Erdoğan ve Trudeau savunma sanayii işbirliğinde yaşanan sorunları ele aldı

Kanada Başbakanı Justin Trudeau ve Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Kasım 2015'te Antalya'da düzenlenen G20 zirvesinde (Arşivler - AP)
Kanada Başbakanı Justin Trudeau ve Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Kasım 2015'te Antalya'da düzenlenen G20 zirvesinde (Arşivler - AP)
TT

Erdoğan ve Trudeau savunma sanayii işbirliğinde yaşanan sorunları ele aldı

Kanada Başbakanı Justin Trudeau ve Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Kasım 2015'te Antalya'da düzenlenen G20 zirvesinde (Arşivler - AP)
Kanada Başbakanı Justin Trudeau ve Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Kasım 2015'te Antalya'da düzenlenen G20 zirvesinde (Arşivler - AP)

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kanada Başbakanı Justin Trudeau ile dün akşam saatlerinde bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kanada Başbakanı Trudeau ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi. İletişim Başkanlığından yapılan açıklamaya göre, Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Kanada Başbakanı Trudeau arasındaki görüşmede, Türkiye-Kanada ilişkilerinin geliştirilmesine, ikili ticaret hacminin artırılmasına ve savunma sanayii işbirliğinde yaşanan sorunların giderilmesine yönelik adımlar ele alındı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan görüşmede, Ermenistan’ın saldırılarından dolayı tırmanan Azerbaycan-Ermenistan ihtilafı nedeniyle Kanada’nın bazı askeri ürünlerin Türkiye’ye ihracatını askıya almasının müttefiklik ruhuna aykırı olduğunu ifade etti.
Azerbaycan-Ermenistan ihtilafında sorunun esas kaynağının Yukarı Karabağ’ın yaklaşık 30 yıldır Ermenistan’ın işgali altında bulunması olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Azerbaycan’ın karşı-harekâtını uluslararası tanınmış sınırları içinde, kendi öz topraklarında icra ettiğini ifade etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kanada Başbakanı Trudeau ile telefon görüşmesini, Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy ile yemek programı sırasında gerçekleştirdi. Görüşmenin bir bölümüne katılan Zelenskiy de Trudeau ile kısa dostane bir konuşma yaptı.



Araştırma: İsrail, savaşlar ve krizler sırasında uzun süreli elektrik kesintilerine maruz kalabilir

İsrail'in kuzeyindeki Hayfa kentindeki Bazan Petrol Rafinerisi Kompleksi yakınlarında meydana gelen saldırının ardından yükselen alevler (Reuters)
İsrail'in kuzeyindeki Hayfa kentindeki Bazan Petrol Rafinerisi Kompleksi yakınlarında meydana gelen saldırının ardından yükselen alevler (Reuters)
TT

Araştırma: İsrail, savaşlar ve krizler sırasında uzun süreli elektrik kesintilerine maruz kalabilir

İsrail'in kuzeyindeki Hayfa kentindeki Bazan Petrol Rafinerisi Kompleksi yakınlarında meydana gelen saldırının ardından yükselen alevler (Reuters)
İsrail'in kuzeyindeki Hayfa kentindeki Bazan Petrol Rafinerisi Kompleksi yakınlarında meydana gelen saldırının ardından yükselen alevler (Reuters)

Yeni bir araştırma, İsrail'in savaş ve kriz dönemlerinde tam bir karanlıkta kalabileceği konusunda uyardı. İsrail gazetesi The Jerusalem Post'a göre Ariel Üniversitesi Ortadoğu Çalışmaları ve Siyaset Bilimi Bölümü'nden Dr. Erez Cohen tarafından yürütülen bir araştırma, enerji sistemindeki bazı ciddi zayıflıklara işaret ediyor. Bu zayıflıklar arasında doğalgaza aşırı bağımlılık, depolama kapasitesinin yetersizliği ve elektrik sektöründe aşırı merkezileşme yer alıyor. Tüm bunlar kritik anlarda ciddi kesintilere yol açabilir.

xhy
İsrail'in Hayfa kentinde İran’ın füze saldırısının gerçekleştiği bölgeye giden acil müdahale ekipleri (Reuters)

Dr. Cohen, 2018 yılından 2024 yılına kadar olan dönemde üretim ve tüketim verilerinin nicel analizi ile politika ve düzenlemelerin niteliksel incelemesi yoluyla güvenlik acil durumlarında enerji sektörünün dayanıklılığını inceledikten sonra, son olarak Gazze’deki savaşı bir vaka çalışması olarak kullanarak, sonuçların ‘İsrail'in uzun süreli kesintilere hazırlıklı olmadığını gösterdiğini’ belirtti.

