How I Met Your Mother'ın en beğenilen 5 bölümü

New York'ta yaşayan 5 yakın arkadaşın hikayesini anlayan How I Met Your Mother birbirinden unutulmaz pek çok bölüme sahip (CBS)
New York'ta yaşayan 5 yakın arkadaşın hikayesini anlayan How I Met Your Mother birbirinden unutulmaz pek çok bölüme sahip (CBS)
TT

How I Met Your Mother'ın en beğenilen 5 bölümü

New York'ta yaşayan 5 yakın arkadaşın hikayesini anlayan How I Met Your Mother birbirinden unutulmaz pek çok bölüme sahip (CBS)
New York'ta yaşayan 5 yakın arkadaşın hikayesini anlayan How I Met Your Mother birbirinden unutulmaz pek çok bölüme sahip (CBS)

Dijital yayın platformu Hulu'nun televizyon tarihinin en popüler dizilerinden How I Met Your Mother'ın spinoff'unu yayımlayacağını açıklaması orijinal dizideki sevilen detayların yeniden gündem olmasını sağladı. 
Screen Rant'in haberine göre dizinin hayranlarının Reddit'te en sevdikleri How I Met Your Mother bölümlerini konuştuğu tartışmada birkaç tanesi öne çıktı. 

"Three Days of Snow"
Dizinin 4. sezonunda yer alan "Three Days of Snow" bunlar arasında yer alıyor. Bölümde barmen olma hayali kuran Barney ve Ted elde ettikleri fırsata balıklama atlamış ve epey eğlenceli bir bölüm ortaya çıkmıştı. 

"Slap Bet"
İkinci sezonun 9. bölümü "Slap Bet" de dizinin unutulmaz bölümlerinden biri. Marshall ve Barney'nin birbirlerini farklı gerekçelerle tokatladığının görüldüğü bölüm aynı zamanda Robin'in meşhur "Let's Go To The Mall" şarkısını ortaya çıkarmıştı.

(CBS) 
"Time Travellers"
"Time Travellers" isimli 8. sezonun 20. bölümü de How I Met Your Mother efsanelerinden biri. Bölümde izleyicilere esasen geçmişin anlatıldığının hatırlatılması ve yakın arkadaş grubunun MacLaren's Pub günlerinin sona erdiğinin belirtilmesi fazlasıyla hüzünlü bir bölüm ortaya çıkarmıştı.  

(CBS)
"Come On"
Öte yandan Ted ve Robin'in çıkmaya başladığı ama Lily ve Marshall'ın ayrıldığı nadir anlardan birini ekranlara getiren "Come On" bölümü de hayranların favorileri arasında. Dizinin genelindeki atmosferle karşıtlık oluşturur biçimde bölümde Ted havalara uçarken, Marshall çok mutsuz görülmüştü. 

(CBS)
"The Playbook"
"The Playbook" isimli 5. sezonun 8. bölümü de Barney'nin flört maceraları sırasında kullandığı taktikleri ve çuvalladığı anları izleyicilerle buluşturmuştu. 
Independent Türkçe, Screen Rant

 



İran asıllı ABD'liler Trump'ın saldırılarını destekliyor

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

İran asıllı ABD'liler Trump'ın saldırılarını destekliyor

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

Donald Trump, ABD'nin İran'a yönelik son askeri saldırılarının ardından İranlı Amerikalılardan büyük destek topladı. Birçok kişi, bu saldırıların Ayetullah Ali Hamaney'in iktidarını devirmeye katkıda bulunabileceğini umut ediyor.

Salı sabahı ABD Başkanı'nın arabuluculuğunda Tahran ve Tel Aviv arasında ateşkes anlaşması imzalanmadan önce, ABD'deki İranlı topluluklar hafta sonu önemli nükleer tesislere düzenlenen saldırı konusunda ihtiyatlı bir iyimserlik sergilemeye başladı.

