Irak’ı toz fırtınası vurdu

Irak’ın başkenti Bağdat’ta çıkan toz fırtınası tüm sokakları ve caddeleri etkisi altına aldı. (Irak Haber Ajansı)
Irak’ın başkenti Bağdat’ta çıkan toz fırtınası tüm sokakları ve caddeleri etkisi altına aldı. (Irak Haber Ajansı)
TT

Irak’ı toz fırtınası vurdu

Irak’ın başkenti Bağdat’ta çıkan toz fırtınası tüm sokakları ve caddeleri etkisi altına aldı. (Irak Haber Ajansı)
Irak’ın başkenti Bağdat’ta çıkan toz fırtınası tüm sokakları ve caddeleri etkisi altına aldı. (Irak Haber Ajansı)

Irak’ın birçok bölgesinde dün yeni bir toz fırtınası daha koptu. Toz fırtınası, siyasi güçlerin hükûmet kurma çabalarının sekteye uğraması sonucu aylardır ülkede etkili olan siyasi fırtınanın da adeta bir uzantısı gibiydi.
Dünkü fırtına son haftalardakine benzer, neredeyse sürekli görülenlerin devamı niteliğindeydi. Fırtına, binlerce kişinin rahatsızlanmasına sebep oldu. Sağlık yetkilileri yaralananları tedavi etmek için seferber olurken fırtınalar ayrıca Bağdat Uluslararası Havalimanı’nda uçuşların askıya alınmasına yol açtı.
Sivil Havacılık Otoritesi sözcüsü Cihad el-Divan şu açıklamada bulundu:
“Bağdat Havalimanı’ndaki tüm uçuşların kötü hava koşulları nedeniyle askıya alınmasına karar verildi. Bu durum, hava şartları düzelene kadar devam edecek.”
Sözcü ayrıca önlemin, yolcuların ve personellerin güvenliği için alındığına dikkat çekti.
Toz fırtınalarının yoğunluğu bölgeden bölgeye değişiyor. Fırtınalar bazı bölgelerde ciddi görme sıkıntısına neden olarak vatandaşların hayatını felç etti. Bağdat’ın bazı kesimlerinde ise sokaklar boşaldı.
Hava ve çevre uzmanları, ülkeyi yıllardır etkisi altına alan çölleşme ve zayıf toprak örtüsü sorunlarını şiddetlendiren yağışlardaki azalma ve kuraklığın ve toz fırtınalarının artmasına önemli ölçüde katkıda bulunan faktörler olduğunu düşünüyor.
İklim uzmanı Ali el Musavi konuya dair şunları söyledi:
“Şafak vakti ülkeyi vuran hafif ve orta şiddetteki toz dalgası, rüzgârın kuzeybatıya ilerlemesi sonucunda Anbar’ın merkezi Selahaddin’i ve Musul’un güneyini tehdit eder hale geldi. Soğuk hava cephesinin kuzeybatıdan Irak topraklarına girmesi sonucu rüzgarın hızı saatte 55 kilometreyi aştı.”
Anbar Valiliği bir süre önce, toz fırtınasının Kerkük, Musul’un bazı bölümleri ve Kürt bölgesindeki Erbil ve Süleymaniye şehirlerine ek olarak başkent Bağdat da dahil olmak üzere ülke merkezindeki tüm şehirleri etkileyeceği yönünde uyarı yapmıştı.
El-Musavi duruma dair açıklamasında “Selahaddin, Diyala ve kuzeydoğu Anbar’da toz fırtınasının yoğun olması, diğer şehirlerde de tozun hafif ve yarı orta yoğunlukta olması bekleniyordu.”
El-Musavi ayrıca, Musul’un güneyinde ve Irak-Suriye sınırına yakın bölgelerde ikinci bir orta yoğunlukta toz dalgası görüldüğünü belirterek önümüzdeki birkaç saat içinde toz dalgalarının Selahaddin, Diyala ve Kerkük’ün güneyini etkilemesi ihtimali bulunduğuna işaret etti.
Meteoroloji dün, toz fırtınasının hafta sonuna kadar şiddetini artırmaya devam etmesinin beklendiğini kaydetti.
Sivil Savunma Müdürlüğü dün, toz fırtınalarına karşı koymak için bir dizi tavsiye ve talimat yayınlayarak ‘yerleşim alanları içinde olsa bile, yoğun tozlu yollarda hareketin mümkün olduğunca azaltılması ve hareket ederken son derece dikkatli ve tedbirli olunması’ çağrısında bulundu. Açıklamada “Özellikle dış yollarda araç kullanırken çok dikkatli olun ve gerekli tüm ışık ve sinyalleri kullanın” denildi.
Müdürlük, ‘evlerde ve hastanelerde astım krizi geçirenler için özel ilaçlar hazırlanması, evin dışında hava süpürgesi çalıştırılması ve toz girişini azaltmak için evlerin tüm pencere ve kapılarının tamamen kapatılması gerektiğini’ vurguladı. Kurum ayrıca solunum sistemini korumak için toz fırtınası sırasında maske takılmasını ihmal etmemek gerektiğini belirtti.



