Expo 2020 Dubai Direktörü Rim el-Haşimi, Şarku’l Avsat’a konuştu: ‘BAE, uluslararası alandaki en kapsamlı sergiye ev sahipliği yapmak için tüm imkanları seferber etti’

Rim el-Haşimi, etkinliğin şirketleri ve işletmeleri yenilik yapmaya ve ekonomik fırsatlar sunmaya teşvik edecek bir platform olduğunu söyledi.

BAE, rekor düzeyde bir uluslararası katılımla Expo 2020 ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor.  / BAE Uluslararası İşbirliği Bakanı Rim el-Haşimi (sağ üst köşe)
BAE, rekor düzeyde bir uluslararası katılımla Expo 2020 ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor. / BAE Uluslararası İşbirliği Bakanı Rim el-Haşimi (sağ üst köşe)
TT

Expo 2020 Dubai Direktörü Rim el-Haşimi, Şarku’l Avsat’a konuştu: ‘BAE, uluslararası alandaki en kapsamlı sergiye ev sahipliği yapmak için tüm imkanları seferber etti’

BAE, rekor düzeyde bir uluslararası katılımla Expo 2020 ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor.  / BAE Uluslararası İşbirliği Bakanı Rim el-Haşimi (sağ üst köşe)
BAE, rekor düzeyde bir uluslararası katılımla Expo 2020 ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor. / BAE Uluslararası İşbirliği Bakanı Rim el-Haşimi (sağ üst köşe)

Dubai, 26 Kasım 2013'te yapılan oylamayla, 164 ülkenin 116’sının desteğini alarak  Expo 2020 etkinliğine ev sahipliği yapacak şehir olmuştu. Dubai Veliaht Prensi ve Yürütme Konseyi Başkanı Şeyh Muhammed ise fuar tarihindeki en iyi oturumun düzenleneceğini vurguladı.
192 katılımcı ülke ile 25 milyon ziyaretçinin katılması beklenen, en az 182 gün boyunca günde 60 canlı etkinliğin düzenleneceği Expo 2020 Dubai, 438 hektar (613 futbol sahası büyüklüğünde) alan üzerine kurulu.
Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Uluslararası İşbirliği Bakanı ve Expo 2020 Dubai Genel Müdürü Rim el-Haşimi, söz konusu etkinlik için tüm kaynakları ve enerjileriyle hazır olduklarını vurguladı. Fuar tarihinde ilk kez katılımcı her ülkenin kendi standı olacağına dikkat çeken Haşimi, etkinlikte ‘Fırsatlar’, ‘Devinim’ ve ‘Sürdürülebilirlik’ olmak üzere üç farklı temanın işleneceği bilgisini verdi.
Şarku’l Avsat’a verdiği demeçte Expo 2020 Dubai’nin dünya için daha iyi bir gelecek yaratmak yolunda önemli olduğunu belirten Haşimi, hazırlanan programların ve etkinliklerin fuar deneyimini zenginleştireceğini vurguladı. Şarku’l Avsat’a etkinliğin mevcut koşullarda düzenlenebilmesinin önemi hakkında bilgi veren Haşimi, BAE'ninki ardından en büyük ikinci standa sahip Suudi Arabistan'ın katılımına ve bölgedeki ekonomik yansımalara ilişkin de birçok açıklamada bulundu:

