı izliyorum ve birileri soğan doğruyor, aman Tanrım.

Gözyaşlarını tutamadığını itiraf eden bir diğer izleyici de şöyle dedi:

Az önce Netflix'te Mending the Line adlı filmi izledim. Lanet şey beni ağlattı.

Bir kullanıcı filmi "güçlü ve düşündürücü" diye nitelendirirken, bir diğeri "savaş travması ve doğanın iyileştirici gücü hakkında dokunaklı ve güzel bir film" yorumunu yaptı.

İki saatlik drama Türkiye'de gösterime girmedi.

Independent Türkçe, Dexerto, Digital Trends


Peaky Blinders'ın yaratıcısı: İşçi sınıfından kişilere acımayın

Reuters
Reuters
TT

Peaky Blinders'ın yaratıcısı: İşçi sınıfından kişilere acımayın

Reuters
Reuters

Steven Knight işçi sınıfından kişilerin hayatlarının "güzel ve büyüleyici" olabileceğini, onlara acımaya gerek olmadığını söyledi.

Peaky Blinders'ın bir demircinin oğlu olan yaratıcısı, başrollerinde sektöre yeni katılan oyuncu Levi Brown, Peaky Blinders'da rol alan Jordan Bolger ve Downton Abbey'yle tanınan Michelle Dockery'nin yer aldığı BBC'nin tartışmalı yeni draması This Town'ın yapım aşamasını anlattı.

6 bölümden oluşan dizi, bir müzik grubunun şiddet ortamında kuruluş öyküsünü anlatırken, "çılgınlık döneminden yaratıcı bir dehanın çıkabileceğini" gözler önüne seriyor.

Radio Times'a konuşan 64 yaşındaki Knight, hem mekanın hem de topluluğun tasvirini doğru şekilde yapmak için hevesli olduğunu söyledi.

Peaky Blinders'da da olduğu gibi, yönetmenlere söylediğim ilk şey şuydu: Bu, 'Ne yazık, zavallı işçi sınıfından kişiler!' değil. Bu güzel ve büyüleyici. Bu Vahşi Batı, bu mitoloji.

Sözlerine kentsel alanları överek devam etti:

Eğer çok katlı binanın tepesinde yaşıyorsanız tüm dünyayı hatta Dünya'nın eğriliğini bile görebilirsiniz. Buralara belli bir düşünce yapısıyla baktığınızda inanılmaz derece görkemli olduklarını görürsünüz.

Sheridan Smith'in başrolünü oynadığı The Moorside'ı da yöneten dizi yönetmeni Paul Whittingon'la birlikte çalışan ikili, toplu konutlar da dahil işçi sınıfı mekanlarının enerjisini ve ruhunu yakalamak için çalıştı.

Knight, PA'e verdiği röportajda, "Fikir, [toplu konut] bloklarının ve sosyal konutların güzel görünmesi" diyerek bunların olumsuz bir ışık altında algılanabileceğini kabul etti. Yazar, diziyi "Birmingham ve Coventry'ye aşk mektubu" diye nitelendirdi.

Ortama sadık kalmanın yanı sıra Knight, hikayedeki kahramanının karakterinde ve özgüveninde işçi sınıfı ruhu deneyiminden bir şeyler yakalamayı umuyordu.

O dönemde işçi sınıfından kişiler arasında büyük bir kibir ve toyluk vardı; ne olduğunuza ve neyi başarabileceğinize dair önceden var olan bir tanım olmadığı, sadece istediğinizi yapabileceğiniz fikri vardı. Artık bu ortadan kalkmış gibi görünüyor.

Knight daha önce de Oscar ödüllü aktör Cillian Murphy'nin Tommy Shelby'yi canlandırdığı, Midlands bölgesinde geçen hit dizi Peaky Blinders'ın yaratıcısı olarak övgüler almıştı.

