Prens Hamza, üvey kardeşi Kral 2. Abdullah’a bağlılık yemini etti

Kral 2. Abdullah, Kraliçe Nur ve Kraliçe Rania’nın 2012’de Prens Hamza’nın Prenses Basma ile düğününde çekilmiş bir fotoğrafı (AFP)
Kral 2. Abdullah, Kraliçe Nur ve Kraliçe Rania’nın 2012’de Prens Hamza’nın Prenses Basma ile düğününde çekilmiş bir fotoğrafı (AFP)
TT

Prens Hamza, üvey kardeşi Kral 2. Abdullah’a bağlılık yemini etti

Kral 2. Abdullah, Kraliçe Nur ve Kraliçe Rania’nın 2012’de Prens Hamza’nın Prenses Basma ile düğününde çekilmiş bir fotoğrafı (AFP)
Kral 2. Abdullah, Kraliçe Nur ve Kraliçe Rania’nın 2012’de Prens Hamza’nın Prenses Basma ile düğününde çekilmiş bir fotoğrafı (AFP)

Ürdün Kralı 2. Abdullah, amcası eski Veliaht Prens Hasan bin Talal’ın Kraliyet ailesindeki gerginliğin son bulması için Prens Hamza ile görüşmesine karar verdi.
Kraliyet Divanı tarafından dün akşam Twitter üzerinden yapılan açıklamada, Kral 2. Abdullah’ın aldığı karar çerçevesinde Prens Hasan bin Talal’ın Prens Hamza ile görüştüğü ve Prens Hamza’nın üvey kardeşi Kral 2. Abdullah’a sadakat yemini ettiği bildirildi.
Açıklamaya göre, Prens Hamza, Prens Hasan ile yaptığı görüşmenin ardından bir mektup kaleme aldı.
Ürdün’ü ve ulusal çıkarlarını koruma çabalarında Kral’ın yanında olduğunu vurgulayan Prens Hamza mektubunda şu ifadeleri kullandı;
“Ulusal çıkar her şeyden önce gelmeli. Hepimiz Ürdün’ü ve ulusal çıkarlarını koruma, Ürdün halkı için en iyisini sağlama çabalarında Kral’ın arkasında durmalıyız. Son iki gün yaşanan olayların ışığında, kendimi Kral’ın emrine verdim ve her zaman miraslarına sadık olarak ataların anlaşmasına bağlı kalacağımı tekrar teyit ediyorum. Kendimi Kral’ın ellerine bırakıyorum. Ürdün Haşimi Krallığı’nın anayasasına bağlı kalacağım. Kral ve Veliaht Prense her zaman yardım edip destek vereceğim. Allah buyurdu: “Ey iman edenler! Allah’a itaat edin, Peygamber’e ve sizden olan yöneticilere itaat edin. Bir konuda anlaşmazlığa düşerseniz, Allah’a ve ahiret gününe iman ediyorsanız onu Allah’a ve Peygamber’e götürün. Bu daha hayırlı ve sonuç bakımından da daha güzeldir.”
Merhum Kral Hüseyin’in kardeşi olan Prens Hasan, 1965-1999 yılları arasında Veliaht Prens görevini üstlendi. Şubat 1999’da Kral Hüseyin’in ölümünden hemen önce Prens Abdullah’ın tahtın varisi seçilmesinden sonra görevinden ayrıldı.
Şarku’l Avsat’a konuşan bilgili kaynaklara göre, Kraliyet ailesinden arabulucular daha önce de Prens Hamza’yı siyasi sisteme olan muhalefeti ve sürekli eleştirisinden vazgeçirmek için görüştü, ancak Prens geri adım atmadı.
Ürdün Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Eymen es-Safadi, geçtiğimiz Pazar günü düzenlediği basın toplantısında, Ürdün Kralı’nın meseleyi aile içerisinde çözmek, Ürdünlülerin güvenliğini bozmayı amaçlayan ve Haşimi ailesinin geleneklerinden ve değerlerinden bir kopuşu temsil eden bu faaliyetlerden kendisini caydırmak için Prens Hamza ile doğrudan görüşmeyi planladığını vurguladı.
Safadi, yürütülen soruşturmalarda ülkenin güvenliğini sarsacak adımları atmak üzere en uygun zamanı belirlemek için yabancı taraflarla yapılanlar da dahil olmak üzere girişimler ve görüşmeler yapıldığının tespit edildiğini bildirdi.
Safadi’nin ifadelerine göre ön soruşturmaların, bu faaliyetlerin ve girişimlerin doğrudan ülkenin güvenliğine ve istikrarına zarar verecek boyuta ulaştığını ortaya koymasının ardından güvenlik birimleri, bu soruşturmalar ışığında Ürdün Kralı 2. Abdullah’a, bu faaliyetlerin ve bundan sorumlu olan kişilerin yasal gerekliliği yerine getirmek üzere Devlet Güvenlik Mahkemesi’ne sevk edilmelerine yönelik tavsiyelerini sundu.
Bakan, soruşturma sonucuna göre uzun bir süredir eski Veliaht Prens Hamza bin Hüseyin, Kraliyet ailesi üyesi Şerif Hasan bin Zeyd ve Basım İbrahim Avadallah’ın yanı sıra diğer kişilerin faaliyetlerinin vatanın güvenlik ve istikrarını hedef aldığını söyledi.
Ürdün anayasası, Kraliyet aile üyelerinin siyasi faaliyetlerini yasaklarken, Kral 2. Abdullah’ın üvey kardeşi Prens Hamza, son yıllarda siyasi sisteme sert eleştiriler yönelterek muhalif bir yaklaşım sergiliyordu.
Prens Hamza’nın Kral’a sadakat yemini etmesi, yaklaşık 16 kişiyi kapsayan soruşturma dosyasının tamamlanmasını engellemeyecek.



