BM Barış Gücü Darfur’dan çekiliyor, iç savaş alevlenebilir

Güney Darfur'daki bulunan Kalma Kampı’nda bulunan UNAMID unsurları (AFP)
Güney Darfur'daki bulunan Kalma Kampı’nda bulunan UNAMID unsurları (AFP)
TT

BM Barış Gücü Darfur’dan çekiliyor, iç savaş alevlenebilir

Güney Darfur'daki bulunan Kalma Kampı’nda bulunan UNAMID unsurları (AFP)
Güney Darfur'daki bulunan Kalma Kampı’nda bulunan UNAMID unsurları (AFP)

Birleşmiş Milletler-Afrika Birliği Darfur Misyonu’nun (UNAMID) 13 yıldır süregelen görevinin dün sona ermesi, özellikle de Darfur'da son zamanlarda patlak veren şiddet olaylarının ardından, Sudanlıların endişelerini körükledi.
Dün UNAMID tarafından yapılan açıklamada, “resmi faaliyetlere son verildiği, bölgedeki sivilleri koruma görevini Sudan hükümetinin devralacağı” belirtildi.
2003 yılında Darfur’da patlak veren çatışma; BM istatistiklerine göre yaklaşık 300 bin kişinin ölümüne, sonuncusu geçen hafta gerçekleşip 15 can kaybıyla sonuçlanan kabile çatışmalarının yayılmasına, aynı zamanda 2,5 milyon kişinin köylerinden kaçışına yol açmıştı.
Savaş nedeniyle evlerinden ayrılan bazı vatandaşlar, UNAMID’in bölgede kalmasını talep etmek için protestolar düzenledi.
Güney Darfur başkenti Nyala yakınlarında bulunan ve bölgede yerinden edilmişlerin kaldığı en büyük kamp olan Kalma Kampı’nda kalan ve söz konusu çatışma nedeniyle evini terk edenlerden biri olan Muhammed Abdurrahman, AFP’ye verdiği demeçte “BM, yerinden edilenlerin hayatlarını himaye etmek söz konusu kararından dönmelidir. Darfur'daki insanlar tehdit altındayken BM neden bu kararı gözden geçirmiyor?” ifadelerine başvurdu.
Kalma Kampı’ndaki UNAMID karargahı çevresinde yüzlerce oturma eylemi düzenlenirken, UNAMID ise Ocak ayında başlayacak kademeli geri çekilmenin altı ay içerisinde tamamlanacağını doğruladı.
Kamp sakinleri ise “Yerinden edilenleri koruma yolunda Birleşmiş Milletler’e güveniyoruz; UNAMID'in ayrılmasını reddediyoruz" yazılı pankartlar taşıdı.
Çatışma, Afrika'daki azınlıklardan bir grubun, bölgenin siyasi ve ekonomik açıdan dışlandığı iddiaları altında devrik Sudan Devlet Başkanı Ömer el-Beşir hükümetine karşı silahlanmasıyla başlamıştı. Beşir hükümeti ise Cancavid olarak bilinen, çoğu Arap olan silahlı milisler ortaya çıkardı. Bazı insan hakları örgütleri ise Beşir’i ‘etnik temizlik kampanyası’ ve gasp eylemleri yürütmekle suçladı. Nitekim Sudanlı yetkililer, yüzlerce milis üyesini güçlü paramiliter hızlı destek güçlerine bağladı.
Sudan geçiş hükümeti, geçtiğimiz Ekim ayında, Darfur'da savaşan hareketler de dahil olmak üzere isyancı gruplarla tarihi bir barış anlaşması imzaladı. Ancak kamp halkı arasında büyük destek gören Sudan Kurtuluş Hareketi (Abdulvahid Nur'un kanadı) henüz bu anlaşmayı imzalamadı.
Nitekim bölge, Arap bedevi çobanları ile marjinal gruplara mensup çiftçiler arasındaki su ve toprak kaynakları konusundaki anlaşmazlıklar nedeniyle hala çatışmalara tanık oluyor.
Kalma Kampı’nın bir diğer sakini Osman Ebu el-Kasım, UNAMID’in ayrılışının Darfur halkı için ciddi bir sorun yaratabileceği, insanları daha fazla şiddet riskiyle karşı karşıya bırakabileceğinden korkuyor.
UNAMID sözcülerinden Eşref İsa, AFP’ye verdiği demeçte, “Darfur halkının, özellikle yerinden edilmiş ve savunmasız grupların endişelerini anlıyoruz. Ancak koşullar önceki yıllara göre önemli ölçüde iyi hale geldi. Darfur'da güvenliği ve istikrarı artırma görevi artık geçiş hükümetine ve Sudanlılara aittir” açıklamalarında bulundu.
UNAMID’in yerini Sudan’da Birleşmiş Milletler Entegre Geçiş Yardımı Görevi’nin (UNITAMS) alacağına karar verildi. UNITAMS’ın geçiş hükümetine yardım etmek, barışı inşa etmek ve ihtiyacı olanlara insani yardım ulaştırma yönünde çabaları harekete geçirmektir gibi görevleri bulunuyor.
Sudanlı yetkililer, geçen hafta gerçekleşen aşiret çatışmalarının ardından, şiddeti kontrol altına almak için kuvvetlerin konuşlandırılacağını duyurdu. Ancak çoğu bu konuya şüphe ile bakıyor.
25 yaşındaki İntisar Abdullah, “Yerinden edilenlerin himaye edilmesi Sudan hükümetine emanet edilirse, Darfurlular, aleyhlerinde katliam ve gaspta bulunan güçlere teslim edilmiş gibi olacak” diyor.
Kalma Kampı’ndan Muhammed Hasan ise “Sudan'da şimdiye kadar kapsamlı bir barış gerçekleştirilmedi; bunun gerçekleşmesi için UNAMID'in ayrılışına karşı çıkıyoruz” açıklamalarında bulunuyor.



