ABD’nin geri çekilmesini hızlandırmak ve Afganistan’ı kaderine terk etmek…

Başkent Kabil yakınlarındaki Bagram Hava Üssü’nün dışındaki Afgan güvenlik güçleri. (Reuters)
Başkent Kabil yakınlarındaki Bagram Hava Üssü’nün dışındaki Afgan güvenlik güçleri. (Reuters)
TT

ABD’nin geri çekilmesini hızlandırmak ve Afganistan’ı kaderine terk etmek…

Başkent Kabil yakınlarındaki Bagram Hava Üssü’nün dışındaki Afgan güvenlik güçleri. (Reuters)
Başkent Kabil yakınlarındaki Bagram Hava Üssü’nün dışındaki Afgan güvenlik güçleri. (Reuters)

ABD ve uluslararası güçlerin Afganistan'dan geri çekilme adımının hızlanmasına ve bazı askeri liderlerin sürecin ABD Başkanı Joe Biden'ın geri çekilme için belirlediği 11 Eylül tarihinden önce, birkaç gün içerisinde sona erebileceğine dair güvence vermesine rağmen Washington’ın Afganistan işgaliyle belirlediği hedeflerine ulaşamadığına dair haberler hız kazandı. Afganistan'daki ABD güçlerinin komutanı Orgeneral Scott Miller, Taliban’ın savaş alanında hızlı kazanımlar elde etmesiyle Afganistan’ın iç savaşa girebileceği konusunda uyarıda bulundu. Bloomberg’in haberine göre Taliban’ın bu kazanımları sürebilir. ABD kuvvetlerinin kendisini güvence altına alması için hava korumasını durdurmasıyla Afgan ordusu çöküşe maruz kalabilir.
ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) Sözcüsü John Kirby, ABD askerlerinin Afganistan geri çekilmesiyle teçhizatın korunmasına yardımcı olunabileceğini bildirdi. Konuya ilişkin yayınlanan bir haberde, uluslararası toplumun Afganistan’ın Taliban’ın el Kaide ve DEAŞ gibi yakın ilişkilerini sürdürmesi halinde ülkenin terör örgütleri için cennete dönüşebilme fikrinin engellenmesi gerektiği ve bu örgütlerin iki yıldan kısa bir süre içinde ABD için tehdit oluşturabileceği aktarıldı. Kabil hükümetinin Taliban’ın eline geçmesi veya ülkede iç savaşın başlaması halinde bu süre daha da azalabilir. ABD güçleri Afganistan’da geri çekilmeye devam ederken Biden, Beyaz Saray'daki görüşmesinde Afgan mevkidaşı Eşref Gani'ye insani ve askeri yardım sağlamaya devam etme sözü verdi. Ancak çöküş senaryosunun gerçekleşmeyeceğine dair garanti vermedi.
Biden, Gani’ye 266 milyon dolar insani, 3,3 milyon dolar da güvenlik yardımı sözü verdi. Ancak Biden’e teşekkürlerini ileten Gani, hayallerle yaşayamaz. ABD’nin geri çekilmesi ülkeyi zayıf bir durumda bırakacak. Resmi geri çekilme tamamlandıktan sonra Washington'ın yaşananlara etkisi de azalacak. Biden'ın şu andan itibaren ne olacağı konusunda net olması ve kaçınılmaz hasarı azaltmak için elinden gelenin en iyisini yapması gerekiyor. ABD güçleri olmadan, istihbarat personeli bilgi verdikleri kişilerle doğrudan temasını kaybedecek ve özel harekat kuvvetleri sadece nadir durumlarda baskınlar gerçekleştirebilecek. Komşu ülkelerdeki üslere erişimin ciddi şekilde kısıtlanması ise muhtemel. Diğer yandan, Körfez'den hava görevlerini yürütmek daha uzun sürecek ve bu da uçağın hedef üzerinde harcayabileceği zamanı büyük ölçüde azaltacak. Bu durumda akıllara gelen tek soru bu tür kısıtlamalar altında ABD'nin hayati çıkarlarını nasıl koruyabileceğidir. Üst düzey bir ABD liderinin daha önce belirttiği gibi; bu muhtemelen hedefleri El Kaide ve DEAŞ gibi küresel olarak tehdit eden varlıklarla sınırlamak anlamına geliyor. ABD geri çekilmeyle bu tür gruplar üzerinde sürekli baskı kurma yeteneğine sahip olmayacak.
Bu bağlamda Afganistan'ın, ABD’nin geri çekilme kararının bölgesel oyunculara “ateş topu” atacağını ve birçok oyuncunun varlığında terör meselesinin yerel ve bölgesel bir sorun haline getireceği konusunda bir anlayış var. ABD’nin geri çekilmesiyle oluşacak boşluk için Pakistan, İran, Rusya, Çin ve Hindistan hazırlık yapıyor. Bloomberg’in haberinde bu ülkelerin, ABD ile farklılıkları ne olursa olsun Afganistan'dan kaynaklanan saldırılara karşı savunmasız olduklarına dikkat çekildi. ABD güçleri bölgeden çıktıktan sonra hedeflenen terörle mücadele çabalarını desteklemek için daha iyi hazırlık yapmak gerekiyor. Eğer ABD ve müttefiklerinin önceliği terör saldırılarından kaçınmaksa bahsi geçen ülkelerle resmi bir istihbarat paylaşımı gerekli. ABD halihazırda Afgan ordusunun yeteneklerini artırmasına yatırım yapmalı ve radikallerle mücadele için yerel güçlü insanlar ile etnik grupların liderleriyle ilişkilerini derinleştirmeli. Bloomberg haberinde, ABD'nin bu ülkelere, duraklatılmış Afganistan içi barış sürecini canlandırmak amacıyla Taliban da dahil olmak üzere Afgan vekilleri üzerindeki etkilerini kullanmaları konusunda baskı yapması gerektiğini kaydedildi. ABD ve NATO güçleri daha yalın ve sürdürülebilir bir ordu oluşturmak için reformlar için baskı yaparken aynı zamanda Afgan güçlerini ülke dışında da eğitmeli. En önemli konu ise Afgan hükümetinin hava gücünü korumak için ilgili şirketlere ödeme yapmasına yardım etmeli.
Haber, ABD'nin çekilme sürecini hızlandırma kararının Afganistan'daki hükümet, ordu ve toplumun tüm birimlerinde korkunun ve şüphenin yayılmasına yol açtı. Daha fazla kafa karışıklığının yalnızca Taliban’ın hızlı zaferler elde etme riskini artıracağı belirtilen haberde, Afganistan'ı kaderine terk etmenin ve müttefiklerini yalnız bırakmanın korkunç bir ihanet olacağı vurgulandı.