Bilim dergisi Energy Sources'ta yayınlanan araştırmaya göre İsrail'in enerji sektörü başlıca dört zayıflıktan mustarip:

1- Doğalgaza aşırı bağımlılık:

İsrail'in elektrik üretiminin yaklaşık yüzde 70'i, rezervi veya stratejik stokları bulunmayan Tamar ve Leviathan doğalgaz sahalarından çıkarılan açık denizden gelen doğalgaza dayanıyor.

Cohen, bu bağımlılığın sistemi füze saldırıları, terörizm veya siber saldırılara karşı özellikle savunmasız hale getirdiğini söyledi.

2- Arz-talep açığı:

Devlet Denetleme Kurumu’nun 2024 yılı raporu, 2026 yılına kadar elektrik sektörü için doğalgaz sıkıntısı yaşanabileceği ve bunun da yüz milyonlarca şekel tutarında ekonomik zarara yol açabileceği uyarısında bulundu.

3- Yetersiz depolama kapasitesi:

İsrail, yenilenebilir enerji kaynaklarından elektrik üretiminin yaklaşık yüzde 12'sine ulaşmış olsa da kriz zamanlarında arzın sürekliliğini sağlamak için depolama sistemlerinden yoksun.

4- Yüksek merkeziyetçilik:

Ulusal elektrik şebekesi oldukça merkezi bir yapıya sahiptir; bu nedenle, tek bir büyük elektrik santralinin veya gaz platformunun hasar görmesi, ülke genelinde yaygın kesintilere neden olabilir.

Acil bir durumda elektrik ve su tesisleri ile hastanelerin elektriksiz kalabileceği endişe verici bir senaryodan bahseden Dr. Cohen, “Gazze’deki savaşta, doğalgaza bağımlılığımızın bizi ne kadar savunmasız hale getirdiğini gördük. Merkezi bir tesisteki herhangi bir kesinti veya hasar, kritik bir anda tüm ekonomiyi felç edebilir” diyerek uyardı.

Dr. Cohen'e göre bu sorunun bazı çözümleri mevcut, ancak hükümetin kararlı bir müdahalede bulunması gerekiyor. Bu yüzden Dr. Cohen politika yapıcıları, az sayıda açık deniz gaz platformuna dayanan merkezi sistemi terk edip, daha merkezi olmayan ve esnek bir modele geçmeye çağırdı.

fgrt
İran'ın 15 Haziran'da İsrail'in kuzeyindeki Hayfa kentinde düzenlediği füze saldırısında hasar gören bir tesisten yükselen dumanlar (Reuters)

Dr. Cohen, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Ulusal elektrik ağı çökse bile hastaneler, su tesisleri ve uzak topluluklar gibi hayati öneme sahip alanların çalışmaya devam etmesini sağlayan küçük yerel elektrik şebekelerine ihtiyacımız var.”

İsrail'in enerji depolamaya yönelik yatırımları daha fazla erteleyemeyeceğini vurgulayan Dr. Cohen, “Çünkü bu çevresel bir lüks değil, ulusal bir güvenlik ağıdır. Depolama kapasitesi olmadan, kriz zamanlarında yenilenebilir enerji bile bizi kurtaramaz” diye ekledi.

Fiziki ademi merkeziyetçiliğin yanı sıra, İsrail'in kapsamlı bir dijital ve güvenlik savunma ağı kurması ve kriz durumlarında elektrik sektörünü anında yönetmek için savunma kurumları, Enerji Bakanlığı ve Siber Güvenlik Otoritesini bir araya getiren ortak bir acil durum koordinasyon birimi oluşturması gerektiğini söyleyen Dr. Cohen, “Elektriği bir tüketim ürünü olarak görme eğilimindeyiz, ancak aslında elektrik stratejik bir silahtır. Yedekleme, depolama ve ademi merkeziyetçiliği sağlamazsak, tam da ışığa ihtiyaç duyduğumuz anda kendimizi karanlıkta bulabiliriz” ifadelerini kullandı.


