Irak’taki yolsuzluk Kovid-19 tedavilerini etkiliyor

Irak’taki yolsuzluk Kovid-19 tedavilerini etkiliyor
TT

Irak’taki yolsuzluk Kovid-19 tedavilerini etkiliyor

Irak’taki yolsuzluk Kovid-19 tedavilerini etkiliyor

Irak’ta dün (Salı) 6 binden fazla yeni tip koronavirüs (Kovid-19) vakası kaydedilirken, görünüşe göre Irak’ta yıllar süren yolsuzluklar, devletin kurum ve kuruluşlarında çalınmadık kapı bırakmayarak, Irak makamlarının ücretsiz olarak sağladığı Kovid-19 tedavisine kadar ulaştı.
Irak Dürüstlük Komisyonu dün yaptığı açıklamada, Ninova Valiliği’nde koronavirüs hastalarının tedavisine tahsis edilen bir devlet hastanesinde, hastaların tedavisinde enjeksiyon yolu ile uygulanan ilaçları zimmetine geçirmesi sebebiyle bir eczacı asistanının tutuklandığını açıkladı.
Komisyon, mahkeme kararıyla gerçekleştirilen tutuklamaya ilişkin, “Komisyonun Soruşturma Müdürlüğü’nden bir ekip, Ninova’da koronavirüs hastalarına tedavisi için tahsis edilen el-Şifa Hastanesi’nde bir çalışanı, hastaların tedavisinde kullanılan, her birinin fiyatı 300 ABD doları olmak üzere toplam değeri 178.8 milyon dinarlık ilaçları zimmetine geçirmesi sebebiyle tutukladı” açıklamasında bulundu. Ekibin zanlının evinde bulunan 424 ilacı ve diğer tıbbi malzemeleri ele geçirmeyi başardığı belirtildi.
Komisyon sanığa yönelik ilk soruşturmalarda, evinde ele geçirilen ilaçların daha önce zimmetine geçirmiş olduğu gerçek ilaçlar değil, Sağlık Bakanlığı tarafından onaylanmamış, sahte ilaçlar olduğunun tespit edildiğini açıkladı.
Komisyon, iğnenin yerel pazardaki fiyatının 50 dolar olduğunu ve zanlının zimmetine geçirerek piyasada sattığı, gerçek ilaçların boşluğunu kapatmak için sahte ilaçları hastaneye iade etmek niyetinde olduğunu belirtti.
Irak Sağlık Bakanlığı, koronavirüs vakalarının tedavisinde kullanılmak üzere bakanlık tarafından ithal edilen ilaçların eczanelerde ve özel ilaç dükkanlarında satışına izin vermiyor.
Irak’ta dün 6 bin 3 yeni vakanın kaydedilmesi ile toplam vaka sayısı bir milyon 300 bine yükseldi. Irak, Arap bölgesinde virüsten en çok etkilenen ülkeler arasında ilk sırada yer aldı.
Diğer yandan, Irak Parlamentosu’ndaki Eğitim Komitesi dün, 18 yaş üstü öğrencilere aşı yapılmasına yönelik yeni sağlık planını duyurdu.  Eğitim Komisyonu Başkanı Kusay el-Yasiri Irak haber ajansına yaptığı açıklamada “Komite vaka sayılarının ve aşılama talebinin bu oranda devam etmesi durumunda tüm eğitim aşamaları için devam zorunluluğu olacağını vurguladı” açıklamasında bulundu. Yasiri Sağlık Bakanlığı’nın eğitim ve öğretim kadrosunun yanı sıra 18 yaş üstü öğrencilere aşı yapılmasına yönelik bir sağlık planının olduğunu belirtti. Ortaokul sınavlarının bitmesinin ardından eğitim yılının başlangıç tarihinin belirlenmesi için toplantı düzenleneceğini ve Eğitim Komitesi’nin eğitim yılı başlangıcını Eylül ortası olarak öngördüğünü açıkladı.
Sağlık Bakanlığı 18 Haziran 2021’de, üniversitelere ve okullara Kovid-19 aşısı uygulayan aşı ekiplerinin gönderilmesi için bir plan yapıldığını duyurdu.