Expo 2020 Dubai yarın başlıyor. Bu uluslararası çaptaki etkinlik için hazırlıklarınız neler?
Bu uluslararası etkinliğin yaklaşık 170 yıl önceki kuruluşundan bu yana ilk kez bir Arap ve bir İslam ülkesi tarafından düzenlendiği göz önüne alındığında BAE liderliği tüm standartlar doğrultusunda, seçkin bir uluslararası fuar düzenleme sözü verdi. Expo 2020 Dubai'ye ev sahipliği yapma hakkını kazandığımızdan bu yana olağanüstü ve ilham verici bu deneyimi gerçekleştirmek için çalışıyoruz. BAE, bu amaç için gerekli tüm kaynağı ve enerjiyi kullandı. Bu uluslararası etkinliğe ev sahipliği yapmak için dünyanın en yüksek sürdürülebilir standartlarına sahip bir alan inşa ettik. Dünya halkları arasında iletişim kurabilmesi, ‘Fikirleri Buluşturmak, Geleceği Yaratmak’ sloganıyla gelecek nesillere daha iyi bir yarın yaratabilmesi için bu alanı son teknoloji araçlar ve ilham verici mimari yeniliklerle donattık. Böylesine uluslararası çapta bir etkinlik bölgede ilk kez düzenleniyor. Geleneksel dağıtım modelinden uzakta, fuar tarihinde ilk kez katılımcı her ülkenin kendi standı olacak. Ülkelerin katılımı, Expo 2020 Dubai'nin temel aldığı üç temadan biri çerçevesinde gerçekleşecek. Bunlar ‘Fırsatlar’, ‘Devinim’ ve ‘Sürdürülebilirlik’. Bu konular dünyadaki birçok temel meselenin de merkezinde yer alıyor. Bu nedenle bu özel etkinlik, dünyanın hepimizin karşı karşıya olduğu sorunlara çözümler aramak ve iş birliği yapmak için, böyle bir küresel platforma şiddetle ihtiyaç duyduğu bir zamanda, önde gelen modern zorlukları ele alacak. Bu deneyimi zenginleştirme, herkes için daha iyi bir gelecek yaratma yönündeki nihai hedefimize ulaşmak için herkese uygun, gerek ciddiyet, gerek eğlence, gerek ise sporun yer aldığı, iş dünyası, ülkeler ve şirketlerin ilgisini çekecek çeşitli programlar ve etkinlikler hazırladık. Sanatçıları, akademisyenleri, müzik yıldızlarını, düşünce liderleri ve yarının öncülerini ağırlayacak olan Expo 2020 Dubai, bilgi, eğlence ve gerilimi bir araya getiren ilham verici bir deneyimle 182 gün boyunca günde sayısı 60'a varan canlı etkinlik sunacak. Başta Arap dünyası ve Körfez ülkeleri olmak üzere her coğrafyadan gelecek ziyaretçiler, etkinlik süresince hem yeniliklerle karşı karşıya kalacak hem de eğlenecek. Diğer halkların kültürleri ve gelenekleri hakkında bilgi edinecek olan ziyaretçiler, kendi kimliği, özgünlüğü ve isteklerini öne çıkaran etkinliklere de şahit olacaklar.”

Mevcut veriler ışığında, Expo 2020 Dubai lansmanı için koşulların uygun olmasını bekliyor musunuz?
Dünyanın zorlukları ele alıp tartışmak ve çözümler geliştirmek için bu uluslararası foruma her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyduğundan eminiz. Küresel Expo fikri, dünya halklarını ve ülkelerini ortak hedefler ve zorluklar etrafında bir araya getirerek bunları tartışmak ve mümkün olan en iyi çözümleri bulmak üzerine kurulu. Küresel gerçeklik, yeni zorlukları, dolayısıyla yeni hedefleri ortaya koydu. Bu nedenle insanlığın bunların üstesinden gelme yönünde birleşmesi gerekiyor. Salgın, bilhassa teknoloji, eğitim, sağlık, lojistik ve çevresel altyapıda az gelişmiş ülkelerde küresel sağlık ve eğitim sistemi veya diğerlerinde yenilikçi modern düşünce gerektiren birçok zayıflığı ortaya çıkardı. Dolayısıyla dünyanın bu zorlukları ve salgının maruz bıraktığı dengesizlikleri bir an önce ele almak için bu önemli fırsattan faydalanması gerektiğini söylüyoruz.
Hava trafiği, seyahat ve turizmin geri dönüşüne de olumlu ve iyimser bakıyoruz. Bu, salgın ile mücadelede çevremizdeki olumlu gelişmelerin göstergesidir. BAE vatandaşları ve sakinleri aşılamada inanılmaz ilerleme kaydederken Dubai, dünyanın dört bir yanından gelen ziyaretçilere kapılarını yeniden açmayı başardı. Bu uluslararası etkinliğe dahil olan tüm Expo 2020 Dubai çalışanlarının, katılımcılarının ve ziyaretçilerinin sağlık ve güvenliği bizim için önceliktir. Tüm ziyaretçiler için güvenli bir deneyim sağlamak amacıyla Expo 2020 Dubai'de bu hedefe ulaşma yolunda çeşitli önlemler aldık. BAE Sağlık ve Önleme Bakanlığı ve Dubai Sağlık Otoritesi ile yakın iş birliği içinde hayata geçirilen bu prosedürler, Dünya Sağlık Örgütü'nün (WHO) en son veri ve yönergeleri doğrultusunda hazırlandı. Gelişmeleri takip ediyor, prosedürlerimizi ve yönetmeliklerimizi yurt içi ve dünyadaki gelişmelere göre güncellemek için çalışıyoruz. Tedbirler kapsamında, 18 yaş üzeri ziyaretçilerin Kovid-19 aşısı olmuş olmaları ya da en fazla 72 saat öncesinde test yaptırmış ve negatif sonuç almaları gerekiyor. Maske takma zorunluluğu, dezenfekte istasyonları ve sosyal mesafe kuralları da bu kapsamda uygulanıyor. Expo alanında tıbbi bakım, Kovid-19 testi ve ücretsiz aşı stantları da bulunuyor.