"BBC Televizyonunda Temsil ve Tasvir" başlıklı 2018 tarihli Ofcom raporunda, "Dizinin şehrin yoksul bir bölgesindeki suçlu bir aileye odaklanmasına rağmen klişeler yerine karmaşık karakterler sunmasını ve ek katman olarak otantik bir şekilde gösterilen tarihi ortamın kişiler [bölge halkı] tarafından sevildiği" kaydedilmişti.

This Town, 31 Mart Pazar günü yayımlanacak ve tüm bölümleri Birleşik Krallık saatiyle 06.00'da BBC iPlayer'da anında izlenebilecek. İlk bölüm daha sonra saat 21.00'de BBC One'da yayımlanacak.

 Independent Türkçe


Russell Crowe, Amazon Prime'daki gizli cevhere dikkat çekti

Robin Hood, dünya prömiyerini 2010 Cannes Film Festivali'nde, Birleşik Krallık ve İrlanda'daki gösterimleriyle aynı gün yapmıştı (Universal Pictures)
Robin Hood, dünya prömiyerini 2010 Cannes Film Festivali'nde, Birleşik Krallık ve İrlanda'daki gösterimleriyle aynı gün yapmıştı (Universal Pictures)
TT

Russell Crowe, Amazon Prime'daki gizli cevhere dikkat çekti

Robin Hood, dünya prömiyerini 2010 Cannes Film Festivali'nde, Birleşik Krallık ve İrlanda'daki gösterimleriyle aynı gün yapmıştı (Universal Pictures)
Robin Hood, dünya prömiyerini 2010 Cannes Film Festivali'nde, Birleşik Krallık ve İrlanda'daki gösterimleriyle aynı gün yapmıştı (Universal Pictures)

Amazon Prime Video'da tam 26 filmi gösterimde olan Russell Crowe, hayranlarını Robin Hood'un yönetmen kurgusunu izlemeye çağırdı.

2010'da gösterime giren Robin Hood, Crowe ve yönetmen Ridley Scott'ın 2000 yapımı Gladyatör'den (Gladiator) bu yana gerçekleştirdiği 5. işbirliği. 

Film, Robin Hood'un yolsuzluğa ve kraliyete karşı verdiği mücadeleyi anlatan ikonik figüre daha karanlık ve cesur bir bakış açısı getirse de gösterime girdiğinde büyük bir başarı elde edemedi.

Crowe, eski adı Twitter olan X'te kısa süre önce paylaştığı gönderide, aralarında Robin Hood'un da bulunduğu 26 filminin Prime Video'da yer almasını kutladı.

Avustralyalı aktör "Her biri için bir kalp" diye başladığı paylaşımında şaşkınlığını da gizleyemedi: 

26 film mi?!!

Oscarlı oyuncu tweet'inde tecrübeli sinemacı Scott'ın yönetmen kurgusunu öne çıkararak şöyle dedi:

Gerçekten sevdiğim şey: Robin Hood'un yönetmen kurgusu. Sinemada gösterilenden yaklaşık 17 dakika daha uzun ama bu çok önemli bir 17 dakika. Tüm filme başka bir netlik, mizah ve duygusal derinlik katıyor.

Robin Hood ne eleştirel ne de ticari bir başarı elde edebilmişti. 

Film dünya çapında 321,7 milyon dolar hasılat elde etti ancak 2010'da TheWrap tarafından hazırlanan bir haber bütçesinin 200 milyon dolar civarına çıktığını ortaya koydu. Bu da filmin vizyonda kaldığı süre boyunca bütçesiyle başabaş bir performans sergileyemediği anlamına geliyordu. 

Film, eleştiri derleme sitesi Rotten Tomatoes'da sinema yazarlarının yorumlarına göre 100 üzerinden 44 paun alabildi. Bu puan hayal kırıklığı yaratırken filmin izleyici skoru da 100 üzerinden 58'de kaldı.

Robin Hood'da Russell Crowe'a Cate Blanchett, Max von Sydow, Oscar Isaac ve William Hurt gibi yıldız isimler eşlik etmişti.

