Burhan, Sudan’daki siyasi tutukluların serbest bırakılacağına söz verdi

Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı Abdulfettah El-Burhan (Reuters)
Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı Abdulfettah El-Burhan (Reuters)
TT

Burhan, Sudan’daki siyasi tutukluların serbest bırakılacağına söz verdi

Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı Abdulfettah El-Burhan (Reuters)
Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı Abdulfettah El-Burhan (Reuters)

Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı Abdulfettah El-Burhan, siyasi krizi çözmek için muhalefetin yanı sıra bölgesel ve uluslararası güçlerin talep ettiği gibi siyasi tutukluların iki veya üç gün içinde serbest bırakılacağına söz verdi.
Burhan, Cuma günü düzenlenen iftar davetinde yaptığı konuşmada, diyalog ortamı hazırlamak amacıyla tutukluların serbest bırakılması için adımlar atmaya başladıklarını söyledi.
Burhan, siyasi güçler arasında bir anlaşma olması durumunda ordunun istifa etmeye ve iktidarı sivillere devretmeye hazır olduğunu bir kez daha vurguladı.
Gözaltındakilerin hukuki durumunu incelemek ve işlemlerini hızlandırmak için Başsavcı ve yargı başkanıyla bir toplantı yaptığını söyleyen Burhan, yetkili makamlara olağanüstü halin gözden geçirilmesi talimatı verdiğini bildirdi.
Ana muhalefet koalisyonu Özgürlük ve Değişim Güçleri, koalisyon ve Direniş Komiteleri liderlerinden siyasi tutukluların serbest bırakılması, olağanüstü halin kaldırılması, barışçıl protestoculara yönelik şiddet ve cinayetlerin durdurulması koşulları sağlanmadıkça herhangi bir siyasi sürece girmeyeceklerini vurguluyor.
Askeri yetkililer, görevden alınan Devlet Konseyi üyesi Muhammed el-Faki Süleyman, Kabine İşleri Bakanı Halid Ömer Yusuf, 30 Haziran 1989 Rejimini Feshetme Komitesi Raportörü Vechi Salih ve 200’den fazla Direniş Komitesi üyesini iki aydır gözaltında tutuyor.
Muhalefet, ordu tarafından görevden alınan hükümet yetkililerine atfedilen yazışmaların hukuki temeli olmayan bir siyasi komplo olduğuna inanıyor.
Burhan, siyasi ve toplumsal güçleri, Direniş Komiteleri’ni, tüm ulusal aktörleri ve Sudanlı tarafları ulusal uzlaşmaya varmak için taviz vermeye ve ulusal çıkarları öncelemeye çağırdı.
Geçiş döneminin barış ve uzlaşı içinde geçmesini istediklerini söyleyen Burhan, vatandaşın kendisini kimin yöneteceğini seçeceği özgür ve adil seçimler yapılana kadar bu dönemi en iyi şekilde tamamlamaları gerektiğini ifade etti.
Silahlı kuvvetlerin önerilen herhangi bir girişimi ve vizyonu kabul etmeye hiçbir itirazı olmadığını vurgulayan Burhan, geçiş aşamasını yönetmeden önceki dönemde tüm tarafların başarısızlığını ve vatandaşların isteklerini karşılayamadığını kabul etti.
Burhan, ülkenin gösteriler, ekonomik sorunlar, aşiret çatışmaları ve güvenlik ihlallerinden zarar görmeye devam ettiğini söyledi.
Birleşmiş Milletler’in (BM) Sudan’daki Geçiş Entegre Misyonu (UNITAMS), Sudanlı taraflar arasında şiddeti durdurmak, siyasi tutukluları serbest bırakmak ve ülkedeki mevcut olağanüstü halin kademeli olarak kaldırılması için görüşmelerin başlamasını destekliyor.
UNITAMS ve Afrika Birliği, Sudan’daki durumun ciddiyeti konusunda uyararak, ülkeyi tehdit eden çatışma ve bölünmelere kayma risklerinden kaçınmak amacıyla tüm tarafları krize acil bir çözüm bulmak için müzakerelere girmeye çağırıyor.



