Sudan’ın Darfur bölgesindeki iç çatışma giderek şiddetleniyor

Aralık 2019’da el-Cuneyna şehrinde bir mülteci kampında yaşanan şiddet olayları (AP)
Aralık 2019’da el-Cuneyna şehrinde bir mülteci kampında yaşanan şiddet olayları (AP)
TT

Sudan’ın Darfur bölgesindeki iç çatışma giderek şiddetleniyor

Aralık 2019’da el-Cuneyna şehrinde bir mülteci kampında yaşanan şiddet olayları (AP)
Aralık 2019’da el-Cuneyna şehrinde bir mülteci kampında yaşanan şiddet olayları (AP)

Şiddet eylemleri, Batı Darfur’daki el-Cuneyna şehrinde iki gündür devam ediyor. Görgü tanıklarına göre şehrin sokaklarında onlarca kişi ölürken çok sayıda kişi de yaralandı. Ayrıca şehrin her alanında kurşun sesleri duyulmaya devam ediyor.
Eylemler, Birleşmiş Milletler (BM) Afrika Birliği Darfur Misyonu’nun (UNAMID) ülkeyi terk etmesi ve sıkıntılardan mustarip olan bölgedeki faaliyetlerinin durdurulması sonrasında ilk kez bu düzeye ulaştı. Sudan Resmi Haber Ajansı’na (SUNA) göre resmi istatistikler, ölü sayısının 17 Ocak itibariyle 83’e ve yaralı sayısının da 97’ye ulaştığını gösterdi.
Bir görgü tanığı, 17 Ocak’ta telefon aracılığıyla Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, gruplar arasındaki çatışmaların dün akşama kadar devam ettiğini ve yetkililer tarafından uygulanan sokağa çıkma yasağının geçen cumartesi günü ihlal edilmesinin ardından şehrin çeşitli yerlerinde silah sesleri duyulduğunu belirtti. Görgü tanığı, şehrin pazarlarının da geniş çapta sabotaj, yağmalama ve ateşe verme olaylarına sahne olduğunu dile getirdi.
Görgü tanığı İnam Muhammed, 17 Ocak’a kadar ölü sayısının 100’ü aştığını ve sayılmayan çok sayıda ceset bulunduğunu belirtti. Tıbbi makamların, yaralılara yardım ve sağlık hizmeti sunma konusunda büyük zorluklarla karşılaştığı da ifade edildi.
SUNA, şehirde 2 kişi arasında çıkan kavga nedeniyle 2 kişinin öldüğünü ve birkaç kişinin de yaralandığını duyurdu. Ancak görgü tanıkları, tartışmanın şehirdeki iki etnik grup arasında şiddetli çatışmalara dönüştüğünü açıkladı.
Sudan Merkezi Doktorlar Komitesi, 17 Ocak’ta yaptığı açıklamada, “El-Cuneyna’da cumartesi günkü kanlı olaylar sonucu ilk bilgilere göre 48 kişi hayatını kaybetti, 97 kişi yaralandı” ifadelerine yer verdi. Komite, ölü ve yaralı sayısında artış beklendiğine dikkati çekti.
Şiddet eylemlerinin mağdurlarına ilişkin haber yapan meslek komitesi, çatışmaların devam ettiği bölgelerde ‘sağlık tesislerini güvence altına almak, ulaşım araçları sağlamak, sağlık personeli eksikliğini gidermek ve personellerin yaralılara ulaşmalarını sağlamak’ için hükümete acil bir çağrı yaptı.
Bölgedeki avukatların üye olduğu bir sendika olan ‘Darfur Avukatları’ heyeti, el-Cuneyna’nın tanık olduğu durumu ‘üzücü olaylar’ olarak nitelendirdi. Darfur’da silahsızlanma faaliyetlerinin hızlanması, devletin prestijinin genişletilmesi ve failin tutuklandığı, ancak yandaş grupların ‘etnik kavgalara’ dönüştürdüğü normal bir suçtan kaynaklanan olayların soruşturulması çağrısında bulundu. Heyet, şehirde panik havası yayılmasını, Kirindag bölgesinin kuşatılmasını, insan hakları ihlallerinin yapılmasını ve yağma faaliyetlerinin yürütülmesini kınadı.
Başbakan Abdullah Hamduk, geçen cumartesi günü Başsavcı Tac es-Sir el-Hıbir başkanlığındaki bir heyeti, güvenlik ve askeri kurum temsilcileriyle birlikte ‘olayları araştırmak, gerekli talimatları vermek ve çatışmaları kontrol altına almak’ için el-Cuneyna şehrine göndermek üzere acil bir karar yayınladı.
Yetkililer, şiddet eylemlerinin bir sonucu olarak süresiz şekilde sokağa çıkma yasağı ilan etti ve güvenlik güçlerine de yasa ihlallerini çözmek amacıyla güç kullanma yetkisi verdi.
2003 yılından bu yana Darfur bölgesi, devrik lider Ömer el-Beşir’e bağlı hükümet güçleri ve yerel silahlı isyancı hareketler arasında çatışmalara tanık oluyor. Çatışmalarda yaklaşık 300 bin yaşamını yitirdi ve 2,5 milyondan fazla kişi yerinden edildi.
BM, ülkede, Afrika Birliği ile arasında ortak bir misyon olarak bilinen ve UNAMID kısaltmasıyla tanınan, dünyadaki en büyük barışı koruma misyonlarından birini kurdu. Ancak BM Güvenlik Konseyi (BMGK), Beşir’in devrilmesinden sonra iktidarı ele geçiren geçiş hükümetinin geçen Ekim ayında silahlı hareketlerle bir barış anlaşması imzalaması sonrasında, bu Ocak ayından itibaren misyonun görevini sonlandırma kararı aldı.
Sudan hükümeti ve silahlı hareketler arasında imzalanan anlaşma, bölgedeki BM barışı koruma güçlerine alternatif bir güç olarak, barışı koruma görevlerini yürütmek ve sivilleri korumak için hükümet güçleri ve ‘Darfur’da Barışı Sürdürmek için Ulusal Kuvvetler’ adını taşıyan hareketlerden ortak bir kuvvet oluşturulmasını sağladı.



