BM Sudan Temsilcisi Peretz: Mevcut aşamada herhangi bir sonuç beklemiyoruz

BM Sudan Temsilcisi Peretz’in ülkedeki siyasi krizi çözmek için yaptığı istişareler dördüncü haftasına girdi

Sudan'daki BM Entegre Geçiş Yardım Misyonu Başkanı ve BM Sudan Temsilcisi Volker Peretz
Sudan'daki BM Entegre Geçiş Yardım Misyonu Başkanı ve BM Sudan Temsilcisi Volker Peretz
TT

BM Sudan Temsilcisi Peretz: Mevcut aşamada herhangi bir sonuç beklemiyoruz

Sudan'daki BM Entegre Geçiş Yardım Misyonu Başkanı ve BM Sudan Temsilcisi Volker Peretz
Sudan'daki BM Entegre Geçiş Yardım Misyonu Başkanı ve BM Sudan Temsilcisi Volker Peretz

Sudan'daki Birleşmiş Milletler Entegre Geçiş Yardım Misyonu (UNITAMS) Başkanı ve BM Sudan Temsilcisi Volker Peretz’in ülkedeki siyasi krizi çözmek için yaptığı istişareler dördüncü haftasına girerken Peretz, önemli bir sonuca ulaşılamadığını açıkladı. Öte yandan 25 Ekim'de iktidara el koyan ordu komutanları, BM’nin girişimi konusunda henüz net bir duruş sergilemezken geçici bir hükümet kurma çalışmalarını sürdürüyorlar.
Mevcut aşamada herhangi bir sonuç beklemediklerini söyleyen Peretz, “İlk istişareler bir sonraki aşamada atacağımız adımlara rehberlik edecek” dedi. UNITAMS tarafından yayınlanan açıklamalara göre Peretz, eski Cumhurbaşkanı Ömer el-Beşir’in lideri olduğu yasaklı Ulusal Kongre Partisi (UKP) dışında, Sudan’ın siyasi partilerinin temsilcisiyle bu hafta yeni bir ön istişare turu başlatmaya hazırlanıyor.
UNITAMS, istişarelerin ilk aşamasının, ayrıntılara ilişkin müzakereleri de içerecek şekilde sürecin sonraki adımlarının şekillendirilmesine katkıda bulunmasını ve geriye kalan adımları yönetecek yeni bir anayasal ya da siyasi bir anlaşmanın imzalanmasını umuyor.
Ülkenin ana muhalefet koalisyonu olan Özgürlük ve Değişim Bildirgesi Güçleri (ÖDBG), BM Genel Sekreteri’nin Sudan Temsilcisi aracılığıyla, karar alma sürecini devralacak, bölgesel ve Troyka ülkeleri (ABD, İngiltere ve Norveç) ve Avrupa Birliği (AB) dahil olmak üzere uluslararası taraflardan nüfuzlu kişilerin yanı sıra Afrika ve Arap ülkelerinden temsilcilerinden oluşan üst düzey uluslararası bir mekanizma kurulmasını önermişti.
UNITAMS tarafından dün yapılan açıklamada, Peretz’in dün devrik lider Ömer el-Beşir'in İslami çizgideki partisi UKP’den muhalif bir isimle siyasi sürecin önündeki sorunları çözmek için yapılan istişareler çerçevesinde bir görüşme gerçekleştirdiğini belirtti. UNITAMS dün ayrıca, başta BM’nin kendi girişimi çerçevesinde demokratik geçiş sürecini yeniden tesis edilebilmesi meselesi olmak üzere pek çok konuyla ilgili olarak Sudanlı Profesyoneller Derneği çatısı altındaki yapılardan biri olan Öğretmenler Komitesi ile bir araya geldi.
UNITAMS, geçtiğimiz hafta sonu bazı sivil toplum kuruluşları (STK) ve Arap Sosyalist Baas Partisi temsilcileriyle istişarelerde bulundu. UNITAMS’tan yapılan yazılı açıklamada, “Başkent Hartum ve diğer şehirlerdeki Sudanlı taraflar, Direniş Komiteleri ve feminist siyasi gruplar arasında, demokratik geçiş ve sivil yönetim sürecinde ilerleme yolları konusundaki önerilerini almak üzere yapılan istişareler sürüyor” ifadeleri yer aldı.

