Mısır’dan su konusunda uluslararası çapta seferberlik adımı

Mısır Su Kaynakları ve Sulama Bakanı Muhammed Abdulati, Demokratik Kongo Cumhuriyeti Çevre ve Kalkınma Bakanı Eve Bazaiba ile Dakar Forumu’nda bir araya geldi. (Mısır Su Kaynakları Bakanlığı)
Mısır Su Kaynakları ve Sulama Bakanı Muhammed Abdulati, Demokratik Kongo Cumhuriyeti Çevre ve Kalkınma Bakanı Eve Bazaiba ile Dakar Forumu’nda bir araya geldi. (Mısır Su Kaynakları Bakanlığı)
TT

Mısır’dan su konusunda uluslararası çapta seferberlik adımı

Mısır Su Kaynakları ve Sulama Bakanı Muhammed Abdulati, Demokratik Kongo Cumhuriyeti Çevre ve Kalkınma Bakanı Eve Bazaiba ile Dakar Forumu’nda bir araya geldi. (Mısır Su Kaynakları Bakanlığı)
Mısır Su Kaynakları ve Sulama Bakanı Muhammed Abdulati, Demokratik Kongo Cumhuriyeti Çevre ve Kalkınma Bakanı Eve Bazaiba ile Dakar Forumu’nda bir araya geldi. (Mısır Su Kaynakları Bakanlığı)

Mısır Su Kaynakları ve Sulama Bakanı Muhammed Abdulati dün ülkesinin Dünya Su Konseyi’ne olan desteğini vurguladığı açıklamasında Mısır’ın önümüzdeki kasım ayında ev sahipliği yapacağı BM İklim Değişikliği Konferansı (COP 27) sırasında su konusunda atılacak seferberlik adımlarına dikkat çekti.
Abdulati dün Dünya Meteoroloji Örgütü’nün (WMO) 9. Dünya Su Forumu etkinlikleri kapsamında, önümüzdeki dönemde eylem planını ve planın uygulanmasına takip amacıyla Senegal’de düzenlenen Dünya Su Konseyi Liderler Toplantısı’na katıldı.
Konsey esas olarak su ve iklim gündemleri arasında entegrasyonu sağlamayı, su sektörü ile ilgili sürdürülebilir kalkınma hedeflerinin altıncısına ulaşılmasını hızlandırmayı, sürdürülebilir çözümler geliştirmeyi ve su ve iklim sorunlarıyla mücadele için gerçekçi politikaların benimsenmesine odaklanmayı amaçlayan uluslararası bir girişim olarak ön plana çıkıyor.
Dünya Su Konseyi başta Dünya Meteoroloji Örgütü olmak üzere çok sayıda ilgili uluslararası kuruluşun öncülüğünde çalışıyor.
Abdulati konuşmasında, iklim değişikliklerine uyum alanında tüm ülkelerde ulusal çapta çabaların yoğunlaştırılması ve bu hedefe ulaşılmasına katkıda bulunacak projelerin uygulanması için gerekli finansmanın sağlanması çağrısında bulundu. Ayrıca iklim değişikliğine uyum konusunda uluslararası taahhütlerin, büyük ölçekte ve en kısa sürede sahada uygulanan eylem ve projelere dönüştürülmesi ihtiyacına ve iklim değişikliğini azaltmak için gerekli önlemleri almanın önemine değindi. Bakan, Mısır’ın bu alanda, dünyanın birçok bölgesinde buzların erimesinden ve dağların tepesindeki kar miktarının düşüşünden kaynaklanan, yükselen deniz seviyelerine uyum sağlamayı amaçlayan sahil koruma gibi birçok projeyi halihazırda hayata geçirdiğine dikkat çekti.
Abdulati forumun oturum aralarında Demokratik Kongo Cumhuriyeti Başbakan Yardımcısı ve Çevre ve Kalkınma Bakanı Eve Bazaiba’nın da aralarında bulunduğu birçok ülke ve uluslararası kuruluştan bir dizi bakan ve üst düzey su yetkilisi ile bir araya geldi.
Mısırlı ve Kongolu bakanlar, iki ülke arasında su alanındaki ilişkileri güçlendirmenin yollarını tartıştılar. Ayrıca Victoria Gölü ile Akdeniz arasındaki kalkınma ekseni projesini de görüştüler.
Abdulati ayrıca Fas Su İşleri Bakanı Nizar Baraka ile bir araya gelerek su kaynakları yönetimi alanında iki ülke arasındaki ortak iş birliğinde kaydedilen ilerlemeyi tartıştılar. İkili, Mısır’ın ve çoğu Arap ülkesinin su kaynaklarının karşı karşıya olduğu zorluklar gölgesinde, iki halkın sürdürülebilir kalkınma ve su kaynaklarının optimal yönetimi hedeflerine ulaşmak için maksimum düzeyde iş birliği ve koordinasyon yürütme ihtiyacını vurguladılar.



