Filistin’in ‘sabırlı generalleri’ yıllarca İsrail cezaevlerinde özgürlüğü bekliyor

Arşiv-AA
Arşiv-AA
TT

Filistin’in ‘sabırlı generalleri’ yıllarca İsrail cezaevlerinde özgürlüğü bekliyor

Arşiv-AA
Arşiv-AA

Ramallah’tan bir Filistinli kaynak, Filistin Yönetimi’nin iki taraf arasındaki temasların bir parçası olarak İsrail’den, 1993 yılında Oslo Anlaşması’nın imzalanmasından önce hapiste olan 25 mahkumun serbest bırakılmasını talep etiğini söyledi.
Kaynak, bu anlaşmaya göre İsrail’in, 1995 yılında imzalanan anlaşmalardan önce hüküm giymiş tüm mahkumları serbest bırakması gerektiğini söyleyerek, çoğunluğunun üç grup halinde serbest bırakıldığını bildirdi. Ancak İsrail’in dördüncü grubu serbest bırakmayı reddettiğini belirten kaynak, böylece 25 mahkumun cezaevlerinde kaldığını ifade etti.
Bugün İsrail hapishanelerinde yaklaşık 5 bin Filistinli mahkum var. Mahkumlar arasında her biri yirmi yıldır cezaevinde yatan 117 kişi var. Bu kişiler ‘mahkumların direği’ olarak isimlendiriliyor.
Filistin Mahkum ve Eski Mahkum İşleri Komisyonu, mahkumlar direği listesine bu hafta iki yeni mahkumun daha eklendiğini açıklayarak bu isimlerin, el Halil’den Hazım Sadık el Kavasimi (43) ve Hayfa’dan İmad Racih Serhan (43) olduğunu söyledi. Mahkumlar direği arasında 25 yılı aşkın bir süredir tutuklu bulunan 35 mahkum var. Filistinliler bu mahkumlara, ‘sabırlı generaller’ diyor. Bu isimler arasında 30 yılı aşkın bir süredir işgal cezaevlerinde tutulan 13 mahkum bulunuyor. Ayrıca 35 yılı aşkın bir süredir tutulan 8 mahkum da var. Kerim ve Maher Yunus Ocak 1983’ten bu yana mahkum olan en yaşlı isimlerden.
Komisyon ayrıca, 2011 yılında mahkum takas anlaşmasıyla serbest bırakılan ancak 2014 yılında yeniden tutuklanarak eski cezalarına çarptırılan onlarca mahkumun olduğunu bildirdi. Bu mahkumlardan en öne çıkanı ise 41 yıldır cezaevinde yatan Nail el Bargusi. Komisyon dün yaptığı açıklamada, ilgili tüm kurumları ve çeşitli medya kuruluşlarını bu ‘eski mahkumlara’ hak ettikleri önemi vermeye, ağırlaşan sağlık sorunlarına ışık tutmaya ve serbest bırakılmalarını sağlamak için çalışmaya davet etti.



Şam'da Şera ile SDG lideri Abdi arasında Barrack'ın da katıldığı bir toplantı gerçekleşiyor

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera (Reuters)
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera (Reuters)
TT

Şam'da Şera ile SDG lideri Abdi arasında Barrack'ın da katıldığı bir toplantı gerçekleşiyor

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera (Reuters)
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera (Reuters)

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera ile Suriye Demokratik Güçleri (SDG) lideri Mazlum Abdi başkanlığındaki Kürt heyeti arasında, ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack'ın da katıldığı görüşme Şam'da başladı.

Görüşme, eş-Şera ve Abdi'nin 10 Mart'ta ABD himayesinde imzaladıkları ve ‘sınır kapıları, havaalanı, petrol ve doğalgaz sahaları dahil olmak üzere Suriye'nin kuzeydoğusundaki tüm sivil ve askeri kurumların Suriye devletinin idaresine dahil edilmesini’ öngören bir dizi maddeden oluşan anlaşmadan dört ay sonra gerçekleşti.

Ancak Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi daha sonra anayasal deklarasyon ve çeşitliliği yansıtmadığını söylediği bir hükümetin kurulması nedeniyle Suriye yönetimini eleştirdi. Geçtiğimiz ay Kürt güçleri ‘demokratik ve adem-i merkeziyetçi’ bir devlet talep etmiş, Şam da buna yanıt olarak ülkede ‘bölücü bir gerçeklik dayatma girişimlerini’ reddettiğini açıklamıştı.

Şarku'l Avsat'ın AFP'den aktardığı habere göre  adının açıklanmasını istemeyen bir Kürt kaynak, “SDG liderinin başkanlığındaki bir Kürt heyeti bugün DEAŞ’la Mücadele Uluslararası Koalisyonu (DMUK) temsilcilerinin eşliğinde Şam'a gitti ve şu anda Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera ile görüşüyor. Görüşmede ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack da yer alıyor” ifadelerini kullandı.

Toplantının gündemi hakkında bilgi sahibi olan kaynak, ‘görüşmelerde dört ana dosyanın ele alındığını, bunların Suriye devletinin yapısı, Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi ile Şam hükümeti arasındaki ilişki, ekonomi ve askeri güç olduğunu’ söyledi.

Çatışmaların patlak vermesinden önce onlarca yıl ötekileştirme ve dışlanmaya maruz kalan Kürtler, yeni yönetimin karar alma mekanizmasını merkezileştirme ve kilit unsurları geçiş sürecinin yönetiminden dışlama girişimini eleştiriyor.

Abdi, mayıs sonunda bir televizyon kanalına verdiği röportajda, “Şam ile vardığımız mutabakata bağlıyız ve şu anda uygulama komiteleri aracılığıyla bu anlaşmayı hayata geçirmek için çalışıyoruz” dedi. Abdi ayrıca, tüm bileşenlerin tam haklarla yaşadığı ve hiç kimsenin dışlanmadığı adem-i merkeziyetçi bir Suriye’ye olan bağlılığını vurguladı.

Eş-Şera'nın Şam'a gelişinden kısa bir süre sonra tüm silahlı askeri grupları dağıtacağını açıklamasına rağmen, ABD destekli Kürtler, 2019'da son kalesinden çıkarılana kadar DEAŞ'la mücadelede etkili olduğunu kanıtlayan organize askeri güçlerini korumakta ısrar ediyor.

Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi, Şam'ın ihtiyaç duyduğu büyük petrol ve doğalgaz sahaları da dahil olmak üzere kuzey ve doğu Suriye'nin büyük bölümünü kontrol ediyor.

Suriye Dışişleri Bakanı Esad Hasan eş-Şeybani daha önce Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi ile imzalanan anlaşmanın şartlarının uygulanmasının ‘ertelenmesinin’ ülkedeki ‘kaosu uzatacağı’ uyarısında bulunmuştu.