İsrail polisinin yüz tanıma sistemi kamuoyunda tartışma konusu oldu

İsrail polisinin yüz tanıma kameralarına insan hakları örgütlerinin muhalefeti sürüyor

İsrail güvenlik güçleri, Filistinlileri geçen ay Kudüs'te radikal partiler tarafından düzenlenen ‘bayrak yürüyüşünden’ uzaklaştırırken (AFP)
İsrail güvenlik güçleri, Filistinlileri geçen ay Kudüs'te radikal partiler tarafından düzenlenen ‘bayrak yürüyüşünden’ uzaklaştırırken (AFP)
TT

İsrail polisinin yüz tanıma sistemi kamuoyunda tartışma konusu oldu

İsrail güvenlik güçleri, Filistinlileri geçen ay Kudüs'te radikal partiler tarafından düzenlenen ‘bayrak yürüyüşünden’ uzaklaştırırken (AFP)
İsrail güvenlik güçleri, Filistinlileri geçen ay Kudüs'te radikal partiler tarafından düzenlenen ‘bayrak yürüyüşünden’ uzaklaştırırken (AFP)

İsrail merkezli İnsan hakları örgütleri ve hareketlerinden gelen güçlü muhalefetin ortasında, Tel Aviv hükümetinin Yasama Komitesi, polisin sokaklara ve halka açık yerlere modern kameralar yerleştirmesine izin verecek ve kamusal alanda yüzlerin tanınmasını sağlayan hassas lenslerle belgeleyebilecek yeni bir yasa tasarısı sunmaya karar verdi. Hükümet, yasanın öncelikle terörle mücadele amaçlı olduğunu iddia etti.
Yeni yasa, güvenlik servislerinin mahkeme kararı almadan kameralardan bilgi almasına izin veriyor ve bu nedenle geniş çapta eleştiriliyor. İsrail Demokrasi Enstitüsü'nden bir araştırmacı olan Tehila Shwartz Altshuler, kamusal alanda yüzleri tanımak için kameraların kullanılmasının Batı ülkelerinde yaygın tartışmaların odak noktası olduğunu söyledi. Altshuler, yaptığı açıklamada “İsrail Devleti bunun arka bahçesi olmamalı ve yüz tanımanın yasal çerçevesi daha derin ve daha radikal olmalı. Knesset'e sunulacak metinden yüz tanıma konusu özellikle de herhangi bir görevi kötüye kullandığından şüphelenilmeyen göstericilere karşı kamera kullanılmasının onaylanması meselesi çıkarılmalı” ifadelerini kullandı.
Kanun taslağı Adalet Bakanlığı Mahremiyet Koruma Kurumu tarafından eleştirildi. Kurum, orantılı kullanımlarını sağlayan kontrol ve denetim sistemlerinin kullanılması yoluyla yüz tanıma teknolojisinin kullanımının sadece bunu haklı kılan özel durumlarda uygulanmasını sağlamak için yetkili makamın pozisyonunun hükümette bu konu hakkındaki iç tartışmanın derinleştirilmesi yönünde olması gerektiğine dikkat çekti.
İsrail Sivil Haklar Derneği ACRI, ‘yasa taslağının polisin sadece aranan bir kişi hakkında uyarı almasına değil, aynı zamanda masum vatandaşlar hakkında mahkeme emri ve yargı denetimi olmaksızın kişisel bilgileri toplamasına ve saklamasına izin vereceğini’ açıkladı. Yasa taslağının vatandaşların özgürlüğüne ve sansüre maruz kalmama haklarına tehdit oluşturduğuna işaret edildi.
Yasanın, polisin verileri biyometrik bir depo oluşturmak için kullanmasına izin verdiği ortaya çıktı. Kanun tasarısı, arabaların hareketini belgeleyen ‘Kartal gözü’ olarak da bilinen kamera sisteminin kullanımını da düzenliyor. Yasa tasarısına ilişkin yapılan açıklamada, amacının ‘kamusal alanda İsrail polisi tarafından özel kamera sistemlerinin kurulumu ve kullanımına ilişkin hususları düzenlemek’ olduğunu belirtiliyor. Açıklamada, ayrıca "Bunlar, farklı biyometrik nesnelere veya özelliklere odaklanabilen, fotoğraflarını çekebilen ve cesedin veya fotoğrafı çekilen kişinin daha önceden çekilmiş bir fotoğrafının stokta bulunması halinde kimliğinin tespit edilmesini sağlayacak şekilde görüntüyle karşılaştırabilen görüntüleme sistemleridir” ifadeleri kullanıldı.
Tasarı, bu kameraların yerleştirilmesinin amaçlarının, insanların, halkın veya devletin güvenliğini tehdit edebilecek suçları veya ihlalleri önlemek veya tespit etmek, kayıp bir kişinin bulunması, kamuya açık yerlere girişinin kanunen engellenmesine ilişkin kanunun uygulanması ve uzaklaştırma emirlerinin uygulanması bir kişinin veya mülkün güvenliğinin ciddi şekilde hedeflenmesini önlemek olduğunu öne sürüyor.  Tasarıya göre, polis bilgileri ‘stoktan sızmaya veya bilgi hırsızlığına karşı koruma sağlayacak şekilde’ saklayacak. Ayrıca polis, bilgilerin ilgili olduğu kişinin mahremiyetinin kanunlar çerçevesinde izinsiz olarak iletilmesi, ifşa edilmesi, silinmesi, değiştirilmesi veya kopyalanmasından korunmasını sağlar.
Bakanlar Yasama Komitesi bu yasayı oy çokluğuyla onayladı. Tasarıya yalnızca Etiyopya kökenli Göçmenlik Bakanı Pnina Tamano-Shata karşı çıktı. Tamano-Shata “Ülkedeki koyu ten sahibi sakinlerin aşırı sömürülmesi ve yaptırım uygulanması konusunda bir boşluk var” ifadelerini kullandı. Pnina Tamano, kameraların kullanımını denetlemek veya mahkeme emri talep etmek için bir komite kurulmasını talep etti. Adalet Bakanı Gideon Sa'ar, eleştirileri yalanlayarak; “Konu terörizmi ortadan kaldırmaya gelince, mahremiyetin sınırlı bir şekilde ihlal edilmesine karşı değilim. Bu, herkesin yararınadır” şeklinde konuştu. Öte yandan İç Güvenlik Bakanı Omer Barlev, tasarıyı derinlemesine inceledikten sonra değişiklik yapacağını söyledi.



