"Mars'ta hayat var mı?" sorusunu cevaplayacak NASA örneklerinin Dünya'ya ne zaman geleceği açıklandı

Perseverance kraterde şimdiden 10 örnek topladı

Türkçede "azim" anlamına gelen Perseverance adlı uzay aracı, 18 Şubat 2021'de Kızıl Gezegen’e inmişti (NASA)
Türkçede "azim" anlamına gelen Perseverance adlı uzay aracı, 18 Şubat 2021'de Kızıl Gezegen’e inmişti (NASA)
TT

"Mars'ta hayat var mı?" sorusunu cevaplayacak NASA örneklerinin Dünya'ya ne zaman geleceği açıklandı

Türkçede "azim" anlamına gelen Perseverance adlı uzay aracı, 18 Şubat 2021'de Kızıl Gezegen’e inmişti (NASA)
Türkçede "azim" anlamına gelen Perseverance adlı uzay aracı, 18 Şubat 2021'de Kızıl Gezegen’e inmişti (NASA)

NASA’nın uzay aracı Perseverance’ın Mars’tan topladığı örneklerin Dünya’ya ne zaman getirileceği belli oldu.
Yeni güncellemeye göre Kızıl Gezegen’de yaşam olup olmadığını gösterecek örnekler, 2033’te Dünya’ya getirilecek.
ABD Federal Havacılık ve Uzay Ajansı (NASA) ve Avrupa Uzay Ajansı (ESA), Perseverance’ın 45 kilometre genişliğindeki Jezero Krateri’nden topladığı örnekleri gezegenimize getirmek için birlikte çalışıyor.
Bilim insanları, Jezero'nun örnek toplamak için çok elverişli bir yer olduğunu söylüyor. Çünkü bu kraterin milyarlarca yıl önce büyük bir göle ve nehir havzasına ev sahipliği yaptığı düşünülüyor.
Bu nedenle havzadan toplanan örnekler, Mars’ta bir zamanlar nehirlerde mikroskobik yaşam formları olduğu hipotezinin doğruluğuna dair önemli kanıtlar sunacak.
Perseverance kraterde şimdiden 10 örnek topladı ve örnekleme çalışmalarını halihazırda sürdürüyor.
Uzay ajansları bu örnekleri aslında 2031’de Dünya’ya getirmeyi amaçlıyordu. Ancak NASA’nın bu hafta yayımladığı açıklamaya göre evdeki hesap çarşıya uymadı.
Olası bir kaza riskini azaltmak isteyen kurumlar, görevi iki ayrı uzay aracıyla gerçekleştirmeye karar verdi. Buna göre Mars’a önce bir arazi aracı gönderilecek. Araç, örnekleri Perseverance’tan teslim alacak ve bunları Dünya yolculuğu için paketleyecek.
Sonrasında Mars Yükseliş Aracı (MAV) adı verilen bir diğer araç gelecek ve kargo paketini bu arazi aracından teslim alacak.
Ancak görev bu kadarla da bitmeyecek. Zira ABD’li havacılık firması Lockheed Martin’in inşa ettiği MAV’ın örnekleri Mars yörüngesine fırlatması gerekiyor.
Fırlatılan örnekler ESA'nın Dünya’ya Dönüş Yörünge Aracı tarafından yakalanacak ve sonunda Dünya'ya getirilecek.
NASA’nın yeni açıklamasında yolculuğun güncellenen tarihlerine dair şu ifadeler yer aldı:
"Fazladan bir arazi aracının geliştirilmesi için ilk fırlatmaların 2028’de, numune dönüş görevinin de 2033’te yapılması planına geçmemiz gerekiyor."
Dünya’ya Dönüş Yörünge Aracı’nın da 2027'de fırlatılması bekleniyor. Numunelerin getirilmesi görevinin toplamda 4,4 milyar doları bulabileceği tahmin ediliyor.
Independent Türkçe, Gizmodo, Space



Çığır açıcı gen tedavisi, işitme kaybını tek dozla düzeltti

Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor
Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor
TT

Çığır açıcı gen tedavisi, işitme kaybını tek dozla düzeltti

Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor
Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor

Vishwam Sankaran Bilim ve Teknoloji Muhabiri 

Yeni bir araştırmaya göre, çığır açan bir gen tedavisi tek bir enjeksiyonla insanlardaki işitme kaybını birkaç hafta içinde tersine çevirebiliyor.