Suudi Arabistan'ın katılımını nasıl değerlendiriyorsunuz? Bu katılımdan beklentileriniz neler?
Expo 2020 Dubai kapsamındaki ikinci en büyük stand sayılan Suudi pavyonu, Fırsatlar başlığı altındaki BAE’ninkinin bitişiğinde 13 bin 69 metrelik bir alanda bulunuyor. Bu, kardeş Suudi Arabistan Krallığı'nın güçlü bir varlığa sahip olma, vizyonu ve arzularını dünyaya sunma, medeniyet, kültür ve mirasını, insani ve coğrafi zenginliğini tanıtma, bölge ve dünya düzeyindeki aktif rolüne katkıda bulunma isteğini gözler önüne seriyor. Aynı zamanda bu katılım, söz konusu istisnai etkinliğin başarısına kuşkusuz katkı sağlayacak. Bu,entegrasyon ve iş birliğini derinleştirmeye ve Körfez’in mesajını dünyaya iletmeye katkısı nedeniyle tüm Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) ülkelerinin başarısıdır. Nitekim Krallığın Expo 2020 Dubai’ye katılımı, tüm dünyanın Suudi Arabistan gibi önemli, bölgesel ve uluslararası ağırlığa sahip bir ülkenin aktif katılımına ihtiyaç duyduğu bu istisnai uluslararası etkinliğe daha fazla ivme sağlıyor. Suudi Arabistan halkının, ikinci ülkeleri konumundaki BAE’de seçkin varlığını göstereceği beklentisindeyiz. Böylece yeni ufuklar keşfedebilir, yarının fırsatlarını kucaklayabilir, hayatımızı değiştirecek, anlamlı olumlu etkileri olacak yenilikleri keşfederek yeni bir dünya kurabiliriz. Expo 2020 Dubai herkes için, Krallık’tan her yaş ve ilgi alanından gelenler için var. Keşif, macera, yemek ve kültür tutkunlarını, çocuklar ve yetişkinler, girişimciler, düşünce liderleri, şirketler ve hükümetler ile geleceği şimdi yaşamak isteyen turistleri ve meraklıları çeşitli etkinlikler bekliyor.

