İran’ın eski Bağdat Büyükelçisi: Suudi Arabistan-İran görüşmelerinde geleceğe yönelik bir yol haritası üzerinde anlaşmaya varıldı

Kazımi, Irak’ın ulusal güvenliğinin, bölgesel sorunların çözümüyle sağlanabileceğine inanıyor

İran'ın Bağdat Büyükelçisi İrec Mescidi.
İran'ın Bağdat Büyükelçisi İrec Mescidi.
TT

İran’ın eski Bağdat Büyükelçisi: Suudi Arabistan-İran görüşmelerinde geleceğe yönelik bir yol haritası üzerinde anlaşmaya varıldı

İran'ın Bağdat Büyükelçisi İrec Mescidi.
İran'ın Bağdat Büyükelçisi İrec Mescidi.

Irak'ın başkenti Bağdat, Başbakan Mustafa el-Kazımi hükümeti döneminde son bir buçuk yılda Suudi Arabistan ve İran arasında gerçekleşen zorlu diyalog turlarına ev sahipliği yaparken, İran'ın eski Bağdat Büyükelçisi İrec Mescidi, ülkesi ile Suudi Arabistan arasındaki görüşmeleri değerlendirdi.
Görevini Irak doğumlu Muhammed Kazım es-Sadık'a devreden Mescidi, İran-Suudi Arabistan arasındaki görüşmeleri değerlendirdi. Bağdat’ta basın mensuplarına açıklama yapan Mescidi, "İki tarafın heyetleri arasında geçen perşembe günü gerçekleştirilen İran-Suudi Arabistan görüşmelerinin beşinci turunda geleceğe yönelik bir yol haritası üzerinde anlaşmaya varıldı” dedi.  
Tarafların, gelecekteki müzakereleri şekillendirecek bir yol haritası üzerinde anlaşmasının önemli olduğuna dikkati çeken büyükelçi, ‘’Geleceğe yönelik bir çerçeve belirlenmesi iki taraf için de son derece önemliydi, bu olumlu bir durum ve ilerideki süreci aydınlatıyor, en önemlisi de bir güven tesis edilmesi’’ diye konuştu.  
Mescidi, büyükelçiliklerin karşılıklı olarak açılıp açılmayacağına dair soruyu ise "Büyükelçiliklerin yeniden açılması konusunun gerçekleşip gerçekleşmeyeceğini ilerideki müzakerelerin seyri belirleyecektir’’ diye yanıtladı.  