(Video haber) Avustralya'da Yahudilerin Hanuka Bayramı kutlamaları sırasında silahlı saldırı: En az 10 ölü

Medyada dolaşan bir fotoğrafta saldırının failleri görülüyor.
Medyada dolaşan bir fotoğrafta saldırının failleri görülüyor.
TT

(Video haber) Avustralya'da Yahudilerin Hanuka Bayramı kutlamaları sırasında silahlı saldırı: En az 10 ölü

Medyada dolaşan bir fotoğrafta saldırının failleri görülüyor.
Medyada dolaşan bir fotoğrafta saldırının failleri görülüyor.

Avustralya'nın Sidney kentinde bir plajda Yahudilerin Hanuka Bayramı kutlamaları sırasında meydana gelen silahlı saldırıda en az 10 kişi öldü, çok sayıda  kişi yaralandı. İsrail gazetesi Yedioth Ahronoth'a göre olay sırasında yaklaşık 2 bin kişi panik içinde tahliye edildi ve birçoğu sığınaklara sığındı.

Öte yandan Avustralya polisi tarafından bugün yapılan açıklamada, olay nedeniyle Bondi Plajı'ndan uzak durulması çağrısı yapıldı. Polis daha sonra, silahlı saldırının ardından iki kişinin gözaltına alındığını duyurdu.

Şarku’l Avsat’ın Fransız Haber Ajansı AFP’den aktardığı  habere göre bir görgü tanığı, ‘siyah giysili iki kişinin’ plajda ateş açtığını söyledi.

dfgthy
Avustralya medyasında yayınlanan, saldırganlardan birine ait bir fotoğraf.

