Hong Kong polisi dün, geçen yaz gerçekleşen ön seçimlerle bağlantılı olarak demokrasi yanlısı hareket içinde yer alan elli kadar aktivisti “hükümeti devirmekle” ile suçladı.
Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığı habere göre, Çin’de uygulanan katı ulusal güvenlik yasası uyarınca bugüne kadar suçlanan en büyük muhalif gruptan Ocak ayından itibaren Hong Kong'daki tanınmış muhalefet isimler de dahil olmak üzere toplamda 55 kişi yapılan baskınlar sonucu tutuklandı.
Polisten yapılan açıklamada, 2019'da şehirde aylarca süren sarsıcı protestolara mukabil Pekin hükümetinin Hong Kong'a dayattığı Ulusal Güvenlik Yasasında belirtilen "yıkıcı eylemde bulunmak için komplo kurmak" iddiasıyla 47 kişinin yargılanacağını duyuruldu.
AB dün, konuy ilişkin ciddi endişelerini dile getirerek, Hong Kong'daki AB ofisinden, "Bu suçlamalar, meşru siyasi çoğunluğun artık Hong Kong'da hoşgörüyle karşılanmayacağını gösteriyor," açıklaması yapıldı. Eski İngiliz kolonisi Hong Kong 1997'de Çin'e devredilmesinden bu yana en kötü siyasi krizini yaşıyor.
Çin geçen yıl, teorik olarak kendine bağlı bu yarı özerk bölgedeki gücünü pekiştirmek için bazı hamleler başlatmıştı. Çin’in bu tutumu Haziran 2020'nin sonunda Hong Kong Yasama Konseyi'nde tartışılmadan kabul edilen yeni yasayla bariz bir şekilde kenidini göstermişti. Yasa müebbet hapisle cezalandırmaya kadar varan sabotaj, ayrılıkçılık, terörizm ve yabancı güçlerle gizli anlaşma olmak üzere dört tür suç türünü kapsamına alıyor.
Sanıklar ise James To ve Claudia Mo gibi eski milletvekillerinden akademisyenlere, avukatlardan, sosyal hizmet uzmanlarına ve Joshua Wong gibi birçok genç aktiviste kadar çok geniş bir muhalefet yelpazesini temsil ediyor. Polis, suçlamaların 23-64 yaşları arasındaki 39 erkek ve 8 kadın hakkında olduğunu söyledi. Bu isimlerin en ünlülerinden biri olan Joshua Wong, 2019'da protestolara katılmaktan suçlu bulunmasından dolayı şu an cezaevinde. Ayrıca tutuklananlar arasında olan ve Hong Kong’da yaşayan Amerikan vatandaşı bir avukata ise herhangi bir suçlama yöneltilmedi.
47 aktivist, Temmuz ayında 600 bin kişinin katılımıyla gerçekleşen ön seçimlere katılmıştı. Eylül 2019’ da yapılması planlanan seçimler ise koronavirüs nedeniyle bir yıl ertelendi. Muhalefet 2019’ da yapılan yerel seçimleri kazandı.
Fakat bu ön seçimleri tehlikeli provokasyon ve şehir yönetimini devirme girişimi olarak nitelendiren Çin hükümeti, kampanyanın Ulusal Güvenlik Yasasınca sabotaj olarak değerlendirileceği uyarısında bulundu. Akabinde ise yetkililer, ertelenen Eylül seçimlerinde çoğunun adaylıklarını düşürerek onları seçim dışı bıraktı. Pekin’in ön seçimleri tanımama konusundaki tutumundan hareketle eleştirmenler Hong Kong'da herhangi bir muhalefet biçiminin artık yasadışı olduğu anlamına geldiğini düşünüyorlar.
Protestolar sonrasında polisin uygulamalarını izlemek üzere Hong Kong hükümeti tarafından kısa süreliğine gözlemci ve danışman olarak atanan İngiliz akademisyen Clifford Stott dün paylaştığı tweette Pazar günü için "demokratik sürece katılımın suç haline geldiği gün" ifadesini kullandı.
Batılı ülkeler ise, Pekin hükümetini Hong Kong’un yönetimini devraldıktan sonra "bir ülke, iki sistem" ilkesi kapsamında vaat ettiği özgürlükleri kaldırmakla suçluyor.
Hong Kong, ön seçimlere katıldıkları için onlarca kişiyi hükümeti devirmekle suçladı
Avrupa Birliği, siyasi çoğulculuğun kısıtlanmasına ilişkin "büyük endişesini" dile getirdi.
Hong Kong, ön seçimlere katıldıkları için onlarca kişiyi hükümeti devirmekle suçladı
لم تشترك بعد
انشئ حساباً خاصاً بك لتحصل على أخبار مخصصة لك ولتتمتع بخاصية حفظ المقالات وتتلقى نشراتنا البريدية المتنوعة