Fas’ta Uluslararası sempozyumda Afrika ve göç masaya yatırılacak

Policy Center For The New South Düşünce Kuruluşu’nun Fas’ta düzenleyeceği sempozyumda, Kuzey Afrika'nın Avrupa-Afrika ilişkilerindeki rolü bağlamında “Göç ve Hareketlilik” konusu tartışılacak

“Kuzey Afrika’nın Avrupa ve Afrika arası jeopolitik ilişkilerdeki rolü” konulu sempozyum afişi (Şarku’l Avsat)
“Kuzey Afrika’nın Avrupa ve Afrika arası jeopolitik ilişkilerdeki rolü” konulu sempozyum afişi (Şarku’l Avsat)
TT

Fas’ta Uluslararası sempozyumda Afrika ve göç masaya yatırılacak

“Kuzey Afrika’nın Avrupa ve Afrika arası jeopolitik ilişkilerdeki rolü” konulu sempozyum afişi (Şarku’l Avsat)
“Kuzey Afrika’nın Avrupa ve Afrika arası jeopolitik ilişkilerdeki rolü” konulu sempozyum afişi (Şarku’l Avsat)

Policy Center for The New South, “Kuzey Afrika ülkelerinin Avrupa ile Sahra Altı Afrika arasında bir köprü olarak üstlenebileceği rolü analiz etmek amacıyla”, Konrad-Adenauer-Stiftung Vakfı ortaklığında, 7 Ekim’de platformlar arası dijital sempozyum düzenleyecek.
“Göç ve hareketlilik temasına sahip olan, Kuzey Afrika'nın Avrupa ile Afrika arasındaki jeopolitik ilişkilerdeki rolü” konulu sempozyum, bu ay Brüksel’de göç konulu Avrupa-Afrika zirvesinin hemen arifesinde yapılıyor.
Sempozyumun katılımcıları bir dizi soruyu ele alacak. Bu gündem maddeleri arasında
Bunlar; Avrupa ile Afrika arasında yeterince işbirliği var mı?
Geçmişte olduğu gibi artık sadece göçmenler için bir sıçrama tahtası olmayan Kuzey Afrika ülkeleri, iki kıta arasındaki boşluğu nasıl kapatabilir?
Fas’ın Afrika kıtasındaki rolünü nasıl analiz ederiz? soruları yer alıyor.
Araştırmacılar ayrıca, göç sorununun önemi ve Avrupa ile Afrika arasındaki ortaklığın küresel dinamiklerindeki rolüne de ışık tutacaklar.
Katılımcılar arasında, Policy Center for The New South Merkezi’nin Araştırma, Ortaklıklar ve Etkinlik Departmanı Müdiresi Bouchra Rahmouni (Büşra Rahmani) ile Konrad-Adenauer-Stiftung Vakfı Başkanı ve Güney Akdeniz Bölgesel Siyasi Diyalog Programı Sorumlusu Thomas Volk da yer alıyor.
Kuzey ve Güney’den sempozyuma katılacak olan üst düzey uzmanlar arasında; Tunus Sousse Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Tunus Göç ve İltica Merkezi Başkanı Hassen Boubakri, Policy Center for the New South Merkezi’nde Uluslararası İlişkiler Uzmanı Amal el-Ouassif, Sousse Üniversitesi’nden Avrupa Göç Politikası Uzmanı Doç. Dr. Muhammed Limam, Policy Center for The New South Merkezi araştırmacılarından ekonomist ve aynı zamanda İspanya’dan Barselona Pompeu Fabra Üniversitesi’nde göç üzerine multidisipliner araştırmalar yürüten grubun araştırmacılarından Iván Martín ve Avrupa Parlamentosu Üyesi, Pasifik Asya (Karayip) Devletleri ve Avrupa Birliği Ortak Parlamento Meclisi Başkan Yardımcısı Michaeal Gahler yer alıyor.
2014 yılında Fas’ın başkenti Rabat’ta Kuzey ve Güney ülkelerinden yaklaşık 40 araştırmacının girişimiyle, Afrika, jeopolitik, uluslararası ilişkiler, ekonomi, sosyal kalkınma, tarım, çevre, gıda güvenliği, hammaddeler ve finans gibi ana programlarıyla ilgili “stratejik kararları ve kamu politikasını kolaylaştırmak amacıyla kurulan Policy Center for The New South Merkezi’nin, “Gelişmekte olan ülkelerin karşı karşıya oldukları tehlikelerin güney perspektifini netleştirmek için açık bir platform” olduğuna işaret ediliyor.