Avustralya medyası tarafından yayınlanan saldırganlardan birinin fotoğrafı

Öte yandan İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog, saldırıyı ‘Yahudilere yönelik acımasız bir saldırı’ olarak nitelendirerek kınadı.

uı89o
Kurtarma ekipleri, Sidney sahilinde meydana gelen silahlı saldırının ardından yaralı bir kişiyi taşıyor (AP)

Herzog, açıklamasında şunları söyledi:

“Sidney'deki kardeşlerimiz, Bondi Plajı'nda Hanuka'nın ilk mumunu yakmaya giden Yahudilere yönelik acımasız bir saldırıda kötü niyetli teröristler tarafından saldırıya uğradı.”

Görgü tanıkları, kutlamaya katılanların saldırı mahallinden panik halinde kaçtıklarını söylerken yerel medya, silahlı saldırganların olay yerinden kaçtığını ve yetkililerin yoğun bir arama çalışması yürüttüğünü bildirdi.


Almanya: Noel pazarına saldırı planlamak şüphesiyle beş kişi gözaltına alındı

Alman polisi (EPA)
Alman polisi (EPA)
TT

Almanya: Noel pazarına saldırı planlamak şüphesiyle beş kişi gözaltına alındı

Alman polisi (EPA)
Alman polisi (EPA)

Münih savcılığı, Almanya'nın güneyindeki bir Noel pazarına saldırı planlamakla suçlanan beş kişinin gözaltına alındığını duyurdu.

Alman Haber Ajansı'na (DPA) göre savcılık, bu kişilerden dördü hakkında resmi tutuklama emri çıkarıldığını, beşinci kişinin ise Bavyera'nın güneyindeki Dingolfing'deki bir Noel pazarına saldırı planlamak şüphesiyle önleyici gözaltına alındığını belirtti.

Savcılar, saldırının arkasında İslamcı bir motif olduğundan şüpheleniyor.

Geniş çapta tanınan Bild gazetesi daha önce olayla ilgili haber yapmıştı.

Gözaltıların cuma günü gerçekleştiği ve zanlıların dün soruşturma hakimi önüne çıkarıldığı düşünülüyor.


Trump: DEAŞ bize tekrar saldırırsa Suriye'de onlara karşılık vereceğiz

ABD Başkanı Donald Trump (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump (Reuters)
TT

Trump: DEAŞ bize tekrar saldırırsa Suriye'de onlara karşılık vereceğiz

ABD Başkanı Donald Trump (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump, Suriye'de bir silahlı saldırgan tarafından üç ABD askerinin öldürülmesiyle ilgili olarak, tekrar saldırılması halinde ABD'nin DEAŞ güçlerine karşılık vereceğini söyledi.

Şarku'l Avsat'ın Reuters'ten aktardığına göre Trump, Beyaz Saray dışında gazetecilere yaptığı açıklamada, üç Amerikalının bir pusu sonucu öldürüldüğünü belirtti.

Trump ayrıca Truth Social platformunda "Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara bu saldırıdan dolayı çok öfkeli ve üzgün" ifadelerini kullandı.

ABD ordusu, dün bir DEAŞ militanının ABD ve Suriye güçlerinden oluşan bir konvoya düzenlediği saldırıda üç personelinin (iki asker ve bir sivil tercüman) öldüğünü açıkladı.

ABD Merkez Komutanlığı (CENTCOM), üç ABD askeri personelinin de yaralandığını bildirdi.

Açıklamada, tek başına hareket eden bir silahlı saldırgan tarafından gerçekleştirilen saldırının, Suriye'nin merkezindeki Palmira şehrinde "askerlerin önemli bir komutanla çatışma halinde olduğu sırada" meydana geldiği belirtildi.

ABD Savunma Bakanı Pete Higseth ise "müttefik güçlerin" saldırganı öldürdüğünü ifade etti.