ABD başkanlık seçim sonuçlarında eşi görülmemiş bir rekabet

ABD başkanlık seçim sonuçlarında eşi görülmemiş bir rekabet
TT

ABD başkanlık seçim sonuçlarında eşi görülmemiş bir rekabet

ABD başkanlık seçim sonuçlarında eşi görülmemiş bir rekabet

ABD başkanı Donald Trump’ın başkanlık seçim sonuçlarını değiştirme girişimleri ülke tarihinde eşi görülmemiş bir durumdur. Trump’ın siyasi gücünü kullanması, Rutherford Hayes’in ABD Yeniden Yapılanma Dönemi’nde başkanlığı kazanmasında yaptığının da ötesine geçiyor.
Trump’ın başkanlık seçimlerini kazanması imkansız bir şeydir. Artık Trump’ın bu çabaları rakibi Biden’ın cephesinde değil, yurt genelinde de endişelere yol açmaktadır.
Biden perşembe günü Wilmington, Delaware’de düzenlenen bir basın toplantısında Trump için “Kazanmadığını bildiğine eminim. Şu an yapmaya devam ettiği şey gerçekten yüz kızartıcı” dedi.  Biden, Başkan Donald Trump’ın hareketlerini siyasi açıdan yüz kızartıcı olarak nitelendirdi ve sözlerini “Amerika Birleşik Devletleri’nde demokrasinin nasıl işlediği hakkında dünyaya yanlış bir mesaj veriyor” diyerek sürdürdü.
Trump’ın çabalarının başarılı olması için önünde sadece birkaç haftası kaldı. Çünkü Biden’ın kazandığı eyaletlerin çoğu önümüzdeki haftalarda Seçiçi Kurul’un listesini onaylayacak. Kurul, 14 Aralık tarihinde oylarını kullanacak ve Kongre 6 Ocakta bu oyları sayacak. Trump, Seçiciler Kurulu’ndaki oyları kendi lehine çevirecek olsa bile yönetimde bulunanların kendisine boyun eğmeyeceğini varsaymamız gerekiyor. Alınacak önlemler var.
Bu konudaki testlerin ilki Michigan’da gerçekleşecek. Trump burada Yasama Meclisi’ni, Biden’a verilen 157 bin oyun iptal edilmesine ikna etmeye çalışacak. Başkan Trump, Michigan’da önde gelen Cumhuriyetçilerden oluşan bir heyeti ülkedeki seçim sonuçlarını göz ardı etmeye çalışarak Beyaz Saray’a davet etti. Böylece olağanüstü bir adım attı.
Michigan Eyalet Senatosu’nun Cumhuriyetçi lideri Mike Shirkey salı günü yaptığı açıklamada “Bu asla gerçekleşmeyecek. Kanunları uygulayacak ve seçim sürecine bağlı kalacağız” dedi.
Michigan’ın Demokrat valisi Gretchen Whitmer, uygun prosedürlerin ihlal edildiğini savunarak seçim oylamasına rakip bir seçim listesini Kongre’ye gönderebilir. Bu anlaşmazlık Senato ve Temsilciler Meclisi’nin çağımızda denenmemiş bir yolla, anlaşmazlıkları çözmesini gerektirecek kafa karışıklığına yol açacaktır. Rutherford Hayes’in seçilmesine tepki olarak 1887 yılında yürürlüğe geçirilen federal yasa, bu ve benzeri anlaşmazlıkların çözülmesi için genel bir çerçeve sağlayacaktır.
Donald Trump için Michigan eyaleti tek başına büyük veya etkili bir fark yaratmayacaktır. Seçim sonucu değiştirebilmek için iki eyalete daha ihtiyacı var. En mümkün eyaletler yasama meclisleri Cumhuriyetçilerden oluşan ve 2016 yılında Trump’ın kazandığı Georgia ve Arizona’dır.
Trump’ın bu çabaları ve baskıları 1876 yılında gerçekleşenleri hatırlatıyor. O yıllarda Rutferford Hayes ABD başkanı değil, Ohio Valisi’ydi. Hayes 3 eyalette başkanlık seçimleri ile oynayarak başkanlık seçimlerini kazanana ve “sahtekar bey” olarak tanınana kadar Ulysses S. Grant başkanlık koltuğundaydı.
New York Times



Trump, Demokrat Parti'yi "kapatmanın yolunu arıyor"

Charlie Kirk'ün öldürülmesinin ardından en az bir yorumcu, Donald Trump'ın muhalefeti yasadışı ilan etmeye çalışmakta olabileceğini söylüyor (AFP)
Charlie Kirk'ün öldürülmesinin ardından en az bir yorumcu, Donald Trump'ın muhalefeti yasadışı ilan etmeye çalışmakta olabileceğini söylüyor (AFP)
TT

