Mısır hükümetinden teravih namazında önlem alma ve mesafeyi koruma vurgusu

Açıklamada belirlenen namaz vakitlerine uyulması çağrısında bulunuldu.

Mısır Sağlık Bakanı Vekili Abdulgaffar dün Filistin Sağlık Bakanı Keyle ile bir araya geldi. (Mısır Hükümeti)
Mısır Sağlık Bakanı Vekili Abdulgaffar dün Filistin Sağlık Bakanı Keyle ile bir araya geldi. (Mısır Hükümeti)
TT

Mısır hükümetinden teravih namazında önlem alma ve mesafeyi koruma vurgusu

Mısır Sağlık Bakanı Vekili Abdulgaffar dün Filistin Sağlık Bakanı Keyle ile bir araya geldi. (Mısır Hükümeti)
Mısır Sağlık Bakanı Vekili Abdulgaffar dün Filistin Sağlık Bakanı Keyle ile bir araya geldi. (Mısır Hükümeti)

Mısır hükümeti, ‘Ramazan'da teravih namazı sırasında tedbirlere ve sosyal mesafeye’ uyma vurgusu yaparak ibadet edenleri ‘teravih namazı için öngörülen süreye uymaya’ çağırdı. Mısır Evkaf Bakanı Muhammed Muhtar Cuma, Ramazan Ayı boyunca büyük camilerde ikindi ve teravih namazlarının ardından salgın hastalıklar ve koronavirüs (Kovid-19) salgını ile mücadele için ihtiyati ve önleyici tedbirlerin uygulandığına dikkat çekti. Kadınlar mescidinin açılmasına ek olarak dini dersler verilmeye yeniden başlanacağını açıkladı. Cuma dün yaptığı açıklamada, camilerde din dersleri verileceğini ve dini konular hakkında ‘Oruç Hadisleri’ isimli bir kitap hazırlandığını duyurdu.
Hükümet dün, bazı internet siteleri ve sosyal medya platformlarında ‘bu yıl ülkedeki tüm camilerde teravih namazının, özel kontroller olmaksızın kılınacağına’ ilişkin çıkan haberleri ise yalanladı. Mısır Evkaf Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada geçen yıl olduğu gibi bu yıl da Ramazan Ayı’nda da teravih namazı kılınmasına izin verildiği, süresinin yatsı namazından hemen sonra, yarım saat olarak belirlendiğini duyurdu. Böylece Koronavirüs Kriz Yönetimi Yüksek Komitesi tarafından konulan sosyal mesafe önlemleri ve belirlenen tüm kontrollerle ihtiyati tedbirlere uyulacağını vurguladı.
Diğer yandan Mısır Bakanlar Kurulu tarafından dün yapılan açıklamada Evkaf Bakanlığı’nın camilerin bakımı ve mobilyalarının yenilenmesinin yanı sıra temizlik ve sterilizasyon çalışmaları için Ramazan'a için özel operasyon odası kurduğu kaydedildi. Odanın görevinin salgını önlemek için tüm ihtiyati tedbirleri dikkate alarak birçok koruma programı hazırlamak olduğu bildirildi.
Bakanlık, cuma namazının kılındığı büyük camilerde sosyal mesafe kurallarına uyarak cenaze namazı kılınmasına devam edildiğini bildirdiği açıklamasında, camilerde mümkün oldukça açık alanların tercih edilmesi çağrısında bulundu.
Diğer yandan Mısır Yüksek Öğretim Bakanı ve Sağlık Bakan Vekili Halid Abdulgaffar dün Kahire'deki Arap Sağlık Bakanları Konseyi toplantısının oturum aralarında Filistin Sağlık Bakanı Mey Keyle ile görüştü. Abulgaffar görüşmede Arap ülkeleri arasında, özellikle salgın ve kriz dönemlerinde salgın hastalıklar ve enfeksiyon kontrolü alanlarında, vatandaşlar için en iyi sağlık hizmetlerini sunmanın ve halk sağlığını iyileştirmenin sürekliliğini sağlamak için karşılıklı iş birliği ve çabaların birleştirilmesinin önemine vurgu yaptı. Mısır Sağlık Bakan Vekili, Mısır topraklarında ikamet eden Filistinli öğrencilere her türlü desteğin sağlandığını ve iki ülke arasında bilimsel araştırma alanlarında karşılıklı iş birliğini sağlama, krizler ve pandemilerle başa çıkabilecek güçlü bir sağlık sistemi inşa etme konusuna önem verdiğini söyledi. Filistinli Bakan Keyle de Mısır devletine Filistin'e aşı sağladığı için teşekkür ederek Mısır'ın ilaç endüstrisindeki ve aşı çalışmalarındaki rolüne övgüde bulundu.



