WHO: 27 ülkede 780 maymun çiçeği vakasının tespit edildi

Dünya Sağlık Örgütü, maymun çiçeği hastalığının endemik olduğu ülkeler dışında 27 ülkede 780 vakanın kaydedildiğini açıkladı

Nisan 2020’de WHO’nun Cenevre’deki Genel Merkezi (AP)
Nisan 2020’de WHO’nun Cenevre’deki Genel Merkezi (AP)
TT

WHO: 27 ülkede 780 maymun çiçeği vakasının tespit edildi

Nisan 2020’de WHO’nun Cenevre’deki Genel Merkezi (AP)
Nisan 2020’de WHO’nun Cenevre’deki Genel Merkezi (AP)

Dünya Sağlık Örgütü (WHO) maymun çiçeği (Monkeyfox) hastalığının endemik olduğu ülkeler dışında 27 ülkede laboratuvarlar tarafından doğrulanmış 780 vakanın kaydedildiğini açıklarken, küresel risk seviyesinin hala orta seviyede olduğunu vurguladı.
WHO, hastalığı ilişkin epidemiyolojik bilgilerin ve laboratuvar testlerinin sınırlı olduğu göz önüne alındığında, 13 Mayıs’tan Perşembe gününe kadar kaydedilen 780 vaka sayısının gerçekteki sayıdan muhtemelen daha az olduğunu belirtti.
Şarku’l Avsat’ın Alman haber ajansı DPA’dan aktardığı habere göre Birleşmiş Milletler sağlık kurumu, “Diğer ülkelerin de vakalar tespit etmesi ve virüsün daha da yayılması oldukça muhtemel” açıklamasında bulundu.
Hastaların karantinaya alınmasının dışında, sadece birkaç vakanın hastaneye yatırıldığı belirtildi.
WHO, hastalığın endemik olmadığı ve en fazla vakanın kaydedildiği ülkeleri, İngiltere (207), İspanya (156), Portekiz (138), Kanada (58) ve Almanya (57) olarak listeledi.
Avrupa ve Kuzey Amerika’ya ek olarak, Arjantin, Avustralya, Fas ve Birleşik Arap Emirlikleri’nde 10’u aşmayacak sayılarda vakalar kaydedildi.
Hastalığın endemik olmadığı bir ülkede bir enfeksiyon, salgın olarak kabul ediliyor.
WHO “Bazı ülkeler, artık yeni vakaların yalnızca önceden doğrulanmış vakaların temaslıları arasında görünmediğini bildiriyor, bu da virüsün tespit edilemeyen bir dolaşım yoluyla bulaşma zincirleri olduğunu gösteriyor” ifadelerine yer verdi.
WHO salgının yayılması hakkındaki son açıklamalarında “İnsan sağlığı ve genel halk için mevcut risk düşük kalsa da, virüs endemik olmayan ülkelerde yaygın bir insan hastalığı olarak yerleşme fırsatını kullanırsa, halk sağlığı riski yüksek hale gelebilir” açıklamasında bulundu. Sağlık kurumu ayrıca “WHO, endemik olmayan ve endemik ülkelerde ilk kez birçok maymun çiçeği vakasının aynı anda rapor edildiği göz önünde bulundurarak küresel düzeyde riski orta seviye olarak değerlendiriyor” ifadelerine yer verdi.
WHO’nun açıklamasına göre, şimdiye kadar kaydedilen enfeksiyonların çoğu, cinsel sağlık ile ilgilenen kurumlar ve diğerleri tarafından rapor edildi. Vakaların büyük bir kısmı homoseksüel cinsel ilişkiler ile bağlantılıydı.
WHO, birçok vakanın geleneksel maymun çiçeği klinik tablosuyla uyuşmadığını, bazılarının ateş ve ülser gibi belirtilerden önce kabarcıkların ortaya çıktığını bildirdiğini, bunların alışılmadık vakalar olduğunu belirtti.
WHO, hastalığın endemik olmadığı ülkelerde salgın ile bağlantılı herhangi bir ölümün kaydedilmediğini, ancak endemik olarak kabul edilen bölgelerde enfeksiyon ve ölümlerin kaydedilmeye devam ettiğini vurguladı.
WHO, hastalığın endemik olduğu ülkeleri Kamerun, Orta Afrika Cumhuriyeti, Kongo Cumhuriyeti, Demokratik Kongo Cumhuriyeti, Liberya, Nijerya, Sierra Leone, Gabon ve Fildişi Sahili’nin yanı sıra ayrıca yalnızca hayvanlarda tespit edildiği Gana olarak sıraladı. Bu ülkelerin ilk 7’sinde 2022’nin ilk 5 süresinde 66 can kaybı bildirildi.
WHO geçen hafta, maymun çiçeği hakkında bilgi boşluklarını ve araştırma önceliklerini tartışmak için yaklaşık 500’den fazla uzman ve 2 binden fazla katılımcıyı bir araya getiren bir toplantı düzenledi. Uzmanlar, aşıların ve tedavilerin etkinliklerini daha iyi anlamak için daha fazla klinik çalışmaların yapılmasına yönelik ihtiyacı vurgularken, hastalığın epidemiyolojisi ve bulaşması hakkında daha hızlı bir çekilde araştırma yapılması çağrısında bulundular.



