Uluslararası arenadan ABD’nin Fas’ın Sahra egemenliğini tanıma kararına destek

Faslı ve ABD’li yetkililer geçen ay Dakla’da buluştular. (AFP)
Faslı ve ABD’li yetkililer geçen ay Dakla’da buluştular. (AFP)
TT

Uluslararası arenadan ABD’nin Fas’ın Sahra egemenliğini tanıma kararına destek

Faslı ve ABD’li yetkililer geçen ay Dakla’da buluştular. (AFP)
Faslı ve ABD’li yetkililer geçen ay Dakla’da buluştular. (AFP)

ABD Başkanı Joe Biden’a ‘ABD’nin Fas’ın Sahra üzerindeki tam egemenliğini tanıma kararına’ siyasi liderler ve çeşitli ülkelerden yetkililer de dahil olmak üzere uluslararası arenadan destek mesajı geldi. Yapılan açıklamalarda Fas’ın özerklik girişiminin çatışmaya kalıcı yegane çözümü temsil ettiği vurgulandı.
Eski İtalya Dışişleri Bakanı, ABD ve İsrail’in eski Büyükelçisi Giulio Terzi, Twitter üzerinden şu paylaşımda bulundu:
“Sayın Başkan, hükümet başkanları, bakanlar, seçilmiş ve eski milletvekilleri olarak bizler, ABD’nin Fas’ın tüm Sahra toprakları üzerindeki tam egemenliğini tanıma kararından duyduğumuz memnuniyeti ifade etmek için size yazmaktan onur duyuyoruz.”
Bu davet, kısa sürede 25 ülkeden 250 imza topladı. İmza atan ülkeler şöyle sıralandı:
İtalya, Arjantin, Ermenistan, Belçika, Bulgaristan, Kanada, Şili, Kolombiya, Danimarka, Dominik Cumhuriyeti, Çek Cumhuriyeti, El Salvador, Estonya, Finlandiya, Fransa, Yunanistan, Guatemala, Honduras, Macaristan, İrlanda, Paraguay, Peru, Saint Lucia, Sırbistan ve İspanya.
Ayrıca Avrupa Parlamentosu üyeleri ile Kıta’nın önde gelen şehirleri ve belediyelerinin belediye başkanları da imza atan yetkililer arasında yer aldı.
İmza atanlar arasında eski Çek Cumhurbaşkanı Vaclav Klaus, eski Guatemala Devlet Başkanı Jimmy Morales, eski Bulgaristan Başbakanı Georgi Bliznaşki, Birleşmiş Milletler Batı Sahra’daki Referandum Misyonu (MINURSO) eski üyesi Stephan Todorov Davidov ve hala görevde olan çok sayıda milletvekili ve senatör de bulunuyor.
Söz konusu mesaja İmza atanlar, ABD’nin kararının ‘bu çatışmayı çözecek siyasi sürecin yeni bir ruha ihtiyaç duyduğu bir vakitte’ geldiğini belirttiler. Söz konusu yetkililer, özerkliğin Afrika ve tüm dünyada barış, istikrar ve refah için gerçek bir mekanizma teşkil ettiğini, ‘Cezayir’deki Tindouf kamplarında yaşayanların acılarını sona erdirmenin, uzlaşı sağlamanın ve stratejik bir bölgede kalıcı barışı ve istikrarı sağlamanın tek yolu’ olduğunu dile getirdiler.
Açıklamada şu ifadeler kullanıldı:
“ABD’nin Sahra’daki bölgesel anlaşmazlığa çözüm bulmak için tek dayanak olarak özerklik girişimini tanıma kararını yalnızca tebrik edebiliriz. Çünkü bunun, Birleşmiş Milletler (BM) tarafından yürütülen siyasi süreci nihai çözüme doğru yönlendirmek için gerçek ufuklar açtığına inanıyoruz.”
Yetkililer, ABD’nin, Joe Biden başkanlığında, Fas’ın özerklik girişimine verdiği sürekli destek sayesinde Sahra meselesini adil ve kalıcı bir çözüme doğru ilerletmeye devam edeceğine inandıklarını ifade ettiler.
