Saudi Aramco, petrol fiyatları ve küresel talep artışıyla net kârını ikiye katladı

Şirket, ikinci çeyrekte kârını yüzde 288 artırırken hissedarlara 18,7 milyar dolarlık dağıtılacağını açıkladı

Saudi Aramco, petrol fiyatlarındaki artış ve küresel talebin canlanmasıyla kârını ikiye katladı (Şarku’l Avsat)
Saudi Aramco, petrol fiyatlarındaki artış ve küresel talebin canlanmasıyla kârını ikiye katladı (Şarku’l Avsat)
TT

Saudi Aramco, petrol fiyatları ve küresel talep artışıyla net kârını ikiye katladı

Saudi Aramco, petrol fiyatlarındaki artış ve küresel talebin canlanmasıyla kârını ikiye katladı (Şarku’l Avsat)
Saudi Aramco, petrol fiyatlarındaki artış ve küresel talebin canlanmasıyla kârını ikiye katladı (Şarku’l Avsat)

Suudi Arabistan’ın petrol şirketi Saudi Aramco dün, 2021 yılının ikinci çeyreğine ilişkin mali sonuçlarını açıkladı. Bu yılın ikinci çeyreğinde geçtiğimiz yılın ikinci çeyreğindeki kârına kıyasla yüzde 288 artışla 95,5 milyar riyal (25,3 milyar dolar) net kâr elde ettiğini bildiren Saudi Aramco, ikinci çeyrekte 70,3 milyar riyal (18,7 milyar dolar) değerinde temettü ödemesi yapacağını duyurdu. Şirketin bu yılın ilk yarısındaki net geliri 2020 yılının aynı dönemine kıyasla yüzde 103 artışla 176,9 milyar riyal (47,1 milyar dolar) olmuştu.

Büyümenin nedeni
Saudi Aramco elde edilen bu mali sonuçları, tüm dünyada etkili olan koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle getirilen kısıtlamaların hafifletilmesi, geniş kapsamlı aşı kampanyalarının yürütülmesi ve teşvik yöntemlerinin uygulanması ve büyük pazarlardaki hareketliliğin hızlanmasının ardından petrol fiyatlarındaki artışa ve küresel talepteki toparlanmaya bağladı.
Saudi Aramco’nun 2020 yılının ikinci çeyreğinde 24,6 milyar riyal (6,6 milyar dolan) olan kârı bu yılın ikinci çeyreğinde 95,5 milyar riyal olarak gerçekleşti. Şirketin bu yılın ilk yarısındaki net kârı ise 176,9 milyar riyal (47,1 milyar dolar) olmuştu.
Şirketten dün yapılan açıklamada, bu yılın birinci ve ikinci dönemindeki artışın, özellikle ham petrol fiyatlarındaki artış, rafinaj, işleme, pazarlama ve kimyasallarla ilgili iş kollarının kâr marjlarındaki iyileşmenin yanı sıra Suudi Arabistan Temel Endüstriler Kurumu’nun (SABIC) çalışma sonuçlarının birleştirilmesinden kaynaklandığı belirtildi. Açıklamaya göre ham petrol satışındaki gerileme, ham petrol üretiminde daha fazla kesintiye gidilmesiyle kısmen dengelendi.

Nakit akışı
Geçtiğimiz yılın ilk çeyreğinde 22,9 milyar riyal (6,1 milyar dolar), ikinci çeyreğinde 79,2 milyar riyal (21,1 milyar dolar) olan serbest nakit akışı, bu yılın ikinci çeyreğinde 84,7 milyar riyal (22,6 milyar dolar) olurken yılın ilk yarısında 153,2 milyar riyal (40,9 milyar dolar) olarak gerçekleşti. Aralık 2020 sonunda yüzde 23 olan borç oranı ise geçtiğimiz Haziran ayı sonuna kadar yüzde 19,4'e ulaştı.
Şirketin açıklamasında buradaki düşüşün temel nedeninin, Saudi Aramco ham petrol boru hattı anlaşmasıyla ilgili güçlü nakit akışları ve nakit gelirlerinden kaynaklı 30 Haziran 2021'deki nakit ve nakit benzerlerindeki artışa bağlanabileceği belirtildi.