Etkinlikte Dubai'ye ziyaretçi çekebilecek ne gibi faktörler var?
Kovid-19 salgını ardından tüm dünyada gerçekleştirilen ilk büyük etkinliklerden biri olan Expo 2020 Dubai, tek bir yerde buluşmak, en son yenilikleri öğrenmek, birçok yenilikçi kültür ve fikir hakkında bilgi edinmek, eğlenceli, göz kamaştırıcı ve ilham verici bilgi deneyimi sağlayan çok sayıda çeşitli kültürel ve sanatsal etkinliğin keyfini çıkarmak için dünyanın beklediği bir fırsat.
Ziyaretçilerin tüm duyularıyla hissettiği, yaşamı boyunca kalıcı bir etki bırakan benzersiz tecrübeler edinmesi için özenle tasarlanmış ve uygulanmış programlarıyla tekrarı olmayan bir deneyim sunan Expo 2020 Dubai aynı zamanda konuklarına çok sayıda etkileyici mimari yapıyı ziyaret etme imkanı da verecek. Dubai’deki modern mimariyi temsil eden, dev kubbesi ile Al Wasl Plaza, BAE ve dünyada sürdürülebilir inşanın temsili Sürdürülebilirlik Pavyonu, Fırsatlar ve Devinim Pavyonları, çeşitli ülkelere ait pavyonlar da bu mimari eserlerden bazıları. Mehşur uluslararası mimarlar tarafından tasarlanan tüm büyük pavyonlar, modern mimari şaheserleri ve geleceğin şehirlerini temsil ediyor. Ayrıca alan genelinde görsel sanatlar programları, uluslararası sanatçıların elinden çıkan birçok benzersiz sanat eserleri de olacak. Herkesin daha iyi bir gelecek inşasına katılmasına olanak sağlayan, birey ve toplumların geleceği şekillendirme potansiyelini açığa çıkaran ilham verici deneyimler yoluyla dünyanın çeşitli bölgelerinde kalıcı ve olumlu bir etki bırakmaya çalışıyoruz. Expo 2020 Dubai kapsamındaki ilham verici sanat ve kültür programı kapsamında BAE’li sanatçıların çağdaş tasarım ve eserlerinin yanısıra Al Wasl Opera ve kadınlardan oluşan Firdaus Orchestra (Firdevs Orkestrası) da performans gösterecek.

Son olarak; bu uluslararası etkinlik başta Dubai ekonomisi olmak üzere genel olarak BAE’yi ve bölgeyi nasıl etkileyecek?
BAE, bölge ve dünyadan çeşitli büyüklükteki şirket ve girişimcilerin iletişim kurduğu, etkileşimde bulunduğu, verimli fırsatlarlar karşılaştığı bir platform olacak olan Expo 2020 Dubai, yeniliğe ve ekonomik fırsatların kilidini açmaya dayalı şirket ve işletmeleri teşvik edecek. Diğer yandan elbette ki bu büyüklükte bir proje, şirketlerin işleyişine ve iş olanaklarının yaratılmasına katkı sağlayan büyük yatırımlar gerektiriyor. Nitekim Expo 2020 Dubai’nin sürdürülebilirlik, yenilenebilir enerji, aynı zamanda BAE ve bölgenin geleceği için önemli diğer sektörleri desteklemede de ciddi bir etkisi oldu. Gelecekteki büyümeyi sağlama ve iş fırsatları yaratmada temel şirketlerin önemi konusundaki farkındalıktan yola çıkarak özellikle küçük ve orta ölçekli işletmelere odaklanan Expo 2020 Dubai, BAE ve bölgenin gelecekteki refahının temeli olarak gördüğü küçük ve orta ölçekli şirketlere doğrudan ve dolaylı harcamalarının yüzde 20'sini tahsis etti. Her türden işletme, gençler ve yeni iş liderlerine yönelik etkileşime sahip gündemimiz tarafından sağlanacak birçok ortaklık fırsatı sunulacak. Böylece ekonomik büyüme teşvik edilecek, dünyanın en genç ve en hızlı büyüyen nüfusunun potansiyeli açığa çıkarılacak. Suudi iş sektörünün ve Suudi girişimcilerin bu kapsamdaki katkısı da bu etkinliklerin başarısında ve sonuçlarından yararlanılmasında önemli bir etkiye sahip olacak.



