Ebolanın kardeşi Lloviu virüsü ilk kez izole edildi

Lloviu virüsünün insan hücrelerini çoğaltma ve enfekte etme yeteneği bulunuyor

Virolog Dr. Simon Scott (Kent Üniversitesi)
Virolog Dr. Simon Scott (Kent Üniversitesi)
TT

Ebolanın kardeşi Lloviu virüsü ilk kez izole edildi

Virolog Dr. Simon Scott (Kent Üniversitesi)
Virolog Dr. Simon Scott (Kent Üniversitesi)

Birleşik Krallık’ta Kent Ünivesitesi ve Greenwich Üniversitesi’nden araştırmacılar, keşfedilmesinden bu yana ilk kez, Ebola virüsünün yakın akrabası olan Lloviu virüsünü izole edebildi. Bu gelişme, gelecekteki yeni bir pandemiye hazırlıklı olmayı sağlamak için daha fazla araştırmaya duyulan ihtiyaca dikkat çekti.
Lloviu, Ebola virüsünü de içeren filovirüsler ailesinde yer alıyor. Ebola ve Marburg virüsü dahil olmak üzere diğer filovirüsler Afrika’da doğal olarak ortaya çıktı. Lloviu virüsü Avrupa’da da keşfedildi. Lloviu, ilk olarak 2002 yılında İspanya’daki bir mağarada (Cueva del lucio), Schreiber yarasalarındaki genetik materyalde (RNA) tanımlandı. Adını da buradan aldı. Daha sonra İngiltere’deki Kent Üniversitesi ve Greenwich Üniversitesi’nden ve Macaristan’daki Pecs Ünivesitesi’nden araştırmacıların iş birliğiyle Macaristan’daki yarasalarda keşfedildi.
Tarım alanında insanların hayvanlarla yakın ilişkisi, son yıllarda birçok yaban hayatının doğal yaşama yönelik sürekli yıkım ve ihlale uğraması ve bunun, insanlarla yarasalar gibi virüs taşıyan organizmalar arasındaki çizgiyi ortadan kaldırmış olması göz önüne alındığında, son çalışma, hayvanlar ve insanlar arasında bulaşan bir hayvan virüsü olarak bu virüsün dünya çapında halk sağlığı açısından önemini gözler önüne serdi. 
Dünya Sağlık Örgütü (WHO) daima, “Hayvanlardan kaynaklanan hastalıklar, mevcut birçok bulaşıcı hastalığın yanı sıra yeni tanımlanan tüm bulaşıcı hastalıkların büyük bir yüzdesini oluşturuyor” diyor. Diğer yandan, Nature Communications dergisinde yayınlanan güncel çalışma, yeni bir potansiyel tehlike olduğunu öne sürdü.
Lloviu virüsüne ilişkin son keşif, Macaristan’daki Ulusal Viroloji Laboratuvarı’nda bir yarasa serum örneğinde gerçekleşti. Çalışma, Kent ve Greenwich üniversitelerindeki viroloji uzmanları, Dr. Simon Scott, Dr. Nigel Temperton ve Macaristan’daki Pecs Üniversitesi’nden Dr. Gábor Kemenesi arasındaki iş birliği ile yapıldı.
Ekip, Lloviu’nun hem insan hücrelerini enfekte etme hem de çoğaltma potansiyeline sahip olduğunu keşfetti. Bu, Avrupa’da potansiyel geniş çaplı bulaşa yönelik endişeleri artırıyor ve acilen patojenite ve antiviral çalışmaları yapılmasını gerektiriyor. Çalışma ayrıca Lloviu ve Ebola virüsleri arasında karşılıklı antikor reaktivitesi olmadığını ortaya çıkardı, bu da mevcut Ebola aşılarının, Lloviu virüsünün insanların enfekte etmesine karşı koruma sağlamayabileceğine işaret ediyor.
Dr. Simon Scott, 6 Mayıs’ta Kent Üniversitesi’nin internet sitesinde yayınlanan bir raporda, “Araştırma, uyarı veriyor. Bu virüsün dağılımı hakkında daha fazla bilgi sahibi olmamız, hem de riskleri değerlendirmek ve potansiyel salgın ve pandemilere karşı hazırlıklı olduğumuzdan emin olmak için bu alanda araştırma yapılması hayati önem taşıyor.” ifadelerini kullandı.
Dr. Scott “Bu araştırma, bulaşıcı hastalıklar, hayvan konakları ve bu yeni keşfedilen virüslerin insanlara bulaşabilirliğine yönelik büyük bir bilgi boşluğu olduğunu ortaya çıkardı.” ifadelerini de sözlerine ekledi.
British Academy’den sağlanan fon, Dr. Scott’ın yeni virüsleri keşfetmek üzere bu alandaki zenginliği artırmak ve önceden tespit edilen virüslerin risklerinin değerlendirilmesi için yarasalar üzerinde çalışan Avrupalı virologlardan oluşan bir birlik oluşturmasına yardım etti.
Scott ve meslektaşları, Lloviu virüsünün yanı sıra koronavirüs ve lyssavirus (kuduz) gibi yarasaların konakçı olduğu diğer virüs ailelerinin insanlar üzerindeki riskleri hakkında, Avrupa çapında önemli araştırmalar yürütmeyi hedefliyor.