Peretz, ciddi endişelerinin olduğunu dile getirdi
UNITAMS Başkanı Peretz, daha önce yaptığı bir açıklamada, mevcut siyasi durgunluğun ülkeyi daha fazla istikrarsızlığa sürüklemesi ve devrim ile 2019 yılında anayasal bir belgeye göre kurulan sivil hükümete yönelik askeri darbe arasında geçen iki yılda elde edilen siyasi, sosyal ve ekonomik kazanımları boşa çıkarması konusunda ciddi endişeleri olduğunu dile getirdi.
UNITAMS, ilk istişarelere katılanların, sürecin nasıl devam edileceğine dair pratik önerilerde bulunduklarını ve uluslararası desteği artırmanın yolları da dahil olmak üzere istişare sürecinin kapsamı ve kriterleri hakkındaki görüşlerini sunduklarını belirtti.  Açıklamada, sürecin Sudan tarafından yürütülmesi için istişarelerin kapsamını genişletmek ve Sudan’ın tüm bölgelerinden grupları sürece dahil etmek için siyasi partiler, Direniş Komiteleri ve STK’lar ile görüşmelerin sürdürüleceği vurgulandı.
Muhalif kanattaki ÖDBG, girişimin, Sudan'daki darbeyi sona erdirmesi ve sivil demokratik dönüşüm yolunu yeniden tesis eden yeni anayasal düzenlemeler oluşturmasının yanı sıra geçiş sürecini yönetecek tamamen sivil bir hükümetin kurulmasını ve geçiş sürecinin sonunda özgür, adil ve şeffaf seçimler düzenlenmesini sağlaması gerektiğine inanıyor.
Çok sayıda siyasi parti ve STK’nın çatısı altında birleştiği ÖDBG, BM liderliğindeki siyasi sürece ‘uzun sürmesine ve içeriğinin boşaltılmasına izin vermeyen’ açık prosedürlere göre bir zaman sınırı koyulması gereğini vurguladı. ÖDBG, komutanların ülkedeki otoritelerinin temel direklerini güçlendirmek için uluslararası siyasi süreci istismar etmelerinden ve ardından geçiş döneminin bitiminden sonra bile iktidarı ellerinde tutmalarını sağlayacak ‘sahte’ seçimler düzenlemelerinden korktuğunu dile getirdi.
Öte yandan komutanlar tarafından kontrol edilen Egemenlik Konseyi, BM’nin girişimini memnuniyetle karşıladığını ifade ederken Sudan’daki diyalog çabalarının başarıya ulaşmasına katkıda bulunmak ve çözümün tamamen Sudan tarafından ortaya koyulmasını sağlamak için Afrika Birliği'nin (AfB) BM’nin bu girişimine dahil edilmesi çağrısında bulundu.
Ancak sokak protestolarına öncülük eden Direniş Komiteleri, orduyu iktidardan uzaklaştırmayacak girişimlerin hepsini reddetti. ‘Müzakere yok, ortaklık yok, meşruiyet yok’ sloganını güçlü bir şekilde savunan Direniş Komiteleri, iktidarın sivillere devredilmesini ve askerlerin kışlalarına geri dönmelerini talep etti.
Sudan'daki mevcut siyasi açmazı kırmanın yanı sıra demokratik ve barışçıl bir döneme geçiş sürecini geliştirmek amacıyla 8 Ocak'ta istişareler başlatan UNITAMS, siyasi sürecin, silahlı hareketler, siyasi partiler, STK’lar, feminist grupları ve direniş komiteleri dahil olmak üzere sivillerin ve askerlerin yer aldığı Sudanlı ve uluslararası taraflarla istişare içinde yürütüldüğünü açıkladı.



Libya'daki ‘Rus nüfuzu’ ABD Özel Temsilcisi’nin güney ziyaretini gölgede bıraktı

ABD Libya Büyükelçiliği heyetinin Sebha'yı ziyaretinden (ABD Libya Büyükelçiliği’nin X hesabı)
ABD Libya Büyükelçiliği heyetinin Sebha'yı ziyaretinden (ABD Libya Büyükelçiliği’nin X hesabı)
TT

Libya'daki ‘Rus nüfuzu’ ABD Özel Temsilcisi’nin güney ziyaretini gölgede bıraktı

ABD Libya Büyükelçiliği heyetinin Sebha'yı ziyaretinden (ABD Libya Büyükelçiliği’nin X hesabı)
ABD Libya Büyükelçiliği heyetinin Sebha'yı ziyaretinden (ABD Libya Büyükelçiliği’nin X hesabı)

Libya'daki ‘Rus nüfuzu’, Libyalı analistlerin ABD Özel Temsilcisi Richard Norland'ın Libya'nın güneyine yaptığı benzeri görülmemiş ziyaretin sonuçlarına ilişkin değerlendirmelerini gölgede bıraktı.

Norland'ın bu hafta başında güneydeki Sebha kentinde Mareşal Halife Hafter'in oğlu Saddam Hafter ile yaptığı görüşmelerin ayrıntıları yeterince açıklanmadı. Ancak gözlemciler Norland'ın Sebha'ya yaptığı ziyaretin ‘sembolik’ olduğunu bildirdi. Derne Üniversitesi'nde siyaset bilimi profesörü olan Yusuf el-Farisi, söz konusu ziyaretin ‘önceki güvensizlik dalgalarının ardından istikrarlı güvenlik koşulları ışığında bir ABD yetkilisinin güney kentine yaptığı ilk ziyaret’ olduğunu belirtti.

cdvfg
ABD'nin Libya Özel Temsilcisi Richard Norland, Sebha ziyareti sırasında gerçekleşen görüşmede konuşurken (ABD Libya Büyükelçiliği’nin X hesabı)

