Suudi Aramco gaz boru hattı hissesinin satışından 17 milyar dolar kazanmayı hedefliyor

Aramco, RIL şirketinin bünyesindeki petrolden kimyasal madde üretimi faaliyetlerinden yüzde 20 oranında hisse almak için ileri düzeyde görüşmeler yürütüyor.

Suudi Aramco, iştiraklerinde yatırım fırsatlarını genişletmeye devam ediyor (Şarku’l Avsat)
Suudi Aramco, iştiraklerinde yatırım fırsatlarını genişletmeye devam ediyor (Şarku’l Avsat)
TT

Suudi Aramco gaz boru hattı hissesinin satışından 17 milyar dolar kazanmayı hedefliyor

Suudi Aramco, iştiraklerinde yatırım fırsatlarını genişletmeye devam ediyor (Şarku’l Avsat)
Suudi Aramco, iştiraklerinde yatırım fırsatlarını genişletmeye devam ediyor (Şarku’l Avsat)

Saudi Aramco şirketinden konu hakkında bilgi sahibi kaynaklar, şirkete ait doğalgaz boru hattı azınlık hissesinin satışından 17 milyar dolar gelir elde edilmesini beklerken, ABD merkezli Bloomberg dün yayınladığı haberde, Saudi Aramco’nun 20 ila 25 milyar dolarlık hisse payı karşılığında Hindistan merkezli Reliance Industries (RIL) şirketinin bünyesindeki petro kimya faaliyetlerinden yüzde 20 oranında hisse almak için ileri düzeyde görüşmeler yürüttüğünü bildirdi.
Bloomberg’in kaynaklarına dayandırdığı habere göre şirketlerin önümüzdeki haftalarda bir anlaşmaya varması bekleniyor. Aramco ve RIL’den konuya ilişkin resmi bir açıklama yapılmadı. RIL şirketi 2019’da petro kimya madde üretimi faaliyetinin yüzde 20’lik payını 15 milyar dolar karşılığında Aramco’ya sattığını duyurmuş ancak koronavirüs salgının patlak vermesiyle geçen yıl ham petrole olan talebin azalması ve fiyatlarının düşmesi üzerine Aramco ile yaptığı anlaşmayı durdurmuştu.
Suudi Aramco Şirketi İcra Kurulu Başkanı Emin en-Nasır, geçen hafta düzenlediği basın toplantısında, şirketin anlaşma üzerinde halen ayrıntılı inceleme aşamasında olduğunu belirtti. RIL Yönetim Kurulu Başkanı milyarder Mukesh Ambani, Haziran’ın sonunda yaptığı bir açıklamada, şirketinin Aramco ile ortaklığını resmileştirmeyi umduğunu ifade etmiş ve bunun akabinde Aramco Yönetim Kurulu Başkanı Yasir el-Rumeyyan’ın Bağımsız yönetici sıfatıyla RIL’ın yönetimine alındığı ilan edilmişti.
Reuters’a konuşan kaynaklar, Saudi Aramco’nun, doğalgaz boru hattı azınlık hisselerinin satışından 17 milyar dolar gelir elde etmeyi beklediğini aktardı. Bu rakam, petrol boru hattı sözleşmesinden elde ettiği gelirden 12.4 milyar dolardan daha fazla.
Kaynaklar, Aramco’nun önümüzdeki birkaç hafta içinde resmi satış sürecini başlatmadan önce danışmanları aracılığıyla Kuzey Amerika'daki özel sermaye ve altyapı fonlarının yanı sıra Çin ve Güney Kore'deki devlet destekli fonlar da dahil olmak üzere potansiyel teklif sahipleriyle görüşmeleri sürdürdüğünü kaydetti.
Reuters’a göre, anlaşmada Aramco’ya ödeme şekli noktasında 3.5 milyar dolarlık kısmın kendi kaynaklarından, geri kalan kısmını da banka kredileri fonlarından ödenmesi öngörülüyor. Başka bir kaynak ise anlaşmanın büyüklüğünün 20 milyar doları aşabileceğini söyledi.
Anlaşmanın detayları hakkında bilgi sahibi olan bir kaynak, doğalgaz boru hattının daha yüksek getiriye sahip olmasının “doğalgaz anlaşmasının, Suudi Arabistan’da doğalgazın kullanımı ve tüketimi için uzun vadeli bir vizyonla ilişkili” olduğunu ifade etti. Kaynak ayrıca Suudi Arabistan’daki birçok sanayi kolunun 2030 Ekonomi Vizyonu uyarınca doğalgaz kullanımına geçeceğine ve bunun da iç piyasada doğalgaza olan talebi artıracağına dikkat çekti.
Reuters’a konuşan kaynaklar, Aramco'nun potansiyel müşterileri çekmek amacıyla JPMorgan Chase ve Goldman Sachs şirketleriyle çalıştığını belirtti. Ortaklık için adı geçen taraflardan resmi bir açıklama yapılmamakla birlikte Reuters’ın kaynakları, Aramco’nun satış sürecine ilgi gösteren diğer potansiyel teklif sahipleri arasında Çin'in İpek Yolu Şirketi, devlet destekli Çin Yatırım Şirketi (CIC), Güney Kore Varlık Fonu, Kore Yatırım Şirketi (KIC) ve NH Investment & Securities isimli şirketler yer alıyor.
Aramco, şirketin yeni kurulan petrol boru hatlarındaki yüzde 49 hissesini satmak için kiralama ve geri kiralama ile şirkete ait boru hatlarının taşıdığı petrolden alınan vergiler üzerinde 25 yıllığına hak sahibi olmaya hazırlanıyor.
Öte yandan, W7'deki Analitik Çalışmalar Birimi tarafından yayınlanan yeni bir rapor, Kovid-19 salgınının petrol ve doğalgaz sektörüne, kendini yeniden yapılandırma ve temiz enerji vizyonu aracılığıyla daha istikrarlı ve dirençli bir gelecek yaratma fırsatı verdiğini ortaya koydu.
Raporda, petrol ve doğalgaz şirketlerinin, gelirlerinin ve çevresel, sosyal, idari performanslarını iyileştirmek için iletişim stratejilerini, paydaşlar arasında karşılıklı yarar sağlayan ilişkileri güçlendirmeye odaklaması gerektiği ifade ediliyor.
Rapora göre, küresel enerji ve doğalgaz pazarının koronavirüs salgınında toparlanması nedeniyle bu yıl pazarın yüzde 25,5 büyüme oranıyla 5,8 trilyon dolara ulaşması bekleniyor. Raporda ayrıca geleneksel ekonomi modeline alternatif olarak, malzeme, mal ve enerji israfını azaltmayı amaçlayan döngüsel ekonomi modelinin benimsenmesi çağrısı yapılıyor. Döngüsel ekonomi modelinin operasyon ve tedarik zincirlerini kolaylaştırarak tüketimi, israfı ve emisyonları azaltmayı hedeflediğine dikkat çekiliyor.