Yahudi yerleşimcilerin gözü Gazze’de: “İsrail ordusu da arkamızda”

İsrail ordusunun savaşın başından beri düzenlediği saldırılarda çoğu kadın ve çocuk 50 binden fazla Filistinli öldürüldü (Reuters)
İsrail ordusunun savaşın başından beri düzenlediği saldırılarda çoğu kadın ve çocuk 50 binden fazla Filistinli öldürüldü (Reuters)
TT

Yahudi yerleşimcilerin gözü Gazze’de: “İsrail ordusu da arkamızda”

İsrail ordusunun savaşın başından beri düzenlediği saldırılarda çoğu kadın ve çocuk 50 binden fazla Filistinli öldürüldü (Reuters)
İsrail ordusunun savaşın başından beri düzenlediği saldırılarda çoğu kadın ve çocuk 50 binden fazla Filistinli öldürüldü (Reuters)

Yahudi yerleşimciler, "Gazze Şeridi’ne dönüş" için sınır bölgelerine yakın yerlere taşınıyor.

ABD merkezli Yahudi Telgraf Ajansı’nın (JTA) haberinde, Yahudi yerleşimci örgütü Nachala’nın, Gazze sınırındaki Sa’ad bölgesinde Hamursuz Bayramı kutlaması yaptığı yazılıyor.

Bunun Yahudiler için bir “Gazze’ye dönüş” çağrısı anlamı taşıdığına dikkat çekilen haberde, yasadışı yerleşimcilerin bir haftalığına bölgede kamp kurduğu aktarılıyor. Analizde, İsrail’deki Nachala ve benzeri örgütlerin Hamursuz Bayramı’nı “hem sembolik bir kurtuluş hem de yeni yerleşim alanları kurmak için bir katalizör olarak gördüğü” yazılıyor.

Pesah ya da Fısıh diye de bilinen Yahudi bayramı, Mısır’da kölelikten kurtulan Antik İsraillilerin göç hikayesini anmak için genellikle bir hafta süren törenlerle kutlanıyor.

1968'de İsviçreli turist kılığına giren bazı Yahudi yerleşimciler, Batı Şeria’daki El Halil’de Hamursuz Bayramı kutlaması yapmış, daha sonra şehirden çıkmayarak bazı bölgeleri işgal etmeye başlamıştı.

1975'te de Gush Emunim adlı yerleşimci örgüt, Batı Şeria'nın kuzeyinde, daha sonra Nachala'nın kurucusu Daniella Weiss'ın belediye başkanlığı yaptığı Kedumim'e dönüşecek bölgede Hamursuz Bayramı kutlamıştı. Kedumim'de 5 bine yakın Yahudi yerleşimci bulunuyor.

Nachala’dan aktivist Arbel Zak, 7 Ekim 2023’te başlayan Gazze savaşından bu yana Batı Şeria’da yaklaşık 80 yerleşim yeri kurulduğunu söylüyor. Yerleşimcilerin bir sonraki hedefinin Gazze olduğunu belirtiyor.

Nachala üyelerinden Ben Kamon, eşi ve 4 çocuğuyla Batı Şeria'daki Eli yerleşim bölgesinden Gazze’ye daha yakın konumdaki Zimrat’a taşındığını söylüyor. Bölgede, Gazze’ye yerleşmek isteyen “öncüler” için hazırlanmış geçici konaklama yerleri var.

Aktivist Batel Moshe, sınırdaki geçici yerleşim kamplarında 30 ailenin konakladığını belirtiyor. Yerleşimci, 800 ailenin daha Gazze’ye yerleşmek için Nachala’ya kayıt yaptırdığını ifade ediyor ve ekliyor:

Bizi arayıp çocukları için Gazze’den daire almak isteyenler bile oldu.

Radikal sağcı Nachala aktivisti Ben Naeh, İsrail Savunma Kuvvetleri’nden (IDF) subayların geçici kampları ziyaret ettiğini, kendilerine destek verdiğini savunuyor:

Gazze’den çıkarken buraya geldiler ve bize oraya geri dönmemiz gerektiğini söylediler.

Independent Türkçe, Yahudi Telgraf Ajansı, Jewish Chronicle