Tunus'taki protestoların ardından Kayravan'da çatışmalar çıktı

Tunus'un başkentinde cumartesi günü düzenlenen bir gösteriden, (Reuters)
Tunus'un başkentinde cumartesi günü düzenlenen bir gösteriden, (Reuters)
TT

Tunus'taki protestoların ardından Kayravan'da çatışmalar çıktı

Tunus'un başkentinde cumartesi günü düzenlenen bir gösteriden, (Reuters)
Tunus'un başkentinde cumartesi günü düzenlenen bir gösteriden, (Reuters)

Tunus'un merkezindeki Kayravan şehrinde, cumartesi akşamı, polis ve gençler arasında art arda ikinci gece çatışmalar yaşandı.

Ailesinin ifadesine göre, çatışmalar bir kişinin polisin kovalamacası ve ardından kendisine yönelik şiddet sonucu ölmesinin ardından patlak verdi. Ölen kişinin akrabaları, ehliyetsiz motosiklet kullandığını ve bir polis aracı tarafından takip edildiğini söylüyor. Ardından dövülerek hastaneye kaldırılan adam, hastaneden kaçmayı başardı. Cumartesi günü geçirdiği kafa travması sonucu hayatını kaybetti.

Tunus'ta da yüzlerce kişi, muhalefet dernekleri ve partilerinin çağrısına yanıt olarak, dördüncü hafta üst üste başkentte "özgürlükleri savunmak ve Cumhurbaşkanı Kays Said'in politikalarını protesto etmek" amacıyla gösteri düzenledi.


Lübnan ve İran ilişkileri "hassas" bir aşamada bulunuyor

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, Haziran 2025'te İran Dışişleri Bakanı’nın Beyrut ziyaretinde Recci ve Arakçi arasında arabuluculuk yapıyor (Arşiv- Lübnan Cumhurbaşkanlığı)
Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, Haziran 2025'te İran Dışişleri Bakanı’nın Beyrut ziyaretinde Recci ve Arakçi arasında arabuluculuk yapıyor (Arşiv- Lübnan Cumhurbaşkanlığı)
TT

Lübnan ve İran ilişkileri "hassas" bir aşamada bulunuyor

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, Haziran 2025'te İran Dışişleri Bakanı’nın Beyrut ziyaretinde Recci ve Arakçi arasında arabuluculuk yapıyor (Arşiv- Lübnan Cumhurbaşkanlığı)
Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, Haziran 2025'te İran Dışişleri Bakanı’nın Beyrut ziyaretinde Recci ve Arakçi arasında arabuluculuk yapıyor (Arşiv- Lübnan Cumhurbaşkanlığı)

Lübnan-İran ilişkileri çok hassas bir aşamaya geldi ve şu anda, İran liderliği kararını verip Lübnan işlerine müdahalesini durdurmadığı sürece, kontrolden çıkma ve önlenemez olumsuz sonuçlar doğurma riskiyle karşı karşıya. Önde gelen bir siyasi kaynak Şarku’l Avsat'a durumu böyle aktardı. İran'ın Beyrut'taki elçileri müdahaleyi reddederken, Lübnan'daki resmi makamlar müdahaleyi kanıtlayan delillere sahip olduklarını vurguluyor.