Gladyatör'le En İyi Erkek Oyuncu Oscar'ına uzanan 59 yaşındaki Crowe, Robin Hood'un çekimleri sırasında geçirdiği set kazasında bacaklarının kırıldığını yıllar sonra öğrendiğini açıklamıştı.

Independent Türkçe, ScreenRant, Deadline


Ödüllü dizinin yıldızı, Bruce Springsteen'i oynamaya aday isimler arasında "birinci tercih"

(AFP)
(AFP)
TT

Ödüllü dizinin yıldızı, Bruce Springsteen'i oynamaya aday isimler arasında "birinci tercih"

(AFP)
(AFP)

Bruce Springsteen hakkında yakında çıkacak biyografik filmde başrolü üstlenmeye aday oyuncular arasında Jeremy Allen White'ın favori isim olduğu bildiriliyor. 

The Bear'in 33 yaşındaki yıldızı, Warren Zanes'in 2023 tarihli Deliver Me From Nowhere: The Making of Bruce Springsteen's Nebraska (Beni Hiçbir Yerden Kurtar: Bruce Springsteen'in Nebraska'sının Yapımı) adlı kitabının film uyarlaması için düşünülüyor.

Deadline'da yer alan habere göre, bağımsız film stüdyosu A24 de filmin yapımcılığını üstlenmek için görüşmeler yürütüyor.

Springsteen'in 1982'de çıkan Nebraska albümü, Springsteen'in diskografisindeki daha karanlık ve daha içe dönük eserlerden.

The Boss (Patron) lakaplı müzisyen bu albümü, New Jersey'deki yatak odasında 4 bantlı bir kasete kaydetmiş ve bundan birkaç yıl sonra E Street Band'le ticari açıdan en başarılı albümleri Born in the U.S.A. çıkmıştı.

Film, Netflix'te nüfuz sahibi olduğu film müdürlüğü görevinden ayrıldıktan sonraki ilk büyük film projesini üstlenen yapımcı Scott Stuber tarafından geliştiriliyor.

Önceki aylarda White, FX dizisi The Bear'de canlandırdığı Carmen "Carmy" Berzatto karakteriyle Komedi Dizilerinde En İyi Erkek Oyuncu dalında Emmy ödülünü evine götürmüştü.

74 yaşındaki Springsteen'in, uzun süredir menajerliğini yapan Jon Landau'yla birlikte yeni film projesinde yer aldığı bildiriliyor.

Dün daha önceki saatlerdeyse şarkıcı-şarkı yazarının, prestijli Ivors Akademi ödülünü alan ilk uluslararası şarkı yazarı olarak tarihe geçeceği duyurulmuştu.

Birleşik Krallık'taki söz yazarları ve bestecilerin meslek birliği olan Akademi'nin daha önce bu onura layık gördüğü isimler arasında Sör Elton John, Kate Bush ve Joan Armatrading'in yanı sıra Genesis'in solisti Peter Gabriel, Beatles'ın yıldızı Sör Paul McCartney ve The Police'in, ödülü 2023'te alan eski solisti Sting de var.

74 yaşındaki ABD'li şarkıcı-şarkı yazarı, Akademi'nin 80 yıllık tarihinde bu en yüksek onura layık görülen 27. kişi olacak. Bu vesileyle 23 Mayıs'ta Londra'daki Grosvenor Malikanesi'nde bir takdim töreni düzenlenecek.

Sanatçı, "Ivors Akademi tarafından tanınan ilk uluslararası şarkı yazarı olmaktan gurur duyuyorum" demişti.

Bu ödül, şarkı yazarlığımı takdir etmenin yanı sıra son 50 yıldır beni ve çalışmalarımı destekleyen hayranlarımla dostlarıma bir övgü niteliği taşıyor. Tüm bu ülke bana her adımda hoş karşılandığımı hissettirdi ve bunun için her zaman derin bir minnet duyacağım.