Farklı siyasi eğilimlere sahip bu isimlerin açıklamasının devamında şu ifadeler kullanıldı:
“Mevcut çıkmazın süresiz olarak uzamasına neden olabilecek sonuçlar ve ‘Afrika Kıtası, hatta Avrupa-Akdeniz havzasının istikrarıyla yakından ilgili olarak’ genellikle son derece stratejik bir bölgede silahlı milisler tarafından yürütülen istikrarı bozucu eylemler karşısında endişe duyuyoruz.”
Açıklamaya imza atanlar, Fas Sahrası’nın her alanda tanık olduğu atılımdan ve onurlu insani gelişme kaydetme düzeyinden duydukları memnuniyeti dile getirdiler. Söz konusu yetkililer, bu konumun Kral 6. Muhammed’in 2015 yılında başlattığı ve 8 milyar dolarlık bir bütçe ayırdığı güney bölgeleri için yeni kalkınma modeli sayesinde gerçekleştiğini vurguladılar.
Yetkililer, istihdam ve refah sağlayan bu gelişmenin, ‘çeşitli ekonomik, tarım, sanayi ve turizm projelerini de ihmal etmeden, hastaneler, kentsel hazırlık, hizmetler ve eğitim kurumları da dahil altyapı düzeyinde’ somut olduğunu belirttiler.
Mesajı imzalayanlar, söz konusu adımın gelişen demokratik yerel yönetim ile paralel şekilde ilerlediğini belirterek, Fas tarihinde ilk defa 2015 yılında, Sahra’nın her iki yakasında düzenlenen ilk bölgesel seçimlerde en yüksek katılım oranına tanık olunduğuna dikkat çektiler.
Mesajda ayrıca şu ifadelere yer verildi:
“Bugün, aralarında eski bir Polisario sorumlusunun da bulunduğu iki Sahra yetkilisi, özgür ve şeffaf seçimler yoluyla bölgedeki iki bölgesel konseye başkanlık ediyor. Bu seçilmiş temsilciler, vatandaşların beklentilerine cevap vererek, devletle sözleşmeli bir çerçeve içinde kendi paylarına kalkınma projeleri önerir, oylar ve uygularlar.”
Mesajda, söz konusu tedbirin ‘bölgesel yasama, yürütme ve yargı organlarının oluşturulmasıyla Fas egemenliği çerçevesinde özerklik verilebilecek yönetime başlangıç niteliğinde’ olduğu vurgulandı. Atılan 250 imzanın sahipleri, “Uzlaşmaya dayalı gerçekçi, uygulanabilir ve sürdürülebilir bir siyasi çözüm olarak, ABD’nin yanı sıra artan sayıda ülkenin özerklik girişimine destek vermesinin bir tesadüf olmadığına inanıyoruz” açıklamasında bulundular. Mesajda, bazı BM temsilcilerinin de ‘Sahra’nın bağımsızlığının, gerçekçi bir seçenek olmadığı sonucuna vardıkları belirtildi.
Mesajda imzası bulunanlar, ABD’nin Sahra’da Layun ve Dakla şehirlerinde konsolosluk temsilcilikleri açmaya karar veren diğer 20 ülkenin arasına katılmasından duydukları memnuniyeti dile getirdiler. Yetkililer karar hakkında da şunları aktardılar:
“Bu, sadece Fas’ın bölge üzerindeki egemenliğinin tanınması anlamına gelmiyor. Aynı zamanda Fas’ın ‘Avrupa ile Afrika arasında tarihi bir bağ olduğu’ ve tüm dünyadan yatırımcıların yararına birçok fırsat taşıyan bölgesel bir ekonomik kutup olarak rolünün tanındığı anlamına da geliyor” dedi.
Mesajda ayrıca Fas, İsrail ve ABD arasında imzalanan üçlü anlaşmaya dikkat çekildi. ‘Fas’ın tarihsel olarak bölgede barışı teşvik etmede oynadığı rol uyarınca’, bu anlaşmanın Ortadoğu’da barış şansını artıracağı vurgulandı.



