Sevda Noyan'ın "15 Temmuz kursağımızda kaldı, benim listem hazır" sözleri nedeniyle yargılandığı dava düştü

Uzlaşma kapsamında kalan "tehdit" suçunda tarafların uzlaşması nedeniyle dava düştü

Fotoğraf: Sosyal Medya
Fotoğraf: Sosyal Medya
TT

Sevda Noyan'ın "15 Temmuz kursağımızda kaldı, benim listem hazır" sözleri nedeniyle yargılandığı dava düştü

Fotoğraf: Sosyal Medya
Fotoğraf: Sosyal Medya

Sevda Noyan'ın katıldığı bir televizyon programındaki "15 Temmuz kursağımızda kaldı, bizim sitede var üç beş. Benim listem hazır açıkçası" sözleri nedeniyle 6 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılandığı dava, tarafların uzlaşması gerekçesiyle düşürüldü.
İstanbul 45. Asliye Ceza Mahkemesindeki duruşmaya katılmayan sanık Sevda Noyan'ı, avukatı Oğuz Özer temsil etti. Duruşmaya, müşteki olarak katılan olmadı.
Esas hakkındaki mütalaasında, Sevda Noyan hakkında sarf ettiği sözler nedeniyle "halk arasında korku ve panik yaratmak amacıyla tehdit" suçundan dava açıldığını hatırlatan Cumhuriyet savcısı, Noyan'ın oturdukları sitedeki 3-5 kişiyi kastettiğini ve bunlarla ilgili liste hazırladığını beyan ettiğini kaydetti.
Mütalaada, Noyan'ın eyleminin "tehdit" suçunu oluşturacağına karar verilip, sitede oturanların tespit edilerek dava dosyasının uzlaştırma bürosuna gönderildiği belirtildi. Tarafların uzlaştığını aktaran duruşma savcısı mütalaasında, bu sebeple davanın düşmesine karar verilmesini talep etti.
Sevda Noyan'ın avukatı Oğuz Özer savunmasında, müvekkilinin suç işleme kastı veya anayasal düzene karşı sözler sarf etmediğini, aksine darbe karşıtlığı ve anayasal düzeni koruma adına beyanda bulunduğunu savundu. Noyan'ın bir daha darbe kaynaklı mağduriyetlerin yaşanmaması için elinden geleni yapabileceğini söylediğini aktaran Özer, "Kovuşturma evresinde suç vasfı değiştiği düşüncesiyle dosya, uzlaştırma bürosuna gönderilmiş ve gelen cevabi yazıda isimleri belirtilen mağdurlar ile müvekkilim arasında uzlaşmanın sağlandığı rapor edilmiştir" diyerek davanın düşürülmesini talep etti.
Mahkeme, uzlaşma kapsamında kalan "tehdit" suçunda tarafların uzlaştığını belirterek davanın düşmesine karar verdi.

İddianameden
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Basın Suçları Bürosunca hazırlanan iddianamede, Sevda Noyan'ın, Mayıs 2020'de katıldığı bir televizyon programında kullandığı ifadeleri nedeniyle "halk arasında korku ve panik yaratmak amacıyla tehdit" suçundan 3 yıldan 6 yıla kadar hapisle cezalandırılması istenmişti.
 



Japon şehirlerinin "Afrika memleketi" sayılması tartışma yarattı

Tokyo yönetimi göç programının değiştirilmediğini savunuyor (Reuters)
Tokyo yönetimi göç programının değiştirilmediğini savunuyor (Reuters)
TT

Japon şehirlerinin "Afrika memleketi" sayılması tartışma yarattı

Tokyo yönetimi göç programının değiştirilmediğini savunuyor (Reuters)
Tokyo yönetimi göç programının değiştirilmediğini savunuyor (Reuters)

Japonya'nın Afrika ülkeleriyle yakınlaşma hamlesi, Doğu Asya ülkesinde göçmenlik karşıtı tepkiler yarattı.

Sosyal medyadaki tepkiler, Japonya Uluslararası İşbirliği Ajansı'nın (JICA), bu ay 4 kenti Afrika'daki ülkelerle kardeş ilan etmesinin ardından geldi.

JICA'dan yapılan açıklamada, Imabari, Kisarazu, Sanjo ve Nagai kentleri, Mozambik, Nijerya, Gana ve Tanzanya'yla kardeş şehir ilan edildi.

Bu kapsamda sözkonusu ülke ve şehirler arasında personel değişimleri ve ortak etkinlikler planlanacağı duyuruldu.

Ancak kuruluşun açıklamasında, Japon şehirlerin "Afrika memleketi" diye nitelenmesi Doğu Asya ülkesinde tartışma yarattı.

Bazı kişiler, "memleket" statüsünün Afrika ülkelerinden gelen göçmenlere sözkonusu Japon şehirlerine yaşamak ve çalışmak için özel izin verileceği anlamına geldiğini savundu.

Bir sosyal medya kullanıcısı, "Göçmenler akın akın gelirse, sorumluluğu kim alacak?" diye sordu. Başka bir X paylaşımındaysa Kisarazu şehrinin "Afrikalılara devredileceği" öne sürüldü.

AFP'nin aktardığına göre programdaki 4 Japon şehri, yurttaşlardan birçok şikayet telefonu aldı. Sanjo Belediyesi'nden bir yetkili, "15 kişilik ekibimiz bütün gün yüzlerce telefon görüşmesi ve binlerce e-postayla uğraştı" diyor.

Yetkili, en az 350 telefon ve 3 bin 500 e-posta aldıklarını söylüyor. Imabari Belediyesi de 460 telefon ve 1400 e-posta aldığını bildiriyor.

