Tunus Cumhurbaşkanı Said’den yolsuzluğa son verme sözü

Fosfat çıkarma ve taşıma davasında 14 zanlı için gözaltı kararı çıktı.

Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said. (AP)
Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said. (AP)
TT

Tunus Cumhurbaşkanı Said’den yolsuzluğa son verme sözü

Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said. (AP)
Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said. (AP)

Tunus Devlet Başkanı Kays Said, siyasi muhaliflerini ‘ülkeyi her düzeyde yolsuzluktan temizleyecek hamlelerde bulunmakla’
tehdit etti.
Tunus Afetlere Direnç Komitesi toplantısını denetlerken, “Sıcak yazdan sonra gelen şiddetli yağmurlar her yıl olduğu gibi bu sonbaharda da gelecek, bunun için hazırlıklı olmak gerekir” diyen Said, “Bazıları su tahliye kanallarının yerini alsa da siyaseti yıkayacak sağanak yağmur kanun ile gelecektir” ifadelerini kullandı.
Temizliğin kanunla gerçekleştirileceğini vurgulayarak Tunusluların hayatlarını işgal edenlerden kurtulma sözü veren Said, “Tunus halkı, ülkeyi on yıllardır üzerine yapışmış olan tozlardan temizlemek istiyor” dedi.
Said, siyasi, mali ve idari yolsuzlukla suçlananların birçoğunun yargılanacağını ima ederek vatandaşlarına “Allah'ın bize vadettiğinden asla sapmayacağımız konusunda halkımız müsterih olsun”  ifadesini kullandı.
Tunus’taki baraj sorununa da değinen Said, “baraj suçları” olarak tabir ettiği meseleye ilişkin eleştirilerde bulundu. Bunun Tunuslulara karşı işlenen bir suç olduğunu ve ülke barajlarının artık çalışmadığını söyledi. Said, bazı kimseler kaynak suyu satabilsin diye suların bakımının ihmal edildiğini ve barajın bakımsız bırakıldığını belirttiği açıklamasında  “Biz, kanallardan gelen su içilebilir durumdayken kaynak suyu içmedik”dedi.
Suyu kasten kesen partiler olduğunu vurgulayan ve Tunus’taki içme suyunun günlerce, hatta haftalarca kesilmesinin kabul edilemez olduğunu belirten Said sözlerine şöyle devam etti:
“İçme suyunu kesen birileri var. Başkana git de sana geri versin diyenler var. Tüm Tunuslulara suyu geri vermek için durmaksızın çalışacağız. Yapılanları sabırla bekleyen vatandaşlara derim ki bundan geri dönüş yok!”
Diğer taraftan Tunus Cumhurbaşkanı, Tunus anayasasının “yaklaşan tehlike” nedeniyle istisnai önlemler almasına olanak tanıyan 80’inci maddesini 25 Temmuz'da devreye soktu.
Said, söz konusu adımlar kapsamında Raşid el-Gannuşi başkanlığındaki Tunus Parlamentosu’nun çalışmalarını askıya aldı. Tunus Başbakanı Hişam Meşişi’nin de görevine son verdi. Aynı şekilde parlamento üyelerinin dokunulmazlıklarını kaldırarak aralarındaki sanıkları yargıladı. Siyasetçilerin bu şekilde yargılanması Tunus'ta “siyasi deprem” olarak yankı buldu.
Diğer yandan Mali Yargı Başkanlığı sözcüsü Muhsin El-Dali, Tunus resmi haber ajansına (TAP) yaptığı açıklamada, fosfatların çıkarılması ve taşınmasıyla ilgili mali ve idari yolsuzluk dosyasında 14 zanlının tutukluluğunun devam ettiğini ve 3 zanlının da firari olduğunun yer aldığını kaydetti.
El-Dali; eski Sanayi Bakanı, eski Sanayi Devlet Bakanı, eski Genel Müdür, Maliye Bakanlığı’nda halihazırda çalışan Devlet Denetçisi, Sanayi Bakanlığı'nda görev yapan Maden Müdürü, Tedarik Müdürü, devlete ait Gafsa Fosfat Şirketi’nin iki eski genel müdürü ve askıya alınan parlamentodaki bir milletvekilinin iki kardeşi de dahil olmak üzere dört şirket müdürünün adlarının yolsuzluk dosyasında yer aldığını belirtti.
Tunus Savcılığı üç gün önce, mali ve idari yolsuzluklar yaptıklarından şüphelenilen 12 kişinin “fosfat çıkarma ve transfer anlaşmaları” olarak bilinen “seyahat etme hakkını” yasaklayan bir emir yayınladı.
Tunus insan hakları derneklerinden birçoğu, iki gün önce Cumhurbaşkan’ına mali ve insan hakları ihlalleri suçlamalarına ilaveten kamu parasına saldırı davalarında Tunus mahkemeleri tarafından verilen yaklaşık 237 mahkeme celbinin etkinleştirilmesi için çağrıda bulundu.
Dernekler, geçiş adaleti sürecinde Hakikat ve Haysiyet Komisyonu'nun raporunda yolsuzluk dosyasının kapsamlı bir şekilde ele alındığını belirttiler.
Söz konusu raporda Tunus devletine karşı işlenen 61 mali ve ekonomik yolsuzluk vakası yer alıyor.
Önceki Tunus hükümetlerini gerçekleri gizlemekle ve bu dosyalarda yer alan taraflara ilişkin harekete geçmemekle suçlayan insan hakları dernekleri, söz konusu dosyalar sayesinde ilk tahminde yağmalanan kamu fonlarından 15 milyar Tunus dinarının (bu yaklaşık 5 milyar ABD doları ediyor) geri alınabileceği görüşündeler.