Coca-Cola'nın yeni formülünü Trump açıkladı

ABD'deki bir mağazada dizili Coca-Cola şişeleri (AFP)
ABD'deki bir mağazada dizili Coca-Cola şişeleri (AFP)
TT

Coca-Cola'nın yeni formülünü Trump açıkladı

ABD'deki bir mağazada dizili Coca-Cola şişeleri (AFP)
ABD'deki bir mağazada dizili Coca-Cola şişeleri (AFP)

ABD Başkanı Donald Trump dün yaptığı açıklamada, Coca-Cola şirketinin, kendisinin önerisi üzerine, ABD'deki ana gazlı içeceğinde şeker kamışından elde edilen doğal şeker kullanmayı kabul ettiğini söyledi, ancak şirket bu kararı resmi olarak doğrulamadı.

Coca-Cola'nın ABD'de satılan içeceklerinde yüksek fruktozlu mısır şurubu kullanımından vazgeçilmesi, şirketin Meksika ve Avustralya gibi doğal şeker kullanılan diğer ülkelerdeki uygulamalarıyla daha uyumlu hale gelmesini sağlayacak. Ancak bu değişiklik, Trump'ın en sevdiği içecek olan ve kalorisiz tatlandırıcı aspartam içeren Diet Coke'u etkilemeyecek.

Trump, sosyal medya platformunda şunları yazdı: “Coca-Cola şirketiyle ABD'de Coca-Cola içeceklerinde doğal şeker kullanımı konusunda görüştüm ve onlar da bunu kabul etti. Coca-Cola'da sorumluluk sahibi olan herkese teşekkür etmek istiyorum. Bu, onların açısından çok iyi bir adım... Göreceksiniz. Bu kesinlikle daha iyi!”

Atlanta merkezli Coca-Cola şirketinin sözcüsü ise, şirketin Başkan Trump'ın coşkusunu takdir ettiğini ve ürünlerinde yapılacak güncellemelerle ilgili daha fazla ayrıntıyı yakında açıklayacağını söyledi.

df
Coca-Cola şirketinin logosu… Georgia, ABD (AFP)

Coca-Cola daha fazla ayrıntı açıklamadı, ancak şirket yıllardır ABD'deki doğal şeker severleri memnun etmek için 2005 yılından beri şekerle üretilen Meksika Coca-Cola şişelerini ithal ediyordu.

Bu olası üretim politikası değişikliği, ürünleri esas olarak endüstriyel tatlandırıcı üretiminde kullanılan Amerikan mısır çiftçilerini etkileyebilir.