Sermaye harcaması
2020 yılının birinci döneminde yüzde 20 ve ikinci döneminde yüzde 15'lik artış gösteren sermaye harcaması ise 2021 yılının ikinci çeyreğinde 28,1 milyar riyal (7,5 milyar dolar) olarak gerçekleşti. Böylece 2021 yılının ilk yarısında sermaye harcaması 58,8 milyar riyal (15,7 milyar dolar) oldu.
Şirketten yapılan açıklamaya göre artışın başlıca nedeni, devam eden ham petrol üretimindeki artırım projelerine ilişkin inşaat ve malzeme tedarikinin ilk aşamalarının başlaması ve SABIC'in sermaye harcamalarının birleştirilmesi oldu. Saudi Aramco’nun sermaye harcaması konusunda çok esnek ve disiplinli bir yaklaşıma sahip olmaya devam ettiği vurgulanan açıklamada şirketin 2021 yılı için öngörülen sermaye harcamasını 131 milyar riyal (35 milyar dolar) seviyesinde tutmak istediği belirtildi.

Küresel toparlanma
Saudi Aramco'nun CEO'su ve İcra Kurulu Başkanı Emin Nasır dün yaptığı açıklamada, yılın ikinci çeyreğinin, şirketin küresel ekonomik toparlanma çerçevesinde daha esnek ve uyum sağlayabilen ve bu yılın ikinci yarısına girişini güçlendiren küresel enerji talebindeki güçlü toparlanmaya dayanan ‘çok seçkin’ sonuçları yansıttığını söyledi.
Kovid-19 varyantlarının sebep olduğu zorluklar nedeniyle halen bir takım belirsizliklerin olduğuna dikkati çeken Nasır, “Değişen piyasa koşullarına hızlı ve etkili bir şekilde uyum sağlamada yetenekliydik” dedi.
Nasır, 46,5 milyar riyal (12,4 milyar dolar) tutarındaki tarihi boru hattı altyapı anlaşmasının, şirketin portföy geliştirme programında önemli bir ilerlemenin göstergesi olan uluslararası yatırımcıların şirkete duyduğu güvenle şirketin uzun vadeli iş stratejilerine bir dayanak oluşturduğunu, 22,5 milyar riyal değerindeki sukuk (tahvil) ihracının finansal durumu güçlendirdiğini, fon kaynaklarının çeşitlenmesini artırdığını ve yatırımcı tabanını genişlettiğini sözlerine ekledi.

Stratejik programlar
Saudi Aramco’nun CEO’su sözlerini şöyle sürdürdü:
“Ağırlıklı olarak sürdürülebilirlik ve düşük karbonlu yakıtlara, potansiyel yatırım ile varlıkların değerini en üst düzeye çıkarmaya, hem yerel hem de küresel düzeylerde rafineri ve kimyasallarda iş entegrasyonunu ve genişletilmesini teşvik etmeye odaklanan bir dizi stratejik programda ilerleme kaydetmeye devam edeceğiz. Tüm bunlar ve diğer nedenler, 2021'in ikinci yarısı ve sonrası için gelecek beklentileri açısından iyimser olmamızı sağlıyor.”