Kaynak, İran'ın müdahalesine örnekler verdi; bunlardan ilki, resmi davet olmadan elçilerin gelmesiydi ve resmi görüşmelerinin çoğunun, Hizbullah, Hamas ve İslami Cihad hareketlerinin önderliğindeki görüşmelerini haklı çıkarmak için siyasi bir kılıf sağlama bağlamında kaldığını vurguladı.


Uluslararası koalisyonun eski sözcüsü, SDG güçlerinin Suriye Savunma Bakanlığı'na entegre edilmesi çağrısında bulundu

Suriye İçişleri Bakanlığı'nın açıklamasına göre Suriye güvenlik güçleri saldırının ardından Palmira kentinde nitelikli ve kararlı bir operasyon gerçekleştirdi, (Suriye İçişleri Bakanlığı)
Suriye İçişleri Bakanlığı'nın açıklamasına göre Suriye güvenlik güçleri saldırının ardından Palmira kentinde nitelikli ve kararlı bir operasyon gerçekleştirdi, (Suriye İçişleri Bakanlığı)
TT

Uluslararası koalisyonun eski sözcüsü, SDG güçlerinin Suriye Savunma Bakanlığı'na entegre edilmesi çağrısında bulundu

Suriye İçişleri Bakanlığı'nın açıklamasına göre Suriye güvenlik güçleri saldırının ardından Palmira kentinde nitelikli ve kararlı bir operasyon gerçekleştirdi, (Suriye İçişleri Bakanlığı)
Suriye İçişleri Bakanlığı'nın açıklamasına göre Suriye güvenlik güçleri saldırının ardından Palmira kentinde nitelikli ve kararlı bir operasyon gerçekleştirdi, (Suriye İçişleri Bakanlığı)

Uluslararası koalisyonun eski sözcüsü Albay Myles Caggins, Palmira'daki ortak Suriye-Amerikan devriyesine yapılan saldırının sürpriz olduğunu belirterek, Washington'un Suriye ile uzun vadeli güvenlik ilişkileri kurmak istediğini kaydetti.

Suriye devlet televizyonunda yayınlanan açıklamalarında Caggins, “Amerika Birleşik Devletleri’nin Suriye güvenlik güçlerini DEAŞ’a karşı mücadelede destekleme konusunda özel ve devam eden bir misyonu var ve bu, Suriye hükümetiyle iş birliği içinde yapılacak” dedi. Caggins, Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) Savunma Bakanlığı ile bütünleştirilmesinin gerekliliğini de vurguladı.

Ayrıca, “Amerikan mevzilerine sık sık saldırılar düzenleniyor ve İran milisleri, güçlerimizin bulunduğu bölgelerde gerilim yaratmaya çalışıyor ve çalışmaya devam edecek” ifadelerini kullandı.

Amerikalı yetkili, Suriye Devlet Başkanı Ahmed elş-Şara'nın bölgede barışa yönelik önemli çalışmalar yaptığını ve Suriye-Amerika ilişkilerinin güçlü olduğunu, ekonomiyi ve refahı güçlendirmenin terörizmle mücadelede önemli bir unsur olduğunu açıkladı.

Şam, cumartesi günü Suriye'nin merkezindeki Palmira kenti yakınlarında ABD-Suriye ortak askeri heyetine yönelik düzenlenen ve üç Amerikalının (iki asker ve bir sivil tercümanları) öldüğü, birçok personelin ise yaralandığı silahlı saldırıyı "terör saldırısı" olarak kınadı.

Suriye Dışişleri Bakanı Esad eş-Şeybani, X platformundaki hesabından yaptığı açıklamada, "Suriye, Palmira yakınlarında Suriye-ABD ortak terörle mücadele devriyesini hedef alan terör saldırısını şiddetle kınıyor" dedi. Şeybani, sözlerine şöyle devam etti: "Kurbanların ailelerine, Amerikan hükümetine ve halkına başsağlığı diliyor, yaralılara acil şifa temenni ediyoruz."