Irak’ın bölgesel rolü
Irak Başbakan Mustafa el-Kazımi’nin önceliklerinin başında, Irak’ın bölgesel ve uluslararası rolünü pekiştirmek gelmekteydi. ABD ile yapılan dört tur stratejik müzakereler sonucunda, ABD güçlerinin tamamı 2021 yılının sonunda Irak’tan ayrıldı. Kazımi aynı zamanda Viyana’daki nükleer müzakereler başlamadan önce, Tahran ve Washington arasındaki mektupları iletme rolünü üstlenmişti. Irak ile Arap ülkeleri arasındaki ilişkilerin onarılması için de çaba sarf eden Kazımi Mısır-Ürdün-Irak zirvesi başta olmak üzere üç önemli toplantıya ev sahipliği yaptı. Irak aynı bağlamda Suudi Arabistan’la olan ilişkilerini ilerletmek için de adımlar attı. Irak-Suudi Arabistan Koordinasyon Kurulu yeniden aktif hale getirildi ve bu kurul Bağdat ve Riyad’da çok sayıda toplantı düzenledi. İran ve Suudi Arabistan ilişkileri son yıllarda, İran’ın Irak ve Yemen’e müdahaleleri nedeniyle son derece kötüleşmiş ve tamamen kopma aşamasına gelmişti. Irak, iki ülke arasında bir uzlaşı sağlanabilmesi için bir yıl önce ara buluculuk rolü üstlendi.  
Kazımi’nin güvenlik danışmanlarından Hüseyin Allavi Şarku’l Avsat’a şu değerlendirmede bulundu:
‘’Başbakan Mustafa el-Kazımi hükümet programında dış siyasete ve Irak’ın bölgesel rolünü güçlendirmeye odaklandı. Bu nedenle bölgenin tümünü ilgilendiren sorunların çözümüne öncelik vermek stratejik bir yaklaşımın gereğiydi. Bölgenin sorunları çözüldüğünde iletişim, etkileşim ve işbirliği artar ve bu her ülkenin çıkarınadır. Bu stratejik konuların başında da Irak’ın arabuluculuğuyla gerçekleşen Suudi Arabistan-İran diyaloğudur, bu konuda arabulucu olabilmemiz Kazımi’nin iki ülkenin liderlerinin güvenini kazanmasıyla mümkün olabilmiştir.”
Suudi Arabistan-İran görüşmelerinin bir yıl önce Irak’ın koordinesi ile başladığını belirten Allavi, ‘’Perşembe günü beşinci turu düzenlenen görüşmeler iki ülkenin ilişkilerinin normalleşmesi yönünde çok önemli kazanımları ifade ediyor. Bu Irak için de önemli bir başarıdır. Tahran-Riyad'ın 2016’da tamamen durma noktasında olan ilişkilerini bu donukluktan çıkarmayı başarmış olduk. Şimdi en azında diyalog kuruyorlar ve bir yol haritası belirlenmesi üzerinde uzlaştılar. Bir sonraki aşamada Yemen’deki ateşkes ve diyalog konularını görüşecekler” ifadelerini kullandı.  
Kazımi’nin, Irak’ın ulusal güvenliğinin ancak bölgenin sorunlarının diplomatik yollarla çözümü ile sağlanabileceğine inandığını belirten Allavi, ‘’Kazımi bölgesel sorunların çözümü için çalışarak bu sorunların ülkemize olumsuz yansımalarını bertaraf etmek istiyor. Dolayısıyla bölge ülkeleri arasında barışın ve işbirliğinin gerçekleşmesi, bölgedeki tüm ülkeler için istikrarlı bir ortam sağlayacak ve kalkınma fırsatları yaratacaktır” dedi.  



İsrail, Lübnan'da 100 füze rampası ve Hizbullah ait bir kışlanın hedef alındığını açıkladı

İsrail'in Lübnan'ın güneyindeki bir bölgeye düzenlediği hava saldırısının ardından  dumanlar yükseliyor (AFP)
İsrail'in Lübnan'ın güneyindeki bir bölgeye düzenlediği hava saldırısının ardından  dumanlar yükseliyor (AFP)
TT

İsrail, Lübnan'da 100 füze rampası ve Hizbullah ait bir kışlanın hedef alındığını açıkladı

İsrail'in Lübnan'ın güneyindeki bir bölgeye düzenlediği hava saldırısının ardından  dumanlar yükseliyor (AFP)
İsrail'in Lübnan'ın güneyindeki bir bölgeye düzenlediği hava saldırısının ardından  dumanlar yükseliyor (AFP)

Lübnanlı güvenlik kaynakları Reuters'a yaptıkları açıklamada İsrail'in bugün (Perşembe) Lübnan'ın güneyinde çok sayıda saldırı düzenlediğini, savaşın başladığı Ekim ayından bu yana düzenlenen en ağır saldırılar olduğunu söyledi.

İsrail Ordu Radyosu, hava kuvvetlerinin hava saldırıları sırasında güney Lübnan'da 100'den fazla roketatarı hedef aldığını bildirdi.

Şarku'l Avsat'ın Alman haber ajansı DPA'dan aktardığına göre Hizbullah Perşembe akşamı yaptığı üç ayrı açıklamada İsrail'in güney köylerine yönelik saldırılarına karşılık olarak savaşçılarının İsrail'e ait Ya'ra kışlasını roket silahlarıyla, İsrail'e ait Adamit ve Leman kışlalarını da Katyuşa roketleriyle hedef aldığını duyurdu.

Hizbullah ayrıca savaşçılarının İsrail'in “Metulla” mevzisini “Falak” füzeleriyle hedef aldığını duyurdu.

Lübnan'ın güneyindeki sınır bölgeleri, İsrail'in Gazze Şeridi'ne savaş ilan etmesi ve Hizbullah'ın Gazze Şeridi sakinlerini desteklediğini açıklamasının ardından 8 Ekim'den bu yana İsrail ordusu ile Hizbullah arasında ateş teatisine sahne oluyor.