Macron, Tebbun’u Afrika-Avrupa Zirvesi’ne davet etti

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron (AP)
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron (AP)
TT

Macron, Tebbun’u Afrika-Avrupa Zirvesi’ne davet etti

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron (AP)
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron (AP)

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, dün,  Cezayir Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun’u telefonla arayarak  Belçika'nın başkenti Brüksel'in ev sahipliğinde düzenlenecek olan Afrika-Avrupa Zirvesi'ne davet etti. Cezayir Cumhurbaşkanlığı tarafından dün sosyal paylaşım sitesi Facebook üzerinden yayınlanan açıklamaya göre liderler, telefon görüşmesinde iki ülke arasındaki ilişkileri ele alırken Macron, Tebbun’a Afrika-Avrupa Zirvesi'ne katılması için yaptığı daveti bir kez daha yineledi.
Aynı açıklamaya göre iki lider, telefon görüşmesi sırasında hükümetleri arasında ortak bir sektörel üst düzey komite toplantısı gerçekleştirme arzusunu ele aldılar.
Telefon görüşmesi, Fransa Cumhurbaşkanı Macron'un Cezayir ulusu hakkındaki tepki çeken ve Cezayir’in Paris Büyükelçisini birkaç aylığına geri çağıran Cumhurbaşkanı Tebbun'u kızdıran açıklamalarının yol açtığı krizin ardından bir ilk. Fransa Cumhurbaşkanlığı, söz konusu açıklamaların ardından Cumhurbaşkanı Macron'un Cezayir tarihine ve halkına saygı duyduğunu ifade eden bir açıklama yayınlamıştı.
Fransız gazetesi Le Monde'un haberine göre Cumhurbaşkanı Macron, geçtiğimiz Ekim ayında, Cezayir'de ‘askeri-siyasi bir sistemin’ hüküm sürdüğünü belirterek Cezayir’e yönelik bağımsızlık savaşına ilişkin ‘hafıza dosyasından nemalanma’ politikasını ve medyanın iki ülke arasındaki en büyük anlaşmazlıklardan biri olarak gördüğü ‘ortak hafıza acılarını’ sürdürme gibi ağır suçlamalarda bulunduğu açıklamalarıyla Cezayir halkını ve yetkililerini kızdırdı. Cezayir, Fransa’nın Cezayir’i işgali döneminde (1830-1962) sömürge suçu için Paris'ten sadece itiraf etmekle yetinmeyip özür dilemesini istiyor.
Gazete ayrıca Macron'un ‘Fransa’nın 1830'daki işgalden önce bir Cezayir ulusunun olmadığı’ yönündeki sözlerinin Cezayir'i en çok kızdıran nokta olduğunu belirterek, Cezayir’in bu açıklamalar üzerine geçtiğimiz Eylül ayında Sahel Bölgesi’ne giden Fransız askeri uçaklarına hava sahasını kapattığını aktardı. İki ülke arasında krizin ilk belirtileri, Fransa'nın, Cezayirli göçmenlerin ülkelerine geri dönmelerini sağlamak için konsolosluktan alınması gereken izinleri vermeyi ‘reddetmesi’ ve Cezayir vatandaşlarına yönelik vize şartlarını sıkılaştırmasının ardından görülmeye başlanırken Fransa’nın bu yeni önlemleri Cezayir ile birlikte Tunus ve Fas'ı da kapsıyordu.



Panama Kanalı'na göz diken Trump'a yanıt: "Yankees go home!"

Panama halkı, Trump'ın tehditlerine tepkisini gösterdi (Reuters)
Panama halkı, Trump'ın tehditlerine tepkisini gösterdi (Reuters)
TT

Panama Kanalı'na göz diken Trump'a yanıt: "Yankees go home!"

Panama halkı, Trump'ın tehditlerine tepkisini gösterdi (Reuters)
Panama halkı, Trump'ın tehditlerine tepkisini gösterdi (Reuters)

Donald Trump daha göreve gelmeden yaptığı açıklamalarla gündemden düşmüyor. Cumhuriyetçi liderin, Panama Kanalı'nın kontrolünü istemesinin yankıları da sürüyor. 

Ülkeyle aynı adı taşıyan başkentte salı günü düzenlenen yürüyüşte, Trump'ın tehditlerine boyun eğmeyen Panamalılar "Yankees go home!" sloganları attı. 

Protestocular, yerde sürükledikleri Trump maketini ateşe vererek Cumhuriyetçi lidere karşı öfkelerini de gösterdi. 

Yürüyüş, Panama'da her yıl 9 Ocak'ta düzenlenen "Şehitler Günü" anmasının bir parçasıydı. 

Panama, ABD'nin desteğiyle Kolombiya'dan 1903'te bağımsızlığını kazanmıştı. Washington, 1904-1914'te Panama Kanalı'nı inşa etmişti. Ancak kanalın kontrolünün Washington'da olması, özellikle II. Dünya Savaşı'ndan sonra Panama ve ABD arasında gerginlik yaratmıştı.

Kanalın yer aldığı bölgede 9 Ocak 1964'te ABD karşıtı birçok ayaklanma patlak vermiş, olaylarda 28 kişi öldürülmüştü. Hayatını kaybedenlerin çoğu Panamalı öğrencilerden oluşuyordu. Üç ABD askeri de protestolar sırasında öldürülmüştü. 

Panama tarihindeki bu trajik gün anısına düzenlenen törenlerde, ülkedeki tüm bayraklar yarıya indiriliyor. 

Ayaklanma sırasında öğrenci olan 84 yaşındaki emekli sendikacı Sebastian Quiroz, şunları söylüyor: 

Bugün şehitlerimizin fedakarlıklarını anma günüdür ama aynı zamanda dünyaya Panama'nın egemenliğini gösterme ve bu kanalın bizim olduğunu söyleme günüdür.

Eylemciler, yürüyüşte "Dökülen kan asla unutulmayacak" ve "Panama'dan elini çek" sloganları atarak, 20 Ocak'ta göreve gelecek Trump'ın tehditlerine tepkilerini gösterdi.
 

Görsel kaldırıldı.Protestocular, ABD bayrağına sarılı Trump maketini ateşe verdi (AP)


İki hafta önce ölen eski ABD Başkanı Jimmy Carter tarafından 1977'de imzalanan anlaşmalar sonucunda kanalın kontrolü kademeli olarak Panama'ya geri verilmişti. 

Diğer yandan Trump, 22 Aralık'ta yaptığı açıklamada Panama'yı, kanalın kullanımı için aşırı yüksek ücret istemekle eleştirmişti. Düzgün şekilde yönetilmemesi durumunda kanalın yetkisini geri alacağını, bunun için gerekirse orduyu devreye sokacağını söylemişti.

Panama Dışişleri Bakanı Javier Martinez-Acha, salı günkü açıklamasında "Kanalımızın egemenliği müzakere edilemez" demişti. 

Panama Devlet Başkanı Jose Raul Mulino da Trump'a tepki göstererek "Panama Kanalı ve ona bağlı tüm alanlar, her metrekaresiyle Panama'ya aittir" ifadelerini kullanmıştı.


Independent Türkçe, Wall Street Journal, Reuters