Fetih, Hamas ile diyaloğu sürdürmekten yana

Fetih Başkan Yardımcısı Alul, hareketin FKÖ gruplarıyla diyalog başlattığını ve diyaloğu Hamas ile de sürdürmeyi umduğunu belirtti

Filistinli bir kadın, İsrail'in Refah'ta bombaladığı evinin enkazında resim çizerken (Reuters)
Filistinli bir kadın, İsrail'in Refah'ta bombaladığı evinin enkazında resim çizerken (Reuters)
TT

Fetih, Hamas ile diyaloğu sürdürmekten yana

Filistinli bir kadın, İsrail'in Refah'ta bombaladığı evinin enkazında resim çizerken (Reuters)
Filistinli bir kadın, İsrail'in Refah'ta bombaladığı evinin enkazında resim çizerken (Reuters)

Fetih Hareketi Başkan Yardımcısı Mahmud el-Alul, hareketin Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) gruplarıyla bir diyalog başlattığını ve diyaloğu Hamas Hareketi ile de sürdürmeyi umduğunu belirtti.
Alul, Filistin devlet televizyonuna yaptığı açıklamada, Fetih Hareketi’nin ulusal birliği sağlamak için diyaloglara devam edeceğini ve Filistin'in durumunu iyileştirmek ve başta İsrail işgali olmak üzere zorluklarla mücadele etmek için diyalogun sürdürüleceğini belirterek, “Pusulayı saptıran herhangi bir iç çatışmayı hoş karşılamıyoruz” dedi. 
Alul ayrıca, özellikle Hamas ile diyaloğa ilişkin yaptığı açıklamada, "Hamas'la diyalog içindeyiz. Biraz sekteye uğramış olabilir ama görüşmeleri yeniden canlandırmayı umuyoruz" dedi FKÖ’nün alternatifinin olmayacağını vurgulayan Alul, bunun aksini düşünenin yanıldığını ve başarısız olacağını ifade etti.
Fetih'in başlattığı diyalog süreci, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ın bir ulusal birlik anlaşmasına varmak amacıyla Hamas ve İslami Cihad da dahil olmak üzere Filistinli gruplarla iletişim kurmak için komiteler oluşturmaya karar verdiği Fetih Hareketi Devrim Konseyi toplantısından yaklaşık bir hafta sonra geldi. Abbas toplantıda, Fetih ve Hamas hareketlerini, FKÖ gruplarını ve İslami Cihad hareketini derhal 24 saat ciddi bir diyaloğa katılmaya, bölünmeyi sona erdirmeye ve halkın ve ulusal davalarının karşı karşıya olduğu zorluklar ve tehlikelerle mücadele etmek için her düzeyde ulusal ortaklık kurmaya çağırdı. 
Fetih'in hamlesi, Kahire'de yapılan FKÖ, hükümet ve Gazze'nin yeniden inşası konusunu da içeren neredeyse tüm alanlardaki anlaşmazlıkların gündeme geldiği son görüşmelerin başarısız olmasının ardından geldi. Filistin’deki bazı yerel raporlar, eski Filistin Başbakanı Selam Feyyad'ın Gazze’de, görevi Gazze’yi yeniden inşa etmek olacak yeni bir hükümet kurma konusunu ele eldığını bildirdi. Raporlar, Feyyad'ın Gazze'ye gitmeden önce Abbas ile görüştüğünü ve Gazze Şeridi'ni yeniden inşa etmek ve yeni seçimlere hazırlanmak için yeniden başbakan olma olasılığını tartıştığını aktardı.
Fetih, Hamas veya Feyyad söz konusu raporlar hakkında yorumda bulunmadı. Ancak Filistinli kaynaklar Şarku'l Avsat'a yaptıkları açıklamada, Hamas'ın Fetih'in ulusal birlik hükümeti kurma önerisine ilk etapta yanıt vermediğini ve ilk olarak FKÖ’yü yeniden yapılandırmaya başlamak istediğini söyledi. Aynı zamanda, geçen Mayıs'ta yapılması planlanan, ancak İsrail’in Kudüs'te yapılmasını engellemesinin ardından Abbas tarafından iptal edilen seçimler için yeni bir tarih belirleme konusunda anlaşma sağlanmasını hedefliyor.
Bu anlaşmazlıklar, Mısır'ın Filistin ulusal diyaloglarını iptal etmek zorunda kaldığı Kahire'deki Fetih ile Hamas arasında yapılan keşif görüşmelerinde ön plana çıktı.
Hamas, Abbas'ın seçimler için başka bir kararname çıkarması konusunda ısrar ediyor. Aynı zamanda Filistin Kurtuluş Örgütü'nü yeniden dizayn istiyor. Ancak Fetih Hareketi, Filistin kurumlarını birleştirmek ve şu anda en acil konu olarak gördüğü Gazze’nin yeniden inşası üzerinde çalışmak için bir an önce ulusal birlik hükümeti kurmak istiyor. Fetih ve Hamas arasında Gazze’nin yeniden inşası, sürecin nasıl işleyeceği ve bundan sorumlu taraf konusunda da anlaşmazlıklar yaşanıyor.



