Arap Koalisyonu: Yemen'de hapishaneye hava saldırısı düzenlendiği iddiaları Husi yalanı

Yemen’de meşru hükümeti destekleyen Arap Koalisyonu sözcüsü Tuğgeneral Turki el-Maliki
Yemen’de meşru hükümeti destekleyen Arap Koalisyonu sözcüsü Tuğgeneral Turki el-Maliki
TT

Arap Koalisyonu: Yemen'de hapishaneye hava saldırısı düzenlendiği iddiaları Husi yalanı

Yemen’de meşru hükümeti destekleyen Arap Koalisyonu sözcüsü Tuğgeneral Turki el-Maliki
Yemen’de meşru hükümeti destekleyen Arap Koalisyonu sözcüsü Tuğgeneral Turki el-Maliki

Yemen’de meşru hükümeti destekleyen Arap Koalisyonu sözcüsü Tuğgeneral Turki el-Maliki yaptığı açıklamada, bir hapishaneye düzenlenen hava saldırısında onlarca kişinin öldüğü iddialarının doğru olmadığını ifade etti. 
Maliki, İran destekli terörist Husi milislerin Koalisyon'un bir hapishaneyi hedef aldığı yönündeki iddialarının ardından Ortak Kuvvetler Komutanlığı'nın bazı medya kuruluşları tarafından dillendirilen iddiaları yakından takip ettiğini belirtti. Arap Koalisyonu sözcüsü Saada vilayetinde dün (Cuma) şafak vakti mahkumların hedef alındığı iddia edilen söylemlerin doğru olmadığı, iddiaların Husi milisleri tarafından ortaya atıldığını vurguladı.
Tuğgeneral Maliki, "Koalisyonun Müşterek Kuvvetler Komutanlığı bu tür raporları ciddiye alıyor. Koalisyon iç mekanizmasına göre eylem sonrası prosedürlerin (AAR) kapsamlı bir incelemesi yapıldı. Bu iddiaların doğru olmadığı tespit edildi" dedi.
Koalisyon güçlerinin resmi sözcüsü, kuvvetlerinin Yemen'deki İnsani İşler Koordinasyon Ofisi'ni ve Uluslararası Kızılhaç Komitesi'ni (ICRC) gerçekler ve ayrıntılar ile medyadaki yanlış bilgiler hakkında bilgilendireceğini ifade etti.
İran destekli Husiler, Yemen'de Eylül 2014'ten bu yana başkent Sana ve bazı bölgelerin denetimini elinde bulunduruyor. Suudi Arabistan öncülüğündeki koalisyon güçleri ise Mart 2015'ten bu yana Husilere karşı Yemen hükümetine destek veriyor.



İsrail'in Güney Lübnan'daki gerginliği tırmandırması

İsrail'in dün Güney Lübnan'daki Sur kasabasına düzenlediği hava saldırısının ardından dumanlar yükseldi (EPA)
İsrail'in dün Güney Lübnan'daki Sur kasabasına düzenlediği hava saldırısının ardından dumanlar yükseldi (EPA)
TT

İsrail'in Güney Lübnan'daki gerginliği tırmandırması

İsrail'in dün Güney Lübnan'daki Sur kasabasına düzenlediği hava saldırısının ardından dumanlar yükseldi (EPA)
İsrail'in dün Güney Lübnan'daki Sur kasabasına düzenlediği hava saldırısının ardından dumanlar yükseldi (EPA)

Güney Lübnan, geçen kasım ayındaki ateşkesten bu yana en yoğun günlerinden birini dün yaşadı. İsrail ordusu bir dizi eş zamanlı hava saldırısı düzenledi.

Bu, Hizbullah'ın "müzakere tuzakları" olarak adlandırdığı şeyi reddetmesinin ve "direniş" taahhüdünü yinelemesinin ardından geldi. Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, müzakere seçeneğinin "kapsamlı bir Lübnan ulusal tercihi" olduğunu açıkladı. Parlamento Başkanı Nebih Berri de ateşkes komitesinin İsrail ile dolaylı müzakereler için uzmanları da içerecek şekilde genişletilmesine itiraz etmeyeceğini açıkladı.