NEOM, 2027'de ilk ticari yeşil hidrojen üretimini başlatmaya hazırlanıyor

TT

NEOM, 2027'de ilk ticari yeşil hidrojen üretimini başlatmaya hazırlanıyor

NEOM, 2027'de ilk ticari yeşil hidrojen üretimini başlatmaya hazırlanıyor

Suudi Arabistan Kamu Yatırım Fonu'nun (PIF) sahibi olduğu NEOM'daki gelişme hızı, Oxagon ve NEOM Yeşil Hidrojen projelerinin üretim ve işletmeye yaklaşmasıyla birlikte hızlanıyor. Söz konusu projeler, Suudi Arabistan’ın temiz enerji ve ileri endüstrilere geçişinde önemli bir rol oynuyor. Bu adım, karbon emisyonlarının azaltılması ve ulusal ekonominin çeşitlendirilmesini hedefleyen Vizyon 2030 çerçevesindeki çalışmalar kapsamında atılıyor. Yenilenebilir enerji ve teknolojik yenilik temelli entegre sanayi ve teknoloji ekosistemlerinin inşası yoluyla, NEOM’un sürdürülebilir sanayiler ve geleceğin teknolojileri alanında küresel bir merkez olarak konumunu güçlendirmesi amaçlanıyor.

İşletme ve bakım

NEOM Yeşil Hidrojen Şirketi CEO'su Visam el-Gamidi, şirketin 2026'da test ve devreye alma aşamalarını tamamladıktan sonra 2027'de ticari üretime başlamaya hazırlandığını duyurdu. Bu projenin, Suudi Arabistan’ın temiz enerjiye geçişinin en önemli dayanaklarından biri olduğunu ve karbonsuzlaşma ve net sıfır emisyon hedefleri olan Vizyon 2030 hedefleriyle uyumlu olduğunu açıkladı.

Şirketin ACWA Power, Air Products ve NEOM arasında bir ortak girişim olduğunu ve NEOM projesi kapsamındaki sanayi şehri Oxagon'da bulunduğunu belirtti. Proje üç ana tesisten oluşuyor: Oxagon'daki hidrojen üretim tesisi, yaklaşık 80 kilometre doğuda bulunan güneş enerjisi sahası ve yaklaşık 120 kilometre kuzeydeki rüzgâr türbini sahası.

El-Gamidi, Şarku’l Avsat ile yaptığı röportajda, projenin toplam üretim kapasitesinin 2026 yılı sonuna kadar hidrojen tesisine güç sağlamak için 4 gigawatt olacağını ve ticari üretimin ertesi yıl 2027'de başlayacağını açıkladı. Tesis, günde 600 ton hidrojen üretebilecek; bu hidrojen, yılda 1,2 milyon ton amonyağa dönüştürülecek ve projenin bir parçası olarak inşa edilen deniz rıhtımı da dahil olmak üzere tesise ait özel bir liman üzerinden sevk edilecek. El-Gamidi, şirketin yaklaşık iki yıl önce inşaat aşamasına girdiğini ve şu anda inşaat aşamasının yüzde 80'inden fazlasını tamamladığını, güneş ve rüzgâr enerjisi santrallerinin ise ileri aşamalarda olduğunu ve 2026 yılında hidrojen tesisine test ve işletme için enerji sağlamaya hazır olduğunu bildirdi.

El-Gamidi, şirketin sadece fabrikayı inşa etmekle kalmayıp, aynı zamanda kurumsal yapısını da kurduğunu, bugüne kadar yaklaşık 350 çalışanı istihdam ettiğini, operasyonlar, bakım ve tüm destek fonksiyonları için gerekli yetenekleri çektiğini açıkladı. Şirket ayrıca, bu gelecek vaat eden sektöre katılmak üzere yeni mezunları eğitmek ve nitelik kazandırmak için özel eğitim programları başlattı.

El-Gamidi, şirketin Oxagon bölgesinde bulunmasının ve limanın hidrojen tesisine yakın olmasının projenin başarısında belirleyici bir rol oynadığını belirtti. El-Gamidi’ye göre, tüm rüzgâr türbinleri Neom Limanı ve Oxagon hizmetleri üzerinden ithal edildi. Ayrıca hidrojen tesisinin ana ekipmanları ve birçok diğer ekipman da Neom Limanı ve Oxagon üzerinden getirildi.

Oxagon'un sanayi bölgesindeki yatırımcılara NEOM'da lisans ve izinler, liman hizmetleri, mühendislik ve lojistik hizmetlerini içeren entegre bir sistem sağladığını ve bunun da projenin uygulama aşamalarında önemli ilerlemeler kaydetmesini sağladığını belirtti.