52 yıldır sahne alan müzisyen, sağlık sorunları nedeniyle 2023 dünya turnesini ertelemek zorunda kaldıktan sonra geçen hafta sahnelere geri dönmüştü. The River'la tanınan müzisyen peptik ülser hastalığı nedeniyle tedavi gördüğü için geçen yıl eylülde E Street Band'in ABD Turnesi'ndeki bazı konserler iptal edilmişti.

 Independent Türkçe


Birleşik Krallık'taki bir bakımevinde demans hastalarına robot evcil hayvanlar verildi

Bakımevi sakinlerine, demans hastalarına yardımcı olmak amacıyla yürütülen bir programın parçası olarak robotik evcil hayvanlar verildi (Belvedere Bakımevi'nden edinildi)
Bakımevi sakinlerine, demans hastalarına yardımcı olmak amacıyla yürütülen bir programın parçası olarak robotik evcil hayvanlar verildi (Belvedere Bakımevi'nden edinildi)
TT

Birleşik Krallık'taki bir bakımevinde demans hastalarına robot evcil hayvanlar verildi

Bakımevi sakinlerine, demans hastalarına yardımcı olmak amacıyla yürütülen bir programın parçası olarak robotik evcil hayvanlar verildi (Belvedere Bakımevi'nden edinildi)
Bakımevi sakinlerine, demans hastalarına yardımcı olmak amacıyla yürütülen bir programın parçası olarak robotik evcil hayvanlar verildi (Belvedere Bakımevi'nden edinildi)

Demans tedavisinde dikkat çekici bir stratejinin parçası olarak bakımevi sakinlerine rahatlık ve arkadaşlık sağlaması adına robotik evcil hayvanlar veriliyor.

Birleşik Krallık'taki Lancashire bölgesindeki Colne kentinde bulunan Belvedere Bakımevi, sakinlerinin "amaç duygusu" kazanmalarını sağlamak ve onlara kendi tüylü arkadaşlarını vermek için sahte yavru köpek ve kediler kullanıyor.

Bu hayvanlardan bakımevinin her yerinde yararlanılıyor ancak özellikle bakımevi grubunun demans bakım stratejisinin bir parçası olarak demans hastası sakinlere yardımcı olmak için kullanılıyor.

Personel, bir vakada ileri derecede demans hastası kadının sahte evcil hayvanların durumuna yardımcı olması sayesinde düşme riskinin neredeyse tamamen ortadan kalktığını söyledi.

Yönetici Gillian Towers, "Arkadaşlık, dostluk ve bir amaç duygusu gibi kanıtlanmış birçok faydası var" dedi.

Özellikle demans hastası sakinlerde ajitasyon ve sıkıntılı davranışları azaltıyorlar. İleri derecede demans hastası bir hanımefendi endişelendiğinde sık sık düşüyordu. Ancak ona bir köpek verdikten sonra düşme riski neredeyse tamamen ortadan kalktı. Demansı ilerlemiş olduğu için köpeğin gerçek olduğunu düşünüyordu, bu da ona bir amaç duygusu verdi.

Bakımevinde halihazırda mırlayan, miyavlayan kediler ve konuşulduğunda havlayan köpekler de dahil 5 evcil hayvan bulunuyor.

Towers, birçok sakinin evlerinde eskiden evcil hayvanlar beslediğini ve robotik olanlarla rahatladıklarını da sözlerine ekledi.

"Bazı sakinlerimiz evcil hayvan beslemiyor ve bu sorun değil ancak diğerleri onları seviyor" dedi.

Sakinlerimiz onlara isim veriyor. Bir sakinimiz kendi köpeğini özlediği için robot köpeğini her yere yanında götürüyor. Mutlu anılar canlanıyor.

Plymouth Üniversitesi'ndeki araştırmacıların bakımevlerinde robotik evcil hayvanların kullanımına ilişkin yaptıkları çalışmada, evcil hayvan verilen sakinlerin depresyon ve anksiyetesinde azalma gibi olumlu etkiler gösterdiği tespit edilmişti.

