Ürdün Kralı: Çatışma uzadı ve Filistinlilerin dışlanmasının devam etmesi mümkün değil

Kral 2. Abdullah, Amman’da İsrail Cumhurbaşkanı ile görüştü

Kral 2. Abdullah, dün Amman’da Hüseyniye Sarayı’nda İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog’u ağırladı (Reuters)
Kral 2. Abdullah, dün Amman’da Hüseyniye Sarayı’nda İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog’u ağırladı (Reuters)
TT

Ürdün Kralı: Çatışma uzadı ve Filistinlilerin dışlanmasının devam etmesi mümkün değil

Kral 2. Abdullah, dün Amman’da Hüseyniye Sarayı’nda İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog’u ağırladı (Reuters)
Kral 2. Abdullah, dün Amman’da Hüseyniye Sarayı’nda İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog’u ağırladı (Reuters)

Ürdün Kralı 2. Abdullah dün (Çarşamba) Amman’da bulunan Hüseyniye Sarayı’nda İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog’u ağırladığı sırada, ‘çok uzayan’ İsrail-Filistin çatışmasına son verilmesi çağrısında bulundu. Kral 2. Abdullah son 8 gün içinde İsrail’de meydana gelen üç kanlı saldırıyı kınadıktan sonra, “Filistinlilerin ve İsraillilerin bedel ödemeye devam etmemesi ve tüm bölgenin sahip olduğu imkanları kullanılabilmesi için, tüm tarafların barışı sağlamak için çalışması gerekiyor” ifadelerini kullandı.
İsrail Cumhurbaşkanı, Ürdün Krallığına yönelik ilk resmi ziyareti kapsamında özel uçakla Amman’a geldi. Ülkeye varışının hemen ardından Kral ile özel bir görüşme yaptı. Sonrasında, her iki tarafın danışman heyetlerinin katılımıyla genişletilmiş bir toplantı gerçekleştirildi. Ürdün Kralı “İsrail-Filistin çatışması uzun süredir devam ederken, yol açtığı şiddet ise, çok fazla acıya neden olmaya ve radikal gruplar için verimli bir zemin sağlamaya devam ediyor” ifadelerini kullandı. 2. Abdullah, ülkesinin her türlü şiddeti ve şiddet sonucunda daha da fazla masum insanın hayatını kaybetmesini kınayarak, her bir hayatın önemli olduğunu dile getirdi. Aynı zamanda dün Bney Brak şehrinde gerçekleştirilen saldırı da dahil olmak üzere, iki tarafın sivillerini hedef alan tüm silahlı operasyonların, herkese acı verdiğini belirtti.
Ürdün Kralı, Herzog’un ziyaretini, adil ve kalıcı bir barışa ulaşmak, herkes için umut verici fırsatlar içeren bir gelecek inşa etmek, kriz ve şiddetten uzak, ortak güvenliği sağlamak için çalışmalarının nasıl ilerleyeceğinin derinlemesine ele alınması için bir fırsat olarak değerlendirdi.
Kral 2. Abdullah “Bölge, iş birliği ve ekonomik entegrasyon için büyük fırsatlara sahip, ancak bu süreç dışlayıcı olamaz veya bir taraf diğerine göre sınırlı tutulamaz. Ortadoğu’nun geleceğini hep birlikte şekillendirebiliriz, buna Filistinli kardeşlerimizin de dahil olması gerekiyor. Bu durum, sükuneti korumak ve barış sağlama fırsatlarını baltalayan tüm tek taraflı önlemleri durdurmak için harekete geçilmesini gerektiriyor” dedi.
Ürdün Kralı, özellikle Ramazan ayının gelmesiyle birlikte ibadetçilerin Mescid-i Aksa’ya erişimini engelleyebilecek her türlü adımdan kaçınılması gerektiğini ve Kudüs’te ve içerisindeki kutsal noktalarda, mevcut tarihi ve kanuni duruma zarar verilmemesi gerektiğini bir kez daha belirtti.
İsrail Cumhurbaşkanı Herzog ise, ülkelerin her türlü teröre karşı mücadele etmesinin yanı sıra ülkeler ve bölge halkları arasındaki dayanışmanın yararı için iş birliği ilişkilerinin kurulması gerektiğini söyledi. Herzog “Bugünler, terör kurbanlarının verilmesi sebebiyle İsrail için üzücü günler. Kral Abdullah’a ve saldırıları kınayan tüm bölge liderlerine teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı. İsrail Cumhurbaşkanı “Yahudi liderler ile Müslüman liderler arasındaki bu tür toplantılar, nefretin ve kan dökülmesinin alternatifidir. Bu nedenle, Filistinliler de dahil olmak üzere, tüm bölge halklarının yararı için barış ve refaha, diyalog ve ortaklık yöntemini kullanarak ilerliyoruz.” dedi.
Tel Aviv’deki siyasi kaynaklara göre, iki taraf görüşmede, güvenlik durumunun ayrıntılarının yanı sıra Ramazan ayına hazırlanan Müslümanlara, Hamursuz Bayramı’na (Pesah veya Fısıh)  hazırlanan Yahudilere ve Paskalya için hazırlanan Hıristiyanlara zarar verecek adımlardan kaçınılması gerektiği ele aldı.