Boru hattı anlaşması
Saudi Aramco, yeni kurulan Aramco Ham Petrol Tedarik Şirketi'nin yüzde 49 hissesini satın alan uluslararası bir şirketler birliği ile 46,5 milyar riyal (12,4 milyar dolar) değerinde bir boru hattı altyapı anlaşması imzaladı. Saudi Aramco, 25 yıllık bir kiralama ve geri kiralama sözleşmesi kapsamında şirketin hisselerinin çoğunluğunu elinde tutuyor. Aramco Ham Petrol Tedarik Şirketi, boru hattından geçen ham petrol miktarları için Saudi Aramco tarafından ödenen bir tarife ücreti alacak. Tarife, geçen ham petrol miktarlarının asgari oranıyla orantılı olacak. Öte yandan bu yatırım, Saudi Aramco'nun büyük boru hattı varlıklarının yansıttığı çekici fırsatı ve yatırımcıların şirketin uzun vadeli geleceğine olan güvenini gösteriyor.
Şirket, dünya genelinde ABD doları cinsinden tahvil ihracıyla 22,5 milyar riyal (6 milyar dolar) elde etmiş ve İslam dini hukukuna uygun olarak tahvilleri büyük yatırım kuruluşlarına satmayı başarmıştır. Tahvil ihracı, Saudi Aramco tarafından kısa süre önce başlatılan uluslararası tahvil programı çerçevesinde doğrudan ve teminatsız olmak üzere üç dilim içeriyor. İhraçtan elde edilen gelir şirketin genel kullanımına tahsis edilmiştir.

Güçlü sicil
Saudi Aramco, 2021 yılının ikinci çeyreğinde ham petrol ve diğer petrol ürünlerinin sevkiyatlarının teslimat güvenilirliğini yüzde 100'de tutarak, güçlü tedarik güvenilirliği rekorunu korudu. Şirket ayrıca, 2021'in ikinci çeyreğinde günde 11,7 milyon varil petrole eşdeğer hidrokarbon üretimiyle petrol arama ve üretimde olağanüstü bir performans sergiledi.
Şirket, ikinci çeyrekte Ayn Dar ve Fazran’daki ham petrol üretimini artırmak için günlük toplam 175 bin varil üretim kapasitesine sahip ikincil rezervuarlar hedefleyen iki projeyi tamamlamayı ve bunları birbirine bağlamayı başardı.
Öte yandan Saudi Aramco, bir dizi petrokimya ve polimer ürününün pazarlama ve satış sorumluluğunu SABIC'e devretmeye başladı. Bu da SABIC'in şirketin kimyasallar kolu olması için önemli bir adım oldu. Ayrıca SABIC’in bazı ürünlerinin satın alım ve yeniden satışı sorumluluğu da Aramco Ticaret Şirketi’ne (ATC) devredildi.
Bu önemli değişikliklerle, SABIC'in polimerler ve petrol türevi ürünlere ve ATC’nin yakıtlar, aromatikler ve tert-butil metil etere (MTBE) odaklanması hedefleniyor. Böylece tedarik, tedarik zinciri, hammadde optimizasyonu, sektör iş entegrasyonu, işletme ve bakım konularında iki şirketin güçlü yönlerinden önemli ölçüde yararlanılması çerçevesinde operasyonel verimliliğin artırılmasının yanı sıra her iki şirketin markalarının güçlendirilmesi ve genel rekabet gücünün artması sağlanacak.



Trump'ın vize ücretleri ‘vasıflı işçileri’ tedirgin etti

ABD merkezli bir teknoloji hizmetleri şirketinin çalışanları (X platformu)
ABD merkezli bir teknoloji hizmetleri şirketinin çalışanları (X platformu)
TT

Trump'ın vize ücretleri ‘vasıflı işçileri’ tedirgin etti

ABD merkezli bir teknoloji hizmetleri şirketinin çalışanları (X platformu)
ABD merkezli bir teknoloji hizmetleri şirketinin çalışanları (X platformu)

ABD Başkanı Donald Trump dün, bilim adamları, mühendisler ve bilgisayar programcıları gibi yüksek vasıflı yabancı işçileri işe almak için kullanılan çalışma vizeleri için yıllık 100 bin dolarlık bir ücret açıkladı. Bugün yürürlüğe girecek olan yeni düzenleme, özellikle teknoloji alanında önemli ekonomik sektörlerin çalışmalarını aksatabilir.