Suriye hükümeti ve SDG Halep'teki  Kürt mahallelerinin güvenliği konusunda anlaşma imzaladı

Halep'in Şeyh Maksud ve Eşrefiye mahallelerinde anlaşmanın imzalanma anından bir kare
Halep'in Şeyh Maksud ve Eşrefiye mahallelerinde anlaşmanın imzalanma anından bir kare
TT

Suriye hükümeti ve SDG Halep'teki  Kürt mahallelerinin güvenliği konusunda anlaşma imzaladı

Halep'in Şeyh Maksud ve Eşrefiye mahallelerinde anlaşmanın imzalanma anından bir kare
Halep'in Şeyh Maksud ve Eşrefiye mahallelerinde anlaşmanın imzalanma anından bir kare

Suriye'nin kuzeyindeki Halep vilayetinde Eşrefiye ve Şeyh Maksud mahalle konseyleri ile Suriye Başkanlık Komitesi temsilcileri arasında bugün (salı) bir anlaşma yapıldığı duyuruldu. Mart ayının başında rejim kalıntılarının ayaklanma girişimini sert bir şekilde bastıran Şam yönetimi, 10 Mart’ta Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) Suriye devletine entegrasyonuna yönelik Başkan Ahmed Şara ile Mazlum Abdi anlaşma imzalamıştı. Bugün Halep’te varılan anlaşmada bu kapsamda imzalandı.

Güvenlik ve askeri kurumlar dışındaki kurumlar, sürdürülebilir bir çözüme ulaşılana kadar iki mahallede kalacaktır. Mevcut hizmet, idari, eğitim kurumları, belediyeler ve yerel meclisler muhafaza edilecektir.

Suriye televizyonu, Suriye Arap Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı tarafından görevlendirilen bir komite ile Şeyh Maksud ve Eşrefiye Mahalleleri Sivil Konseyi'nin Halep kentindeki iki mahallenin durumunu çözmek için bir anlaşmaya vardığını bildirdi. 14 maddeden oluşan anlaşma, iki mahalledeki askeri güçlerin silahlarıyla birlikte Suriye'nin kuzeydoğusuna çekilmesini, iki mahallede silahlı gösterilerin yasaklanmasını ve silahların İçişleri Bakanlığı'na bağlı İç Güvenlik Güçleri'nin tekelinde olmasını, bu güçlerin iki mahallenin sakinlerini koruma ve onlara yönelik herhangi bir saldırı ya da istismarı önleme sorumluluğunu üstlenmesini kapsıyor.

Medya kaynaklarına göre anlaşma, Suriye İçişleri Bakanlığı'na bağlı bir güvenlik merkezinin kurulmasını ve ana kontrol noktalarının bakanlığın iç güvenliğinin gözetimi altında tutulmasını içeriyor.

Kürtlerin çoğunlukta olduğu Şeyh Maksud ve Eşrefiye mahalleleri idari olarak Halep Kent Konseyi'ne geri dönerken, bu iki mahallenin sakinlerinin sosyal ve kültürel özgünlükleri korunacak ve bunlara saygı gösterilerek barış içinde bir arada yaşamaları teşvik edilecek.

scdfrgt
Halep'in Şeyh Maksud ve Eşrefiye mahallelerinde Suriye devleti ile SDG arasında varılan anlaşma metni

Anlaşma ayrıca iki mahallede silahlı gösterilerin yasaklanmasını, silahların İçişleri Bakanlığı'na bağlı İç Güvenlik Güçleri ile sınırlandırılmasını ve ana kontrol noktaları korunarak hayati önem taşıyan geçişlerin açılmasını öngörüyor.

Ayrıca Halep şehri ile Suriye'nin kuzey ve doğu bölgeleri arasındaki hareketliliği kolaylaştırmak üzere bir koordinasyon komitesi kurulması kararlaştırıldı.

fvgtyh
Anlaşmanın ardından Halep'in El Eşrefiye mahallesindeki yetkililer

SDG, anlaşma kapsamında 400 tutuklu kişiyi serbest bırakacak ve çatışmalar sonucu ölen silahlı grup üyelerinin cenazelerini teslim edecek. Karşılığında, yeni Suriye yönetimi 170 SDG’li tutukluyu serbest bırakacak ve SDG mensuplarının cenazelerini teslim edecek.

Ayrıca Halep ve Kuzeydoğu Suriye arasındaki hareketliliği kolaylaştırmak için koordinasyon komiteleri ve anlaşmanın sahada uygulanması için iki mahallede komiteler kurulacağı duyuruldu. Halep İl Meclisinde, ticaret ve sanayi odalarında ve diğer sektörlerde tam ve adil temsil hakkı yürürlükteki yasalara uygun olarak etkinleştirilecektir.