El Kassam Tugayları, askeri komutanı Muhammed ed Dayf'ın öldürüldüğünü duyurdu

El Kassam Tugayları sözcüsü Ebu Ubeyde bugün televizyonda yayınlanan bir konuşma sırasında
El Kassam Tugayları sözcüsü Ebu Ubeyde bugün televizyonda yayınlanan bir konuşma sırasında
TT

El Kassam Tugayları, askeri komutanı Muhammed ed Dayf'ın öldürüldüğünü duyurdu

El Kassam Tugayları sözcüsü Ebu Ubeyde bugün televizyonda yayınlanan bir konuşma sırasında
El Kassam Tugayları sözcüsü Ebu Ubeyde bugün televizyonda yayınlanan bir konuşma sırasında

Hamas hareketinin askeri kanadı El Kassam Tugayları sözcüsü Ebu Ubeyde, bugün Gazze Şeridi'ndeki çatışmalarda El Kassam Tugayları askeri komutanı Muhammed ed Dayf ve yardımcısı Mervan İsa'nın öldürüldüğünü duyurdu.

Ebu Ubeyde televizyonda yayınlanan konuşmasında ayrıca Han Yunus Tugayı komutanı Rafi Selame, insan gücü komutanı Raed Thabet, silah ve savaş hizmetleri komutanı Gazi Ebu Tamaa'nın yanı sıra hareketin askeri konsey üyeleri Ahmed El Gandur ve Eymen Nevfal'in de öldüğünü duyurdu. Ubeyde, tam olarak ne zaman öldürüldükleri hakkında bilgi vermedi.

Ölen komutanların “El Kassam Tugayları” tarafından yayınlanan fotoğrafı

Ölen komutanların “El Kassam Tugayları” tarafından yayınlanan fotoğrafı

Ebu Ubeyde, “[El Kassam Tugayları] sisteminin Gazze'deki savaş boyunca bir saat bile liderlik boşluğu yaşamadığını” ve “bir liderin yerini birçok liderin, bir şehidin yerini ise binlerce şehidin aldığını” vurguladı.

Bu açıklamanın “gerekli tüm prosedürler tamamlandıktan ve savaş ve saha koşullarının getirdiği tüm güvenlik uyarıları ele alındıktan ve gerekli doğrulama yapıldıktan, ilgili tüm önlemler alındıktan sonra” yapıldığını belirtti.

İsrail ordusu 1 Ağustos'ta yaptığı açıklamada ed-Dayf'ın temmuz ayında Gazze'nin Han Yunus bölgesine düzenlenen bir hava saldırısında öldürüldüğünü duyurdu.

Muhammed El Dayf'ın "El Kassam Tugayları" tarafından yayınlanan bir fotoğrafı

Muhammed ed Dayf'ın "El Kassam Tugayları" tarafından yayınlanan bir fotoğrafı

Ordu, sözcüsü Avichai Adraee tarafından “X” platformunda yayınlanan Arapça bir açıklamada bulundu: “İstihbarat teyidinin ardından Savunma Güçleri ve Genel Güvenlik Servisi Muhammed ed-Dayf'ı ortadan kaldırdı” denildi. Açıklamada, ‘savaş uçaklarının Muhammed ed-Dayf'ın bulunduğu yerleşkeyi tam isabetle vurduğu’ vurgulandı.

