İslamabad Pakistan Talibanı ile barış görüşmelerini askıya aldı

Radikal Tehrik-i Taliban Pakistan örgütünün tehditlerinin ardından Karaçi şehrinde güvenlik güçleri alarma geçti (EPA)
Radikal Tehrik-i Taliban Pakistan örgütünün tehditlerinin ardından Karaçi şehrinde güvenlik güçleri alarma geçti (EPA)
TT

İslamabad Pakistan Talibanı ile barış görüşmelerini askıya aldı

Radikal Tehrik-i Taliban Pakistan örgütünün tehditlerinin ardından Karaçi şehrinde güvenlik güçleri alarma geçti (EPA)
Radikal Tehrik-i Taliban Pakistan örgütünün tehditlerinin ardından Karaçi şehrinde güvenlik güçleri alarma geçti (EPA)

Pakistan’daki yerel yetkililer geçen ay bir aylığına ilan edilen ateşkes süresinin sona ermesinin ardından Afganistan Taliban Hareketi’nin yerel kolu Pakistan Taliban Hareketi (TTP) ile barış görüşmelerini askıya aldığını açıkladı. Pakistan-Afganistan sınırında radikal örgüte karşı askeri istihbarat operasyonları başladı. Pakistan Askeri Sözcüsü, önceki gün düzenlediği basın toplantısında Pakistan Talibanı ile görüşmelerin ertelendiğini, bölgede konuşlu Pakistan ordusunun onlara karşı askeri operasyonlara başladığını söyledi. Afganistan-Pakistan sınırında konuşlanan çok sayıda Pakistan askeri gücü geçtiğimiz yıllarda radikal örgüte karşı birçok askeri operasyon gerçekleştirdi. Bu operasyonların sonucunda Pakistan Talibanı 2014’te Afganistan’a kaçtı.
Afganistan Talibanı’nın 2021 Ağustos ayının ortalarında Kabil’de aldığı galibiyet sonrası Pakistan Talibanı, Pakistan’daki kabile bölgelerine döndü ve ülkenin ordu güçlerine yönelik saldırılarını yeniden başlattı. Fakat Afganistan Talibanı’nın baskılarının ardından Pakistan Talibanı Kabil’de Afganistan Talibanı’nın garantörlüğünde Pakistan yetkilileriyle dolaylı görüşmelere başladı. Aralık 2021’de ilan edilen ateşkes kararı geri çekildi ve Pakistan Talibanı, Pakistan hükümetinin taahhütlerine bağlı kalmaması sebebiyle kabile bölgelerindeki savaşını yeniden başlatacağını ilan etti.
Pakistan ordusu Afganistan Talibanı’nın talebi üzerine ateşkesi kabul etti ve görüşmeleri kolaylaştırmak için Pakistan Talibanı’na yönelik operasyonları durdurdu. Fakat Pakistan Talibanı’nın yeniden saldırmaya başlaması üzerine Pakistan ordusu kabile bölgelerindeki operasyonlarını yeniden başlattı.
Pakistan güvenlik güçleri halihazırda kabile bölgelerinde ve aynı zamanda istikrarın hakim olduğu kasaba ve şehirlerde Pakistan Talibanı’nın uyuyan hücrelerine karşı operasyonlar yürütüyor.
Pakistan Askeri Sözcüsü, basın toplantısında gelen bir soru üzerine, “Pakistan Talibanı ile yapılan ateşkes 9 Aralık’ta sona erdi. Ateşkes mevcut Afgan hükümetinin talebi üzerine şiddet yanlısı devlet dışı aktörlerle görüşmelerden önce güven oluşturmak amacıyla yapıldı” ifadelerini kullandı.
Sözcü açıklamasının devamında şu ifadeleri kullandı:
“Geçici Afgan hükümeti (Pakistan Talibanı) Hareketi’nden topraklarını bize karşı kullanmamasını istedi. Hatta onları müzakere masasına getireceklerini ve Pakistan’ın isteğini kabul ettireceklerini söylediler. Bu harici koşulların henüz istikrara kavuşmadığı açıktır. Pakistan Talibanı’nın iç ihtilaflarla karşı karşıya olduğunu belirten haberler var. (Pakistan Talibanı çatısı altındaki) birçok grup Pakistan ordusu ile savaşmayı desteklemiyor. Bazı sorunlar vardı… bazı şartlar bizim açımızdan müzakere konusu değildi. Dolayısıyla ateşkes olmayacak. Biz, operasyonları sürdüreceğiz ve bu tehlikeden kurtulana kadar devam edeceğiz. Süreç böyle olacak.”
Pakistan ordusu şu anda Afganistan-Pakistan sınırında yoğun bir şekilde konuşlanmış durumda. Bu nedenle Pakistan Talibanı’nın bu bölgenin herhangi bir parçasını güç kullanarak ele geçirmesine imkan yok. Fakat düzenlediği terör saldırılarıyla kabile bölgeleri ile kasaba ve şehirlerde istikrar ortamına son verebilir. Pakistan hükümeti bu tür senaryolara karşı endişeli. Zira ülkede terör saldırıları yeniden başlıyor. Ülke, her gün veya iki günde bir patlamanın gerçekleştiği 2010’lu yılların başlarındaki döneminin tekrarlanması ihtimaliyle karşı karşıya.