Fransız Haber Ajansı AFP'ye göre Washington 2024 yılında yaklaşık 400 bin H-1B vizesini onayladı ve bunların üçte ikisi önceki vizelerin yenilenmesi işlemiydi. Hindistan'ın en büyük sivil toplum kuruluşu National Association of Software and Service Companies (NASSCOM), bazı projelerin devam edebilmesi ve bir gün gibi kısa süreli son başvuru tarihi için olası sonuçlar konusunda endişelerini dile getirdi.

NASSCOM, bu kararın ‘dünyanın dört bir yanındaki şirketler, profesyoneller ve öğrenciler için belirsizlik yarattığını’ vurguladı.

Öte yandan Güney Kore Dışişleri Bakanlığı, ABD'nin bu yeni uygulamasının Güney Kore merkezli şirketler ve ABD'ye giriş yapmak isteyen işçiler üzerindeki etkisini değerlendirdiğini açıkladı.


ABD, Irak'ın İran üzerinden Türkmenistan'dan doğalgaz ithal etme planlarını engelliyor

Irak'ın Basra kentindeki bir petrol sahası (Reuters)
Irak'ın Basra kentindeki bir petrol sahası (Reuters)
TT

ABD, Irak'ın İran üzerinden Türkmenistan'dan doğalgaz ithal etme planlarını engelliyor

Irak'ın Basra kentindeki bir petrol sahası (Reuters)
Irak'ın Basra kentindeki bir petrol sahası (Reuters)

Irak'ın komşu İran üzerinden Türkmenistan'dan gaz ithal ederek kronik elektrik krizini hafifletme çabaları, ABD'nin baskısı altında başarısızlıkla sonuçlandı. Bağdat, kesintisiz elektrik tedarikini sağlamak için alternatifler bulmakta zorlanıyor.

Şarku’l Avsat’ın Reuters'tan aktardığına göre petrol zengini Irak, 2003 yılında Saddam Hüseyin'i deviren ABD öncülüğündeki işgalden bu yana vatandaşlarına elektrik sağlamak için mücadele ediyor ve birçok kişi pahalı özel jeneratörlere güvenmek zorunda kalıyor. Bu da ekonomik zorluklara ve sosyal huzursuzluğa neden oluyor.

Bağdat'ın el-Kasra semtinde bir kasap dükkânı sahibi olan 43 yaşındaki Hüseyin Saad, geçim kaynağını korumak ve yoğun sıcakta etlerinin bozulmasını önlemek için mücadele ediyor. Saad, “Bu sadece benim acım değil, tüm Irak halkının acısı” dedi.

2023 yılında, Türkmenistan'dan İran üzerinden Irak'a gaz ihraç edilmesi için bir anlaşma önerildi. Önerilen anlaşma, İran'ın gazı alıp Irak'a tedarik etmesini öngörüyor, ancak bu, ABD'nin Tahran'a uyguladığı yaptırımları ihlal edecek ve Washington'ın onayını gerektirecekti.

Washington anlaşmayı onaylamadı ve ABD Başkanı Donald Trump yönetimi Tahran'a yönelik ‘azami baskı’ politikasını yoğunlaştırdı.

İki müttefik arasında sıkışmış durumda

Reuters, Bağdat'ın İran üzerinden Türkmenistan'dan yaklaşık 5 milyar metreküp gaz ithal etmek için aylarca Washington'un onayını nasıl istediğini öğrenmek amacıyla dört Iraklı yetkiliyle görüştü ve yedi resmî belgeyi inceledi.

Reuters'ın ulaştığı bir anlaşma taslağı, Irak'ın İran'ın devlet şirketi National Iranian Gas Company'nin (NIGC) tesislerini kullanarak Türkmenistan'dan yıllık 5,025 milyar metreküp gaz ithal etmek istediğini gösteriyordu.

Bir belge, İran'ın herhangi bir para almayacağını, ancak Türkmenistan'dan gelen toplam günlük miktarın yüzde 23'ünü geçmeyecek şekilde kendi ihtiyaçlarını karşılamak için gazın bir kısmını alacağını gösteriyordu. Aynı belge, Bağdat'ın ayrıca uluslararası bir izleme kuruluşunun, anlaşmanın ABD yaptırımlarına ve kara para aklama kurallarına uygunluğunu izlemek üzere üçüncü taraf olarak hareket etmesine izin vermeyi teklif ettiğini gösteriyor.