Madleen gemisinin alıkonulmasının ardından aktivistler İsrail'e götürüldü

TT

Madleen gemisinin alıkonulmasının ardından aktivistler İsrail'e götürüldü

Madleen gemisinin alıkonulmasının ardından aktivistler İsrail'e götürüldü

Almanya'nın Tel Aviv Büyükelçisi Steffen Seibert, Gazze Şeridi'ne uygulanan ablukayı kırmaya çalışırken Akdeniz'de İsrail askerleri tarafından alkonulan aktivistlerin İsrail'e götürüldüğünü bildirdi.

Seibert X platformu üzerinden yaptığı paylaşımda, “Tüm yolcular donanma tarafından İsrail'e nakledildi ve donanma bize hepsinin güvende olduğunu teyit etti. İsrailli yetkililer, aktivistlerden ülkeyi terk etmelerini istedi. Bir Alman vatandaşı için konsolosluk yardımı teklif ettik” ifadelerini kullandı.

Madleen, günler süren yolculuğun ardından gece saatlerinde, varış noktası olan Gazze Şeridi'ne ulaşmadan kısa bir süre önce İsrail güçleri tarafından durduruldu.

Özgürlük Filosu Koalisyonu, uzun süredir İsrail ablukası altında olan Gazze Şeridi’ne yardım ulaştırmayı amaçlıyordu.

İsrail Dışişleri Bakanlığı, Madleen'in durdurulmasının, 2007 yılından bu yana Gazze Şeridi'ne uygulanan ve izinsiz gemilerin girişini engelleyen deniz ablukasına dayandığını belirtti.

Özgürlük Filosu Koalisyonu tarafından geminin durdurulmasının ardından yapılan açıklamada, “Madleen gemisindeki on iki aktivistin ve diğer tüm Filistinli tutukluların derhal serbest bırakılmasını, acımasız işgale ve ablukaya son verilmesini ve Gazze Şeridi'ne insani yardım ulaştırılması için tüm sınır kapılarının derhal açılmasını talep ediyoruz” denildi.

İsrail Dışişleri Bakanlığı, Özgürlük Filosu Koalisyonu'nun yardım gemisi Madleen'in ‘güvenli bir şekilde İsrail kıyılarına doğru yol aldığını’ bildirdi.

İsrail Dışişleri Bakanlığı’nın X platformundaki hesabı üzerinden yapılan paylaşımda, “Yolcuların kendi ülkelerine dönmeleri bekleniyor” ifadesi yer aldı.

Özgürlük Filosu Koalisyonu yaptığı açıklamada, Madleen'in uluslararası sularda ‘İsrail ordusu tarafından saldırıya uğradığını ve engellendiğini’ belirtti.

Açıklamada, “Gemiye yasadışı bir şekilde çıkıldı, silahsız sivillerden oluşan mürettebatı kaçırıldı ve bebek maması, gıda ve tıbbi malzemeler de dahil olmak üzere hayat kurtarıcı temel yardım malzemelerine el konuldu” denildi.

Özgürlük Filosu Koalisyonu Koordinatörü Huveyda Araf, İsrail'in gemide bulunanları gözaltına almak için yasal yetkisi olmadığını söyledi.

Araf, “Gemideki gönüllüler İsrail'in yargı yetkisi altında değildir, yardım sağladıkları ya da yasadışı ablukayı kırdıkları için suçlanamazlar… Keyfi ve hukuksuz gözaltlarına derhal son verilmelidir” ifadelerini kullandı.

Özgürlük Filosu Koalisyonu tarafından yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı: “Hiçbir şey bizi caydıramaz. Tekrar yelken açacağız. Kuşatma sona erene ve Filistin özgürleşene kadar durmayacağız. Bu el koyma uluslararası hukuku açıkça ihlal ediyor ve Gazze Şeridi'ne engelsiz insani erişim gerektiren Uluslararası Adalet Divanı'nın (UAD) bağlayıcı kararlarına meydan okuyor.”

Aktivistler, İsrail'in Gazze Şeridi’ne engelsiz insani erişim sağlaması gerektiğini vurguluyor.

Ancak İsrail Dışişleri Bakanlığı, Gazze Şeridi açıklarındaki bölgenin 2007'den bu yana uygulanan deniz ablukası kapsamında izinsiz gemilere kapalı olduğunu ve Madleen'in bu nedenle durdurulduğunu belirtti.

Aktivistlerin İsrail kıyılarına ne zaman ulaşacakları ve ne zaman ülkelerine geri gönderilecekleri ise belirsizliğini koruyor.