Trump, Demokrat Parti'yi "kapatmanın yolunu arıyor"

Charlie Kirk'ün öldürülmesinin ardından en az bir yorumcu, Donald Trump'ın muhalefeti yasadışı ilan etmeye çalışmakta olabileceğini söylüyor (AFP)
Charlie Kirk'ün öldürülmesinin ardından en az bir yorumcu, Donald Trump'ın muhalefeti yasadışı ilan etmeye çalışmakta olabileceğini söylüyor (AFP)

Bir analiste göre Donald Trump, muhafazakar yorumcu Charlie Kirk'ün öldürülmesinin ardından Demokrat Parti'yi yasaklamayı planlıyor olabilir.

CNN'den Jamal Simmons, Trump ve Beyaz Saray Özel Kalem Müdürü Yardımcısı Stephen Miller'ın son yorumlarının Birleşik Devletler'deki iki partili sistemin geleceği konusunda "kesinlikle endişe verici" olduğunu söyledi.

Kirk suikastının siyasi etkisini ele almak üzere Kaitlan Collins'in The Source programına katılan Simmons, şunları söyledi:

Başkan aşırılıkçı örgütlere karşı harekete geçeceğini söyledikten sonra özel kalem müdürü yardımcısı da bugün çıkıp Demokrat Parti'yi aşırılıkçı örgüt diye niteledi. Bu da şu soruyu akla getiriyor: Birleşik Devletler Başkanı, Demokrat Parti'yi yasaklayacak mı? Gidişat bu yönde mi? Birleşik Devletler Başkanı, Adalet Bakanlığı'nı Demokrat Parti'nin üzerine mi salacak?

Endişesinin bu olup olmadığı sorulduğunda Simmons, şu cevabı verdi:

Kesinlikle endişe verici. Bu başkan, siyasi düşmanlarını hedef almak için Adalet Bakanlığı'nı kullanmaya istekli olduğunu gösterdi. Bu, ülkedeki iki partili demokratik sistem hakkında çok ciddi sorular ortaya çıkarıyor.

Trump yönetimindeki üst düzey isimler pazartesi günü, kamuoyuna herhangi bir kanıt sunmadan, cinayetin organize bir sol görüşlü terör planının sonucu olduğunu iddia etti. Arkasındaki grupların peşine düşeceklerine söz verdiler.

Kirk'ün podcast'inin Birleşik Devletler Başkan Yardımcısı J.D. Vance'in sunduğu özel bölümüne katılan Miller, "Bu suikasta yol açan organize kampanyaya duyduğumuz tüm öfkeyi, bu terör ağlarını kökünden söküp atmak için kullanacağız" dedi.

Vance ayrıca program sırasında, "sol görüşlü aşırılığın" Kirk'ün öldürülmesinin "nedenlerinden biri" olduğunu söyledi.

Trump geçen hafta, Demokratlardan sandıkta "intikam" almak istediğini söylemişti; bu da en azından partinin seçim rakibi olacağına hâlâ inandığını gösteriyor. Ardından şunları eklemişti:

Sorun soldaki radikaller; onlar acımasız, korkunç ve politik açıdan kurnazlar.

Ağustosta verdiği bir röportajda Miller, "Demokrat Parti siyasi bir parti değil. Yurtiçindeki bir aşırılıkçı örgüt" demişti.

Demokrat Parti, Amerikan vatandaşları için savaşmıyor, onları umursamıyor veya temsil etmiyor.  Sadece azılı suçluların, çete üyelerinin, yasadışı göçmen katillerin ve teröristlerin savunulmasına adanmış bir kuruluştur.

Independent Türkçe


Çin'in "hayalet parçacık" makinesi evrenin sırlarını çözebilir

Küre, sıvı sintilatör diye bilinen 20 bin tonluk bir madde içeriyor (AP)
Küre, sıvı sintilatör diye bilinen 20 bin tonluk bir madde içeriyor (AP)
TT

Çin'in "hayalet parçacık" makinesi evrenin sırlarını çözebilir

Küre, sıvı sintilatör diye bilinen 20 bin tonluk bir madde içeriyor (AP)
Küre, sıvı sintilatör diye bilinen 20 bin tonluk bir madde içeriyor (AP)

Fizikçiler, gizemli "hayalet parçacıkların" keşfi karşısında yıllardır şaşkınlık içinde.

Elektrik yükü olmayan bu nötr atom altı parçacıkların bilimsel adı "nötrinolar". Elektrik veya manyetik kuvvetlerle yakalanamayan bu parçacıklar, fiziksel maddelerin içinden rahatça geçebiliyor.