Rapor: İsrail ordusu Suriye'nin Kuneytra kırsalındaki köylere sızdı

Golan Tepeleri'ndeki Kuneytra sınır kapısında bir İsrail askeri (arşiv - Reuters)
Golan Tepeleri'ndeki Kuneytra sınır kapısında bir İsrail askeri (arşiv - Reuters)
TT

Rapor: İsrail ordusu Suriye'nin Kuneytra kırsalındaki köylere sızdı

Golan Tepeleri'ndeki Kuneytra sınır kapısında bir İsrail askeri (arşiv - Reuters)
Golan Tepeleri'ndeki Kuneytra sınır kapısında bir İsrail askeri (arşiv - Reuters)

İsrail ordusunun pazartesi günü Suriye'nin güneyindeki Kuneytra kırsalındaki el-Acref, el-Meşirfe ve Ummu Batina köylerine girerek, bazı evlerin etrafını sarıp arama yaptığı rapor edildi.

Suriye resmi haber ajansı SANA'nın haberine göre İşgalci İsrail ordusunun dört askeri araç ve iki tanktan oluşan bir devriyesi Adnaniya kontrol noktasından yola çıkarak el--Meşirfe köyünden el-Acref köyüne doğru ilerledi ve el-Meşirfa'da durarak bazı evleri aradı.

SANA, yedi askeri araç ve iki tanktan oluşan başka bir İsrail devriyesinin Ummu Batina köyünü bastığını ve köyün batısındaki bir evi kuşattığını bildirdi. Ancak bu eylemin nedenleri veya amaçları hakkında herhangi bir bilgi vermedi.

İsrail, Suriye’de geçtiğimiz aralık ayında Beşşar Esed rejiminin düşmesinden sonra Suriye ordusunun askeri tesislerini yok etmek ve altyapılarının yeniden inşa edilmesini önlemek amacıyla bu tesisleri hedef almıştı. Ayrıca Şam, Kuneytra ve Deraa çevresindeki kırsal bölgelere kara harekâtları düzenleyerek Suriye ile İsrail arasındaki sınırdaki tampon bölgeyi kontrolü altına aldı. Daha sonra sınır bölgelerinde baskınlar düzenleyerek çok sayıda kişiyi gözaltına aldı.


Irak Başbakanı Sudani: Milis grupların silahsızlandırılması ancak ABD’nin geri çekilmesiyle mümkün

TT

Irak Başbakanı Sudani: Milis grupların silahsızlandırılması ancak ABD’nin geri çekilmesiyle mümkün

Irak Başbakanı Sudani: Milis grupların silahsızlandırılması ancak ABD’nin geri çekilmesiyle mümkün

Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani dün yaptığı açıklamada, Irak'ın ülkedeki tüm silahları devletin kontrolüyle sınırlandırmayı taahhüt ettiğini, ancak bazı milis grupların işgal gücü olarak gördüğü ABD liderliğindeki askeri koalisyon ülkede kaldığı sürece bunun başarılı olamayacağını söyledi.

Sudani, radikal İslamcı grupların oluşturduğu tehdidin önemli ölçüde azalması nedeniyle, DEAŞ’la Mücadele Uluslararası Koalisyon’un (DMUK) İran'ın en yakın Arap müttefiklerinden biri olan Irak'tan 2026 yılının eylül ayına kadar çekilme planının hala geçerli olduğunu vurguladı.

Bağdat'ta Reuters’a konuşan Başbakan Sudani, “DAEŞ diye bir şey yok. Güvenlik ve istikrar mı? Allah’a şükür, bunlar mevcut. (2014 yılında kurulmasından bu yana DMUK’a katılan ülkelerin sayısına atıfla) DMUK’ta 86 ülkenin varlığı için bana tek bir mazeret gösterin” ifadelerini kullandı.

Silahlarını teslim ettikten sonra grupların resmi güvenlik güçlerine veya siyasi sahneye entegre edilebileceğine işaret eden Sudani, “Bu yüzden devlet kurumları dışındaki tüm silahları ortadan kaldırmak için kesin bir program olacak. Herkesin istediği de bu” ifadelerini kullandı.

Savaşa sürüklenmeyeceğiz

Irak, ABD'nin baskısı altında, İran destekli grupları silahsızlandırmak gibi siyasi açıdan hassas bir görevi yerine getirmenin bir yolunu arıyor. ABD, Sudani'nin, diğer Şii grupları da içeren bir çatı örgütü olan Haşdi Şabi (Halk Seferberlik Güçleri) ile bağlantılı silahlı grupları dağıtmasını istediğini açıklamıştı. Haşdi Şabi resmi olarak Irak güvenlik güçlerinin bir parçası ve çatısı altında İran yanlısı bazı grupları barındırıyor.

