Ramallah, Washington'un talebi üzerine İsrail ile diyaloga girecek

Filistin yönetimi siyasi, güvenlik ve ekonomi komiteleri Filistin’in taleplerini İsrsail ile müzakere edecek

İsrailli Araplar, ulusal savaşları sırasında birçok zorlukla karşılaştı (Reuters)
İsrailli Araplar, ulusal savaşları sırasında birçok zorlukla karşılaştı (Reuters)
TT
20

Ramallah, Washington'un talebi üzerine İsrail ile diyaloga girecek

İsrailli Araplar, ulusal savaşları sırasında birçok zorlukla karşılaştı (Reuters)
İsrailli Araplar, ulusal savaşları sırasında birçok zorlukla karşılaştı (Reuters)

Filistinli siyasi kaynaklar Şarku'l Avsat'a yaptıkları açıklamada, Filistin Yönetimi'nin, ABD’nin bu konudaki talebine yanıt olarak İsrail ile ikili diyaloga gireceğini bildirdi.
Kaynaklar, bu konunun ABD yönetiminin İsrail-Filistin Özel Temsilcisi Hadi Amr ile görüşüldüğünü ve Amr’ın Washington'un böyle bir diyaloğu desteklediğini ve uzaktan denetleyeceğini vurguladığını aktardı. Kaynaklara göre Amr ayrıca, “Washington şu anda bir siyasi girişim başlatmayacak. İsrail’deki hükümet böyle bir baskıya tahammül edemez. Bu nedenle taraflardan güven inşa etmeye yönelik önlemler almak için ikili diyaloğa girmesini istiyor. Bu, ABD yönetimi aracılığıyla mesaj alışverişinde bulunmaktan daha iyidir” ifadelerini kullandı. 
Washington, Filistinliler ve İsrailliler arasındaki toplantıların mevcut açmazın kırılmasına yardımcı olacağını ve gelecekte siyasi müzakerelerin yeniden başlamasına izin verecek bir güven ve ilişkiler temeli inşa etmesini umuyor. Tartışmalar artık siyasi müzakereler veya büyük dosyalar hakkında değil, Filistin otoritesini siyasi ve ekonomik olarak güçlendirmeye odaklanıyor. Amr, Filistinlilere, İsrail ile doğrudan diyaloga girmeleri halinde Ramallah'ın taleplerinden yerine getirebilecekleri yapması için İsrail'e baskı yapma konusunda yardım etme sözü verdi.
Pratikte siyasi boyutla ilgili görüşmelere Sivil İşler Bakanı Hüseyin eş-Şeyh önderlik edecek. Ekonomi ve hizmet alanlarındaki konuları tartışmak için ise Maliye ve Ekonomi Bakanı, Su İdaresi Başkanı ve diğerleri gibi uzman bakanların İsrailli mevkidaşlarıyla görüşmesi bekleniyor. Taraflar arasında, ekonomik durumla ilgili Filistin-İsrail ortak komitesi kurma görüşmelerinde uzun bir yol kat edildi. Bu çerçevede, Filistinli bakanlar yakında İsrailli mevkidaşlarıyla görüşecekler. Bu yeni bir durum değil, Oslo Anlaşması’nın imzalanmasından bu yana uygulanıyor.
Her iki taraftan ortak komiteler uzun yıllar siyasi, güvenlik, ekonomik ve teknik konularda Oslo Barış Anlaşması ve ekleri kapsamında çalıştı. Bunların en önemlisi ise, Filistin yönetiminin şu anda değerlendirilmesini istediği Paris Protokolü olarak kabul ediliyor.
İsrail merkezli Haaretz gazetesi, geçen hafta bu komitenin her iki taraftan da eşit sayıda üyeden oluşacağını ve her iki tarafın da Protokol’de yer alan bir dizi ekonomik konuda ortaya çıkan zorlukları izlemek ve tartışmak veya turizm, tarımsal kalkınma, veterinerlik denetimi ve sanayi projeleriyle ilgili konuları teşvik etmek amacıyla bir toplantı talep etmesine izin verileceğini bildirdi. Gazete, özellikle esas anlaşmanın komiteye büyük bir sorumululuk verdiğini ve bunlar arasında komitenin Filistin parasının girişinin imkanını incelemesine izin verilmesi olduğunu belirtti.