İsrail hava saldırıları Tayr Dibba, Taybeh, Ayta el-Cebel, Zawtar el-Şarkiye ve Kfardunin kasabalarını hedef aldı. Bunlar, İsrail askeri sözcüsü Avichay Adraee'nin daha önce resmi platformlarında yayınladığı ve bölge sakinlerini "ekteki haritalarda kırmızıyla işaretli binaları boşaltmaya" çağırdığı açıklamalarda hedef alınacağını duyurduğu bölgelerle aynı.

İsrail medyası, üst düzey yetkililerin "Lübnan'daki operasyonları genişletme veya gerilimi tırmandırma yönünde bir karar olmadığını" söylediklerini aktardı ve yaşananların "Hizbullah'ın kapasitesini yeniden inşa etmesini engelleme politikasının bir devamı" olduğunu belirtti.


UNIFIL: İsrail'in Güney Lübnan'a yönelik saldırıları 1701 Sayılı Karar'ın "açık ihlali"dir

Lübnan'daki Birleşmiş Milletler Geçici Gücü (UNIFIL) (AFP)
Lübnan'daki Birleşmiş Milletler Geçici Gücü (UNIFIL) (AFP)
TT

UNIFIL: İsrail'in Güney Lübnan'a yönelik saldırıları 1701 Sayılı Karar'ın "açık ihlali"dir

Lübnan'daki Birleşmiş Milletler Geçici Gücü (UNIFIL) (AFP)
Lübnan'daki Birleşmiş Milletler Geçici Gücü (UNIFIL) (AFP)

Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Gücü (UNIFIL), dün yaptığı açıklamada, İsrail'in güney Lübnan'daki bölgeleri hedef alan hava saldırılarının BM Güvenlik Konseyi'nin 1701 sayılı Kararı'nın "açık ihlali" olduğunu ve siyasi ve diplomatik çözüme doğru ilerlemeyi baltaladığını belirtti.

UNIFIL açıklamasında, İsrail saldırılarının Lübnan Silahlı Kuvvetleri'nin Litani Nehri'nin güneyinde izinsiz silah ve altyapıyı ele geçirmek için operasyonlar yürüttüğü sırada gerçekleştiğini belirterek, "özellikle bu kadar yıkıcı ölçekteki herhangi bir askeri eylemin sivillerin güvenliğini tehdit ettiğini, siyasi ve diplomatik çözüme doğru ilerlemeyi baltaladığını" ifade etti.

İsrail, Hizbullah'a ait askeri tesisleri hedef aldığını iddia ederek bölge sakinlerine tahliye uyarısı yayınladıktan sonra Sur, Taybe ve Ayta el-Cebel'e hava saldırıları düzenledi. İsrail daha sonra iki bölge için daha tahliye uyarısı yayınladı.

Lübnan Sağlık Bakanlığı, İsrail'in güney Lübnan'daki Sur kasabasını hedef alan hava saldırılarında bir kişinin öldüğünü, sekiz kişinin de yaralandığını duyurdu.

UNIFIL, Lübnan ordusunun elindeki silahlar hariç olmak üzere güney Lübnan'ın silahsızlandırılmasını ve güneye yaklaşık 15 bin askerin konuşlandırılmasını öngören 1701 sayılı Karar'ın uygulanmasında hem Lübnan hem de İsrail'e verdiği desteği sürdürdü. UNIFIL, Lübnan ordusuyla birlikte "istikrarı yeniden sağlamak" için sahada çalıştığını da ifade etti.

BM barış gücü, İsrail'i "bu saldırılara ve 1701 sayılı Karar'ın tüm ihlallerine derhal son vermeye" çağırdı. Ayrıca, Lübnanlı tarafları "durumu daha da alevlendirebilecek herhangi bir tepkiden kaçınmaya" çağırarak, her iki tarafın da "zor kazanılmış ilerlemeyi baltalamaktan kaçınmak için" BM kararına ve bir yıl önce varılan ateşkes anlaşmasına uyması gerektiğini vurguladı.


Gazze’de yüzlerce Hamas militanı tünellerde mahsur kaldı

İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nde çoğu kadın ve çocuk 70 bine yakın kişiyi katletti (Reuters)
İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nde çoğu kadın ve çocuk 70 bine yakın kişiyi katletti (Reuters)
TT

Gazze’de yüzlerce Hamas militanı tünellerde mahsur kaldı

İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nde çoğu kadın ve çocuk 70 bine yakın kişiyi katletti (Reuters)
İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nde çoğu kadın ve çocuk 70 bine yakın kişiyi katletti (Reuters)

Gazze Şeridi'nde İsrail ordusunun kontrolündeki bölgelerde yer alan tünellerde yüzlerce Hamas savaşçısının mahsur kaldığı aktarılıyor. 