Suriye yetkilileri, Kayıp Kişiler Ulusal Komisyonu'nun kurulduğunu duyurdu

Gözaltına alınanların ve diğer kayıp kişilerin akıbeti, Suriye'deki çatışmanın en korkunç sonuçlarından biri olmaya devam ediyor (AFP)
Gözaltına alınanların ve diğer kayıp kişilerin akıbeti, Suriye'deki çatışmanın en korkunç sonuçlarından biri olmaya devam ediyor (AFP)
TT

Suriye yetkilileri, Kayıp Kişiler Ulusal Komisyonu'nun kurulduğunu duyurdu

Gözaltına alınanların ve diğer kayıp kişilerin akıbeti, Suriye'deki çatışmanın en korkunç sonuçlarından biri olmaya devam ediyor (AFP)
Gözaltına alınanların ve diğer kayıp kişilerin akıbeti, Suriye'deki çatışmanın en korkunç sonuçlarından biri olmaya devam ediyor (AFP)

Suriye yetkilileri dün, Beşşar Esed'in devrilmesinden beş ay sonra, “binlerce” kayıp ve zorla kaybedilen kişinin akıbetini ortaya çıkarmakla görevli bir ulusal komisyonun kurulduğunu duyurdu.

Kurumun oluşturulması, Cumhurbaşkanı Ahmed al-Shara'a tarafından imzalanan bir kararname ile gerçekleşti. Kararnamede, “Suriye'de kaybolan binlerce kişinin akıbetinin ortaya çıkarılması ve ailelerine adalet sağlanması” amacıyla “Kayıp Kişiler Ulusal Komisyonu” kurulduğu ve komisyonun “zorla kaybedilen ve kaybolan kişilerin akıbetini araştırmak, ortaya çıkarmak, vakaları belgelemek, ulusal bir veri tabanı oluşturmak, ailelerine hukuki ve insani destek sağlamak” ile görevlendirildiğini belirtti.

Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre kararnamede, komisyon başkanlığına Muhammed Rıza Celhi'nin atandığı, komisyonun en geç 30 gün içerisinde çalışma grubu oluşturması ve iç tüzüğü hazırlamasıyla görevlendirildiği belirtildi.