Uluslararası Enerji Ajansı, 2021-2022 küresel petrol talebi tahminlerini yükseltti

Almanya’da kömürle çalışan elektrik santrali (AP)
Almanya’da kömürle çalışan elektrik santrali (AP)
TT

Uluslararası Enerji Ajansı, 2021-2022 küresel petrol talebi tahminlerini yükseltti

Almanya’da kömürle çalışan elektrik santrali (AP)
Almanya’da kömürle çalışan elektrik santrali (AP)

Ulusal Enerji Ajansı (IEA), aylık petrol raporunda 2021 ve 2022 için küresel petrol talebi tahminlerini revize ederek yükseltti.
Ajansın raporunda, “Petrol fiyatları son yılların en yüksek seviyelerine ulaşırken, doğalgaz, LNG ve kömür arzı kıtlığı, enerji arzı fiyatlarında ani bir artışa yol açtı. Bu da piyasayı en azından yıl sonuna kadar iktidarsız hale getirebilir” denildi.
Gelişmiş ülkelere enerji politikaları konusunda tavsiyelerde bulunan ajansa göre, artan doğalgaz ve kömür fiyatları elektrik üretiminde petrol kullanımını artırabilir ve bu da küresel petrol talebini 6 ayda günlük 500 milyon varil yükseltebilir.
Ajans, önceki raporunda petrol talebinin 2021 için günde ek 170 bin varil ve 2022 için günde ek 210 bin varil artacağını tahmin etmişti.
Ulusal Enerji Ajansı, küresel petrol talebinin 2021’de günde 5,5 milyon varil, 2022’de ise günde 3,3 milyon varil artacağını öngördü.
Petrol fiyatları, küresel ekonomik toparlanmanın etkisi ve üretici ülkelerde temkinliliğinin körüklenmesiyle son aylarda önemli ölçüde arttı.



Trump: Şi, temel metallerin ABD'ye akmasına izin verecek

ABD Başkanı, Beyaz Saray'daki ofisinde yürütme emirlerini imzaladı (Arşiv-AP)
ABD Başkanı, Beyaz Saray'daki ofisinde yürütme emirlerini imzaladı (Arşiv-AP)
TT

Trump: Şi, temel metallerin ABD'ye akmasına izin verecek

ABD Başkanı, Beyaz Saray'daki ofisinde yürütme emirlerini imzaladı (Arşiv-AP)
ABD Başkanı, Beyaz Saray'daki ofisinde yürütme emirlerini imzaladı (Arşiv-AP)

ABD Başkanı Donald Trump, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'in nadir toprak metalleri ve elementlerin ABD'ye ihracatına izin verdiğini söyledi. Bu adım, dünyanın en büyük iki ekonomisi arasındaki gerilimi azaltacak.

Bir gazeteci, başkanlık uçağında Trump'a Şi'nin bunu kabul edip etmediğini sorduğunda, Trump “Evet, kabul etti” diye cevap verdi.

Trump'ın bu yorumu, haftalardır bu konuda artan ticari gerilimi çözmek amacıyla Şi Cinping ile yaptığı nadir telefon görüşmesinden bir gün sonra geldi.

Trump, o dönemde görüşmelerin “oldukça olumlu sonuçlandığını” belirterek, “nadir metal ürünlerinin akışkanlığıı konusunda hiçbir şüphe olmaması gerektiğini” belirtti.

Bu konudaki gerginliğin azaldığına dair bir başka işaret olarak, Çin, konuyla ilgili iki kaynağa göre, en büyük üç Amerikan otomobil üreticisinin nadir metal tedarikçilerine geçici ihracat lisansları verdi.

ABD başkanının üst düzey yardımcıları, pazartesi günü Londra'da Çinli meslektaşlarıyla bir araya gelerek görüşmeleri sürdürecek.

Trump dün gazetecilere yaptığı açıklamada, “Çin anlaşmasında büyük ilerleme kaydettik” dedi.

İki ülke, 12 Mayıs'ta İsviçre'nin Cenevre kentinde, Trump'ın ocak ayında göreve gelmesinden bu yana birbirlerine uyguladıkları gümrük vergilerinin çoğunu 90 gün süreyle kaldırmak üzere anlaşmaya vardı. Bu haberin ardından ticaretin bozulmasından endişe duyan finans piyasaları canlandı. Ancak Çin'in nisan ayında nadir toprak elementlerinin ihracatını askıya alma kararı, dünya çapında otomobil üreticileri, bilgisayar çipi üreticileri ve askeri müteahhitlerin ihtiyaç duyduğu tedarikleri kesintiye uğratmaya devam etti.

Trump, Çin'i Cenevre Anlaşması'nı ihlal etmekle suçladı ve çip tasarım programları ile Çin'e yapılan diğer sevkiyatlara kısıtlamalar getirilmesini emretti. Pekin bu iddiayı reddetti ve karşı önlemler alacağı tehdidinde bulundu.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre nadir metaller ve diğer temel elementler Çin için bir güç kaynağıdır ve şirketlerin metalden üretilen ürünleri üretememesi nedeniyle ekonomik büyüme yavaşlarsa Trump iç siyasi baskıya maruz kalabilir.

Trump, ocak ayında Beyaz Saray'a döndüğünden beri ticaret ortaklarını bir dizi cezai önlem uygulamakla tehdit etti, ardından bazılarını son anda iptal etti. Bu tutarsız yaklaşım, dünya liderlerini şaşırttı ve şirket yöneticilerini endişeye sevk etti.