Ancak aylarca süren çabalara rağmen, Washington'ın İran üzerindeki nükleer hedefleri konusundaki baskısını artırmasıyla ABD'nin itirazları anlaşmayı bozdu. Bu durum, Bağdat'ı iki ana müttefiki olan Washington ve Tahran ile ilişkilerini dengelemek konusunda giderek zor bir duruma soktu.

Irak Başbakanı’nın bu alandaki danışmanı Adil Kerim, Reuters'a şunları söyledi: “Eğer Türkmenistan ile yapılan anlaşmaya devam edersek, Irak bankaları ve finans kurumlarına bir tür yaptırım uygulanacak... Bu nedenle sözleşme şimdilik askıya alındı.”

ABD Hazine Bakanlığı Reuters'a yorum yapmayı reddetti, ancak bilgi sahibi bir ABD’li kaynak, Trump yönetiminin İran'a fayda sağlayabilecek düzenlemeleri onaylamayacağını, ancak Irak'ın enerji ihtiyaçlarını karşılamak için Irak ile birlikte çalıştığını söyledi. İran hükümeti, Petrol Bakanlığı, NIGC ve Türkmenistan Dışişleri Bakanlığı, Reuters'ın yorum taleplerine yanıt vermedi.

İran gazına bağımlılık

Irak, son on yıldır İran'dan gaz ve elektrik ithalatına bağımlı. Konunun hassasiyeti nedeniyle isminin açıklanmamasını isteyen Iraklı bir enerji yetkilisi, İran gazının Irak'ın elektrik üretiminin yaklaşık üçte birini karşıladığını ve 2024 yılında gaz ithalatının 9,5 milyar metreküpe ulaştığını söyledi.

Adil Kerim, Irak'ın İran gazını kaybetmesi halinde elektrik üretiminde büyük bir sorunla karşı karşıya kalacağını ifade etti.

Irak, Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü'nün (OPEC) en büyük ikinci petrol üreticisi. Ancak yatırım eksikliği ve gazın çıkarılması ve işlenmesi için gerekli altyapının bulunmaması nedeniyle petrol ile ilişkili gazın çoğunu yakıyor. Uluslararası Enerji Ajansı (IEA), Irak'ın 2023 yılında elektrik üretimi veya endüstriyel ihtiyaçları karşılamak için sadece 11 milyar metreküp gaz ürettiğini belirtti.

Kerim, Irak'ın gaz ihtiyacının mevsimsel olarak değiştiğini, yaz aylarında talebin günde yaklaşık 45 milyon metreküpe yükseldiğini, ilkbahar ve sonbahar aylarında ise 10 milyon ile 20 milyon metreküp arasında düştüğünü açıkladı.

Yaptırımlar anlaşmayı baltalıyor

Geçtiğimiz mart ayında Trump yönetimi, Irak'ın 2018'den beri İran'dan elektrik alımını finanse etmesine izin veren yaptırım muafiyetini sona erdirerek ithalatı azalttı.

Kerim, İran'dan gelen gaz arzındaki eksikliğin, muafiyetin sona ermesinden ve talebin yaz aylarında zirveye ulaşmasından bu yana yaklaşık 3 bin megavatlık elektrik üretim kapasitesinin kaybına yol açtığını ve bunun Irak'ın yaklaşık 28 gigavatlık toplam üretim kapasitesinin yüzde 10'undan fazlasını oluşturduğunu söyledi. Iraklı elektrik yetkilileri, bunun yaklaşık 2,5 milyon eve elektrik tedarikini etkilediğini söylüyor.

Reuters'e göre, kaynaklar ve belgeler Bağdat'ın Türkmenistan ile bir anlaşma yaparak tedarik kaynaklarını çeşitlendirmeyi ve yaptırımları ihlal etme riskini önlemeyi umduğunu gösteriyor.