El-Gamidi, bugün inşa edilenin sadece bir istasyon değil, küresel bir model haline gelecek yeni bir endüstrinin başlangıcı olduğunu vurgulayarak, büyük ölçekli bir hidrojen endüstrisi kurmanın ve onu geleceğe taşımanın mümkün olduğunu dünyaya kanıtladığını ifade etti.

Projenin ekonomik ve sosyal etkisi hakkında konuşan el-Gamidi, şirketin NEOM Yeşil Hidrojen Projesi kapsamında 300 ila 350 arasında doğrudan istihdam sağlayacağını ve bunların çoğunun halihazırda doldurulduğunu, ayrıca destekleyici sektörlerde bu sayının 6 ila 7 katı arasında dolaylı istihdam yaratacağını açıkladı.

Projenin NEOM'da yer almasının, tesisin bakımını ve uzun vadeli sürdürülebilirliğini desteklemek için sürekli endüstriyel hizmetlere ihtiyaç duyulacağı anlamına gelen, yukarı ve aşağı akış hizmetlerinin geliştirilmesine kapı açacağını belirtti. Suudi Arabistan'daki hidrojen endüstrisinin yapay zekâ, dijitalleşme ve mühendislik çözümleri gibi alanlarda uzmanlaşmış birçok şirketi çekeceğini ve Suudi ekonomisinin çeşitlendirilmesi için yeni bir dayanak noktası olacağını vurguladı.

Gelecekteki fırsatlar

Oxagon CEO'su Vishal Wanchoo ise projenin NEOM'da ileri ve temiz endüstrilere ev sahipliği yaptığını ve bölgenin ana ekonomik itici güçlerinden biri olduğunu vurguladı. Oxagon'daki çalışmaların 2021'de planın başlatılmasından bu yana önemli ilerleme kaydettiğini açıkladı. Şehrin, Neom limanı çevresindeki Kızıldeniz'de, özellikle Avrupa ve Afrika olmak üzere birçok coğrafi bölgeye mükemmel erişim sağlayan stratejik bir konumda bulunduğunu ve bu nedenle ürün ihracatı ve Suudi Arabistan'a hizmet vermek için ideal bir yer olduğunu belirtti.

Wanchoo, Şarku’l Avsat'a yaptığı açıklamada, Neom Limanı’nın halihazırda faaliyete geçtiğini ve endüstriyel şirketleri Oxagon'da iş kurmaya çekmek için çabaların sürdüğünü, Neom Yeşil Hidrojen Projesi’nin ise yeşil hidrojenin büyük ölçekli üretimi için ilk büyük proje olduğunu bildirdi. Ayrıca, Oxagon'un endüstriyel şehir için odaklandığı temel alanlar olan yapay zekâ veri merkezlerini genişletmenin ve genel olarak yapay zekâ sistemini geliştirmenin yanı sıra entegre bir yenilenebilir enerji sistemi kurmak için çalıştığını da doğruladı.

Wanchoo, Neom Limanı’nın şu anda Yeşil Hidrojen Projesi’ne malzeme tedarik ederek ve karmaşık sevkiyatlar gerçekleştirerek hizmet verdiğini açıkladı ve projenin gelecekteki fırsatlarına yönelik büyük heyecanı vurguladı. Ayrıca, Oxagon'un önceliklerinden birinin kapsamlı bir yenilenebilir enerji sistemi kurmak olduğunu belirterek, yeşil hidrojen alanındaki çalışmaların yaklaşık dört yıl önce başladığını ve geleneksel enerjiden temiz enerjiye geçişin devam ettiği göz önüne alındığında, Krallığa hizmet etmek ve ihracat kapasitesini artırmak için yenilenebilir enerji sisteminin tüm unsurlarının geliştirilmesinin önemini vurguladı.

Wanchoo, Oxagon’un odaklandığı ilk üç temel sütunun, rüzgâr enerjisi teknolojisinin geniş ölçekte yerli üretimi, güneş enerjisi teknolojisinin orta ve nihai aşamalarda yerli olarak üretilmesi ve yüksek üretim kapasitesine sahip bu tesislerin hem Suudi Arabistan’ın yenilenebilir enerji ihtiyacını karşılaması hem de ihracat pazarlarına hizmet etmesi olduğunu belirtti. Ayrıca, yenilenebilir enerji ekosisteminin kilit unsurlarından biri olarak batarya teknolojilerinin geliştirilmesi yönünde çalışmaların sürdüğünü ifade eden Wanchoo, bu alanda projenin önemli bir ilerleme kaydettiğini vurguladı.

