Lübnanlı önde gelen bir parlamenter kaynak, hükümetin kurulması meselesinin, bugün (2 Ağustos Pazartesi) Cumhurbaşkanı Mişel Avn’ın hükümeti kurmakla görevli yetkili Necib Mikati ile görüşmesi sonrasında elde edilecekler yoluyla ulaşacağı genel yolu aydınlatabilecek çok önemli bir aşamaya girdiğini söyledi. Kaynak, görüşmenin bakanlık pozisyonlarının mezhepsel dağılımını tamamlamaya odaklanacağını söyledi. Şarku’l Avsat’a konuşan kaynak, görüşmenin sonuçlarını önceden tahmin etmenin mümkün olmadığını ve bunun, görüşmeler hakkında olumlu veya olumsuz olsun, aceleci bir yargıya yol açacağını belirtti.
Üst düzey parlamenter kaynak, hükümetin oluşumuna ilişkin ciddi görüşmenin, Meclis Başkanı Nebih Berri’nin girişimiyle ortaya koyduğu öneriden kaynaklandığına dikkat çekti. Berri’nin girişimi, oluşumun iki tabakaya bölünmesini içerirken kaynak, ilk olarak, bakanların dağılımı sürecinde ikinci kademeye geçme şartı olarak, pozisyonların mezhepsel dağılımına ilişkin anlayışla ilgili olduğunu söyledi. Kaynak, aralarındaki karşılıklı ilişkinin, sorunları aşmak için uygun olmadığını vurgularken, aksi taktirde hükümeti kurma sürecinin bir çıkmaza sürükleneceğini kaydetti.
Mikati’nin, bakanlıkların mezhepsel dağılımına odaklanan Avn ile yaptığı son görüşmesinde sınırsız bir esneklik gösterdiği ifade edildi. Aktarılana göre Mikati, içişleri ve adalet bakanlıklarına ilişkin anlaşmanın, bakanlık dağıtımına ilişkin nihai anlayış sonrasına ertelenmesini önerdi.
Aynı kaynak, Avn ve Mikati’nin bugünkü görüşmelerinde, bakan isimlerinin dağılımına ilişkin nihai bir formül üzerinde mutabakata hazırlık olarak, pozisyonların mezhepsel dağılımıyla ilgili nihai bir anlaşmaya varmalarını umduğunu söyledi.
Öte yandan kaynak, Avrupa Birliği’nin (AB) uyguladığı yaptırımları ‘ayrıcalık siyaseti’ olarak nitelerken, yaptırımların ABD’nin desteğiyle yürütüldüğünü söyledi. Kaynak, yaptırımların amacının, 2022 baharında yapılacak parlamento seçimlerine katılıp değişime öncülük etme yeteneği hususunda maddi desteğin devamı olarak, sivil hareket adına konuşan bazı taraflara manevi destek sağlamak olup olmadığını sorguladı.
Kaynak, Batı’nın ‘bu grupların, Lübnan’da iktidarı yeniden tesis etmede son sözü söylemelerini sağlayacak meclis sandalyelerini kazanması için’ parlamento seçimlerine katılımları konusunda da bahis oynadığını kaydetti. Aynı şekilde Beyrut Limanı’nı hedef alan patlamanın neden olduğu ‘yüzyılın suçunun’ birinci yıldönümü vesilesiyle düzenlenen Lübnan’ı destekleme amaçlı uluslararası konferansın, sivil toplumla bağlantılı kurum ve kuruluşlara bir yardım paketi sağlamaya adandığı ifade edildi.
Meclis kaynağı, Beyrut Limanı’ndaki patlamayla ilgilenen adli müfettiş Yargıç Tarık Bitar’ın üç eski Bakana (milletvekilleri Nihad el-Meşnuk, Ali Hasan Halil, Gazi Zuayter) yönelik dokunulmazlıkların kaldırılmasını talep ettiği iddialarına da atıfta bulundu. Kaynak, “Patlama olayına karıştığı kanıtlananların ihmal veya iştirak suçundan yargılanması yolunda gerçeğin ortaya çıkarılmasına ve sorumluluğun tespitine kimsenin karşı çıkması mümkün değildir” dedi.
Herhangi birinin kovuşturulması, başbakanların ve bakanların yargılanması için Yüksek Mahkeme’ye sevk edilmesini veya alternatif olarak yasaların ve anayasa maddelerinin kaldırılmasını öngören anayasanın uygulanmasında yatmakta. Ayrıca Adli Müfettişin, sanıkları soruşturma ve ifadelerini dinleme hakkı bulunuyor.
Bu çerçevede siyasi bir kaynak, Yargıç Bitar’ın, yargı huzurunda ifade vermeye hazır olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Avn’ın ifadesini dinleyip dinlemediği sorguladı.
Aynı kaynak, geçmiş saatlerde Yargıç Bitar’ın Baabda’daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı’na taşındığı yönündeki haberlerin doğruluğunu ve Avn’ın eski danışmanı Selim Cerissati’nin ofisinde Devlet Güvenlik Genel Müdürü Tümgeneral Tony Saliba’yı dinleyip dinlemediğini de sorguladı.
Yargıç Bitar’ın, gerçeği aydınlatmak için Tümgeneral Saliba’nın açıklamalarını dinlediği hakkındaki söylentileri açığa kavuşturması beklenirken, (Adalet Bakanlığı Mevzuat ve Yargı Komisyonu tarafından bu konuda yayınlanan bir istişareye dayalı olarak) Diyab, Saliba’nın Yüksek Savunma Konseyi’ne dahil etmesine destek verdi.
Aynı siyasi kaynak, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, Diyab’ın Tümgeneral Saliba’yı Yüksek Konsey’e dahil etme kararının, siyasi ve adalete etkisi olmayacak bir kayma ya da kusurdan başka bir şey olmadığını ifade etti. Kaynak, idari yapısı olmayan ve karar alma yetkisi bulunmayan bir danışma organına ilhakının uygun olmadığını söylerken, rolünün ‘karar alma yetkisinin kendisine ait olduğu Bakanlar Kuruluna tavsiyelerde bulunmak’ çerçevesinde kaldığını vurguladı.
Saliba’nın Yüksek Konsey’e katılması, aleyhindeki kovuşturmanın akıbetini ve Yargıç Bitar’ın onu kovuşturmak üzere yeşil ışık yakıp yakmadığı sorusunu da gündeme getiriyor.
Aynı kaynak, bu soruların meşru olduğunu ve cevaplanması gerektiğini söylerken, bu soruların çoğunun bu malzemeleri kimin ve kimin için getirdiğine ilişkin soruşturmaların gizliliğini etkilemediğini vurguladı.
Avn ve Mikati arasındaki bugünkü görüşme, yerel ve uluslararası bir kovuşturmaya konu olacak. Ülke, daha fazla zaman kaybını göze alamaz. Avn’dan istenen şey, ‘bakanlıkların üçte birine sahip olma’ şüphesinden kendisini uzaklaştırmak için yolun ortasında Mikati ile uzlaşması. Öyle ki Saad Hariri’nin görevini engellemesi ve Hariri’yi istifaya sürüklemesi sonrasında bu şüphe, Avn’ın üzerinde olumsuz bir yansımaya neden oluyor.
Lübnan hükümeti kurma süreci, ‘kritik’ bir aşamaya giriyor
Lübnan hükümeti kurma süreci, ‘kritik’ bir aşamaya giriyor
لم تشترك بعد
انشئ حساباً خاصاً بك لتحصل على أخبار مخصصة لك ولتتمتع بخاصية حفظ المقالات وتتلقى نشراتنا البريدية المتنوعة