BM raporu: Batı Şeria'daki yerleşim faaliyetleri 2017'den bu yana en yüksek seviyesine ulaştı

İsrail Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, Batı Şeria'daki Ma'ale Adumim yerleşiminin genişletilmesine ilişkin bir haritayı gösteriyor (AFP)
İsrail Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, Batı Şeria'daki Ma'ale Adumim yerleşiminin genişletilmesine ilişkin bir haritayı gösteriyor (AFP)
TT

BM raporu: Batı Şeria'daki yerleşim faaliyetleri 2017'den bu yana en yüksek seviyesine ulaştı

İsrail Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, Batı Şeria'daki Ma'ale Adumim yerleşiminin genişletilmesine ilişkin bir haritayı gösteriyor (AFP)
İsrail Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, Batı Şeria'daki Ma'ale Adumim yerleşiminin genişletilmesine ilişkin bir haritayı gösteriyor (AFP)

AFP'nin dün gördüğü BM Genel Sekreteri'nin raporuna göre, İsrail'in işgal altında bulunan Batı Şeria'daki yerleşim genişlemesi, BM'nin 2017'de izlemeye başlamasından bu yana 2025'te rekor seviyeye ulaştı.

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, Güvenlik Konseyi üyelerine gönderdiği belgede, "İşgal altındaki Batı Şeria'da, Doğu Kudüs de dahil olmak üzere, İsrail yerleşimlerinin devam eden genişlemesini kınıyorum. Bu durum gerilimleri körüklemeye, Filistinlilerin topraklarına erişimini engellemeye ve bağımsız, demokratik, bütünleşik ve tam egemen bir Filistin devletinin kurulma olasılığını tehdit etmeye devam ediyor" ifadelerini kullandı.

İsrail'in 1967'de işgal edip ilhak ettiği Doğu Kudüs'te yaklaşık üç milyon Filistinli yaşıyor; bunların yanı sıra Birleşmiş Milletler'in uluslararası hukuka göre yasadışı saydığı yerleşim yerlerinde de yaklaşık 500 bin İsrailli bulunuyor.

Batı Şeria'daki yerleşim faaliyetleri hem sağcı hem de solcu çeşitli İsrail hükümetleri döneminde devam etmiştir.