Temiz ve teknik endüstrilerle ilgili olarak, Oxagon'un tüm faaliyetlerinin doğası gereği temiz enerji olan yenilenebilir enerji etrafında döndüğünü açıkladı. Hedefin yenilenebilir enerji bileşenlerinin üretimi ile sınırlı olmadığını, Oxagon'daki tüm endüstrilerin tamamen yenilenebilir enerji kullanarak çalıştırılmasına kadar uzandığını vurguladı. NEOM Yeşil Hidrojen Projesi'nin en büyük yenilenebilir enerji üretim projelerinden biri olduğunu ve tamamen temiz enerjiyle çalıştığını, bu sayede Oxagon'daki diğer endüstrilere de aynı enerjiyi sağladığını belirtti.

Wanchoo, teknik alandaki odak noktalarının yapay zekâ olduğunu belirterek, yapay zekâ ile yenilenebilir enerji arasında yakın bir bağlantı bulunduğunu vurguladı. Günümüzde yapay zekânın karşılaştığı en büyük zorluklardan birinin sürdürülebilirlik olduğunu, zira bu alanın soğutma amaçlı büyük miktarda enerji ve su tükettiğini söyledi. Bu nedenle, Oxagon, sürdürülebilir çözümler benimsemeye özen gösteriyor. Şehirde kurulacak dev yapay zekâ veri merkezi, yenilenebilir enerji ile çalışacak ve soğutma için deniz suyu kullanılacak; böylece operasyonların ve kullanılan teknolojilerin sürdürülebilirliği sağlanmış olacak.

Wanchoo ana hedefin bu görüşmeleri ilerletmek ve şirketlerin faaliyetlerine başlayabilmeleri için anlaşmaları sonuçlandırmak olduğunu vurguladı. Yenilenebilir enerji ve yapay zekâ projelerinin hızlı büyümesi göz önüne alındığında, planın 2026 yılı sonundan önce endüstriyel üretime başlamak ve 2027 yılına kadar tam üretime ulaşmak olduğunu belirtti.


Savaş hazırlığını artırmaya yönelik Suudi Arabistan- Amerika tatbikatları

Tatbikatın amacı operasyonel hazırlığı artırmak, deneyim alışverişinde bulunmak ve ortak operasyonların icrasını entegre etmek (Suudi Arabistan Savunma Bakanlığı)
Tatbikatın amacı operasyonel hazırlığı artırmak, deneyim alışverişinde bulunmak ve ortak operasyonların icrasını entegre etmek (Suudi Arabistan Savunma Bakanlığı)
TT

Savaş hazırlığını artırmaya yönelik Suudi Arabistan- Amerika tatbikatları

Tatbikatın amacı operasyonel hazırlığı artırmak, deneyim alışverişinde bulunmak ve ortak operasyonların icrasını entegre etmek (Suudi Arabistan Savunma Bakanlığı)
Tatbikatın amacı operasyonel hazırlığı artırmak, deneyim alışverişinde bulunmak ve ortak operasyonların icrasını entegre etmek (Suudi Arabistan Savunma Bakanlığı)

Suudi Arabistan ve ABD kara kuvvetleri arasındaki ortak askeri tatbikat "Quincy-1" dün Fort Irwin askeri üssünde başladı.

Tatbikat, operasyonel hazırlığı artırmayı, uzmanlık alışverişinde bulunmayı ve çeşitli muharebe ortamlarında ortak operasyonların entegrasyonunu amaçlıyor.

Resim   Ortak tatbikat manevraları “Quincy-1” Fort Irwin askeri üssünde başladı, (Suudi Arabistan Savunma Bakanlığı)

Yaklaşık bin 200 mil karelik bir alanı kaplayan dev Fort Irwin askeri üssü, Kaliforniya ve Nevada eyaletleri arasında, Mojave Çölü'nün kalbinde yer almaktadır.