Araştırmayı yöneten Dr. Hannah Bradwell şunları söylemişti:

Sonuçlarımız, uygun fiyatlı robot evcil hayvanların, yaşlı yetişkin bakımevi sakinleri için önemli iyilik hali etkileri yaratabileceğini ve bakıcının yükünü azaltarak personel için muhtemelen daha fazla olumlu etki yaratabileceğini gösteriyor.  Görüşmeler ve günlük serbest metin gözlemleri; robotların sakinleştirici olduğunu, kaygıyı ve ajitasyonu azalttığını, ruh halini iyileştirdiğini, sakinleri rahatlattığını ve güvence sağladığını gösterdi.

 Independent Türkçe


Dünyanın en büyük yılanı keşfedildikten birkaç hafta sonra ölü bulundu

Kuzey yeşil anakonda (Bryan Fry)
Kuzey yeşil anakonda (Bryan Fry)
TT

Dünyanın en büyük yılanı keşfedildikten birkaç hafta sonra ölü bulundu

Kuzey yeşil anakonda (Bryan Fry)
Kuzey yeşil anakonda (Bryan Fry)

Dünyanın en büyük yılanı keşfedildikten sadece birkaç hafta sonra Brezilya Amazon Yağmur Ormanları'nda ölü bulundu.

Bilim insanlarından oluşan bir ekip, National Geographic'in Disney+ dizisi Pole to Pole with Will Smith'in çekimleri sırasında daha önce belgelenmemiş dev anakonda türünü Amazon'da keşfetmişti.

Ana Julia adı verilen devasa sürüngen, 5 hafta önce Brezilya'nın güneyindeki Mato Grosso do Sul eyaletinin kırsal bölgesi Bonito'daki Formoso Nehri'nde bulunmuştu.

Yaklaşık 8 metre boyundaki kuzey yeşil anakonda yaklaşık 200 kilogram ağırlığında ve bir insanınkiyle aynı büyüklükte bir kafaya sahipti.

Yılanın vurulmuş olabileceğini iddia eden haberler çıksa da Ana Julia'nın keşfedilmesine katkı sağlayan Hollandalı bir araştırmacı ölüm nedeninin hâlâ araştırıldığını vurguluyor.

Profesör Freek Vonk haberi Instagram'da paylaşarak şöyle dedi:

Birlikte yüzdüğüm kudretli büyük yeşil anakondanın bu hafta sonu nehirde ölü bulunduğunu, kalbimde muazzam bir acıyla size bildirmek istiyorum.

Profesör, "Demir gibi güçlü, hayatta kalmayı başarmış, onlarca yıldır Bonito'nun etrafında yüzen bir hayvan" diye ekledi.

Bildiğimiz kadarıyla son derece sağlıklıydı ve halen hayatının en verimli dönemindeydi ve gelecek yıllarda soyundan gelen pek çok canlıya bakabilirdi. Etrafta bu türden, bu kadar büyük dev yılanlar pek yüzmediğinden biyoçeşitliliğe (ve özellikle bu türe) vurulan darbe de muazzam boyutta.

Profesör Vonk önceden yılanın vurularak öldürüldüğüne dair haberler duyduğunu söylese de daha sonra yetkililerin henüz bu yönde bir kanıt bulamadığını açıkladı.

Bilim insanı, "Ölüm nedeni, olası tüm seçenekler göz önüne alınarak hâlâ araştırılıyor. Yani doğal yolla ölmüş olması da mümkün" dedi.

Queensland Üniversitesi'nde öğretim görevlisi olan Bryan Fry keşif yapıldığı zaman "Bu muhteşem canlıların boyutları inanılmazdı. Karşılaştığımız bir dişi anakonda şaşırtıcı bir şekilde 6,3 metre uzunluğundaydı" diye belirtmişti.

Waorani halkından bölgede 7,5 metreden uzun ve yaklaşık 500 kilogram ağırlığında başka anakondalar olduğuna dair anekdot raporları var.