Birleşik Krallık Başbakanı Starmer’a kabinesinden Filistin baskısı

İsrail'in Gazze Şeridi'ne 7 Ekim 2023'ten bu yana düzenlediği saldırılarda çoğu kadın ve çocuk olmak üzere en az 59 bin Filistinli öldürüldü (Reuters)
İsrail'in Gazze Şeridi'ne 7 Ekim 2023'ten bu yana düzenlediği saldırılarda çoğu kadın ve çocuk olmak üzere en az 59 bin Filistinli öldürüldü (Reuters)
TT

Birleşik Krallık Başbakanı Starmer’a kabinesinden Filistin baskısı

İsrail'in Gazze Şeridi'ne 7 Ekim 2023'ten bu yana düzenlediği saldırılarda çoğu kadın ve çocuk olmak üzere en az 59 bin Filistinli öldürüldü (Reuters)
İsrail'in Gazze Şeridi'ne 7 Ekim 2023'ten bu yana düzenlediği saldırılarda çoğu kadın ve çocuk olmak üzere en az 59 bin Filistinli öldürüldü (Reuters)

Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer, Filistin'in bağımsızlığını tanıması için baskı altında.

Guardian'ın haberinde, Starmer'ın derhal Filistin devletini tanıması için hükümetteki bakanlardan baskı gördüğü belirtiliyor.

Son aylarda düzenlenen çeşitli kabine toplantılarında, Filistin'in tanınmasında Britanya'nın öncü bir rol oynaması için gelen taleplerin arttığına dikkat çekiliyor.

Adalet Bakanı Shabana Mahmood ve Kuzey İrlanda'dan Sorumlu Devlet Bakanı Hilary Benn'in, Starmer'a bu toplantılarda çağrı yaptığı ifade ediliyor.

Gazze'de onlarca kişinin açlıktan ölmesi nedeniyle özellikle iktidardaki İşçi Partisi kabinesinde giderek artan bir "dehşet duygusunun" hakim olduğu belirtiliyor.

İsrail'in ablukası ve saldırılarıyla açlığa sürüklediği Gazze Şeridi'nde son 24 saatte 4'ü çocuk en az 15 kişinin daha açlıktan hayatını kaybettiği bildirildi. Gazze'deki Sağlık Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, İsrail saldırılarının başladığı 7 Ekim 2023'ten bu yana açlıktan ölenlerin sayısının 80'i çocuk olmak üzere 100'ü geçtiği vurgulanmıştı.

Aralarında Sınır Tanımayan Doktorlar (MSF), Save the Children ve Oxfam'ın da bulunduğu 111 yardım kuruluşundan bugün yapılan açıklamada, Gazze'de "kitlesel kıtlığın" yayıldığı uyarısında bulunuldu ve İsrail'in ablukası kınandı:

Bu sadece fiziksel değil, aynı zamanda psikolojik bir eziyet. İnsani yardım sistemi sahte vaatlerle yürütülemez.

İşçi Partisi'nden 60 parlamenterin Dışişleri Bakanı David Lammy'e 10 Temmuz'da gönderdiği mektupta, İsrail'in Gazze'deki askeri harekatı "etnik temizlik" diye nitelenmişti.

Lammy, dünkü açıklamasında Gazze'de insanlığa karşı suç işlendiğine dair endişeleri olduğunu söyleyerek, ateşkes sağlanmazsa İsrail'e karşı daha farklı adımlar atılabileceği uyarısında bulundu.

Bakan, "İsrail'in kendi halkının güvenliğini sağlayabileceği, Filistinlilerin de onurluca yaşayabileceği iki devletli çözümü" desteklediklerini belirtti.

Avam Kamarası'nda dün düzenlenen oturumda iki devletli çözüm çağrısında bulunanlardan biri de Sağlık ve Sosyal Hizmetler Bakanı Wes Streeting oldu:

Uluslararası toplumun, Dışişleri bakanımızın da amaçladığı gibi, bu savaşın sona ermesini ve hâlâ tanınacak bir Filistin devleti varken bunu gerçekleştirmemizi sağlamak üzere bir araya gelmesini içtenlikle umuyorum.

Britanya yönetimine bir çağrı da Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'dan gelmişti. Macron, iki hafta önce Westminster Sarayı'nda yaptığı konuşmada, "Filistin devletini tanımak ve bu siyasi ivmeyi başlatmak için birlikte çalışmak tek yoldur" demişti.

Independent Türkçe, Guardian, AFP