El Faşir'in "vahşetin yuvası" olabileceği uyarısı

El Faşir'deki çatışmalardan kaçan insanlar, dün Darfur bölgesinin Tavila bölgesindeki yerinden edilmiş kişilerin kaldığı kampta (AP).
El Faşir'deki çatışmalardan kaçan insanlar, dün Darfur bölgesinin Tavila bölgesindeki yerinden edilmiş kişilerin kaldığı kampta (AP).
TT

El Faşir'in "vahşetin yuvası" olabileceği uyarısı

El Faşir'deki çatışmalardan kaçan insanlar, dün Darfur bölgesinin Tavila bölgesindeki yerinden edilmiş kişilerin kaldığı kampta (AP).
El Faşir'deki çatışmalardan kaçan insanlar, dün Darfur bölgesinin Tavila bölgesindeki yerinden edilmiş kişilerin kaldığı kampta (AP).

Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el Faşir'deki ağır ihlallere dair dehşet verici haberler, BM'nin geçen pazar günü Hızlı Destek Kuvvetleri'nin (HDK) eline geçmeden önce 18 ay süren kanlı bir kuşatmaya maruz kalan şehrin "vahşet yuvası" haline geldiği yönündeki uyarılarının ardından ortaya çıkmaya devam ediyor.

BM'nin araştırma misyonu dün yaptığı açıklamada, el Faşir'in toplu katliamlar, cinsel şiddet ve sivillerin zorla yerinden edilmesi de dahil olmak üzere "sistematik vahşet yuvası" olduğunu belirtti. Uluslararası toplumu, Uluslararası Ceza Mahkemesi ile koordinasyon halinde failleri sorumlu tutacak bağımsız bir yargı organı kurmaya çağırdı.

BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği Sözcüsü Seif Magango dün yaptığı açıklamada, "Siviller ve tutuklular da dahil olmak üzere ölü sayısının yüzlerce olduğunu tahmin ediyoruz," dedi. Magango, yargısız ve toplu infazlarla ilgili tanıklıklardan bahsetti.

Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) de dün yaptığı açıklamada, dünya liderlerini Sudan'daki "ayrım gözetmeyen cinayetleri" durdurmak için acilen harekete geçmeye çağırdı ve sivillerin savaş kurallarının tekrar tekrar ihlal edilmesi nedeniyle "hayal edilemez bir dehşet" içinde olduğunu vurguladı.


ABD Dışişleri Bakanlığı: Suriye'ye yönelik Sezar Yasası yaptırımlarının kaldırılmasını destekliyoruz

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio (AP)
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio (AP)
TT

ABD Dışişleri Bakanlığı: Suriye'ye yönelik Sezar Yasası yaptırımlarının kaldırılmasını destekliyoruz

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio (AP)
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio (AP)

Dışişleri Bakanlığı sözcüsü, Trump yönetiminin, şu anda ABD milletvekilleri tarafından tartışılan Ulusal Savunma Yetkilendirme Yasası aracılığıyla Sezar Yasası kapsamında Suriye'ye uygulanan yaptırımların kaldırılmasını desteklediğini söyledi.

Sözcü, "ABD bölgedeki ortaklarıyla düzenli temas halindedir ve tüm Suriyelilerin barışçıl ve müreffeh bir ülke inşa etme fırsatını destekleyen her türlü yatırım veya angajmanı memnuniyetle karşılamaktadır" ifadelerini kullandı.


Rusya, Trump’ı kızdıran füzeyle Ukrayna’yı vuruyor

İsrail ateşkese rağmen Lübnan'a saldırıları sürdürüyor ve geri çekilme taahhütlerini yerine getirmiyor (Reuters)
İsrail ateşkese rağmen Lübnan'a saldırıları sürdürüyor ve geri çekilme taahhütlerini yerine getirmiyor (Reuters)
TT

Rusya, Trump’ı kızdıran füzeyle Ukrayna’yı vuruyor

İsrail ateşkese rağmen Lübnan'a saldırıları sürdürüyor ve geri çekilme taahhütlerini yerine getirmiyor (Reuters)
İsrail ateşkese rağmen Lübnan'a saldırıları sürdürüyor ve geri çekilme taahhütlerini yerine getirmiyor (Reuters)

Lübnan'da Hizbullah'ın yeniden silahlanması, İsrail'in ülkeye operasyon düzenleme ihtimalini artırıyor.