Diversity adlı bilimsel dergide anlatılan yeni tür, daha önce bilinen güney yeşil anakondadan yaklaşık 10 milyon yıl önce ayrılmış ve genetik olarak ondan yüzde 5,5 oranında farklılaşmış.

Independent Türkçe


Ünlü oyuncu, tek bir şartla Marvel filminde oynayacağını söyledi

Rose Glass'ın yönettiği 2024 yapımı Love Lies Bleeding, hayalinin peşinde Vegas'a giden hırslı vücut geliştirmeci Jackie ve ona aşık olan münzevi spor salonu müdürü Lou'nun hikayesini anlatıyor (A24)
Rose Glass'ın yönettiği 2024 yapımı Love Lies Bleeding, hayalinin peşinde Vegas'a giden hırslı vücut geliştirmeci Jackie ve ona aşık olan münzevi spor salonu müdürü Lou'nun hikayesini anlatıyor (A24)
TT

Ünlü oyuncu, tek bir şartla Marvel filminde oynayacağını söyledi

Rose Glass'ın yönettiği 2024 yapımı Love Lies Bleeding, hayalinin peşinde Vegas'a giden hırslı vücut geliştirmeci Jackie ve ona aşık olan münzevi spor salonu müdürü Lou'nun hikayesini anlatıyor (A24)
Rose Glass'ın yönettiği 2024 yapımı Love Lies Bleeding, hayalinin peşinde Vegas'a giden hırslı vücut geliştirmeci Jackie ve ona aşık olan münzevi spor salonu müdürü Lou'nun hikayesini anlatıyor (A24)

Kristen Stewart gişe rekorları kıran yapımların yanı sıra bağımsız filmlerde de rol alıyor. Ancak 33 yaşındaki aktrisin bir kırmızı çizgisi var.

Stewart, bir sineamacının adını verdi ve o teklif etmediği sürece "muhtemelen asla" bir Marvel filminde rol almayacağını açıkladı.

Yeni filmi Love Lies Bleeding'le adından söz ettiren yıldız, konuk olduğu Not Skinny But Not Fat adlı podcast'in son bölümünde bir süper kahraman filmi yapmanın "kulağa tam bir kabus gibi geldiğini" söyledi.

Sunucu Amanda Hirsch, Stewart'a kendisini Örümcek Adam (Spider-Man) çizgi romanındaki Mary Jane "MJ" Watson'ı oynarken hayal edebildiğini söylediğinde oyuncu, "Büyük filmleri seviyorum çünkü ben içindeyken insanların onları izlemesini seviyorum" yanıtını verdi.

Ancak Stewart şunu da ekledi: 

Sistemin değişmesi gerekecek. Tek bir kişiye o kadar çok para dökmeniz ve o kadar çok güvenmeniz gerekir ki... Ve bu gerçekleşmez. Bu yüzden de sonuçta ortaya çıkan şey algoritmik, tuhaf bir deneyim oluyor ve bu deneyim hakkında kişisel olarak hiçbir şey hissedemiyorsunuz.

"O isterse oynarım"

Sözlerine "Ama belki de dünya değişir" diye devam eden Stewart, Barbie'nin yönetmeni Greta Gerwig'in kendisinden bir Marvel filminde rol almasını istemesi halinde kabul edeceğini söyledi. 

Bunu yaparım.

Oscar adayı aktris, Robert Pattinson'ın Edward Cullen'ı ve Taylor Lautner'ın Jacob Black'i canlandırdığı Alacakaranlık (Twilight) serisinde Bella Swan'ı oynayarak büyük başarı yakalamıştı. Hasılat rekorları kıran serinin başrolünde olduğu için Stewart büyük filmlere yabancı değil.

Aynı zamanda büyük bir Barbie hayranı olan Stewart, Hirsch'e verdiği röportajın ilerleyen bölümlerinde, bu ay gerçekleşen Oscar töreninde Ryan Gosling'in I'm Just Ken performansını izlerken "duygulandığını" da itiraf etti.