Burhan, Sudan hükümetinin ‘sivil-demokratik geçiş ve ulusal uzlaşıya varma’ konusundaki kararlılığını yineledi

Güney Kordofan eyaletinde yerlerinden edilmiş insanlar için kurulan bir kamptaki Sudanlı çocuklar (Arşiv - Reuters)
Güney Kordofan eyaletinde yerlerinden edilmiş insanlar için kurulan bir kamptaki Sudanlı çocuklar (Arşiv - Reuters)
TT

Burhan, Sudan hükümetinin ‘sivil-demokratik geçiş ve ulusal uzlaşıya varma’ konusundaki kararlılığını yineledi

Güney Kordofan eyaletinde yerlerinden edilmiş insanlar için kurulan bir kamptaki Sudanlı çocuklar (Arşiv - Reuters)
Güney Kordofan eyaletinde yerlerinden edilmiş insanlar için kurulan bir kamptaki Sudanlı çocuklar (Arşiv - Reuters)

Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı ve Ordu Komutanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan, Sudan hükümetinin sivil demokratik bir geçiş yapma ve ulusal uzlaşı sağlama konusundaki kararlılığını yineledi.

Sudan resmi haber ajansı SUNA’nın Sudan Dışişleri Bakanlığı Avrupa ve Amerika İşleri Direktörü Büyükelçi Nuruddaim Abdulkadir'den aktardığına göre Burhan'ın açıklamaları, Birleşik Krallık Dışişleri Bakanlığı Afrika Genel Müdürü Harriet Matthews ile Birleşik Krallık'ın Sudan Özel Temsilcisi Richard Crowder'ın da hazır bulunduğu görüşmesi sırasında gerçekleşti.

Abdulkadir yaptığı basın açıklamasında, görüşmede ülkedeki genel gelişmelerin yanı sıra Sudan hükümetinin barış, istikrar, savaşın sona erdirilmesi ve sivil demokratik geçiş yolundaki vizyonunun ele alındığını söyledi. Abdulkadir, “Egemenlik Konseyi Başkanı, Sudan hükümetinin sivil ve demokratik geçişi sağlama ve ulusal uzlaşıya varma konusundaki kararlılığını ve insani yardımların yararlanıcılara ulaştırılması için gerekli tüm kolaylıkları sağlamaya hazır olduğunu yineledi” dedi.

Abdulkadir, Birleşik Krallık'ın ‘Sudan'ın egemenliğini ve toprak bütünlüğünü destekleyen; Sudan'ın güvenliğini ve birliğini tehdit eden paralel bir hükümetin kurulduğunu ilan etmesini reddeden’ tutumunu övdü.

Abdulkadir, İngiliz tarafına ‘Sudan hükümetinin barışa ulaşma çabaları, Sudan'ın sorunlarıyla ilgili olarak Londra'da düzenlenecek konferansa ilişkin vizyonu ve Sudanlıların katılım çemberini genişletmenin önemi hakkında bilgi verildiğini’ söyledi.

cdfgtrh
Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı ve Ordu Komutanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan Port Sudan'da (AFP)

Harriet Matthews ise ülkesinin Sudan'da barışa verdiği desteği yineleyerek şunları söyledi: “Birleşik Krallık barışa giden her yolun sağlanmasında önemli bir rol oynayacaktır. Hızlı Destek Kuvvetleri’ni (HDK) destekleyen paralel bir hükümetin kurulmasından derin endişe duyuyoruz. Sudan'da kalıcı bir barış istiyorsak bunun için Sudan topraklarının birliği ve bütünlüğü gerekir.”

Görüşmenin olumlu geçtiğini belirten Matthews, ‘savaşı sona erdirmek için barışçıl koşullar yaratma çabalarına ve ülkesinin Sudan'da savaşı sona erdirmek için bir barış alanı yaratmayı tartışmak üzere Londra'da uluslararası topluma ev sahipliği yapma rolüne değindiğini’ kaydetti.

dsfvegrthy
Sudan'ın Maravi kentinde savaş nedeniyle yerlerinden edilenlere yemek ve ilaç bağışında bulunmak üzere yerel bir insani yardım kuruluşu tarafından kurulan alanda yiyecek alan Sudanlılar (AFP)

Görüşmede ayrıca, ‘Sudanlıların insani ve temel ihtiyaçlarının sınır kapılarından sağlanması’ konusuna da değinildiğini belirten Matthews, Birleşik Krallık'ın ‘ihtiyaç sahiplerine yardım sağlanmasında rol oynayacağını’ kaydetti. Matthews, Adre Sınır Kapısı üzerinden insani yardımların ulaştırılmaya devam edilmesinden övgüyle söz etti.