İsrail ve Arap ülkelerinin istihbarat birimlerindeki yetkililer, kimliklerinin paylaşılmaması şartıyla Wall Street Journal'a (WSJ) konuştu. Hizbullah'ın ateşkes anlaşmasını ihlal ederek yeniden silahlandığını öne sürdüler.

Kaynaklar, İran destekli grubun yeniden roket, tanksavar füzesi ve topçu silahları stokladığını savunuyor. Bunların bir kısmının Lübnan limanlarından, diğerlerinin de Suriye üzerinden kaçak olarak alındığı iddia ediliyor. Örgütün bazı silahları kendi ürettiği de belirtiliyor.

Haberde, Hizbullah'ın silahlanma ve savaşçı devşirme faaliyetlerinin, İsrail'in ülkeye askeri operasyon düzenleme ihtimalini artırdığına dikkat çekiliyor. Lübnanlı yetkililerin, Arap ve Amerikan arabulucularla İsrail'le iletişime geçip, Tel Aviv yönetimine "sabırlı olma" çağrısında bulunduğu aktarılıyor. Ayrıca Beyrut yönetiminin, Tel Aviv'le istihbarat paylaşımını artırma taahhüdü verdiği ifade ediliyor.

İsrail'le Lübnan arasında bir yılı aşkın süredir süren çatışmaların ardından 27 Kasım 2024'te yürürlüğe giren ateşkese rağmen İsrail ordusu, Lübnan'ın güneyine neredeyse her gün saldırılar düzenliyor.

Haberde, ateşkesten bu yana İsrail ordusunun Hizbullah mevzilerine 1500'den fazla saldırı düzenlediği aktarılıyor. Ayrıca kara saldırıları sırasında sınır hattındaki beldelere giren İsrail ordusu, ateşkes anlaşmasındaki geri çekilme maddesine rağmen 5 noktada varlığını sürdürüyor.

Beyrut yönetimi, ABD ve İsrail'in de baskısıyla yıl sonuna kadar Hizbullah'ı silahsızlandırmayı hedefliyor. ABD'nin Ankara Büyükelçisi Tom Barrack, 20 Ekim'de X'ten yaptığı paylaşımda, "Beyrut yönetimi tereddüt etmeyi sürdürürse, İsrail tek taraflı harekete geçebilir ve bunun sonuçları çok ağır olabilir" ifadelerini kullanmıştı.

Öte yandan Hizbullah lideri Naim Kasım, 21 Ekim'deki açıklamasında, "Hizbullah'ın silah bırakmasının sorunu çözeceğini düşünen yanlış yapar" demişti. Kasım, İsrail'le savaş istemediklerini ve saldırılara yanıt vermediklerini de sözlerine eklemişti.

Lübnan Başbakanı Nevvaf Selam, mayıstaki açıklamasında ülkenin güneyindeki Hizbullah yapılanmasının yüzde 80'inin imha edildiğini söylemişti. Ancak WSJ'nin aktardığına göre Şii örgüt, güneydeki bazı banliyölerde ve Bekaa Vadisi'nde silahsızlandırma girişimlerine direnmeyi sürdürüyor.

Analizde, Hizbullah'ın Lübnan ordusuna karşı sayıca üstünlüğüne ve örgütün yüzbinlerce vatandaş tarafından desteklendiğine dikkat çekiliyor. Beyrut yönetiminin Hizbullah'ı siyasi olarak izole etmek istemediği, bunun ülkeyi tekrar iç savaşa sürükleyebileceğinden endişelendiği belirtiliyor.

Independent Türkçe, Wall Street Journal, New Arab