2021 yapımı Spencer'da Prenses Diana'yı canlandıran Stewart, "Ken performansını izlerken nedense hem ağlıyor hem de gülüyordum" dedi. 

Greta'nın o performansını izlemesini seyretmek beni çok duygulandırdı. 'Bu çok fazla' dedim.

Independent Türkçe, Hollywood Reporter, TheWrap


"Harry Potter çocuklar için mi?" tartışmasına serinin bir oyuncusu daha katıldı

(Instagram/@jessiecave)
(Instagram/@jessiecave)
TT

"Harry Potter çocuklar için mi?" tartışmasına serinin bir oyuncusu daha katıldı

(Instagram/@jessiecave)
(Instagram/@jessiecave)

Harry Potter yıldızlarından biri, Miriam Margolyes'in serinin yetişkin hayranlarının "büyümesi" gerektiği yönündeki sözlerine karşılık verdi. 

Film serisinde Profesör Pomona Sprout'u canlandıran 82 yaşındaki oyuncu, yakın zamanda verdiği iki röportajda, 24 yıllık film serisinin yetişkin hayranları için endişelendiğini çünkü "şimdiye kadar bunu aşmış olmaları gerektiğini" söylemişti.

Serinin 6., 7. ve 8. filmlerinde Ron Weasley'nin aşık olduğu Lavender Brown'ı canlandıran Jessie Cave, hafta sonu Paris'te düzenlenen Enter The Wizard World etkinliğinde açıklamaları "korkunç" diye nitelendirdi.

Oyuncu ve YouTuber, bir hayranın Margolyes'in yorumlarıyla ilgili sorusuna yanıt olarak bunun "utanç verici" olduğunu söyledi ve komedyenin sözlerinin ciddiye alınmasını beklemediğini umduğunu belirtti. 

Cave, "Açıkçası bu korkunç bir şey" dedi.

Onun bunu söylemesinden gerçekten hoşlanmadım. Harry Potter'ın başardığı şey gerçekten inanılmaz.

"Yaş almış ve hâlâ bağlarını koruyan bir hayran kitlesi yarattı. Bu, genç nesillere aktarıldı ve işte bu çok harika bir şey" diye ekledi.

Muhtemelen bunu anlamıyor ya da anlayamıyor. Bırakın öyle kalsın. Bence bu durum çok sıradışı.

Panelin bir parçası olarak filmlerde öğrenci Seamus Finnigan'ı canlandıran Devon Murray'le birlikte otururken Cave'in verdiği bu yanıt Potterhead'ler (Harry Potter hayranları çn.) tarafından alkışlarla karşılandı.

Etkinliğe katılan diğer yıldızlar arasında Ron Weasley'i canlandıran Rupert Grint ve Neville Longbottom'a hayat veren Matthew Lewis de vardı.

Önceki haftalarda Margolyes'in yorumları, yetişkin Harry Potter hayranlarının coşkusunu açıkça hor görerek tartışmaları artırmıştı. 

Margolyes, Yeni Zelanda'nın 1News kanalına verdiği röportajda, "25 yıl önceydi ve bence çocuklar içindi" demişti.

Cameo [kişiselleştirilmiş video mesajları] yapıyorum ve çiftler Harry Potter temalı bir düğün yapacaklarını söylüyor. Ben de 'Tanrım, gerdek gecesi nasıl olacak?' diye düşünüyorum.  Bunu tahmin edemiyorum bile. Harry Potter harika bir şey, ona minnettarım. Ama artık bitti. Benim düşüncem bu.

Call the Midwife'ın oyuncusu daha sonra ABC News Australia'ya verdiği röportajda, gençlerin ergenlik çağını atlattıktan sonra "Bunu unutup başka şeylere yönelme zamanının geldiğini" söylemişti. 

Margolyes, "Eğer ergenliğe girdiyseniz, o zaman bunu unutmanın zamanı gelmiştir. Bilirsiniz, başka şeylere yönelin" demişti.

