Robert Pattinson: The Batman'i çekerken berbat olduğumu düşündüm

Robert Pattinson: The Batman'i çekerken berbat olduğumu düşündüm
TT

Robert Pattinson: The Batman'i çekerken berbat olduğumu düşündüm

Robert Pattinson: The Batman'i çekerken berbat olduğumu düşündüm

Britanyalı aktör Robert Pattinson, Matt Reeves'in yönetmen koltuğunda oturduğu The Batman'i ilk kez çekmeye başladıklarında korkunç olduğunu düşünmüş.
MovieMaker Magazine'e 19 Ocak'ta verdiği röportajda Pattinson, Batman rolünü üstlenmekle ilgili endişelerini paylaştı ve özellikle başlarda ince detaylarda kötü görüneceğini düşündüğünü belirtti. 
Pattinson kostümün ışığı yansıtması nedeniye her bir sahnede çok fazla dikkat etmeleri gerektiğini ifade etti. 
Pattinson şu ifadeleri kullandı:
"İlk düşüncem, 'Aman Tanrım kesinlikle berbatım' oldu. Tamamen farklı bir dil var, beden dili… Onu istediğiniz şekilde kullanmayı öğrenmeniz gerekiyor. Işığa çok fazla bakarsam bütünüyle saçma görünüyordu ve bir Cadılar Bayramı kostümü giymiştim."
Rolü Pattinson'ın üstleneceği duyurulduğunda Batman hayranları bu tercihi eleştiri yağmuruna tutmuştu.
Ancak Ben Affleck ve Michael Keaton gibi Bruce Wayne'i daha önce canlandıran diğer aktörler de ilk başta çok iyi yorumlar almamıştı. 
The Batman'de ikonik karakter bu kez farklı bir biçimde tasvir edilecek ve bu Pattinson'ın oyunculuk performansının kilit noktasını oluşturacak. Bruce Wayne daha önce Wayne İşletmeleri'nin sahibi olarak kendine son derece güvenen, başarılı bir iş adamı olarak betimlenmişti. Pattinson bu ana akım tasviri değiştirmeye hazırlanıyor. 
Filmde Pattinson'ın yanı sıra Zoë Kravitz, Paul Dano, Jeffrey Wright, Andy Serkis ve Colin Farrell da rol alacak. 
The Batman, 4 Mart 2022'de vizyona girecek. 
Independent Türkçe, Screenrant, MovieMaker



Rekor kıran enerji patlamasının sırrı çözüldü mü?

Düşük kütleye ve parlaklığa sahip kırmızı cüceler, galaksideki en yaygın yıldız türü (NASA)
Düşük kütleye ve parlaklığa sahip kırmızı cüceler, galaksideki en yaygın yıldız türü (NASA)
TT

Rekor kıran enerji patlamasının sırrı çözüldü mü?

Düşük kütleye ve parlaklığa sahip kırmızı cüceler, galaksideki en yaygın yıldız türü (NASA)
Düşük kütleye ve parlaklığa sahip kırmızı cüceler, galaksideki en yaygın yıldız türü (NASA)

Bilim insanları gizemli bir enerji patlamasının, kırmızı cüce bir yıldızdan ve ölü bir yıldızın kalıntısından geliyor olabileceğini buldu.

Gökbilimciler radyo dalgası yayan bir patlama türünü uzun zamandır anlamaya çalışıyor. Normalde bir bölgeden gelen art arda patlamalar arasında birkaç saniye hatta daha kısa süre olur.

Ancak 2006'dan beri, patlamalar arasındaki sürenin birkaç dakikadan birkaç saate kadar değişebildiği olaylar saptanmaya başladı.

Uzun periyotlu radyo geçişi denen bu olaylar neredeyse 20 yıldır bilim insanlarının kafasını karıştırıyor ve bu aralıklı patlamalarda nasıl radyo dalgası üretildiğini anlamaya çalışıyorlar.

Bunlar genellikle galaksinin kalabalık bölgelerinde görüldüğü için hangi cisimden geldiklerini anlamak da zorlu bir iş.

Bulguları hakemli dergi Astrophysical Journal Letters'ta 26 Kasım'da yayımlanan yeni çalışmadaysa Samanyolu'nun daha az gökcismi içeren eteklerinden gelen bir uzun periyotlu radyo geçişi incelendi.

GLEAM-X J0704-37 adı verilen bu olayda her üç saatte bir 30 ila 60 saniye süren patlamalar gerçekleşiyor. Uzun periyotlu radyo geçişi olayları arasında, art arda patlamaları arasında en çok süre olan GLEAM-X J0704-37 bu anlamda rekoru elinde tutuyor.

Güney Afrika'daki MeerKAT ve Şili'deki Güney Astrofizik Araştırma teleskoplarını kullanan bilim insanları, GLEAM-X J0704-37'nin M-tipi yıldız diye de bilinen bir kırmızı cüceden geldiğini gözlemledi.

Curtin Üniversitesi'nden çalışmanın ortak yazarı Natasha Hurley-Walker "M-tipi yıldızlar, Güneş'in kütlesinin ve parlaklığının çok azına sahip olan düşük kütleli yıldızlardır. Samanyolu'ndaki yıldızların yüzde 70'ini oluştursalar da hiçbiri çıplak gözle görülemez" diyerek ekliyor: 

M-tipi yıldız tek başına bizim gördüğümüz miktarda enerji üretemez.

Verileri tekrar inceleyen ekip kırmızı cücenin muhtemelen ikili bir sistem içinde yer aldığını buldu. Araştırmacılar diğer cismin, beyaz cüce yıldız olduğunu tahmin ediyor. 

Güneş gibi yıldızlar, süpernova patlaması geçirecek kütleye sahip olmadığı için yaşam döngülerinin sonuna geldiğinde dış katmanlarını atmaya başlıyor. Geriye kalan çekirdekse muazzam bir yoğunluğa sahip beyaz cüceye dönüşüyor. 

Bilim insanları sistemdeki güçlü manyetik alanların, hızla dönen nötron yıldızları (pulsar) gibi düzenli enerji patlamalarına yol açtığını öne sürüyor. 

Ekip halihazırda çalışmalarına devam ederek bu sistemi doğrulamaya ve radyo dalgalarını tam olarak nasıl ürettiğini anlamaya çalışıyor. 

Ayrıca teleskopların eski gözlemlerinde, GLEAM-X J0704-37'ye benzer patlamalar da bulmayı umuyorlar.

Independent Türkçe, Space.com, Science Daily, Astrophysical Journal Letters