Gazeteye göre, Meretz partisinden, Bölgesel İşbirliği Bakanı İsavi Feric  görüşmelere liderlik ediyor ve başta Sivil İşler Bakanı Hüseyin eş-Şeyh olmak üzere, Filistin Yönetimi'ndeki üst düzey yetkililerle adımlarını koordine ediyor. Gazete, "Bakan Feric, komiteye İsrail tarafından bizzat başkanlık edecek, ancak şimdiye kadar Filistinlileri kimin temsil edeceğine henüz karar verilmedi" dedi. İsrailli Bakan İsavi Feric, Filistin ekonomisi ve İsrail ekonomisiyle birlikte gelişmesi için gerekli olmayan engellerin kaldırılması gerektiğini vurguladı.
Ancak Ramallah'taki tüm çevreler, İsraillilerin veya Amerikalıların ikili görüşmelerin siyasi müzakerelere bir alternatif olabileceğini düşünmesi konusunda tetikteler.
Müzakerelerle ilgili departmandaki diğer bir kaynak, ABD’lilerin açık ve net bir şekilde ‘ekonomik barışın’ masada olmadığı ve reddedildiği konusunda bilgilendirildiğini söyledi. Kaynak ayrıca, “Bu aynı zamanda İsraillilere de iletildi. İsrail Başbakanı Naftali Bennett bu fikre inanıyor ve bunun siyasi bir çözüm, yani iki devletli çözüm yerine başarılı olabileceğini düşünüyor” dedi.
Filistin Yönetimi bu aşamada İsrail'in sahada siyasi müzakerelere girme koşullarını yaratacak pratik adımlar atmasını istiyor. Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, birkaç gün önce gerçekleştirdiği telefon görüşmesinde, İsrail Cumhurbaşkanı Yitzak Herzog'dan Gazze, Batı Şeria ve Kudüs'te kapsamlı bir ateşkese varılması ve adil ve kapsamlı bir barışa ulaşmak için gerekli koşulları yaratacak pratik adımların sahada atılmasını talep etti. Herzog ise Filistinli mevkidaşına, komşu iki halk arasındaki ilişkileri güçlendirmek ve barış umuduna yardımcı olmak için iki taraf arasındaki diyaloğu sürdürme niyetini dile getirdi.
Filistin yönetiminin tüm talepleri, daha geniş güvenlik ve ekonomik yetkilerin yanı sıra, 2000 yılı öncesi duruma dönüş başlığında toplandı.
Filistin yönetiminin talepleri arasında Kudüs'teki kurumları yeniden açmak, Mescid-i Aksa'daki durumu yeniden düzenlemek, Filistinli esirlerden bir kısmını serbest bırakmak, yerleşim yerlerinin genişlemesini, yıkımları ve İsrail ordusunun Filistin şehirlerine yönelik saldırılarını durdurmak ve Filistin güvenlik güçlerine ek silahlar teslim etmek yer alıyor. Filistin yönetimi ayrıca, İsrail'de Filistinli işçiler için daha fazla çalışma izni verilmesini, polis, personel ve gümrük görevlilerinin Allenby geçidine iadesini, Oslo Anlaşmaları’ndan sonra olduğu gibi Damian Köprüsü'nden geçen malların işletilmesi, Batı Şeria'da uluslararası bir havalimanının kurulması, Eriha yakınlarında bir serbest ticaret bölgesi kurmak, fabrikaların, enerji santralinin ve turizm projelerinin kurulması için C Bölgesi'nde (İsrail sivil ve güvenlik kontrolü altındaki bir alan) arazi tahsisi, planlama yetkilerinin devri, Filistin Yönetimine verilen ruhsat ve İsrail ve Ürdün limanlarına yakıt boru hatları döşemeyi ve Batı Şeria içindeki trenler için demiryolları döşenmesi için Filistin sivil kontrolüne tabi olan B bölgesindeki faaliyetlerin güçlendirilmesini talep ediyor.
Filistin yönetimi, Batı Şeria'ya giden malların gümrükten muaf tutulması ve gümrüklerin İsrail tarafından tahsil edilmemesi için Paris Ekonomik Anlaşması'nın değiştirilmesini ve Batı Şeria’da 4G ağının geliştirilmesini istiyor.