Johns Hopkins Üniversitesi Dış Politika Enstitüsü üyesi Hafız el-Guveyl'e göre, Libya'ya yönelik on yıllık stratejik planın ve Rus nüfuzunu sınırlama girişimlerinin gölgeleri, ABD Özel Temsilcisi’nin Güney Libya ziyaretinde de kendisini gösterdi. El-Guveyl'e göre Rusya'nın Libya'nın güneyindeki nüfuzunu arttırması, ABD'nin kırılgan bölgelere yönelik stratejisinden ve Norland'ın ziyaretinden daha uzak değil. Bu noktada, geçtiğimiz mart ayından bu yana Rus askeri kargo uçaklarının ülkenin güneyinde yer alan Brak eş-Şati Üssü’ne yönelik birden fazla hava ikmalinden söz eden sızıntıların ortaya çıktığını da belirtmek gerekir.

Xujık8
Libya Ulusal Birlik Hükümeti (UBH) Başbakanı Abdulhamid ed-Dibeybe ile CIA Direktörü William Burns arasında Trablus'ta daha önce yapılan bir görüşmeden (UBH)

İki yıldan kısa bir süre önce Biden yönetimi, ‘Çatışmayı Önlemek ve İstikrarı Teşvik Etmek için ABD Stratejisi - Libya için On Yıllık Stratejik Plan’ olarak bilinen planı başlattı. Bu plan, diğer hususların yanı sıra, Libya'nın tarihsel olarak marjinalleştirilmiş güneyini ulusal yapılara entegre etmeyi, daha geniş bir birleşmeye yol açmayı ve güney sınırını güvence altına almayı amaçlıyor.

Norland, Hafter'le görüştükten sonra Libya'nın güneyinin istikrara kavuşturulması, Libya'nın egemenliğinin korunması ve bölünmelerin aşılmasında oynadığı hayati rol hakkında genel bir konuşma yapmakla yetindi. Trablus Üniversitesi’nde siyaset bilimi profesörü olan Dr. Ahmed el-Atraş'a göre söz konusu ziyaret Moskova'nın nüfuz mücadelesi ve Rusya'nın bölgedeki genişlemesini keşfetme bağlamının ötesine geçemeyebilir.

Diğer yandan Norland’ın Libya'nın güvenlik kurumlarını birleştirme çabalarını ülkenin dört bir yanından Libyalı askeri liderlerle ilişki kurarak desteklemekten bahsetmesi de dikkat çekiyor. El-Atraş Şarku’l Avsat'a yaptığı açıklamada, bu ziyaretin gerçekleri gizlemek için yapıldığını belirtti. El-Atraş’a göre bu ziyaret öncelikle Moskova'yı hedef alıyor ve ülkenin batısından sorumlu İçişleri Bakanı İmad et-Trablusi ile Saddam arasında daha önce yapılan ve tek taraflı bir eylem olan görüşmeye dayanan vizyonları önemsizleştiriyor.

 sc
Rusya Savunma Bakanı Yardımcısı ve Rus hükümetinden üst düzey bir heyetin daha önce Bingazi'ye yaptığı ziyaretten (Şarku’l Avsat)

Öte yandan bir grup analist, Çin'in Libya'daki faaliyetlerinin genişlemesine ilişkin ABD'nin güçlü endişelerinden bahsetti. Siyasi analist İzzeddin Akil'e göre güney Libya, Çin İpek Yolu'nun kesilmesinde önemli bir istasyon olabilir ve aynı zamanda Afrika'da Çinlileri rahatsız etmek ve onlara karşı koymak için bir üs olarak kullanılabilir.

Akil, Washington yönetiminin Trablus Büyükelçisi olarak atanması planlanan Amerikalı diplomat Jennifer Gavito'nun brifinginde Çin hakkında söylenenleri esas aldı.

Gavito geçtiğimiz haziran ayında Senato Dış İlişkiler Komitesi önünde yaptığı açıklamada, Çin'le bağlantılı şirketlerin Libya'da bilgi ve iletişim teknolojileri sektöründe gösterdikleri derin başarılar konusunda uyarıda bulundu.

Infra Global Partners Vakfı danışmanı Jonathan Bass, Pekin'in Mareşal Halife Hafter'e verdiği desteğe işaret ederek, Çin'in daha önce eski Libya Başbakanı Fethi Başağa döneminde çok cazip koşullarla ülkenin güneyinde Libya altını çıkarma hakkını elde ettiğini söyledi.

Sahel bölgesinin son iki yılda Fransa'ya sadık bazı yerleşik rejimlerin devrilmesine tanık olması ve Rusya'nın yeni rejimlerin müttefiki olarak bölgeye müdahil olması da dikkat çekiyor.

Norland'ın Sebha'yı ziyaretinden bir gün sonra Rusya'nın Libya Büyükelçisi Aydar Aganin'in Rus askeri kamyonu Ural'ın direksiyonuna geçmesi ve Ural’ın Libya pazarına girişini kutlaması da önemli bir noktaydı.