Kamala Harris, Hamursuz Bayramı davetinde işgal altındaki Filistin topraklarında üretilen şarabı ikram etti

ABD Başkan Yardımcısı'nın düzenlediği yemekteki şarabın "siyasi ifade niteliğinde olmadığı" savunuldu

ABD Başkan Yardımcısı Kamala Harris ve eşi Doug Emhoff'un ikram ettiği şarap, sosyal medyada tartışma yarattı (Twitter / @SecondGentleman)
ABD Başkan Yardımcısı Kamala Harris ve eşi Doug Emhoff'un ikram ettiği şarap, sosyal medyada tartışma yarattı (Twitter / @SecondGentleman)
TT

Kamala Harris, Hamursuz Bayramı davetinde işgal altındaki Filistin topraklarında üretilen şarabı ikram etti

ABD Başkan Yardımcısı Kamala Harris ve eşi Doug Emhoff'un ikram ettiği şarap, sosyal medyada tartışma yarattı (Twitter / @SecondGentleman)
ABD Başkan Yardımcısı Kamala Harris ve eşi Doug Emhoff'un ikram ettiği şarap, sosyal medyada tartışma yarattı (Twitter / @SecondGentleman)

ABD Başkan Yardımcısı Kamala Harris, Hamursuz Bayramı başlangıcı kutlamasında Batı Şeria'daki yasadışı yerleşimlerde üretilen şarabı ikram edince eleştirilerin hedefi oldu.
Cuma günü Hamursuz Bayramı için evlerinde bir yemek düzenleyen Harris ve eşi Doug Emhoff'un şarap seçimi siyasi bir tartışma yarattı.
Çiftin Twitter'da paylaştığı fotoğraflarda Psagot Winery şirketinin ürettiği şarabı ikram etmeleri dikkat çekti.
Bu şirketin tesislerinin bir kısmı, İsrail'in Batı Şeria'daki yasadışı yerleşimlerinde yer alıyor.
Harris olaya ilişkin yorum yapmazken, danışmanı Herbie Ziskind "Hamursuz Bayramı'nda ikram edilen şarapla herhangi bir siyasi ifade niteliğinde değildir" dedi.
Geçen yıl İsrail'in Batı Şeria'daki tartışmalı bölgede 3 bin yeni yerleşim yeri kurmayı planladığını açıklaması, ABD Başkanı Joe Biden hükümeti tarafından büyük tepkiyle karşılanmıştı.
Arap Amerikan Enstitüsü Başkanı James Zogby, şarap seçimine tepki göstererek "Psagot'nun şarap bağları Filistinlilerden çalınan topraklarda yer alıyor" dedi.
Şirket, 2020'de eski ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo'nun adını taşıyan bir şarap serisi piyasaya sürmesiyle de gündem olmuştu.

Seri, Pompeo'nun 1978'de İsrail'in Batı Şeria'daki yerleşimlerini "uluslararası hukuka aykırı" olarak tanıyan Hansell Mutabakatı'na katılmadıklarını söylemesi üzerine hazırlanmıştı.
Eski ABD Başkanı Donald Trump hükümetinde çalışan Pompeo'nun açıklaması İsrail tarafından memnuniyetle karşılanırken, Filistinli yetkililerden büyük tepki toplamıştı.
Pompeo, 2020'de dönemin İsrail Büyükelçisi David Friedman'la şirketin şarap tesislerini de ziyaret etmişti. Psagot şirketi daha sonra Friedman adına da bir şarap serisi çıkarmıştı.
Harris ve Emhoff çiftinin bu şirketin şaraplarını ikram etmesine ilişkin paylaşımında Friedman, "Gelecek yıl ABD Başkan Yardımcısı ve eşine Psagot Winery'den ‘Friedman' şaraplarını servis etmelerini öneririm. Taraflı olabilirim fakat bence tadı çok iyi" ifadelerini kullandı.