Ben bunun sadece çocuklar için olduğunu düşünüyorum. Sonra hayatına devam etme zamanı.

 Independent Türkçe


Anne Hathaway neden alkolü bıraktığını açıkladı

AP
AP
TT

Anne Hathaway neden alkolü bıraktığını açıkladı

AP
AP

Anne Hathaway yakın zamanda Vanity Fair'e verdiği röportajda içkiyi neden bıraktığını samimiyetle anlattı.

Bazıları akşam yemeğinde bir şişe şarabı bölüşerek ya da brunch'ta bir mimosa içerek hayatları boyunca ara sıra içmeye devam edebilirken, 41 yaşındaki Hollywood yıldızı alkolü derhal defetmesi gerektiğini biliyordu.

Nisan 2024 kapak sayısı için yayın organıyla söyleşi yapan Hathaway, alkole düşkünlük kendisine hiçbir zaman uymadığından içkiyi yaşam tarzından tamamen çıkardığını açıkladı.

Oyuncu "İçten içe bunun bana göre olmadığını biliyordum" diye itiraf etti.

Ve 'Ama hiç mi?' demek zorunda kalmak çok aşırı geldi. Ama hiç. Bir şeye alerjiniz varsa ya da bir şeye karşı anafilaktik reaksiyon gösteriyorsanız, bunu reddetmezsiniz. Ben de bunu reddetmeyi bıraktım.

Şeytan Marka Giyer'in (Devil Wears Prada) başrol oyuncusu motivasyonu bunun yanı sıra annelikte bulmuş. Hathaway içkiyi kısa sürece önce bıraktığını ilk itiraf ettiğinde yeni keşfettiği alkolsüz yaşantısının ana faktörü olarak üç yaşındaki oğlunu göstermişti. Daha ulaşılabilir ve daha çok farkındalık sahibi bir ebeveyn olmak istemiş ve alkol almamak buna katkı sağlamıştı.

Bununla birlikte Acemi Prenses'le (The Princess Diaries) tanınan oyuncu, kendi yönteminin başkalarında işe yaramayabileceğinin de farkında. Aktris, Vanity Fair'e "Bu herkesin kendisinin yürümesi gereken bir yol" dedi.

Hathaway "Benim kişisel deneyimim her şeyin daha iyi olduğu yönünde. Benim için bu, içine gömüldüğüm bir yakıttı. Ve ben bir şeylerin içine gömülmeyi sevmem" diye devam etti.

İnandığım şey şu; herkes bir-iki içki içecek ve herkes iki içkiye ulaştığında, siz iki içki içmiş gibi hissedeceksiniz ama akşamdan kalmışlık yaşamayacaksınız.

Hathaway sağlıklı bir zihin ve beden arayışında, kendisini gereksiz stresten kurtaran keskin kararlar alıyor.

Oyuncu şöyle dedi:

Yaşam tarzımla ilgili pek çok tercihimi zihin sağlığımı desteklemeye yönelik alıyorum. Beni tükettiğini ya da sarmallara neden olabileceğini bildiğim şeylere katılmayı bıraktım. Hatta kendimle ilişkimi internet üzerinden kurmuyorum.

Fakat Hathaway'in kendisiyle olumlu, kendinden emin ve özgüvenli bir ilişkisi var. Kariyerinin başlarında kendisine seksapelinin olmadığı söylense de bu hiçbir zaman aklına yatmamış.

Aktris "'Ben Akrep burcuyum. Cumartesi gecesi nasıl olduğumu biliyorum' diye düşünüyordum" diye belirtti.

Donatella Versace de onun cüretkar bir güzelliğe sahip aurasını fark edebilmiş. Tasarımcı, Hathaway için "Gücü ve güzelliği gerçekten dikkatimi çekti... Ama ona gerçek gücünü veren şey nezaketi ve şefkati" dedi.

 Independent Türkçe