Koronavirüs Dünya genelinde 692 bin can aldı

Meksika’da bulunan Meksika şehrindeki caddelerden birinde maskeli bir adam (EPA)
Meksika’da bulunan Meksika şehrindeki caddelerden birinde maskeli bir adam (EPA)
TT

Koronavirüs Dünya genelinde 692 bin can aldı

Meksika’da bulunan Meksika şehrindeki caddelerden birinde maskeli bir adam (EPA)
Meksika’da bulunan Meksika şehrindeki caddelerden birinde maskeli bir adam (EPA)

Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) Çin’de aralık ayında patlak verdiği günden bu yana dünya çapında en az 692 bin 893 kişinin hayatına mal oldu.
Salgının yayıldığı günden beri 196 ülkede ve bölgede, resmi olarak 18 milyon 239 bin 2466’dan fazla vaka kaydedildi. Bu vakaların en az 11 milyon 450 bin 127’si iyileşti.
Söz konusu rakamlar gerçek vaka sayısının yalnızca bir kısmını yansıtıyor çünkü birçok ülke sadece durumu kritik olan vakalara test yaparken diğer ülkeler de teyit edilmiş vakalarla temasta bulunanları takip etmek için test yapılmasına öncelik veriyor ve bazı fakir ülkelerin de test yapma konusunda sınırlı imkanı bulunuyor.
Kovid-19 kaynaklı ilk ölümün şubat ayında kaydedildiği ABD, 158 bin 108 ölü ve 4 milyon 785 bin 224 vaka ile ölü ve vaka sayısı açısından salgından en çok etkilenen ülke oldu. Bunun yanı sıra ülke genelinde toplam 2 milyon 367 bin 210 vaka iyileşti.
ABD’nin ardından salgından en çok zarar gören ülke 93 bin 659 ölü ve 2 milyon 711 bin 132 vaka ile Brezilya oldu. Bunu sırasıyla 47 bin 472 ölü ve 434 bin 193 vaka ile Meksika, 46 bin 201 ölü ve 304 bin 695 vaka ile İngiltere, 38 bin 158 ölü ve 1 milyon 804 bin 258 vaka ile Hindistan takip ediyor.
 



Arakçi: Zenginleştirme teknolojisi bombardımanla yok edilemez, hasarı hızlı bir şekilde onarabiliriz

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi (EPA)
İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi (EPA)
TT

Arakçi: Zenginleştirme teknolojisi bombardımanla yok edilemez, hasarı hızlı bir şekilde onarabiliriz

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi (EPA)
İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi (EPA)

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi dün yaptığı açıklamada, nükleer program konusunda ABD ile görüşmelerin hızlı bir şekilde yeniden başlaması ihtimalini dışlayarak, ülkesinin Washington'un kendisine karşı yeni askeri saldırılar düzenlemeyeceğinden emin olması gerektiğini vurguladı.

ABD Başkanı Donald Trump'ın Washington ile Tahran arasındaki görüşmelerin bu hafta yeniden başlayabileceği yönündeki açıklamasının sorulması üzerine Arakçi, “Müzakerelerin bu kadar çabuk başlayacağını sanmıyorum” dedi.

“Görüşmelere yeniden başlamaya karar verebilmemiz için öncelikle ABD'nin müzakereler sırasında bizi yeni bir askeri saldırıyla hedef almayacağından emin olmalıyız. Zamana ihtiyacımız var” diyen Arakçi, ‘diplomasi kapılarının asla kapanmayacağını’ belirtti.

Arakçi'ye Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) Genel Direktörü Rafael Grossi'nin İran'ın birkaç ay içinde uranyum zenginleştirmeye yeniden başlayabilecek teknik kapasiteye sahip olduğu yönündeki son açıklaması da soruldu. Arakçi bu soruya şu cevabı verdi: “Zenginleştirme teknolojisi bombardımanla yok edilemez. Bu alanda yeni ilerlemeler kaydetme irademiz varsa ve bu irade mevcutsa, hasarı hızla onarabilir ve kaybedilen zamanı telafi edebiliriz.”

Arakçi'nin açıklaması, yardımcısı Mecid Taht Revançi'nin BBC'ye verdiği röportajda Washington ile diplomatik görüşmelerin ancak Washington'un ülkesine yeni saldırılar düzenlememesi halinde yeniden başlayabileceğini söylemesinden bir gün sonra geldi. Pazar akşamı yayınlanan röportajda Revançi, “Washington'un bizimle konuşmak istediğini duyuyoruz. Belirli bir tarih üzerinde anlaşmış değiliz. Mekanizmalar üzerinde de anlaşmış değiliz. Şu soruya yanıt arıyoruz: Biz diyalog halindeyken bir saldırganlık eyleminin tekrarlandığını görecek miyiz?” dedi ve ABD'nin ‘henüz pozisyonunu netleştirmediğini’ kaydetti.

İran Dışişleri Bakan Yardımcısı Revançi, Tahran'a Washington'un Dini Lider Ali Hamaney'i hedef alarak ‘İran'da rejim değişikliğine gitmek’ istemediği bilgisinin verildiğini açıkladı.

Şarku’l Avsat’ın İran devlet televizyonundan aktardığına göre Hükümet Sözcüsü Fatma Muhacirani bugün yaptığı açıklamada, ABD ile müzakereler için henüz bir tarih belirlenmediğini yineledi ve bu tarihin yakın olmayacağını da açıkça ifade etti.

İsrail 13 Haziran'da, İran'ın askeri ve nükleer tesislerini hedef alan, askeri liderlere ve nükleer bilim adamlarına suikastlar içeren sürpriz bir saldırıyla savaşı başlattı ve İran'ın nükleer bomba elde etmesini engellemeye kararlı olduğunu ilan etti. Tahran ise nükleer silah edinme iddialarını reddederek sivil nükleer enerjiye sahip olma hakkını savundu.

21-22 Haziran gecesi ABD, İran'ın üç büyük nükleer tesisine saldırı düzenledi. 12 gün süren savaşın ardından ABD Başkanı Donald Trump 24 Haziran'da İran ile İsrail arasında ateşkes ilan etti. Trump daha sonra, askeri kullanım için uranyum zenginleştirmesi halinde ABD'nin İran'ı tekrar vuracağı sözünü verdi.

Revançi pazar günü yayınlanan röportajında, İran'ın enerji üretimi için uranyumu yüzde 60 oranında zenginleştirme hakkını yineledi.

Birleşmiş Milletler'e (BM) bağlı UAEA’ya göre İran, 2015 anlaşmasında yüzde 3,67 ile sınırlandırılmış olan uranyumu yüzde 60'a kadar zenginleştirebilen tek nükleer olmayan güç.

Nükleer savaş başlığı yapmak için uranyumu yüzde 90 oranında zenginleştirmek gerekiyor.