Suudi Arabistan’a F-35 satışı masada: İsrail’in askeri hakimiyeti zayıflayabilir

Amerikan yapımı F-35'leri aktif olarak bir muharebede kullanan ilk ülke 2018'de İsrail olmuştu (Reuters)
Amerikan yapımı F-35'leri aktif olarak bir muharebede kullanan ilk ülke 2018'de İsrail olmuştu (Reuters)
TT

Suudi Arabistan’a F-35 satışı masada: İsrail’in askeri hakimiyeti zayıflayabilir

Amerikan yapımı F-35'leri aktif olarak bir muharebede kullanan ilk ülke 2018'de İsrail olmuştu (Reuters)
Amerikan yapımı F-35'leri aktif olarak bir muharebede kullanan ilk ülke 2018'de İsrail olmuştu (Reuters)

ABD, Suudi Arabistan'ın 48 adet F-35 savaş jeti satın alma teklifini değerlendiriyor. 

Kimliğinin açıklanmaması şartıyla Reuters'a konuşan ABD'li yetkililer, Savunma Bakanlığı'nın (Pentagon) teklif üzerinde aylardır çalıştığını belirtiyor. 

Pentagon'daki politika departmanından geçen teklifin, bakanlıktaki üst düzey yetkililer tarafından değerlendirmeye alındığı ifade ediliyor. 

Diğer yandan nihai satış kararı için kabine düzeyinde ilave onaylar, Kongre'ye bildirim ve Donald Trump'ın imzası gerekecek.

Haberde, Suudi Arabistan yönetiminin, uçakları satın almak için doğrudan Trump'la iletişime geçtiği aktarılıyor. Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, 18 Kasım'da Beyaz Saray'ı ziyaret edecek. Sürecin bu görüşmeden önce hızlandırıldığı ifade ediliyor. 

Analizde, hava kuvvetlerini modernize etmek ve özellikle İran'dan gelebilecek muhtemel tehditlere karşı koymak amacıyla Riyad yönetiminin yıllardır bu savaş uçaklarını istediğine işaret ediliyor. 

Washington'ın Riyad'la savunma işbirliğini geliştirmeye açık olduğunu göstermesi üzerine Suudi Arabistan'ın jetler için tekrar teklifte bulunduğu belirtiliyor. Suudi Arabistan Hava Kuvvetleri'nde Boeing yapımı F-15'ler ve Avrupa menşeli Tornado ve Typhoon savaş jetleri yer alıyor. 

Trump, mayıstaki Ortadoğu turunda Suudi Arabistan'ı ziyaret etmiş, iki ülke arasında 142 milyar dolarlık silah anlaşması imzalanmıştı. Beyaz Saray'ın "tarihin en büyük savunma satış anlaşması" diye nitelediği anlaşma hava ve füze sistemlerinden iletişim teknolojilerinin 

geliştirilmesine kadar birçok kalemi içeriyordu. 

Öte yandan satışın gerçekleşmesinin, ABD'nin Ortadoğu'daki politikasında önemli bir değişime işaret edeceği belirtiliyor. 

Ortadoğu'da filosunda F-35 bulunan tek ülke İsrail. Washington silah satışlarıyla İsrail'in "niteliksel askeri üstünlüğünü" sağlama politikası yürütüyor ancak bu jetlerin Suudi Arabistan'a da satılmasının, bölgedeki "askeri dengeleri değiştirebileceğine" dikkat çekiliyor. 

Israel Hayom'daki analizde de bu hamlenin "İsrail'in bölgedeki askeri hakimiyetine meydan okuma" anlamına geleceği yazılıyor. 

Riyad yönetimi, F-35'leri satın almak için eski ABD Başkanı Joe Biden'la da görüşmüştü. Suudi Arabistan-İsrail ilişkilerinin normalleşmesi çerçevesinde bu satışların gerçekleştirilebileceği bildirilmişti. Ancak iki ülke arasında ABD arabuluculuğunda yürütülen normalleşme görüşmeleri, Hamas'ın 7 Ekim 2023'teki Aksa Tufanı operasyonuyla patlak veren Gazze savaşı nedeniyle askıya alınmıştı. 

Independent Türkçe, Reuters, Israel Hayom