Halep'in kuzeyindeki yeni kampların görüntüsü viral oldu: Gazzeliler ne ilgisi var?

Gayrı resmi kampların çoğu İdlib bölgesindeki tarım arazilerinde kuruluyor... Al- İman kampı da bunlardan biri ( Şarku'l Avsat)
Gayrı resmi kampların çoğu İdlib bölgesindeki tarım arazilerinde kuruluyor... Al- İman kampı da bunlardan biri ( Şarku'l Avsat)
TT
20

Halep'in kuzeyindeki yeni kampların görüntüsü viral oldu: Gazzeliler ne ilgisi var?

Gayrı resmi kampların çoğu İdlib bölgesindeki tarım arazilerinde kuruluyor... Al- İman kampı da bunlardan biri ( Şarku'l Avsat)
Gayrı resmi kampların çoğu İdlib bölgesindeki tarım arazilerinde kuruluyor... Al- İman kampı da bunlardan biri ( Şarku'l Avsat)

Halep'in kuzey kırsalındaki yeni kampa ait fotoğrafların sosyal medyada yayınlanması tartışma yarattı. Tartışma, Suriye'deki kampların, ABD Başkanı Donald Trump'ın haftalar önce İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik savaşının yarattığı krizi sona erdirmek için önerdiği gibi Gazze Şeridi'nden yerinden edilmiş insanların gelişine hazırlık olarak kurulduğunu iddia eden bir söylentinin yayılmasına neden oldu.

zxsadfer
Ahtarin Konseyi'nin yeni kampla ilgili açıklaması ve Gazze ile bağlantısını reddetmesi

Modern bir kampın kuruluş fotoğrafı viral oldu. Bazı aktivistler, Gazze Şeridi'nden yerinden edilmiş Filistinlileri kabul etmek için değilse, modern kamplar hazırlamanın amacını sorguladı. Ancak Halep'in kuzey kırsalındaki Ahtarin Yerel Konseyi tarafından yapılan resmi açıklama, aktivistlerin yeni kampın gerçekliği konusundaki kafa karışıklığını ve anlaşmazlıkları giderdi. Konsey, bu iddiaları kategorik olarak reddederek, Ahtarin kırsalındaki “Baraan” köyünde bu kampların kurulmasının Esad rejiminin düşmesinden aylar önce başlayan eski bir proje olduğunu doğruladı ve “yeni kampların Gazze Şeridi'nde olanlarla hiçbir ilgisi olmadığını” vurguladı.

Açıklamada bu projenin temel amacının “yerinden edilmiş Suriyelileri barındırmak ve onları savaş koşulları nedeniyle yıllardır yaşadıkları gayri resmi kamplardan çıkarmak” olduğu belirtildi.

zscdfgth
Suriye'nin Halep kırsalının kuzeyindeki Ahtarin'de kurulan yeni kampların Gazze Şeridi'nden çok sayıda Gazzeliyi kabul etmeyi amaçladığı iddiası sosyal medyayı karıştırdı

Eski rejim döneminde sivillere ait fırın, hastane ve okul gibi günlük hizmet tesislerine yönelik bombardıman, hava saldırıları ve varil bombaları nedeniyle Suriyelileri kaçmaya zorladığı biliniyor. Bir kısmı komşu Türkiye, Ürdün ve Lübnan'a sığınırken, diğerleri gayri resmi alanlara ve tarım arazilerine yerleşti; bunlardan bazıları resmi kamplara dönüştürüldü, diğerleri ise insani koşulların iyileştirilmesi için yerel veya uluslararası mali destekten yoksun kaldı.

Ahtarin kırsalındaki Baraan köyünde yer alan modern kamp projesi, yerinden edilmiş Suriyelileri barındırmaya yönelik bir dizi projenin parçası olarak tamamlanmıştır.