Rakka hafızasını geri kazanıyor… Şehrin surları savaşın enkazı üzerinde yeniden yükseliyor

Rakka surları, Suriye'nin en önemli tarihi simgelerinden biri (Şarku'l Avsat)
Rakka surları, Suriye'nin en önemli tarihi simgelerinden biri (Şarku'l Avsat)
TT

Rakka hafızasını geri kazanıyor… Şehrin surları savaşın enkazı üzerinde yeniden yükseliyor

Rakka surları, Suriye'nin en önemli tarihi simgelerinden biri (Şarku'l Avsat)
Rakka surları, Suriye'nin en önemli tarihi simgelerinden biri (Şarku'l Avsat)

Yıllar süren çatışma ve savaşın ardından Suriye'nin kuzeyindeki Rakka kenti, kültürel mirasın korunması, canlandırılması ve kent sakinlerinin tarihi eserlere sahip çıkmasını sağlamak amacıyla tarihi surlarını restore etmek ve zarar görmüş anıtlarını onarmak için artan yerel çabalara tanık oluyor.

Rakka şehri, Fırat Nehri'nin doğu kıyısında yer alıyor ve yaklaşık 27 bin kilometrekarelik bir alanı kaplıyor. DEAŞ 2013 yılı sonunda kentin kontrolünü ele geçirdi ve Ekim 2017'de Suriye Demokratik Güçleri (SDG) ile ABD öncülüğündeki DEAŞ’la Mücadele Uluslararası Koalisyonu (DMUK) tarafından kentten çıkarıldı.

Rakka'nın tarihi surlarını restore etmek için artan yerel çabalar (Şarku'l Avsat)Rakka'nın tarihi surlarını restore etmek için artan yerel çabalar (Şarku'l Avsat)

Rakka'da Abbasiler döneminden (MS 772) kalma surların askeri operasyonlar ve hava koşulları nedeniyle ciddi hasar görmesinin ardından restorasyonuna başlandı. DEAŞ militanları 2014-2017 yılları arasında bölgeyi kontrolleri altında tuttukları sırada bazı tarihi alanları askeri karakollara, hapishanelere ve savaş tünellerine dönüştürdü.

Surlar, çatışma bölgelerindeki kültürel mirası korumak için Rakka Sivil Konseyi ve ABD liderliğindeki DMUK güçlerinin çabaları ve fonlarıyla restore ediliyor. Restoratörlere göre proje, surların kuleler, girişler ve eski yol gibi hasarlı kısımlarını kerpiç, saman ve kırmızı tuğla gibi geleneksel yapı malzemeleri kullanarak onarmayı amaçlıyor.

 Restorasyon kültürel mirası korumayı ve canlandırmayı amaçlıyor. (Şarku'l Avsat)Restorasyon kültürel mirası korumayı ve canlandırmayı amaçlıyor. (Şarku'l Avsat)

Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi Kültür Kurumu Başkanı Sarafraz Şerif, Şarku’l Avsat'a yaptığı açıklamada, Yürütme Konseyi'nin Rakka Sivil Konseyi ve yerel örgütlerle iş birliği içinde, kültürel tarihi korumak amacıyla tüm arkeolojik alanları restore etme planının bir parçası olarak Rakka'da başta surlar, el-Banat Sarayı, Bağdat Kapısı ve müze olmak üzere çeşitli arkeolojik alanları restore etmek için aylardır çalıştığını söyledi.

Şerif'e göre müzenin restorasyonunu yürüten ekip mühendisler, işçiler ve arkeoloji uzmanlarından oluşuyor. Şerif, “Rakka surları restorasyon projesinin dördüncü aşamasını başlattık. Bu aşama, sur girişleri, el-Mansur Caddesi Kapısı, el-Mansuri Camii girişi, 23 Şubat Caddesi ve sanayi bölgesi girişinin restorasyonunu içeriyor” ifadelerini kullandı. Restorasyonda kullanılacak klasik tuğla miktarının 110 metreküp ve kerpiç tuğla miktarının ise 330 metreküp olması tahmin ediliyor. Projenin bu ayın 15'inde başladığı tarihten itibaren 120 gün sürmesi planlanıyor.

 Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi Kültür Kurumu Başkanı Sarafraz Şerif, restorasyon ekibinin arkeoloji uzmanlarından oluştuğunu söyledi. (Şarku'l Avsat)Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi Kültür Kurumu Başkanı Sarafraz Şerif, restorasyon ekibinin arkeoloji uzmanlarından oluştuğunu söyledi. (Şarku'l Avsat)

Tarihi bir mekân bomba yüklü araç imalathanesine dönüştürülmüş

Kürt yetkili, surun güney kısmında başlatılan restorasyon çalışmaları sırasında sökülen tuğla miktarının yaklaşık 65 metreküp olduğunu belirtti. Şerif, “Yeniden kullanılabilir durumdaki tuğlalar ayrılarak toplandı ve yeniden değerlendirilmek üzere hazırlandı. Daha sonra iç dolgular söküldü. Bu dolguların hasarlı ve yıpranmış kısımlarının miktarı 40 metreküpü aştı. Atıklar aşamalı olarak taşındı ve yapının, çevresindeki molozlardan temizlenmesi sağlandı” şeklinde konuştu.

Dış kaplama ve dolgu malzemesi söküm işlemleri tamamlandıktan sonra, iç dolgu ve kaplama yeniden yapıldı. Ardından 50 metreküp kerpiç tuğla ve 40 metreküp klasik tuğla temin edildi. Ayrıca 45 santimetre kalınlığında harçla doldurulmuş duvarlar inşa edildi. Kullanılan harcın kalite standartlarına uygunluğunun titizlikle test edildiğine dikkat çeken Şerif, “Duvarlarla iç dolgu arasında 5 santimetre derinliğinde boşluk bırakıldı. İç nemi önlemek için hava akışını sağlayacak havalandırma açıklıkları oluşturuldu ve duvar boyunca her 4 metrede bir destekler kuruldu” ifadelerini kullandı.

Surların güney bölümünde sökülen tuğla miktarının 65 metreküp olduğu tahmin ediliyor (Şarku'l Avsat)Surların güney bölümünde sökülen tuğla miktarının 65 metreküp olduğu tahmin ediliyor (Şarku'l Avsat)

Eski Şehri yaklaşık 5 kilometre boyunca çevreleyen ve 6 metre yüksekliğinde olan tarihi surlar geçtiğimiz yıllarda ciddi şekilde zarar gördü. DEAŞ militanları, çatışmalar sırasında eski mahalleleri şehir merkezine bağlamak için delikler ve geçitler açarak surun bir kısmını tahrip etmiş, bunun sonucunda surun gövdesi, kuleleri ve antik mahzenleri büyük hasar görmüş.

Surların çevresinde yaşayan Rakka sakinleri, DEAŞ unsurlarının bu tarihi simge yapıyı yanmış arabalar ve çöpler için bir depo haline getirdiğini ve bomba yüklü araç üretimi için bir alan olarak kullandığını bildirdi. O dönemde surun her iki yanında ‘savaş ganimetleri’ satılıyordu.

Şerif, surların en belirgin özelliklerinden biri olan kemerin, geleneksel kerpiçle orijinal yapısına benzer bir şekilde yeniden inşa edildiğini söyledi. Şerif, “Bu aşamada 10 metreküpten fazla kerpiç ve 120 metreküp kil kullanıldı, ardından tuğlalar arasındaki nem nedeniyle aşınan derzler boyandı” dedi.

Rakka surları, eski şehir duvarının kalan kısmı olduğu için Suriye'nin en önemli tarihi simgelerinden biri olarak kabul ediliyor. Bu sur, şehrin doğusunda bulunan Bağdat Kapısı'nı, Saat Meydanı'na, şehir merkezine, eski sokaklara ve yıllardır canlı olan tarihi pazarlara bağlıyor.

Bu tarihi sur, Eski Şehri yaklaşık 5 kilometre boyunca çevreliyor. (Şarku'l Avsat)Bu tarihi sur, Eski Şehri yaklaşık 5 kilometre boyunca çevreliyor. (Şarku'l Avsat)

Rakkalı merhum tarihçi ve arkeolog Dr. Muhammed el-Ezzo, 2021 yılında ‘Rakka: Geçmişi ve Bugünü’ başlıklı bir kitap yayınlayarak Rakka surlarından bahsetmiş, surların Abbasi devletinin başkenti Bağdat’ın surlarından sonra inşa edildiğini belirtmişti. El-Ezzo’ya göre bu sur Ebu Cafer el-Mansur döneminde (MS 8. Yüzyıl) inşa edildi. Arkeolojik çalışmalar, surların bir zamanlar, kuleleri ve yüksek minareleri aracılığıyla duvarları korumak için askerlerin hareketine izin veren kısım olan bir ‘ayırma koridoru’ ile ayrılan bir iç ve dış duvar olduğu için çift biçimde inşa edildiğini gösteriyor.