ABD, DEAŞ'a karşı operasyonda Türkiye ve Suriye ile ortaklığı vurgulamaya özen gösteriyor

ABD Başkanı Donald Trump ve Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera, 14 Mayıs 2025'te Suudi Arabistan'da bir araya geldi. (AP)
ABD Başkanı Donald Trump ve Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera, 14 Mayıs 2025'te Suudi Arabistan'da bir araya geldi. (AP)
TT

ABD, DEAŞ'a karşı operasyonda Türkiye ve Suriye ile ortaklığı vurgulamaya özen gösteriyor

ABD Başkanı Donald Trump ve Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera, 14 Mayıs 2025'te Suudi Arabistan'da bir araya geldi. (AP)
ABD Başkanı Donald Trump ve Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera, 14 Mayıs 2025'te Suudi Arabistan'da bir araya geldi. (AP)

ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM) dün, Suriye'nin kuzeybatısında nadir bir saldırı düzenlediğini ve bu saldırıda DEAŞ'ın önde gelen bir lideri ile iki militanının öldürüldüğünü açıkladı. CENTCOM, askerî açıdan insansız hava araçlarıyla (İHA) yapılan saldırılardan daha tehlikeli olan kara operasyonuyla ilgili çok az ayrıntı verdi.

CENTCOM tarafından yapılan açıklamada, ABD güçlerinin Halep kırsalının doğusundaki el-Bab bölgesinde lider Ziya Zevbe Muslih el-Hardani ve iki oğlunu öldürdüğü bildirildi.

“Öldürülen DEAŞ üyeleri, ABD ve koalisyon güçleri ile yeni Suriye hükümeti için tehdit oluşturuyordu” denilen açıklamada, saldırı sırasında üç kadın ve üç çocuğun da olay yerinde olduğu, ancak zarar görmedikleri belirtildi. Bir ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) yetkilisi de dün yaptığı açıklamada, operasyonda ABD tarafında herhangi bir kayıp yaşanmadığını ifade etti.

Şarku’l Avsat’ın New York Times’tan (NYT) aktardığına göre, kara operasyonları çok önemli bir hedef olarak görülüyor. Zira saldırı bölgesi, terörle mücadele güçlerinin gelecekteki saldırılarını planlamasına yardımcı olabilecek hassas bilgiler (bilgisayarlar, cep telefonları ve diğer veriler) içerebilir.

CENTCOM, kara operasyonu hakkında çok az ayrıntı verdi. Ancak hava saldırılarının aksine, terörle mücadele amaçlı kara saldırıları genellikle komando birlikleri ve helikopterleri içerir ve çoğu zaman saldırı uçakları ve İHA’lar tarafından desteklenir.

Saldırının duyurulması, Başkan Donald Trump'ın haziran ayı sonunda Suriye'ye uygulanan ekonomik yaptırımların çoğunu kaldıran bir yürütme emri imzalamasından sadece birkaç hafta sonra geldi. Trump böylece, liderlerinin El Kaide örgütüyle olan geçmiş bağlantıları konusundaki endişelere rağmen, ülkedeki yeni hükümete desteğini pekiştirdi.

 Özgür Suriye Ordusu ve DEAŞ’la Mücadele Uluslararası Koalisyonu (DMUK) arasında Tanf Üssü'nde mayın tespit cihazları konusunda yapılan ortak tatbikatlarÖzgür Suriye Ordusu ve DEAŞ’la Mücadele Uluslararası Koalisyonu (DMUK) arasında Tanf Üssü'nde mayın tespit cihazları konusunda yapılan ortak tatbikatlar

Suriye'ye yönelik Amerikan politikasının on yıllardır süren geleneğini sona erdiren bu adım, Trump'ın mayıs ayında Ortadoğu gezisi sırasında yaptığı sürpriz bir açıklamayla geldi. Suudi Arabistan ziyareti sırasında Trump, savaşçıları diktatör Beşşar Esed'i deviren ve aralık ayında iktidara gelen Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara ile görüştü.

Trump, o zamanlar ABD hükümeti tarafından terör örgütü olarak sınıflandırılan bir grubu yöneten eş-Şara'yı ‘genç ve güçlü’ olarak nitelendirmiş ve Suriye'nin Mart 2011'de başlayan yıkıcı iç savaşın ardından kendini yeniden inşa etmek için bir ‘şans’ hak ettiğini söylemişti.

Suriye'nin kuzeyindeki Halep vilayetindeki el-Bab operasyonu, DEAŞ’la Mücadele Uluslararası Koalisyonu (DMUK) güçleri ile yeni Suriye hükümeti arasında gerçekleştirilen ilk ortak uluslararası güvenlik operasyonu olarak kabul ediliyor.

DEAŞ’ın önde gelen liderlerinden Ziya Zevbe Muslih el-Hardani… El-Hardani, Suriye'nin kuzeyinde DMUK, Türkiye ve Suriye'nin ortak operasyonu sırasında öldürüldü.DEAŞ’ın önde gelen liderlerinden Ziya Zevbe Muslih el-Hardani… El-Hardani, Suriye'nin kuzeyinde DMUK, Türkiye ve Suriye'nin ortak operasyonu sırasında öldürüldü.

New York merkezli güvenlik danışmanlığı şirketi Soufan Group’un terörle mücadele analisti Colin P. Clarke, NYT’ye şunları söyledi: “Saldırının duyurulması mantıklı. Çünkü ABD, Türkiye ve Suriye ile (özellikle de Suriye ile) ortaklaşa yürütülen DEAŞ karşıtı savaşı öne çıkarmak ve Şam'ın somut değişiklikler yapma ve ABD'nin taleplerine yanıt vermek için gösterdiği çabaları ortaya koymak isteyebilir.”

CENTCOM Komutanı General Michael Erik Kurilla yaptığı açıklamada, “CENTCOM, bölgeyi, müttefiklerimizi ve vatanımızı tehdit eden DEAŞ teröristlerini kalıcı olarak yenilgiye uğratmaya kararlıdır” ifadelerini kullandı.