İslam Devrimi'nin ardından 1980'lerde İran'da büyüyen Simone Derayeh, Los Angeles'ta yaşayan yaklaşık 141 bin İran asıllı kişiden biri.

Derayeh, İran halkının ülkenin Yüce Lideri ve onun teokratik rejimi tarafından "rehin tutulduğunu" söyledi.

NBC Las Vegas'a, Sovyet lideri Joseph Stalin ve Nazi Almanyası'nın lideri Adolf Hitler'in totaliter yönetimlerine atıfta bulunarak, "Süregelen baskı, Stalin ve Hitler'inkine benziyor" diye konuştu.

Bu, hikaye kitaplarında anlatılan türden bir şey.

SDFRGTH
Simone Derayeh, Los Angeles'taki İran diasporasının Trump'ın askeri eylemlerini desteklediğini NBC Las Vegas'a söyledi (NBC Las Vegas)

Trump, İran'ı "Yeniden Harika Yapmak"tan bahsederken Derayeh, Hamaney'in otoriter yönetimini zayıflatma çabalarını destekleyen birçok ses arasında sadece bir ses olduğunu iddia ediyor.

Aslında birçok İranlı, İslam Cumhuriyeti'nin zayıflamasından memnun. Maalesef, 1980'lerin başında, en zor zamanlardan bazılarını yaşayarak baskıları ilk elden deneyimledim. Toplu katliamlar, toplu infazlar. Özellikle kadınlara ve azınlıklara karşı çok, çok baskıcı yasalar.

Washington D.C.'de yaşayan İranlı Amerikalı Alireza, Baltimore Sun gazetesine, ABD'nin İran'ın nükleer tesislerine yaptığı saldırının kendisine umut verdiğini söyledi.

Diğer liderlerin İran halkı acı çekerken seyirci kaldığını, Trump'ın saldırılarınınsa İran'ın "hiçbir şey yapamayacağı ve zayıf olduğu" mesajını açıkça verdiğini savundu.

Maryland'da yaşayan 72 yaşındaki emlakçı Reza Rofougaran, 1979'da Pehlevi hanedanlığı devrildikten kısa süre sonra Tahran'dan göç etmiş.

Gazeteye "İran'daki İslam rejimine yüzde 100 karşıyım ve rejim değişikliği umuduyla yaşıyorum" diye konuştu.

Ancak Rofougaran, kendi ülkesine yapılan saldırıları kınıyor. Diğer İranlı Amerikalıların saldırıları daha çok desteklediğini söyledi.

Sivillere saldırmıyorlar. Onlar mollalara, üst düzey [İslam Devrim Muhafızları] komutanlarına ve yetkililere saldırıyor.

Rofougaran, diğerlerinin saldırılardan "üzüntü duyduğunu" söyledi.

UIO9
ABD'nin İran'ın İsfahan nükleer teknoloji merkezine düzenlediği saldırıların ardından oluşan hasarın uydu görüntüsü (Maxar Technologies)

Neredeyse 30 yıl önce İran'dan kaçan aktivist öğrenci Elham Yaghoubian, saldırıları destekliyor ve CNN'e bunların İran, Ortadoğu ve dünya için "yararlı" olduğunu söylüyor.

Bu altyapılar, yollar, fabrikalar, binalar yeniden inşa edilebilir ancak asla geri kazanamayacağımız şey, temel hakları için ayağa kalktıklarında her seferinde acımasız rejim tarafından öldürülen tüm genç erkek ve kadınların hayatları.

Yaghoubian, çoğu İranlının savaş istemediğini kabul etmekle birlikte bunun olumlu bir sonuç getirebileceğini savundu: İran rejiminin düşüşü.

"Bu savaşı hiçbir müzakere ya da uzlaşma sona erdiremez" diye ekledi.

Barış ve refah ancak bu rejimin İran'dan uzaklaştırılmasıyla mümkün olabilir

Independent Türkçe