Fransa Cumhurbaşkanı Macron'un Hitler'e benzetildiği afişi asana 10 bin avro ceza

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron (Arşiv_AA)
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron (Arşiv_AA)
TT

Fransa Cumhurbaşkanı Macron'un Hitler'e benzetildiği afişi asana 10 bin avro ceza

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron (Arşiv_AA)
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron (Arşiv_AA)

Fransa'da, Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un, Adolf Hitler'e benzetildiği afişleri asan Michel-Ange Flori'ye 10 bin avro para cezası verildi.
Fransa Cumhurbaşkanı'nın suç duyurusu üzerine güneydeki Toulon kentindeki mahkemede görülen davada, 62 yaşındaki Flori'ye savcı "bariz şekilde zarar verme arzusu" suçlamasını yöneltti.
Mahkeme Flori'yi Cumhurbaşkanı'na alenen hakaretten 10 bin avro para cezasına çarptırdı.
Flori'nin avukatı Beranger Tourne kararı temyize götüreceklerini belirtti.
Flori ise karara tepkisini "Cumhurbaşkanı şahsı mevzubahis olduğu durumlar hariç, ifade özgürlüğünü savunmada çok hızlı" ifadeleriyle gösterdi.
Sosyal medyadan kendisini "Herkes duvara yazıyordu ben afişe aktardım." şeklinde savunan Flori, karikatürle ifade tarzının eskiden beri süregeldiğini belirtti.

Macron Hitler'e benzetilmişti
Fransa'da Macron'nun bazı meslek gruplarına yönelik yeni tip koronavirüs (Kovid-19) zorunlu aşı politikasını ve sağlık ruhsatı uygulamasını yürürlüğe konulmasının ardından tepki toplamıştı.
Michel-Ange Flori, 19 Temmuz'da Toulon ve Seyne-sur-Mer kentlerinde yol üzerinde yer alan reklam panolarına Cumhurbaşkanı Macron'un Hitler'e benzetildiği ve üzerinde "İtaat et, aşı ol!" sloganının yer aldığı afişler asmıştı.
Macron, avukatları aracılığı ile afişlerin sahibi Flori hakkında suç duyurusunda bulunmuştu.
Fransa'da Anayasa Konseyinin 5 Ağustos'ta onayladığı, 9 Ağustos'ta yürürlüğe giren uygulama kapsamındaki sağlık ruhsatı uygulaması, bölgeler arası yolculuklar, hastane, bakımevleri, alışveriş merkezleri hariç 50 kişiden fazla kapasiteli kapalı mekanlar, restoran, kafeterya, sinema salonları, müzeler ve eğlence parklarına giriş için Kovid-19 aşılarını tamamladığını belgelemeyi, son 72 saatte yapılmış negatif PCR testi sonucunu göstermeyi ya da son 6 ayda hastalığa yakalanıp iyileşmiş olmayı kanıtlamayı gerektiriyor.
Uygulama kapsamında ayrıca bakımevleri ve hastane çalışanları ile itfaiyecilere Kovid-19 aşı zorunluğu getirildi.
Fransa genelinde uygulama, haftalardır cumartesi günleri yüz binlerce kişinin katıldığı gösterilerde protesto ediliyordu.



Washington’a göre Lübnan'da silahların devlete teslimi için ‘büyük bir fırsat’ var

ABD’nin Ankara Büyükelçisi ve Lübnan'a gönderilen Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)
ABD’nin Ankara Büyükelçisi ve Lübnan'a gönderilen Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)
TT

Washington’a göre Lübnan'da silahların devlete teslimi için ‘büyük bir fırsat’ var

ABD’nin Ankara Büyükelçisi ve Lübnan'a gönderilen Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)
ABD’nin Ankara Büyükelçisi ve Lübnan'a gönderilen Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)

ABD’nin Ankara Büyükelçisi ve Lübnan'a gönderilen Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, Lübnanlı yetkililerin, silahların devlete teslimi için ‘uygun bir fırsatlarının’ olduğunu açıkladı. Barrack'ın önümüzdeki hafta başlarında Beyrut'a giderek Lübnan'ın ABD'nin önerisine vereceği yanıtı görüşmesi bekleniyor.

Öte yandan Lübnanlı yetkililer, Hizbullah'ın görünürdeki katı tutumu ile paralel olarak, ABD’nin önerisine yanıt vermek için nihai bir formüle ulaşmada başarısız olurken, Meclis Başkanı Nebih Berri, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, “Özellikle Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Meclis Başkanı arasında ortak bir tutum sergilemeye çalışıyoruz, ancak Barrack'ın ilettiği öneride talep edildiği gibi Hizbullah'ın tutumunu da dikkate almalıyız. Ancak şimdiye kadar Hizbullah’tan kesin bir yanıt gelmedi” ifadelerini kullandı.

Diğer taraftan Şarku’l Avsat’a konuşan kaynaklar, anlaşmazlığı çözmek için yoğun bölgesel ve yerel temaslar yürütüldüğünü bildirdi. Kaynaklar, ‘kabul edilebilir bir iyimserlik’ olduğunu belirtti.

Bir diğer gelişmede Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, İngiltere Dışişleri Bakanı David Lammy'ye ülkenin güneyinde, meşru güvenlik güçleri ve Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Görev Gücü (UNIFIL) dışında silahlı güç bulunmayacağını taahhüdünde bulundu.