Bu yerleşim faaliyetleri, özellikle 7 Ekim 2013'te Hamas'ın güney İsrail'de gerçekleştirdiği benzeri görülmemiş saldırının ardından Gazze'de savaşın başlamasından bu yana, mevcut hükümetin döneminde önemli ölçüde yoğunlaştı.


Abbas, İsrail'in Gazze Şeridi'ni ayırma veya yeniden işgal etme planlarını reddetti

Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas (Reuters)
Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas (Reuters)
TT

Abbas, İsrail'in Gazze Şeridi'ni ayırma veya yeniden işgal etme planlarını reddetti

Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas (Reuters)
Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas (Reuters)

Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas dün yaptığı açıklamada, Filistin Yönetimi'nin İsrail'in Gazze Şeridi'ni Kudüs de dahil olmak üzere Batı Şeridi'nden ayırma veya Şeridi yeniden işgal etme ya da herhangi bir bölümünü ilhak etme planlarını kabul etmeyeceğini belirtti.

Şu anda İtalya'yı ziyaret eden Abbas, Gazze Şeridi'nde güvenlik veya askeri çözümlerin olmadığını, Şeridin Filistin devletinin ayrılmaz bir parçası olduğunu vurguladı.

Filistin Haber Ajansı, Abbas'ın İtalyan Dışişleri Bakanı'na işgal altındaki Filistin topraklarındaki son gelişmeler, Gazze Şeridi'ndeki ateşkesin güçlendirilmesi çabaları ve Başkan Donald Trump'ın planının ikinci aşamasının uygulanması hakkında bilgi verdiğini bildirdi. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre bu aşama, Hamas yönetiminin sona erdirilmesi, İsrail'in çekilmesi, yeniden yapılanma ve yerinden edilmenin önlenmesini içeriyor.


Suriye'nin güneyindeki Dera kırsalında meydana gelen patlamada 33 kişi yaralandı

Dera ve Süveyda arasındaki otoyolda gıda malzemeleri yüklü kamyonlardan oluşan bir konvoy (AP)
Dera ve Süveyda arasındaki otoyolda gıda malzemeleri yüklü kamyonlardan oluşan bir konvoy (AP)
TT

Suriye'nin güneyindeki Dera kırsalında meydana gelen patlamada 33 kişi yaralandı

Dera ve Süveyda arasındaki otoyolda gıda malzemeleri yüklü kamyonlardan oluşan bir konvoy (AP)
Dera ve Süveyda arasındaki otoyolda gıda malzemeleri yüklü kamyonlardan oluşan bir konvoy (AP)

Güney Suriye'deki Dera vilayetinin sağlık müdürlüğü dün yaptığı açıklamada, Dera kırsalının batısındaki Abidin kasabasında bir düğün merasimi sırasında meydana gelen ve kaynağı bilinmeyen patlamada 33 kişinin yaralandığını duyurdu.

Dera Sağlık Müdürü Ziyad el-Mehamid, yaralılar arasında çocukların da bulunduğunu söyledi.

Dera Ulusal Hastanesi 19, Tafas Ulusal Hastanesi 6 ve el-Şecere kasabasındaki sağlık merkezi 8 yaralıyı tedavi altına aldı.

Abidin kasabası sakinleri Alman Basın Ajansı'na (DPA) şunları söyledi: “Ne olduğunu bilmiyoruz. Patlayıcı bir cihaz mıydı yoksa bir top mermisi miydi? Bazıları düğün kutlaması sırasında patlayan bir el bombası olduğunu söyledi ve çoğunluğu çocuk olmak üzere yüzlerce insan toplanmıştı.”

Suriye medyası, İsrail ordusuna ait bir devriyenin batı Dera kırsalındaki patlama bölgesine doğru ilerlediğini bildirdi, ancak daha fazla ayrıntı vermedi.

Bu arada, Suriye devlet televizyonu, güneydeki Süveyda vilayetinde silahlı grupların el-Mezra kasabasında İç Güvenlik Güçlerine ait bir aracı silahlı insansız hava aracıyla (SİHA) hedef aldığını bildirdi.

Bir güvenlik kaynağı televizyon kanalına, "isyancı grupların bombardımanı ateşkes anlaşmasının ihlali anlamına geliyor ve güvenlik güçleri bu ihlallere kararlı bir şekilde karşılık verecektir" ifadelerini kullandı.