Japonya'nın baş kabine sekreteri Yoşimasa Hayaşi, yeni bir göç politikası hazırlandığına dair iddiaların asılsız olduğunu belirterek, "Göçmen kabulünü teşvik etmek ya da özel vize vermek gibi bir plan yok" dedi.

Kisarazu Belediye Başkanı Yoşikuni Watanabe, şehrin daha fazla göçmeni kabul edeceğine dair iddiaları yalanladı. Eğitim ve spor alanlarında Afrika ülkeleriyle işbirliği yapılacağını söyledi.

Sanjo Belediye Başkanı Ryo Takizawa da şehrin göçmen talebinde bulunmadığını belirtti.

Tanzania Times gazetesinin, programla ilgili haberi "Japonya, Nagai şehrini Tanzanya'ya adıyor" başlığıyla vermesi de dikkat çekti.

Guardian'ın aktardığına göre Nijerya yönetimi, programın ardından Kisarazu'yu "Japonya'da yaşamak ve çalışmak isteyen Nijeryalılara açık bir şehir" diye niteledi. Ayrıca yönetimin açıklamasında, Japonya hükümetinin Batı Afrika ülkesinden gelen vasıflı kişiler için özel bir vize kategorisi oluşturacağı öne sürüldü.

Bunun üzerine Japonya Dışişleri Bakanlığı, Nijerya hükümetinden açıklamayı düzeltmesini istedi.

Independent Türkçe, Guardian, CNN


Barrack, Güney Lübnandaki Marjayoun'da bulunan ordu kışlasını ziyaret etti

ABD'nin Lübnan özel temsilcisi Tom Barrack, Beyrut'un doğusundaki Baabda'daki cumhurbaşkanlığı sarayında düzenlediği basın toplantısında (AP)
ABD'nin Lübnan özel temsilcisi Tom Barrack, Beyrut'un doğusundaki Baabda'daki cumhurbaşkanlığı sarayında düzenlediği basın toplantısında (AP)
TT

Barrack, Güney Lübnandaki Marjayoun'da bulunan ordu kışlasını ziyaret etti

ABD'nin Lübnan özel temsilcisi Tom Barrack, Beyrut'un doğusundaki Baabda'daki cumhurbaşkanlığı sarayında düzenlediği basın toplantısında (AP)
ABD'nin Lübnan özel temsilcisi Tom Barrack, Beyrut'un doğusundaki Baabda'daki cumhurbaşkanlığı sarayında düzenlediği basın toplantısında (AP)

ABD Özel Temsilcisi Tom Barrack bu sabahı helikopterle Marjayoun'daki François el Hac askeri kışlasına geldi.

Lübnan Haber Ajansı, ABD elçisinin ziyaretini protesto etmek için gösteriler çağrısı yapılırken, Lübnan ordusunun bölgeye ve Hiyam şehrinin kuzey girişine konuşlandırıldığını belirtti.

Bu olay, İsrail güçlerinin bugün şafak vakti Lübnan'ın güneyindeki sınır kasabası Kfar Kila'da bir bombalama operasyonu düzenlediği sırada meydana geldi. Lübnan Ulusal Haber Ajansı, “sabah saat 4:30'da düşman tarafından Kfar Kila kasabasında gerçekleştirilen saldırı sonucu güçlü bir patlama duyulduğunu ve yankılarının Marjayoun bölgesindeki kasabalarda da duyulduğunu” belirtti. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre İsrail, 27 Kasım'da yürürlüğe giren Lübnan ile ateşkes anlaşmasının şartlarını ihlal etmeye devam ederken, güçleri Lübnan'ın güneyinde neredeyse her gün buldozer ve bombalama operasyonları ile baskınlar düzenlemeye devam ediyor. İsrail güçleri ayrıca Lübnan'ın güneyindeki beş noktada varlıklarını hala sürdürmekte.


Washington, Lübnan ve İsrail arasında “adım adım” formülünü onayladı

Lübnan Başbakanı Nevvaf Selam, ABD heyetiyle bir araya geldi (EPA)
Lübnan Başbakanı Nevvaf Selam, ABD heyetiyle bir araya geldi (EPA)
TT

Washington, Lübnan ve İsrail arasında “adım adım” formülünü onayladı

Lübnan Başbakanı Nevvaf Selam, ABD heyetiyle bir araya geldi (EPA)
Lübnan Başbakanı Nevvaf Selam, ABD heyetiyle bir araya geldi (EPA)

Washington, Lübnan ile İsrail arasında ‘adım adım’ formülünü onayladı. ABD, Beyrut'u ziyaret eden ve üst düzey yetkililerle görüşen genişletilmiş heyet aracılığıyla, Hizbullah'ın silahsızlandırılmasına güvenlik ve ekonomik faydalarla karşılık vereceğini taahhüt etti.

ABD Başkanı Donald Trump'ın Ortadoğu Özel Temsilci Yardımcısı Morgan Ortagus dün Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn ile görüşmesinin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında, İsrail'in Lübnan hükümetinin kararlarını adım adım uygulamaya hazır olduğunu açıkladı. Öte yandan ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, “Önümüzdeki günlerde, hükümetiniz Hizbullah'ı silahsızlandırmak için ne yapmayı planladığını içeren bir öneri ve plan sunacak. İsrail bunu gördüğünde Lübnan tarafının onlara sunacakları karşılığında önerilerini, geri çekilme konusunda ne yapacaklarını ve sınırlarını ve beş maddeyi nasıl güvence altına alacaklarını sunacaklar” ifadelerini kullandı.

Lübnan hükümetinin eylemlerini ‘şaşırtıcı’ olarak nitelendiren Barrack, “Biz savaştan bahsetmiyoruz. Hizbullah'ı bu silahları bırakmaya nasıl ikna edeceğimizi konuşuyoruz” dedi.