15-23 Nisan arasında kutlanan ve İsrailoğulları'nın Mısır'dan göçünü konu edinen Hamursuz Bayramı'nda mayalanmış gıdaların yenmesi dinen yasak.
1967'deki Altı Gün Savaşı'nda İsrail'in Batı Şeria'yı işgal etmesinden bu yana, bölgede kurulan 145 yerleşim alanında 600 binden fazla Yahudi'nin yaşadığı düşünülüyor. Birleşmiş Milletler ve Filistin yönetimi başta olmak üzere uluslararası kamuoyunun büyük çoğunluğu buradaki yerleşimleri yasadışı olarak nitelerken, İsrail bu toprakların kendisine ait olduğunu savunuyor.
Independent Türkçe, New York Post, Times of Israel, BBC



El Salvador, Beyaz Saray’ın göçmen talebini reddetti

Mega hapishanede gardiyanlara ek olarak 600 asker ve 250 polis görev yapıyor (Reuters)
Mega hapishanede gardiyanlara ek olarak 600 asker ve 250 polis görev yapıyor (Reuters)
TT

El Salvador, Beyaz Saray’ın göçmen talebini reddetti

Mega hapishanede gardiyanlara ek olarak 600 asker ve 250 polis görev yapıyor (Reuters)
Mega hapishanede gardiyanlara ek olarak 600 asker ve 250 polis görev yapıyor (Reuters)

ABD’nin "yanlışlıkla" El Salvador'a sınır dışı ettiği Kilmar Armando Abrego Garcia’nın geri gönderilmesini talep ettiği fakat El Salvador’un buna yanaşmadığı aktarılıyor.  

Kimliklerinin açıklanmaması şartıyla New York Times’a (NYT) konuşan yetkililer, Donald Trump yönetiminin Garcia’nın ABD’ye iadesi için El Salvador’dan talepte bulunduğunu söylüyor.

Ancak El Salvador lideri Nayib Bukele’nin talebi reddettiği aktarılıyor. Bukele’nin, Garcia’nın El Salvador vatandaşı olduğu için ülkeden çıkarılmayacağını belirttiği ifade ediliyor.

Trump yönetimi, 29 yaşındaki Garcia'yı M-13 çetesine üye olduğu iddiasıyla 15 Mart'ta El Salvador'daki Terör Muhafaza Merkezi'ne (CECOT) göndermişti.

Ancak Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza Dairesi (ICE) tarafından 1 Nisan'da mahkemeye sunulan savunma dosyasında "Garcia’nın idari bir hata nedeniyle” sınır dışı edildiği bildirilmişti. Trump’ın "sınır çarı" Tom Homan ise “terörist” diye nitelediği Garcia'nın El Salvador’a gönderilmesinin hata olmadığını savunmuştu.

Garcia’nın avukatları, iddiaları reddederek göçmenin suç kaydı bile olmadığını belirtmişti.

Tartışma yaratan olayda Yüksek Mahkeme, göçmenin ABD’ye geri getirilmesinin “kolaylaştırılması” gerektiğini bildirmişti.

NYT’nin haberinde, Beyaz Saray’ın Yüksek Mahkeme kararına uyuyormuş izlenimi vermek için El Salvador’la iletişime geçmiş olabileceği değerlendirmesi yapılıyor.

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, El Salvador’la görüşme düzenlenip düzenlenmediğinde dair “yorum yapamayacağını” söyledi.

Trump, Garcia’yı defalarca çete üyeliğiyle suçlamasına rağmen dün ABC News’da yayımlanan söyleşisinde, göçmenin ülkeye dönüşünü sağlayabileceğini belirtmişti.

Trump, Tren de Aragua çetesiyle bağlantılı olduğu ileri sürülen göçmenlerin sınır dışı işlemlerini hızlandırmak için 1798 tarihli Yabancı Düşmanlar Yasası'na başvurmuştu. Bu kanun, Başkan'a belgesiz göçmenleri hedef alma ve sınır dışı etme konusunda olağanüstü yetkiler veriyor. Bu yasa, 1812 Savaşı, I. Dünya Savaşı ve II. Dünya Savaşı dönemlerinde “aktif yabancı düşmanların” ülkeden çıkarılması amacıyla kullanılmıştı.

Yüksek Mahkeme, geçen ay verdiği kararla bu yasadan hareketle Venezuelalı göçmenlerin sınır dışı işlemlerinin sürdürebileceğine hükmetmişti. Sınır dışı işlemlerini geçici olarak durduran alt mahkemenin kararı da böylece bozulmuş, Trump da kararı “zafer” diye nitelemişti.

Independent Türkçe, New York Times, Guardian