İsveç'in Karolinska Enstitüsü'nden araştırmacılar son teknoloji tedavinin, doğuştan sağırlığı veya ileri derecede işitme bozukluğu olan çocuk ve yetişkinlerin işitme yetisini iyileştirdiğini ve klinik bir deneyde 7 yaşındaki bir çocuğun duyma becerisini neredeyse tamamen geri kazandığını açıkladı.

Hakemli dergi Nature Medicine'da detaylandırılan klinik çalışma, OTOF geninin sağlıklı bir kopyasının iç kulağa enjekte edilmesiyle 10 katılımcının tümünün işitmesinin gelişme gösterdiğini ortaya koydu.

Küçük ölçekli deney, OTOF adı verilen bir gendeki mutasyonlar sonucu genetik sağırlık veya ileri seviye işitme bozukluğundan muzdarip kişileri içeriyordu.

Bu mutasyonlar, ses sinyallerinin kulaktan beyne iletilmesinde kilit rol oynayan otoferlin proteininin eksikliğine neden oluyor.

Araştırmacılar tedavinin en çok çocuklarda işe yaradığını belirtse de yetişkinlere de fayda sağlayabileceğini söylüyor.

Deneyde adeno ilişkili virüsün sentetik ve zararsız bir versiyonu kullanılarak düzgün işleyen bir OTOF geni tek bir enjeksiyonla iç kulağa verildi.

Tedavinin etkileri hastaların çoğunda belirgin biçimde görülürken, işitme yetisi sadece bir ay sonra hızla iyileşti.

Araştırmacılar 6 ay sonra tüm katılımcılarda işitmede önemli ölçüde iyileşme kaydedildiğini ve algılanabilir ortalama ses seviyesinin 106 desibelden 52 desibele düştüğünü belirtiyor.

Çalışmada tedaviye en iyi yanıt verenlerin 5 ila 8 yaşındakiler olduğu tespit edildi.

7 yaşındaki bir kız çocuğu işitme yetisini neredeyse tamamen hızla geri kazandı ve 4 ay sonra annesiyle günlük konuşmalar yapabilmeye başladı.

Karolinska Enstitüsü'nden çalışmanın ortak yazarı Maoli Duan, "Bu yöntem ilk kez ergenler ve yetişkinlerde test edildi" diyor.

Katılımcıların çoğunda işitme duyusunun büyük ölçüde iyileşmesi, yaşam kaliteleri üzerinde derin bir etki yaratabilir. Şimdi bu etkinin ne kadar kalıcı olduğunu görmek için bu hastaları takip edeceğiz.

Araştırmacılar ayrıca tedavinin güvenli olduğunu ve iyi tolere edildiğini de saptadı. Katılımcılar 6-12 aylık takip süresinde herhangi bir ciddi yan etki bildirmedi.

En yaygın reaksiyon, bir tür akyuvar olan bağışıklık sistemi nötrofillerinin sayısındaki azalmaydı.

"OTOF sadece başlangıç" diyen Dr. Duan, araştırmacıların GJB2 ve TMC1 gibi diğer yaygın sağırlık genleri üzerinde de çalıştığını ekliyor.

Bunların tedavisi daha karmaşık ancak bugüne kadarki hayvan deneyleri umut verici sonuçlar ortaya koyuyor. Farklı genetik sağırlık türlerinden muzdarip hastaların bir gün tedavi görebileceğine güvenimiz tam.

Independent Türkçe, independent.co.uk/news