"Tinder avcısı" gözünü Hollywood'a dikti

Şimon Hayut'un yeni menajeri, "Netflix belgeselinde dünyanın en iyi satıcısını gördüm" diye konuştu

Şimon Hayut'a yakın bir kaynak, İsrailli adamın adını temize çıkarmak istediğini iddia etti (Netflix)
Şimon Hayut'a yakın bir kaynak, İsrailli adamın adını temize çıkarmak istediğini iddia etti (Netflix)
TT

"Tinder avcısı" gözünü Hollywood'a dikti

Şimon Hayut'a yakın bir kaynak, İsrailli adamın adını temize çıkarmak istediğini iddia etti (Netflix)
Şimon Hayut'a yakın bir kaynak, İsrailli adamın adını temize çıkarmak istediğini iddia etti (Netflix)

Çöpçatanlık uygulaması Tinder'da pek çok kişiyi dolandırarak ünlenen Şimon Hayut, gözünü Hollywood'a dikti.
Gina Rodriguez adlı menajerle anlaşan 30 yaşındaki Hayut, eğlence sektöründe kariyer yapmayı hedefliyor.
Simon Leviev adıyla da bilinen İsrailli dolandırıcı, 2 Şubat'ta yayımlanmaya başlayan Tinder Avcısı (The Tinder Swindler) adlı belgeselle adını duyurdu.
Netflix belgeselinde Hayut'un kendisini Özbekistan asıllı İsrailli "elmas kralı" Lev Leviev'in oğlu olarak tanıttığı ve böylece çoğu kadın onlarca kurbanı dolandırarak 10 milyon dolar kazandığı anlatılıyor.
Belgeselin ardından Hayut, olayı kendi penceresinden açıklamaya hazırlandığını Instagram'da duyurmuştu. Ancak Hayut'un hesabı silindi.

Menajer Rodriguez yaptığı açıklamada "Netflix'in hikayesi ilgimi çekti" diye konuştu:
"Dünyanın en iyi satıcısını gördüm. Bana göre belgesel bir sürü cevapsız soru bıraktı ve önyargılıydı. Her hikayenin iki tarafı olduğuna ve herkese kendi tarafını anlatma şansının tanınması gerektiğine inanıyorum."
Haber sitesi TMZ'e konuşan Hayut'a yakın kaynaklar da dolandırıcının kitap yazmak, çöpçatanlık programı sunmak ve çöpçatanlıkla ilgili bir podcast hazırlamak istediğini söyledi.
 
Independent Türkçe, Entertainment Tonight, TMZ



Bakteri kullanılarak plastikten ağrı kesici üretildi

Bilim insanları şişelerdeki plastiği kullandı ancak başka türden plastiklerle de ilacı üretebileceklerini düşünüyorlar (Unsplash)
Bilim insanları şişelerdeki plastiği kullandı ancak başka türden plastiklerle de ilacı üretebileceklerini düşünüyorlar (Unsplash)
TT

Bakteri kullanılarak plastikten ağrı kesici üretildi

Bilim insanları şişelerdeki plastiği kullandı ancak başka türden plastiklerle de ilacı üretebileceklerini düşünüyorlar (Unsplash)
Bilim insanları şişelerdeki plastiği kullandı ancak başka türden plastiklerle de ilacı üretebileceklerini düşünüyorlar (Unsplash)

Bilim insanları bir bakteriyi kullanarak plastik atıkları ağrı kesiciye dönüştürmeyi başardı. 

Günümüzde birçok ilaç gibi, asetaminofen veya daha yaygın ismiyle parasetamol de büyük ölçüde fosil yakıtlardan üretiliyor. İklim kriziyle mücadelede fosil yakıtların kullanımının azaltılmasının yanı sıra plastik atıkların dönüştürülmesi de büyük önem taşıyor.

Birleşik Krallık'taki Edinburgh Üniversitesi'nden araştırmacılar, bu iki hedefe aynı anda hizmet eden çığır açıcı bir buluşa imza attı. 

Bilim insanları genetiği değiştirilmiş Escherichia coli adlı bakteri yardımıyla şişelerde kullanılan plastikten parasetamol üretti. 

Bulguları hakemli dergi Nature Chemistry'de dün (23 Haziran) yayımlanan çalışmada şişe ve gıda ambalajlarında sıkça yer alan polietilen tereftalat (PET) türündeki plastikler kullanıldı. 

Araştırmacılar PET şişeleri kimyasal yolla parçalayarak işe koyuldu. Daha sonra bu malzemeyi, genetiği değiştirilmiş E. coli bakterilerine verdiler. 

Ekip bu süreçte bakterinin katalizör olarak fosfatı kullanarak molekülleri azot içeren organik bir bileşiğe dönüştürdüğünü gözlemledi. 

Çalışmaya göre bu dönüşümde Lossen düzenlenmesi denen bir tepkime gerçekleşmiş olmalı. İlginç bir şekilde normalde doğada görülmeyen ve zorlu laboratuvar koşulları gerektiren bu tepkime canlı hücreler aracılığıyla başarıyla gerçekleştirildi. 

Araştırmacılar tepkime sonucu ortaya çıkan PABA'nın, bakterilerin büyümek için ihtiyaç duyduğu kritik bir madde olduğunu ve genellikle hücre içinde diğer maddelerden üretildiğini söylüyor. Ancak deneyde genetiği değiştirilerek bu üretimi yapması engellenen E. coli, PET'ten gelen malzemeyi kullanmak zorunda kaldı.

Bilim insanları daha sonra bakteriye, biri mantarlardan, diğeri toprak bakterilerinden alınan iki geni ekleyerek PABA'yı parasetamole dönüştürmesini sağladı.

Kimya ve biyolojiden yararlanan atılım, aynı anda hem plastik kirliliğine hem de fosil yakıt kullanımına çözüm sunuyor.

Makalenin başyazarı Prof. Stephen Wallace, "İnsanlar halihazırda parasetamolün petrolden elde edildiğini bilmiyor" diyerek ekliyor: 

Bu teknoloji, kimya ve biyolojiyi ilk kez bu şekilde birleştirerek parasetamolü daha sürdürülebilir bir şekilde üretebileceğimizi ve aynı zamanda çevredeki plastik atıkları temizleyebileceğimizi gösteriyor.

Ekip, E. coli'yi kullanarak PET bazlı hammaddeyi 24 saatten kısa bir sürede yüzde 92'ye varan verimle parasetamole dönüştürebildiklerini belirtiyor. Ayrıca sürecin oda sıcaklığında gerçekleşmesi, ısıtma veya soğutma için enerji harcanmadığı anlamına geliyor.

Bu işlemin endüstriyel ve ticari açıdan uygulanabilir olduğunu kanıtlamak için daha fazla çalışmaya ihtiyaç var. Ancak bulgular umut vaat ediyor ve araştırmacılar başka plastik ve bakteri türlerinin de kullanılabileceğini düşünüyor.
Independent Türkçe, Guardian, Science Alert, Nature Chemistry