Ancak parçacık fizikçileri Çin'in tepelerindeki fütüristik bir yeraltı gözlemevindeki yeni sıvı kubbe sayesinde bu zor yakalanan parçacıkları gözlemleyerek gizli bilimsel sırları ortaya çıkarmayı umuyor.

Küre, sıvı sintilatör diye bilinen 20 bin tonluk bir maddeyi barındırırken, nötrinolar yakındaki iki nükleer santral aracılığıyla sürekli yer altından besleniyor. İnce bir akrilik tabakayla kaplı küresel yapının tamamıysa 45 bin ton saf suyla dolu koruyucu bir silindir içinde duruyor.

Nötrinolar sintilatördeki protonlarla çarpışınca, günde yaklaşık 50 adet olmak üzere, çok küçük ama kaydedilebilir flaşlar yayıyor. Dünyanın dört bir yanındaki bilim insanları, nötrinoları uzaktan izliyor, ölçüyor ve kütlelerine göre sıralıyor.

Dünya çapında 700 fizikçiyle işbirliği yapan Çin Bilimler Akademisi'nden Wang Yifang, The Times'a şöyle diyor: 

Nötrino kütlesinin hiyerarşisini öğreneceğiz ve bu sayede parçacık fiziği, nötrinolar ve kozmoloji için bir model oluşturabiliriz.

Nötrinolar, süpernova patlamalarının yıldız füzyonları tarafından üretilebildikleri için evrendeki en bol parçacıklar. Wang, atom altı parçacıklar üzerine yapılan bu araştırmanın "evreni anlamamıza" katkı sağlayabileceğini söylüyor.

Bilim insanı günde 50 adet olmak üzere 100 bin flaş üretmenin ve istatistiksel açıdan anlamlı okumalar elde etmenin sadece 6 yıl süreceğini düşünüyor.

Nötrinolar ilk kez 1930'da Avusturyalı fizikçi Wolfgang Pauli tarafından öngörülmüştü. Pauli, elektrik yükü veya kütlesi olmayan ve maddeden serbestçe geçebilen bir parçacığın var olabileceği teorisini ortaya atmıştı. Araştırmaya göre, bir saniyede yaklaşık 100 trilyon nötrino vücudumuzdan geçiyor.

Bu keşif üzerine Pauli, "Korkunç bir şey yaptım. Saptanamayan bir parçacık olduğunu varsaydım" demişti. Fizikçi, kimsenin bir nötrino yakalayamayacağına dair bir kasa şampanya üzerine bahse girmişti. Ancak çeyrek asır sonra bu bahsi kaybetti.

Artık elektron, müon ve tau isminde üç tür nötrino olduğunu ve her birinin diğerine dönüşebildiğini biliyoruz. Bilim insanları bunları analiz ederek neden "madde"nin "antimadde"den daha fazla olduğu gibi, bilimin en büyük gizemlerini çözmenin anahtarını bulabilir.

Independent Türkçe


Fransa, Gazze'de "artık askeri mantığı kalmayan yıkıcı harekatı" kınıyor

Fransa, Netanyahu hükümetine Gazze'deki yıkıcı operasyonları sona erdirme çağrısında bulundu (AFP)
Fransa, Netanyahu hükümetine Gazze'deki yıkıcı operasyonları sona erdirme çağrısında bulundu (AFP)
TT

Fransa, Gazze'de "artık askeri mantığı kalmayan yıkıcı harekatı" kınıyor

Fransa, Netanyahu hükümetine Gazze'deki yıkıcı operasyonları sona erdirme çağrısında bulundu (AFP)
Fransa, Netanyahu hükümetine Gazze'deki yıkıcı operasyonları sona erdirme çağrısında bulundu (AFP)

Fransa, İsrail'in dün Gazze'ye yönelik başlattığı kara harekatını kınayarak, Binyamin Netanyahu hükümetine "artık askeri gerekçesi kalmayan bu yıkıcı harekata son vermesi" çağrısında bulundu.

Şarku'l Avsat'ın AFP'den aktardığına göre Dışişleri Bakanlığı yaptığı açıklamada, "açlık, temel ihtiyaç maddeleri ve acil bakıma erişimin yetersizliği ile karakterize edilen son derece ciddi insani ve sağlık durumu"na dikkat çekerek, İsrail'e "Gazze'ye insani yardım girişine yönelik tüm kısıtlamaları derhal kaldırması" ve "ateşkes sağlanması ve tüm rehinelerin serbest bırakılması amacıyla müzakerelerin en kısa sürede yeniden başlatılması" çağrısını yineledi.