Ed-Dayf'ın “Hamas'ın iki numaralı ismi ve 7 Ekim kanlı katliamının başlatıcılarından ve planlayıcılarından biri” olduğuna dikkat çeken ordu, “savaş uçaklarının hem Muhammed ed Dayf''ın hem de birkaç hafta önce ortadan kaldırıldığı doğrulanan Hamas'ın Han Yunus Tugayı komutanı Rafi Selame'in saklandığı yerleşkeye doğru bir şekilde saldırdığını” belirterek, “Ed-Dayf ve Selame ile birlikte bir dizi başka sabotajcının da ortadan kaldırıldığı” belirtildi.

Muhammed ed Dayf kimdir?

Gazze Şeridi'ndeki savaştan önce aile üyeleri ve Hamas'tan küçük bir grup dışında kimse "Ed-Dayf"ı tanımıyordu ve çoğu bir noktada nerede olduğunu bilmiyordu. Bu durum, İsrail'in 2023'ün sonunda fotoğrafını kamuoyuna yayınlamasına kadar devam etti ve bu onun 4 numaralı fotoğrafı oldu. Birincisi çok yaşlı ve genç bir adamı gösteriyor, ikincisi maskeli birini, üçüncüsü onun gölgesinin resmi ve dördüncüsü halka açık bir yerde gri saçlı, açık sakallı ve tek gözlü bir kişinin yanında ve sakin bir pozisyonda.

İsrail tarafından 2023 yılında yayınlanan varsayımsal görüntüsüİsrail tarafından 2023 yılında yayınlanan varsayımsal görüntüsü

Ras ed-Dayf 1990'ların ortalarından beri İsrail tarafından aranmaktadır. 1996'da Başbakan olan Şimon Peres, Filistin Devlet Başkanı Yaser Arafat'tan onu tutuklamasını istemiş, Arafat ise onu tanımıyormuş gibi isme şaşırdığını ifade etmiş ve Peres daha sonra Arafat'ın onu koruduğunu, sakladığını ve hakkında yalan söylediğini anladığını belirtmiştir.

Gerçek adı Muhammed Diyab İbrahim el-Masri'dir ve “ed-Dayf” olarak tanınmaktadır. 1965 yılında el- Kubeybe kasabasından Filistinli bir mülteci ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi ve Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus kampına yerleşti. Çok yoksul bir ailede büyüdü ve ailesine destek olmak için geçici olarak okulu bırakmak zorunda kaldı. Babasıyla birlikte iplikçilik ve döşemecilik yaptı, ardından küçük bir kümes hayvanı çiftliği kurdu ve İsrail tarafından aranmaya başlamadan önce şoför olarak çalıştı.

Büyüdüğü mahalledeki arkadaşları onun yumuşak huylu, esprili, neşeli, iyi kalpli ve içe dönük biri olduğunu söylüyor. Ed-Dayf 1987 yılının sonunda camilerle olan ilişkisi sayesinde Hamas'a katıldı. Eğitimine geri döndü ve Gazze'deki İslam Üniversitesi'nde eğitim aldı. 1988 yılında fen bilimleri alanında lisans derecesiyle mezun oldu.

1989 yılında İsrail tarafından tutuklandı ve Hamas’ın askeri koluna çalıştığı suçlamasıyla 16 ay boyunca işgal hapishanelerinde yargılanmadan tutuklu kaldı. Dayf hapishaneden çıktıktan sonra beraberindekilerle birlikte el Kassam’ı kurdu. 1990’lı yıllarda İsrail’e karşı sayısız operasyona katıldı ve yönetti.

Filistin Yönetimi Dayf’ı Mayıs 2000’de İsrail'in talebi üzerine tutukladı. Yetkililerle ilişkileri gelişmiş ve iyi olup, anlaşmalar kapsamında tutuklanmıştı.

2002 yılında el Kassam'ın başkomutanı Salah Şehade’nin öldürülmesinin ardından el Kassam Tugayları’nın komutasını devraldı. İlk suikast girişimine 2001 yılında maruz kaldı ancak hayatta kaldı. Bir yıl sonra bir Apache helikopterinin Dayf’ın aracına iki füze atması ile ikinci bir suikast girişimine maruz kaldı. İçlerinden biri Dayf’ı yaraladı ve Hamas lideri Doktor Abdulaziz er-Rantisi (2004’te suikasta kurban gitti) tarafından bilinmeyen bir yerde tedavi edildi.