Irak Elektrik Bakanlığı, geçtiğimiz ağustos ayında ülke çapında yaşanan elektrik kesintisinden üç ay önce, 27 Mayıs'ta devletin sahip olduğu Irak Ticaret Bankası'na gönderilen bir mektupta, bu anlaşmanın imzalanmaması halinde Bağdat'ın yaz aylarında, gazla çalışan elektrik santrallerini işletme kabiliyetinin tehlikeye girebileceği uyarısında bulunmuştu.

LNG yoluyla çeşitlendirme

Türkmenistan rotasının kesintiye uğramasıyla Irak, elektrik ihtiyacındaki boşluğu doldurmak için alternatifler araştırıyor. Bu alternatifler arasında Katar'dan sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) ithal etmek için altyapı inşa etmek de bulunuyor.

Irak Güney Gaz Şirketi Başkanı Hamza Abdulbaki, geçtiğimiz mart ayında Reuters'a verdiği demeçte, Irak'ın Katar ve Umman gazını işlemek için yüzer LNG terminali kiralayacağını söyledi. Abdulbaki, hükümetin, ABD'nin İran gazına kısıtlama getirme kararı alması durumunda, Petrol Bakanlığı'na İran gazına alternatifler bulma görevi verdiğini de bildirdi.

Irak, son iki yılda gaz projelerini hızlandırmak için Total Energies, BP ve Chevron gibi uluslararası petrol şirketleriyle anlaşmalar imzaladı.

Fransa'nın Total Energies şirketi bu hafta, Irak'taki Artavi petrol sahası geliştirme projesinin ikinci aşamasını başlattığını açıkladı. Bu aşama, Irak'ın petrol, gaz ve elektrik üretimini artırmayı amaçlayan 27 milyar dolarlık projenin son aşaması.

İngiliz şirketi BP, mart ayında hükümetten devasa Kerkük petrol sahalarını yeniden geliştirmek için nihai onayı aldığını ve ilk etapta 3 milyar varil petrol eşdeğeri üretim planladığını açıkladı.

Kerim, Bağdat'ın gazla çalışan elektrik santrallerini genişletmek için çalıştığını belirterek, ülkenin daha fazla gaza ve daha fazla kaynağa ihtiyaç duyacağını ifade etti.


Suudi danışmanlık firmaları Türkiye'deki ZUCHEX 2025 Fuarı’na katıldı

Suudi danışmanlık firmaları Türkiye'deki ZUCHEX 2025 Fuarı’na katıldı
TT

Suudi danışmanlık firmaları Türkiye'deki ZUCHEX 2025 Fuarı’na katıldı

Suudi danışmanlık firmaları Türkiye'deki ZUCHEX 2025 Fuarı’na katıldı

Suudi Arabistan merkezli MİQYAS şirketi, şu anda devam eden ZUCHEX 2025 Fuarı’na katılan bir dizi Türk şirketi ve fabrikasının standını ziyaret etti.

MİQYAS CEO'su Adil el-Gamdi fuara katıldı ve ev aletleri ile gazlı ocaklar alanında faaliyet gösteren bir dizi Türk üreticiyle görüştü. Yetkililer, önümüzdeki dönemde ürünlerinin Suudi Arabistan'a girişini kolaylaştırmanın yolları hakkında görüş alışverişinde bulundular.

bhnjk

MİQYAS’ın, dünyanın çeşitli ülkelerinden Suudi Arabistan ve Körfez'e ihracat yapan firmalara, ürünlerini Suudi Arabistan ve Körfez spesifikasyonlarına, standartlarına ve gereksinimlerine uygun hale getirme konusunda danışmanlık yapan ilk şirket olduğunu da belirtmek gerekir. MİQYAS, gerekli sertifikaları ve şartları elde etmeleri için Türk ihracatçıları destekleyip nitelik kazandırdıktan sonra, Suudi Arabistan'a yapılan Türk ihracatının artmasına da katkıda bulunuyor.

sa