Madleen gemisinin alıkonulmasının ardından aktivistler İsrail'e götürüldü

TT

Madleen gemisinin alıkonulmasının ardından aktivistler İsrail'e götürüldü

Madleen gemisinin alıkonulmasının ardından aktivistler İsrail'e götürüldü

Almanya'nın Tel Aviv Büyükelçisi Steffen Seibert, Gazze Şeridi'ne uygulanan ablukayı kırmaya çalışırken Akdeniz'de İsrail askerleri tarafından alkonulan aktivistlerin İsrail'e götürüldüğünü bildirdi.

Seibert X platformu üzerinden yaptığı paylaşımda, “Tüm yolcular donanma tarafından İsrail'e nakledildi ve donanma bize hepsinin güvende olduğunu teyit etti. İsrailli yetkililer, aktivistlerden ülkeyi terk etmelerini istedi. Bir Alman vatandaşı için konsolosluk yardımı teklif ettik” ifadelerini kullandı.

Madleen, günler süren yolculuğun ardından gece saatlerinde, varış noktası olan Gazze Şeridi'ne ulaşmadan kısa bir süre önce İsrail güçleri tarafından durduruldu.

Özgürlük Filosu Koalisyonu, uzun süredir İsrail ablukası altında olan Gazze Şeridi’ne yardım ulaştırmayı amaçlıyordu.

İsrail Dışişleri Bakanlığı, Madleen'in durdurulmasının, 2007 yılından bu yana Gazze Şeridi'ne uygulanan ve izinsiz gemilerin girişini engelleyen deniz ablukasına dayandığını belirtti.

Özgürlük Filosu Koalisyonu tarafından geminin durdurulmasının ardından yapılan açıklamada, “Madleen gemisindeki on iki aktivistin ve diğer tüm Filistinli tutukluların derhal serbest bırakılmasını, acımasız işgale ve ablukaya son verilmesini ve Gazze Şeridi'ne insani yardım ulaştırılması için tüm sınır kapılarının derhal açılmasını talep ediyoruz” denildi.

İsrail Dışişleri Bakanlığı, Özgürlük Filosu Koalisyonu'nun yardım gemisi Madleen'in ‘güvenli bir şekilde İsrail kıyılarına doğru yol aldığını’ bildirdi.

İsrail Dışişleri Bakanlığı’nın X platformundaki hesabı üzerinden yapılan paylaşımda, “Yolcuların kendi ülkelerine dönmeleri bekleniyor” ifadesi yer aldı.

Özgürlük Filosu Koalisyonu yaptığı açıklamada, Madleen'in uluslararası sularda ‘İsrail ordusu tarafından saldırıya uğradığını ve engellendiğini’ belirtti.

Açıklamada, “Gemiye yasadışı bir şekilde çıkıldı, silahsız sivillerden oluşan mürettebatı kaçırıldı ve bebek maması, gıda ve tıbbi malzemeler de dahil olmak üzere hayat kurtarıcı temel yardım malzemelerine el konuldu” denildi.

Özgürlük Filosu Koalisyonu Koordinatörü Huveyda Araf, İsrail'in gemide bulunanları gözaltına almak için yasal yetkisi olmadığını söyledi.

Araf, “Gemideki gönüllüler İsrail'in yargı yetkisi altında değildir, yardım sağladıkları ya da yasadışı ablukayı kırdıkları için suçlanamazlar… Keyfi ve hukuksuz gözaltlarına derhal son verilmelidir” ifadelerini kullandı.

Özgürlük Filosu Koalisyonu tarafından yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı: “Hiçbir şey bizi caydıramaz. Tekrar yelken açacağız. Kuşatma sona erene ve Filistin özgürleşene kadar durmayacağız. Bu el koyma uluslararası hukuku açıkça ihlal ediyor ve Gazze Şeridi'ne engelsiz insani erişim gerektiren Uluslararası Adalet Divanı'nın (UAD) bağlayıcı kararlarına meydan okuyor.”

Aktivistler, İsrail'in Gazze Şeridi’ne engelsiz insani erişim sağlaması gerektiğini vurguluyor.

Ancak İsrail Dışişleri Bakanlığı, Gazze Şeridi açıklarındaki bölgenin 2007'den bu yana uygulanan deniz ablukası kapsamında izinsiz gemilere kapalı olduğunu ve Madleen'in bu nedenle durdurulduğunu belirtti.

Aktivistlerin İsrail kıyılarına ne zaman ulaşacakları ve ne zaman ülkelerine geri gönderilecekleri ise belirsizliğini koruyor.