Muhammed bin Selman, Starmer ve Erdoğan ile son gelişmeleri görüştü

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
TT

Muhammed bin Selman, Starmer ve Erdoğan ile son gelişmeleri görüştü

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman bin Abdulaziz ile Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer arasında dün yapılan telefon görüşmesinde, bölgedeki anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesi gerektiği vurgulandı.

Görüşmede, bölgedeki son gelişmeler ve İsrail'in İran'a yönelik askeri operasyonlarının yansımaları ele alınırken, tüm anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesi ve gerilimin azaltılması için her türlü çabanın sarf edilmesinin önemine değinildi.

Diğer yandan İsrail'in İran'a yönelik saldırısı bağlamında Suudi Arabistan ve Türkiye, gerilimin düşürülmesi ve itidalli davranılması için her türlü çabanın sarf edilmesi gerektiğini ve diyaloğa dönülerek tüm anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesinin önemini vurguladı.

Şarku’l Avsat’ın Suudi Arabistan resmi haber ajansı SPA’dan aktardığına göre, Veliaht Prens Muhammed bin Selman ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan arasındaki telefon görüşmesinde, İsrail'in İran'a yönelik saldırısının ardından bölgede yaşanan gelişmeler gözden geçirildi ve söz konusu gelişmelerin krizin çözümüne yönelik mevcut diyaloğun kesintiye uğramasına yol açtığı ifade edildi.

Türk devlet televizyonu TRT, iki tarafın bölgesel ve küresel konuları ele aldığını belirtti. Erdoğan'ın, Başbakan Binyamin Netanyahu liderliğindeki İsrail'in ‘bölgenin istikrar ve güvenliğine en büyük tehdidi oluşturduğunu’ söylediği ve bu tehdidin İran'a yönelik saldırıyla bir kez daha ortaya çıktığını belirttiği aktarıldı.

Erdoğan, ABD ile İran arasında nükleer müzakereler yoluyla uzlaşma arayışlarının sürdüğü bir dönemde İsrail'in İran'a yönelik saldırısının barış çabalarını baltalamayı amaçladığını ve İsrail saldırılarının İsrail'in ‘bölgesel ve küresel güvenliği sorumsuzca tehdit ettiğini’ bir kez daha ortaya koyduğunu belirtti.

Görüşme sırasında Erdoğan, ‘bölgenin yeni bir krizi kaldıramayacağı ve yıkıcı bir savaşın bölgedeki tüm ülkelere düzensiz göç dalgaları yaratabileceği’ uyarısında bulunarak, ‘nükleer anlaşmazlığın ancak devam eden müzakereler yoluyla çözülebileceğini’ vurguladı.