Barrack, İsrail'in Hizbullah'ı silahsızlandırma hamlesi konusunda uyardı

Güney Beyrut'taki Filistinli mülteciler için kurulan Burc el-Baracne kampının girişinde bir Lübnan askeri (Avrupa Haber Ajansı)
Güney Beyrut'taki Filistinli mülteciler için kurulan Burc el-Baracne kampının girişinde bir Lübnan askeri (Avrupa Haber Ajansı)
TT

Barrack, İsrail'in Hizbullah'ı silahsızlandırma hamlesi konusunda uyardı

Güney Beyrut'taki Filistinli mülteciler için kurulan Burc el-Baracne kampının girişinde bir Lübnan askeri (Avrupa Haber Ajansı)
Güney Beyrut'taki Filistinli mülteciler için kurulan Burc el-Baracne kampının girişinde bir Lübnan askeri (Avrupa Haber Ajansı)

ABD'nin Lübnan ve Suriye temsilcisi Thomas Barrack, dün İsrail'in Hizbullah'ı silahsızlandırma hamlesi konusunda uyarıda bulunarak, "Lübnan'ın artık zamanı yok ve silahlarını hızla birleştirmesi gerekiyor" dedi. Barrack, "İsrail, gelişmelere bağlı olarak Lübnan'da misilleme yapabilir" diyerek, "İki ülke arasında diyalog olmaması düşünülemez" ifadelerini kullandı.

Lübnan bakanlık kaynakları, Şarku'l Avsat'a, Lübnan'ın İsrail'in müzakereleri kabul ettiği konusunda henüz resmi olarak bilgilendirilmediğini söyledi. Lübnan'ın, "ihtiyaç duyulması halinde" askeri müzakere ekibine sivil teknik uzmanlar dahil etmeyi kabul ederek bir teşvik sunduğunu ve Beyrut'un sivil üyelerin "diplomat veya politikacı" olmasına izin vermediğini vurguladı. Yetkililer, Lübnan'ın "dolaylı müzakereler" konusundaki ısrarını da teyit ettiler.


Amerika, Irak'a son uyarıyı yaptı

Amerika, Irak'a son uyarıyı yaptı
TT

Amerika, Irak'a son uyarıyı yaptı

Amerika, Irak'a son uyarıyı yaptı

Washington, Tahran'a yönelik baskıyı koordine etmek için bölgesel olarak harekete geçiyor. Irak Savunma Bakanı Sabit el-Abbasi, Amerikalı mevkidaşı Pete Hegseth'in Irak hükümetine yaptığı en ciddi uyarıyı, iki gün önce Başkan Donald Trump'ın özel temsilcisi Mark Savaya'nın yaptığı açıklamada yer alan bir Amerikan mesajının Bağdat'a iki ülke arasındaki ilişkilerin geleceği konusunda güvence vermesinden sadece iki gün sonra, telefon görüşmesinde dile getirdi.

Bakan el Abbasi'nin verdiği bilgiye göre uyarı, silahlı gruplarla ilgili ve bu grupların, Washington'un önümüzdeki günlerde Irak yakınlarındaki bölgede yapmayı planladığı eylemlere yanıt olarak herhangi bir operasyon düzenlemesi halinde doğrudan tehdit içeriyor.

Abbasi, televizyonda yayınlanan bir röportajında, Hegseth'in kendisine bölgede yaklaşan askeri operasyonlar hakkında bilgi verdiğini ve bu operasyonlara "Iraklı grupların müdahalesi" konusunda uyarıda bulunduğunu, ancak daha fazla ayrıntı vermediğini söyledi. Abbasi, Amerikalı mevkidaşının görüşmeyi net bir uyarıyla sonlandırdığını belirtti: "Bu son uyarınız... ve mevcut yönetimin nasıl tepki vereceğini çok iyi biliyorsunuz."