Hizbullah'a "çağrı cihazı" operasyonunun detayları ortaya çıktı

Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
TT

Hizbullah'a "çağrı cihazı" operasyonunun detayları ortaya çıktı

Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)

Lübnan'da Hizbullah'ın çağrı cihazlarının ardından telsiz, radyo ve güneş enerjisi panellerinin patlatılmasıyla bölge topyekun savaşa doğru sürükleniyor. 

17 Eylül'de Hizbullah'ın kullandığı çağrı cihazlarında eş zamanlı patlamalar yaşanmış, ikisi çocuk 12 kişi hayatını kaybetmiş, 2 bin 800 kişi de yaralanmıştı. 

Dün de ülkedeki telsiz, radyo ve güneş enerji sistemlerinde patlama gerçekleşti. En az 20 kişinin öldüğü, 450'den fazla kişinin de yaralandığı bildiriliyor. Lübnanlı yetkililer, olaydan İsrail'i sorumlu tutarken Tel Aviv'den henüz açıklama gelmedi.

Diğer yandan saldırıyla ilgili bilgiye sahip olan fakat adlarının gizli tutulmasını isteyen kaynaklar, Amerikan gazetesi New York Times'a (NYT) operasyonun ardında İsrail'in olduğunu doğruluyor. 

Mossad'ın BAC Consulting adlı bir paravan şirket kurduğu ve çağrı cihazlarını bubi tuzağına dönüştürerek Lübnan'a soktuğu iddia ediliyor. Macaristan merkezli bu paravan şirket, kağıt üstünde Tayvanlı Gold Apollo firması adına çağrı cihazı üretiyor. Kimliklerinin açıklanmasını istemeyen İsrailli istihbaratçılar, buna ek olarak operasyonda en az iki paravan şirket daha oluşturulduğunu belirtiyor. 

Kaynaklar, AR-924 model numaralı cihazların bataryalarına patlayıcı bir madde olan pentaeritritol tetranitrat (PENT) yerleştirildiğini ve bunların 2022 yazında Lübnan'a gönderildiğini ifade ediyor.

Hizbullah, İsrail istihbaratı tarafından takip edilmemek için cep telefonlarını bırakıp çağrı cihazı kullanmaya başlamıştı. Kaynaklar, bu kararın ardından milyonlarca dolarlık yatırımla üretimin artırıldığını ve Lübnan'a bubi tuzağı haline getirilmiş binlerce cihaz sokulduğunu söylüyor.

Öte yandan ikinci dalga saldırıda telsiz ve güneş enerji panellerinin nasıl patlatıldığı henüz bilinmiyor.

NYT'nin patlayan telsizlerin görüntülerinden yola çıkarak yaptığı analizde, bunların çağrı cihazlarından daha ağır ve büyük olduğuna, bu yüzden daha fazla hasar yarattığına işaret ediliyor. 

Ayrıca telsizlerin patlamasıyla daha büyük yangınlar çıktığına, bunun da çağrı cihazlarına kıyasla telsizlere daha fazla patlayıcı yerleştirilmiş olabileceğini gösterdiğine dikkat çekiliyor.

Lübnan'ın açıkladığı rakamlara göre telsizlerin patlatılmasıyla en az 71 ev ve dükkanla 18 sivil araç ve motosiklet yandı. 

Telsizlerden bazılarında Japon firması Icom'un amblemi görülüyor. Ancak şirket, IC-V82 model numaralı telsizlerin ve bunlarda kullanılan bataryaların üretiminin neredeyse 10 yıl önce durdurulduğunu belirtiyor. Patlayıcıların bu cihazlara nasıl yerleştirildiğiyse henüz netleştirilemedi. Icom, bu telsizlerin sahte olabileceğini öne sürüyor.

Lübnan medyasındaki haberlerde, saldırıda en az iki güneş enerjisi panelinin de alev aldığı bildiriliyor. Saldırılarda çıkan küçük çaplı yangınların söndürüldüğü bildirilirken, patlamada bir kız çocuğunun yaralandığı aktarılıyor. Ancak bu panellerin infilak ettirilen diğer cihazların etkisiyle mi alev aldığı yoksa uzaktan kumandayla mı patlatıldığı belli değil. 

Amerikan düşünce kuruluşu Soufan Center'dan Clara Broekaert, CNN'e açıklamasında saldırı dalgasının Lübnan halkının psikolojisini olumsuz etkilediğini ve Hizbullah üzerinde misilleme baskısı oluşturduğuna dikkat çekerek şunları söylüyor:

Saldırılarda günlük hayatın böylesine korkunç, beklenmedik ve geniş ölçekte kesintiye uğratılması, misilleme yapılmasına yönelik ekstra bir baskı yaratacaktır diye düşünüyorum. İnsanlar yaşananların hesabının sorulduğunu görmek istiyor.

Üst üste gelen saldırıların ardından dün Hizbullah, İsrail sınırındaki el-Merc bölgesine füze fırlattı. İkisi ağır 8 İsraillinin yaralandığı bildirilirken, bu kişilerin sivil veya asker olduğuna ilişkin bilgi paylaşılmadı.

Independent Türkçe, Times of Israel, New York Time, Japan Times, CNN, France 24