Öte yandan ABD ve Irak, Amerikan askerlerinin aşamalı olarak geri çekilmesi konusunda anlaşmaya vardı. Tam çekilmenin gelecek yılın sonuna kadar tamamlanması bekleniyor. Asker sayısındaki ilk azalma bu yıl başladı.

Irak Başbakanı Sudani, Reuters’a verdiği röportaj sırasında Lübnan'daki Hizbullah gibi bölgedeki devlet dışı silahlı gruplara yönelik artan uluslararası baskı sorulduğunda, “Ortadoğu'da ABD ve İsrail’in nüfuzuna karşı çıkan ‘direniş ekseni’ olarak bilinen İran destekli grubun bir parçası olan bu gruplara yönelik baskı artacak. Allah’ın izniyle, o gün gelecek. Buradaki durum Lübnan'dakinden farklı” yanıtını verdi.

Başbakan Sudani, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Irak’ın güvenliği ve istikrarı koruma konusundaki tutumu açık ve devlet kurumları savaş ve barış konusunda karar verme yetkisine sahip. Hiçbir taraf Irak'ı savaşa veya çatışmaya sürükleyemez.”

İran, 2003 yılında ABD öncülüğündeki işgal hareketinin Saddam Hüseyin rejimini devrilmesinden bu yana Irak'ta önemli bir nüfuz kazanırken bu durum, İran destekli silahlı gruplara büyük bir siyasi ve askeri güç sağladı.

Irak’ta art arda gelen hükümetler, birbirine düşman olan İran ve ABD'yi Bağdat'ın müttefiki olarak tutmak konusunda büyük zorluklarla karşı karşıya kaldı. ABD, İran'a ağır yaptırımlar uygularken, Irak Tahran ile güçlü ticari ve ekonomik bağlara sahip.

ABD’den büyük yatırımlar çekme konusu, 2003 yılından bu yana mezhep çatışmalarının yanı sıra yıllardır ciddi ekonomik sorunlar yaşayan Irak için en önemli önceliklerden biri.


Fransa, Lübnan'dan Esed'in 3 generalinin tutuklanmasını istedi

Beyrut Adalet Sarayı'nda adli yıl bugün başlıyor (Arşiv)
Beyrut Adalet Sarayı'nda adli yıl bugün başlıyor (Arşiv)
TT

Fransa, Lübnan'dan Esed'in 3 generalinin tutuklanmasını istedi

Beyrut Adalet Sarayı'nda adli yıl bugün başlıyor (Arşiv)
Beyrut Adalet Sarayı'nda adli yıl bugün başlıyor (Arşiv)

Fransa, Lübnan'dan, devrik Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed rejimindeki üç üst düzey generalin, Fransız vatandaşlarının ölümüne yol açan savaş suçları ve insanlığa karşı suçlar işledikleri gerekçesiyle bulunup tutuklanmasını istedi.

Önde gelen bir Lübnanlı yargı kaynağı Şarku'l Avsat'a, Başsavcı Hakim Cemal Hacer'in, Fransız yargısından, Lübnan'dan "Beşşar Esed rejiminde Hava Kuvvetleri İstihbarat Müdürlüğü Başkanı olan Tümgeneral Cemil Hasan'ı, Ulusal Güvenlik Bürosu Müdürü Tümgeneral Ali Memlük'ü ve Hava Kuvvetleri İstihbarat Müdürlüğü Soruşturma Şubesi Başkanı Tümgeneral Abdülselam Mahmud'u bulmasını, soruşturma ve inceleme yapmasını, Lübnan'da bulunmaları halinde tutuklamasını ve Fransız yetkililere teslim etmesini" isteyen bir yargı talebi içeren resmi bir telgraf aldığını açıkladı.

İlginçtir ki, yargı kaynağına göre Fransa'nın yardım talebi, "adı geçen kişilerle düzenli olarak iletişim kuran Lübnan telefon numaralarını da içeriyordu; bu durum, Fransız makamlarının Esed rejimindeki üst düzey isimleri takip etme kapsamında yürüttüğü iletişim izlemeleriyle de doğrulandı." Yargı kaynağı, bu konunun "İç Güvenlik Kuvvetleri Bilgi Şubesi tarafından yürütülecek takip ve soruşturmaların merkezinde yer alacağını" vurguladı.