ABD Başkanı Donald Trump'ın öncülüğünde 10 Ekim'de devreye konan barış planı kapsamında İsrail ordusu, "sarı hat" olarak belirlenen bölgeye kadar geri çekildi. 

Wall Street Journal'ın (WSJ) haberinde, İsrail askerlerinin mayıstan beri Gazze'deki tünelleri kapatma ya da yeraltı yollarının birbiriyle bağlantısını kesme çalışmalarını hızlandırdığı belirtiliyor. 

Öte yandan ateşkesin devreye girmesiyle çalışmaların yarım kaldığı, İsrail'in kontrolündeki bölgede yer alan tünellerde silahlı Hamas militanlarının saklandığı ifade ediliyor. 

İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF), Hamas militanlarının teslim olması gerektiğini yoksa öldürüleceklerini bildirmişti. Gazze'yi yöneten örgütse savaşçılara bölgeden güvenli çıkış hakkı tanınmasını talep ediyor. 

Kimliklerinin paylaşılmaması şartıyla konuşan Arap yetkililer, savaşçıların akıbetinin ateşkes anlaşmasını zora soktuğunu belirtiyor. İsrailli ve Arap kaynaklara göre IDF kontrolündeki bölgede yer alan tünellerde 200 ila 300 savaşçı var. Hamas ise bu sayının 100'e yakın olduğunu savunuyor. Kaynaklar, gıda ve erzak kıtlığı nedeniyle bazı militanların öldüğünü aktarıyor.

Tünellerde saklanan Hamas militanları, geçen ay düzenledikleri saldırıda üç İsrailli askeri öldürmüştü. Gazze'yi yöneten örgüt, saldırı emri verilmediğini ve militanlarla marttan bu yana iletişim kurulamadığını bildirmişti. IDF ise buna karşılık düzenlediği karşı saldırıda 145 Filistinliyi öldürmüştü. 

Arap yetkililer, pazar itibarıyla Hamas'ın tünellerde mahsur kalan bazı savaşçılarla iletişime geçebildiğini söylüyor. Ayrıca Hamas'ın ateşkes görüşmelerinde böyle bir sorun yaşanabileceğine dair baştan uyarıda bulunduğunu da belirtiyor. 

ABD'li yetkililer, Hamas savaşçılarına güvenli geçiş hakkı tanınıp tanınmayacağına dair yorum yapmayı reddediyor. 

Trump'ın planı kapsamında Hamas'ın silah bırakması ve bölgenin yönetiminde söz sahibi olmaması talep ediliyor. Bunun yerine Gazze Şeridi'nin yönetiminin Filistinlilerin yer alacağı bir teknokratlar komitesine geçici olarak devredilmesi planlanıyor. Trump'ın başkanlık edeceği ve eski Birleşik Krallık Başbakanı Tony Blair'in de yer alacağı "Barış Kurulu" da bu komitenin faaliyetlerini denetleyecek.

Ayrıca bölgeye yaklaşık 5 bin kişilik bir uluslararası güvenlik gücünün gönderilmesi de öngörülüyor. WSJ'nin haberinde, Washington'ın "bir an evvel bu ikinci aşamaya geçmek istediği" belirtiliyor. 

Hamas'ın 7 Ekim 2023'te düzenlediği Aksa Tufanı operasyonuyla patlak veren savaş, iki yıl süren çatışmaların ardından Gazze Şeridi'ni harabeye çevirdi. 

Bölgeye giden BBC muhabirlerinin aktardığına göre İsrail askerleriyle Hamas savaşçıları arasında "sarı hat" boyunca neredeyse her gün çatışma yaşanıyor. Birleşik Krallık'ın kamu yayıncısının haberinde şu ifadelere yer veriliyor:

İsrail'in büyük ölçüde yerle bir ettiği ve Trump'ın yatırım fırsatı olarak gördüğü bu bölgede asıl soru çatışmaları kimin durdurabileceği değil, Gazzelilerin kendi topluluklarının ve topraklarının geleceğinde ne kadar söz sahibi olabileceğidir.

Independent Türkçe, Wall Street Journal, BBC