Trump: Şi, temel metallerin ABD'ye akmasına izin verecek

ABD Başkanı, Beyaz Saray'daki ofisinde yürütme emirlerini imzaladı (Arşiv-AP)
ABD Başkanı, Beyaz Saray'daki ofisinde yürütme emirlerini imzaladı (Arşiv-AP)
TT

Trump: Şi, temel metallerin ABD'ye akmasına izin verecek

ABD Başkanı, Beyaz Saray'daki ofisinde yürütme emirlerini imzaladı (Arşiv-AP)
ABD Başkanı, Beyaz Saray'daki ofisinde yürütme emirlerini imzaladı (Arşiv-AP)

ABD Başkanı Donald Trump, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'in nadir toprak metalleri ve elementlerin ABD'ye ihracatına izin verdiğini söyledi. Bu adım, dünyanın en büyük iki ekonomisi arasındaki gerilimi azaltacak.

Bir gazeteci, başkanlık uçağında Trump'a Şi'nin bunu kabul edip etmediğini sorduğunda, Trump “Evet, kabul etti” diye cevap verdi.

Trump'ın bu yorumu, haftalardır bu konuda artan ticari gerilimi çözmek amacıyla Şi Cinping ile yaptığı nadir telefon görüşmesinden bir gün sonra geldi.

Trump, o dönemde görüşmelerin “oldukça olumlu sonuçlandığını” belirterek, “nadir metal ürünlerinin akışkanlığıı konusunda hiçbir şüphe olmaması gerektiğini” belirtti.

Bu konudaki gerginliğin azaldığına dair bir başka işaret olarak, Çin, konuyla ilgili iki kaynağa göre, en büyük üç Amerikan otomobil üreticisinin nadir metal tedarikçilerine geçici ihracat lisansları verdi.

ABD başkanının üst düzey yardımcıları, pazartesi günü Londra'da Çinli meslektaşlarıyla bir araya gelerek görüşmeleri sürdürecek.

Trump dün gazetecilere yaptığı açıklamada, “Çin anlaşmasında büyük ilerleme kaydettik” dedi.

İki ülke, 12 Mayıs'ta İsviçre'nin Cenevre kentinde, Trump'ın ocak ayında göreve gelmesinden bu yana birbirlerine uyguladıkları gümrük vergilerinin çoğunu 90 gün süreyle kaldırmak üzere anlaşmaya vardı. Bu haberin ardından ticaretin bozulmasından endişe duyan finans piyasaları canlandı. Ancak Çin'in nisan ayında nadir toprak elementlerinin ihracatını askıya alma kararı, dünya çapında otomobil üreticileri, bilgisayar çipi üreticileri ve askeri müteahhitlerin ihtiyaç duyduğu tedarikleri kesintiye uğratmaya devam etti.

Trump, Çin'i Cenevre Anlaşması'nı ihlal etmekle suçladı ve çip tasarım programları ile Çin'e yapılan diğer sevkiyatlara kısıtlamalar getirilmesini emretti. Pekin bu iddiayı reddetti ve karşı önlemler alacağı tehdidinde bulundu.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre nadir metaller ve diğer temel elementler Çin için bir güç kaynağıdır ve şirketlerin metalden üretilen ürünleri üretememesi nedeniyle ekonomik büyüme yavaşlarsa Trump iç siyasi baskıya maruz kalabilir.

Trump, ocak ayında Beyaz Saray'a döndüğünden beri ticaret ortaklarını bir dizi cezai önlem uygulamakla tehdit etti, ardından bazılarını son anda iptal etti. Bu tutarsız yaklaşım, dünya liderlerini şaşırttı ve şirket yöneticilerini endişeye sevk etti.